Sosyal Medya

İsviçre

Solothurn Kantonu vatandaşlıkta dil çıtasını yükseltti: Artık Almanca’da B2 şartı

yazar

Yayınlayan

on

İsviçre’nin Solothurn Kantonu, vatandaşlık başvurularında geçerli olan Almanca dil şartını ağırlaştırdı. Kanton yönetimi, vatandaşlığa başvuracak kişilerin artık konuşmada B2 seviyesinde Almanca bilgisine sahip olmasını zorunlu hale getirdi. Bu değişiklikle birlikte Solothurn, İsviçre’de federal düzeyde uygulanan B1 standardının üzerine çıkarak daha sıkı bir değerlendirme süreci başlatmış oldu.

Yeni kural 1 Ocak 2026’da yürürlüğe girecek

Solothurn Kantonu Hükümeti’nin 4 Mart 2025’te aldığı karar, 1 Ocak 2026’dan itibaren geçerli olacak.
Yani bu tarihten sonra vatandaşlık başvurusu yapacak herkes, Almanca konuşma becerisini B2 düzeyinde belgelemek zorunda olacak.

Daha önce yürürlükte olan sistemde, vatandaşlık için konuşmada B1, yazmada A2 düzeyi yeterli sayılıyordu. Yeni uygulamayla konuşma becerisi bir kademe yükselirken, yazma seviyesi A2 olarak kalmaya devam edecek.

Neden böyle bir karar alındı?

Kanton yönetimi, kararın gerekçesini entegrasyonu güçlendirme hedefi olarak açıkladı.
Yetkililere göre vatandaşlık, yalnızca hukuki bir statü değil, aynı zamanda toplumun bir parçası olmanın göstergesi. Bu nedenle başvuru sahiplerinin, günlük yaşamda, kamu kurumlarında ve iş hayatında rahatça iletişim kurabilecek bir dil düzeyine sahip olması gerekiyor.

Solothurn Hükümeti, “Dil, başarılı entegrasyonun anahtarıdır” diyerek kararı savundu.
Amaç, vatandaşlığa başvuran kişilerin resmi belgeleri yardıma ihtiyaç duymadan doldurabilecek, yetkililerle doğrudan iletişim kurabilecek ve toplumsal yaşama aktif biçimde katılabilecek düzeyde Almanca konuşabilmesini sağlamak.

B2 seviyesi ne anlama geliyor?

Avrupa Diller Ortak Çerçevesi’ne (CEFR) göre B2 düzeyi, orta-üst seviye olarak kabul ediliyor.
Bu seviye, kişinin:

  • Günlük ve profesyonel konularda akıcı şekilde iletişim kurabildiğini,
  • Fikirlerini açıkça ifade edebildiğini,
  • Anadili Almanca olan kişilerle zorlanmadan sohbet edebildiğini gösteriyor.

Yani artık başvuru sahiplerinden yalnızca temel düzeyde değil, daha derin ve akıcı bir dil hâkimiyeti bekleniyor.

Federal düzeydeki kurallar nasıl?

İsviçre genelinde yürürlükte olan federal vatandaşlık yasası, asgari dil yeterliliği olarak:

  • Konuşmada B1,
  • Yazmada A2 seviyesini şart koşuyor.

Ancak kantonlar, bu seviyeleri kendi sınırları içinde yükseltme yetkisine sahip. Solothurn da bu hakkını kullanarak federal standarttan bir kademe daha yüksek bir seviye belirlemiş oldu.

Kimi etkileyecek?

Yeni düzenleme, 1 Ocak 2026’dan sonra başvuru yapacak tüm yabancı uyruklu kişileri kapsayacak.
Yani bu tarihten önce başvurusunu tamamlamış olan kişiler, mevcut (B1) kurallara göre değerlendirilecek.

Ancak başvuru süreci uzun sürdüğü için, adayların şimdiden B2 düzeyine hazırlanması öneriliyor.

Dil yeterliliği nasıl kanıtlanacak?

Vatandaşlık başvurusunda dil seviyesini belgelemek için şu yollar kabul ediliyor:

  1. Almancayı ana dil olarak konuşmak,
  2. En az 5 yıl zorunlu eğitimi Almanca dilinde tamamlamış olmak,
  3. Ortaöğretim veya yükseköğretimi Almanca olarak bitirmiş olmak,
  4. Ya da Federal Göç Sekreterliği (SEM) tarafından tanınan resmi bir dil sertifikası sunmak (örneğin: Goethe, telc, ÖSD, fide gibi).

Kanton kurs desteği veriyor

Solothurn Kantonu, dil öğrenimini teşvik etmek amacıyla Almanca kurslarına mali destek sağlıyor.
Bu destek kapsamında:

  • Okuma-yazma (alfabetizasyon) kurslarında saat başı 3 İsviçre Frangı,
  • Diğer dil kurslarında ise saat başı 7 İsviçre Frangı katkı payı ödeniyor.

