Sosyal Medya

İsviçre

Otoyol Şantiyelerinde Radar Krizi: Genç Liberaller Yasak İstiyor, Sol Partiler Tepkili

yazar

Yayınlayan

on

İsviçre’de otoyol genişletme projeleri sırasında kullanılan radar kontrolleri, siyasetin yeni tartışma başlığı haline geldi. Genç Liberal Parti (Jungfreisinnige), otoyol şantiyelerinde hız denetimlerinin geçici olarak durdurulmasını talep ederken, sol partiler bu öneriye sert tepki gösterdi. Tartışma, radar sistemlerinin amacının “trafik güvenliği mi, gelir kapısı mı” olduğu sorusunu yeniden gündeme taşıdı.

A1 Otoyolundaki Şantiyeler Siyasi Gerilimi Tetikledi

Ülkenin ana ulaşım hattı konumundaki A1 otoyolu, Luterbach ile Härkingen (SO) arasındaki altı şeritli genişletme çalışmaları nedeniyle uzun süredir daraltılmış güzergâhlarla işletiliyor. Günlük on binlerce aracın geçtiği bölgede uygulanan mobil radar kontrolleri, hem sürücüler hem siyasetçiler arasında tartışma konusu oldu.

Solothurn Genç Liberalleri yaptıkları açıklamada, şantiye alanlarında yapılan hız denetimlerinin kaldırılmasını talep etti. Parti, mevcut uygulamaların trafik güvenliğini artırmadığını, aksine “sürücülerin ani fren yapmasına ve hayalet trafik sıkışıklıklarına yol açtığını” savundu.

Federal Karayolları Dairesi (Astra) Sözcüsü Thomas Rohrbach ise, bu tür tıkanmaların yaşanabildiğini doğrulasa da radarlarla doğrudan bir bağlantı kurulamayacağını belirtti:

“Hayalet trafik sıkışıklıkları sürücü davranışlarından da kaynaklanabilir; bunun nedeni her zaman hız kontrolü değildir.”

“Hız Sınırları Tavsiye Değil, Kuraldır”

Öneriye en sert tepki, SP Milletvekili Gabriela Suter’den geldi. Suter, hız kontrollerinin kaldırılmasının “sorumsuzluk” olacağını vurgulayarak şunları söyledi:

“Kim kurallara uyuyorsa korkacak hiçbir şeyi yok. Hız sınırları tavsiye değil, yasal zorunluluktur. Özellikle şantiyelerde, hızın düşürülmesi işçi güvenliği açısından hayati önemdedir.”

Suter’e göre, kontrollerin caydırıcı etkisi ancak sürücülerin “her an radar olabileceğini bilmesiyle” sağlanabiliyor.

Radarlar Devlet Kasasına Milyonlar Katıyor

Radar sistemlerinin güvenlikten çok gelir yaratmak için kullanıldığı yönündeki eleştiriler ise sürüyor. Örneğin, A2 otoyolunda Sissach çıkışı yakınındaki radar, yalnızca 173 günde 51.787 ihlal tespit etti. Ortalama 40 frank ceza üzerinden hesaplandığında, bu tek kontrol noktası yaklaşık 2,1 milyon franklık gelir anlamına geliyor.

Bazı kantonlar, şeffaflık amacıyla radar noktalarını kamuya açıklamaya başlamış durumda. Ancak Suter, bu uygulamanın güvenlik açısından ters etki yarattığını savunuyor:

“Sürücüler sadece radar olduğunu bildikleri yerde yavaşlıyor. Oysa güvenlik, her yerde dikkatli olunmasıyla sağlanır.”

Federal Mahkeme’den Sert Uyarı: Şantiye İhlalleri Ağır Suç

İsviçre Federal Mahkemesi, otoyol şantiyelerinde yapılan hız ihlallerine karşı sıfır tolerans politikası uyguluyor. Normal otoyol kesimlerinde 35 km/s’lik hız aşımı “ağır ihlal” sayılırken, şantiyelerde bu sınır 30 km/s.