Bu uygulama, özellikle vatandaşlık sürecine hazırlanan kişilerin B2 seviyesine ulaşmasını kolaylaştırmayı hedefliyor.

Değerlendirme: Daha güçlü entegrasyon hedefi

Solothurn’un bu adımı, İsviçre’de genel olarak entegrasyon politikalarının sıkılaştığı dönemde atılmış dikkat çekici bir hamle olarak görülüyor.
Kanton yönetimi, dil seviyesini yükseltmenin hem başvuru sahiplerinin topluma uyumunu artıracağını, hem de vatandaşlık sürecine daha nitelikli bir çerçeve kazandıracağını savunuyor.

Yeni uygulama, “vatandaşlık bir hak olduğu kadar bir sorumluluktur” anlayışının altını çiziyor.

Özetle:

  • Yeni şart: Almanca konuşmada B2, yazmada A2 seviyesi.
  • Yürürlük tarihi: 1 Ocak 2026.
  • Amaç: Entegrasyonu güçlendirmek, dil yeterliliğini artırmak.
  • Kapsam: 2026’dan itibaren başvuru yapacak tüm adaylar.
  • Destek: Kanton, dil kurslarına maddi katkı sunuyor.

Kaynaklar:
Solothurn Kantonu Resmî Sitesi (so.ch)
Federal Göç Sekreterliği (SEM) Bilgilendirme Sayfası

Haberin Devamını Oku
Yorum Yapın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İsviçre

İsviçre’de Bebekler Eskisine Göre Daha Uzun Süre Emziriliyor

yazar

Yayınlayan

on

By

İsviçre’de Bebekler Eskisine Göre Daha Uzun Süre Emziriliyor

Bern, 13 Kasım 2025 – İsviçre’de bebeklerin emzirilme süresi son yıllarda belirgin biçimde uzadı. 2024 yılında doğan bebeklerin neredeyse yüzde 70’i, yaşamlarının ilk dört ayında yalnızca anne sütü ile beslendi. Bu oran, 2014 yılında yüzde 60 seviyesindeydi.

Federal Gıda Güvenliği ve Veterinerlik Dairesi’nin (BLV) perşembe günü duyurduğu yeni BLV Emzirme Araştırması, bebeklerin daha ileri aylarda da emzirilmeye devam ettiğini gösteriyor. Araştırmaya göre, 2024’te 10 aylık bebeklerin yüzde 53’ü hâlâ günde en az bir kez anne sütü aldı. 2014 yılında bu oran yalnızca yüzde 30’du.

Çalışan anneler daha kısa süre emziriyor

Veriler, çalışan annelerin emzirme süresinin işe katılmayan annelere kıyasla daha kısa olduğunu ortaya koyuyor. Çalışan anneler bebeklerini ortalama 17,4 hafta, çalışmayan anneler ise 21,8 hafta boyunca yalnızca anne sütüyle besledi.

Bebeklere verilen şeker yarı yarıya azaldı

Araştırmanın dikkat çekici bir başka bulgusu da bebek beslenmesinde şeker tüketiminin kayda değer biçimde düşmesi oldu. 12 aylık bebeklerin yalnızca dörtte biri şeker içeren yiyecek veya içecek tüketiyor. Bu oran, 10 yıl önceki seviyenin yarısı.

Haberde geçen “şeker” ne anlama geliyor?

Haber bağlamında kullanılan “şeker”, ilave şeker anlamına gelmektedir. Doğal olarak meyvelerde bulunan şekerler bu kapsamda değerlendirilmez. Burada kastedilen şunlardır:

  • İlave şeker eklenmiş hazır yoğurt ve bebek ürünleri
  • Meyve suları (özellikle tatlandırılmış olanlar)
  • Tatlılar, bisküviler, kekler
  • Şekerli içecekler
  • Şekerlemeler (bebeklere önerilmez)

Dolayısıyla araştırma, bebeklerin ilave şekerle tanışma oranının son on yılda belirgin şekilde azaldığını göstermektedir.

6–17 yaş arası çocukların beslenme alışkanlıkları ilk kez incelendi

BLV’nin aynı gün yayımladığı bir diğer çalışma ise 6 ila 17 yaş arasındaki çocukların beslenme durumunu ele aldı. İlk kez gerçekleştirilen bu araştırma, çocukların karbonhidrat, protein, yağ ve lif gibi temel besin öğelerini genel olarak yeterli miktarda aldığını ortaya koydu.

Ancak, BLV’ye göre çocukların beslenme düzeninde atıştırmalıklar ve şekerli içecekler önemli yer tutarken, meyve ve sebze tüketimi oldukça düşük seyrediyor.

Haberin Devamını Oku

Gündem

İsviçre’de Kadınlara Yönelik Şiddet Artıyor

yazar

Yayınlayan

on

By

İsviçre, kadınlara yönelik şiddet konusunda karanlık bir yıl geçiriyor. 2025’te şimdiye kadar 27’den fazla kadın ve kız çocuğu öldürüldü – bu sayı, geçen yılın toplamını şimdiden aşmış durumda. Federal Hükümet ilk kez kadın cinayetlerine ilişkin ayrıntılı verileri kamuoyuyla paylaştı ve ülke çapında bir önleme kampanyası başlattı. Bu bilgileri İsviçre Radyo ve Televizyon Kurumu SRF duyurdu.

Resmi veriler, özellikle bir gerçeğin altını çiziyor: Ayrılık anı kadınlar için en tehlikeli dönem. Vakaların büyük çoğunluğunda fail, kadının yakın çevresinden geliyor; genellikle eş ya da eski partnerler bu saldırıların sorumlusu. Birçok olaydan önce tehditler veya ısrarlı takip gibi uyarı işaretleri bulunduğu belirtiliyor.

Bozen’de “Talk Less, Do More” Koşusu: Şiddete Karşı Toplumsal Bir Mesaj

İsviçre’de tablo endişe vericiyken, İtalya’nın kuzeyindeki Bozen (Bolzano) kenti güçlü bir toplumsal dayanışma örneği sergiliyor. 23 Kasım’da, şehirde 12. kez düzenlenecek “Talk Less, Do More” koşusu, kadınlara yönelik şiddete karşı kamuoyu oluşturmayı hedefliyor. Haber Südtirolnews tarafından duyuruldu.

Koşu, Museion’un önünden başlayacak ve katılımcılar tarihi şehir merkezi ile Talferpromenade boyunca uzanan beş kilometrelik parkuru tamamlayacak. Güzergâh üzerinde, ilişkilerde saygı, sağlıklı iletişim ve şiddet önleme konularını işleyen interaktif duraklar yer alacak.

Etkinlik; müzik, bilgilendirme stantları ve belediye, sosyal hizmetler, spor kulüpleri ile polis teşkilatının oluşturduğu geniş bir destek ağıyla gerçekleştirilecek.

Koşunun sonunda çeşitli ödüller verilecek. Bunlardan biri, yaşamı boyunca kadınlara yönelik şiddetle mücadeleye adayan ve geçtiğimiz yıllarda hayatını kaybeden polis müfettişi Mario Morgavi anısına verilen özel ödül olacak.

Haberin Devamını Oku

Gündem

Umverkehr’den Uçak Bileti Vergisi İçin Yeni Halk İnisiyatifi

yazar

Yayınlayan

on

By

İsviçre’nin çevre örgütü Umverkehr, uçak bileti vergisini yeniden siyasi gündeme taşımaya hazırlanıyor. Örgüt, 2026 yılında başlatacağı halk inisiyatifi ile, uçuş mesafesine ve seyahat sınıfına göre değişen bir uçak bileti vergisinin oylamaya sunulmasını hedefliyor.

Umverkehr, federal hükümetin ve parlamentonun artan havacılık kaynaklı sera gazı emisyonlarını azaltma konusunda yeterli irade göstermediğini savunuyor. Örgüte göre, yüksek tren biletleri ve sınırlı uluslararası demiryolu seçenekleri, yolcuların uçaktan trene geçişini engelliyor. Bu durumun “ciddi bir dengesizlik” yarattığı belirtiliyor.

Gelirin Halk ve Uluslararası Tren Ağına Aktarılması

Taslağa göre, toplanacak gelirin büyük bölümü kamu ulaşımının kullanımını teşvik etmek için doğrudan halka geri dağıtılacak. Kalan pay ise uluslararası demiryolu bağlantılarının güçlendirilmesine ayrılacak.

Gece Treni Tartışmalarına Eleştiri

Umverkehr, özellikle gece trenleri konusunda federal siyasette yaşanan “gidip gelme” tavrını eleştiriyor. Ständerat’ın Mali Komisyonu, 2026 bütçesinden ayrılması planlanan 10 milyon franklık gece treni desteğinin kaldırılmasını önerdi. Bu konudaki nihai karar Aralık ayında parlamentoda verilecek.

Daha Önceki Girişimler Başarısız Olmuştu

İsviçre halkı, 2021’de CO₂ Yasası kapsamında sunulan uçak bileti vergisini reddetmişti. Sonrasında parlamentoya sunulan benzer girişimler de kabul görmedi. Ayrıca, CO₂ yasasının son revizyonunda milletvekilleri, business ve özel jetler için önerilen ek uçuş vergisinden tamamen vazgeçti.

Kamuoyu Desteği Artıyor

Öte yandan, 2022 yılında yapılan ve Umverkehr tarafından yaptırılan bir temsilî ankete göre, iklim politikaları açısından uçak biletlerini daha pahalı hâle getiren bir yönlendirme vergisi, toplum içinde geniş bir kabul görüyor.

Haberin Devamını Oku

Trendler