Böyle bir ihlal durumunda sürücülere hem para hem adli ceza uygulanıyor; ayrıca en az üç ay süreyle ehliyet iptali gündeme geliyor. Mahkeme, kararlarında “şantiyelerin kısıtlı alanları ve çalışanların varlığı nedeniyle şehir dışı yollardan bile daha riskli” olduğunu vurguluyor.

Radarlar: Güvenlik Aracı mı, Politik Araç mı?

Genç Liberaller, radarların “gelir tuzağına” dönüştüğünü savunarak daha “akılcı bir trafik politikası” talep ediyor. Sol partiler ise bunun tam tersine, “can güvenliğini tehlikeye atan popülist bir girişim” olduğunu belirtiyor.

Uzmanlara göre tartışmanın temelinde, devletin denetim gücüyle sürücü özgürlüğü arasındaki hassas denge yatıyor. Otoyol şantiyelerinde radarların geleceği, bu dengenin nasıl kurulacağına bağlı olarak şekillenecek.

Haberin Devamını Oku
Yorum Yapın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

İsviçre’de Ailelerin Ayda Harcayabileceği Para: 7186 Frank – Ancak Çoğu Bu Seviyeye Ulaşamıyor

yazar

Yayınlayan

on

By

İsviçre Federal İstatistik Ofisi’nin (BFS) yeni verilerine göre, İsviçre’de bir hanenin aylık ortalama kullanılabilir geliri – yani zorunlu giderler çıktıktan sonra elinde kalan para – 7186 frank. Bu rakam 2023 yılına ait.

Ancak bu yüksek görünen miktar, gerçeği tam olarak yansıtmıyor. Hanelerin %61’i bu ortalama gelirin altında yaşıyor. Yani her evde 7186 frank kalıyor sanılmamalı; bu değer sadece matematiksel bir ortalama ve birçok hanenin gerçeği daha düşük gelirler.

7186 frank neye göre hesaplanıyor?

BFS sözcüsünün açıklamasına göre, bu rakam hanelerin:

  • toplam brüt gelirinin,
    1. maaş da dahil olmak üzere yıl boyunca alınan tüm gelirlerin,
  • vergiler, sigorta primleri ve diğer zorunlu kesintiler çıkarıldıktan sonraki halidir.

Ayrıca bu gelir, bir hanede yaşayan tüm kişilerin toplam gelirini ifade eder. İsviçre’de ortalama hane büyüklüğü 2,07 kişi olduğu için bu rakamı tek kişinin maaşı gibi yorumlamak doğru değildir.

En büyük gider: Günlük yaşam ve tüketim

Aileler, ellerinde kalan bu 7186 frankın büyük kısmını günlük yaşam masraflarına harcıyor.
2023’te bir hanenin tüketim için harcadığı ortalama miktar 5049 frank oldu. Bu tutar önceki yılla neredeyse aynı.

Gelirin üçte biri zorunlu giderlere gidiyor

Zorunlu ödemeler hane bütçesini ciddi şekilde etkiliyor. Buna göre:

  • Aylık 3154 frank, yani brüt gelirin %30,5’i zorunlu harcamalara gidiyor.
  • Bunların içinde en büyük payı vergiler alıyor: Aylık ortalama 1245 frank, yani brüt gelirin %12’si.

Sosyal sigorta primleri (AHV ve Pensionskasse) ve sağlık sigortası primleri de zorunlu giderlerde önemli yer tutuyor.

Gelirin en büyük kaynağı: Çalışmak

2023’te hanelerin brüt gelirinin:

  • %73,6’sı çalışma gelirlerinden,
  • %20,8’i emeklilik ve sosyal yardım ödemelerinden,
  • sadece %4,5’i sermaye gelirlerinden (faiz, temettü vb.) geldi.

Sermaye gelirleri, hanelerin büyük çoğunluğu için düşük seviyede. Yalnızca her yedi haneden birinde bu gelir türü daha yüksek paya sahip.

Haberin Devamını Oku

Gündem

Basel Komisyonu, Kantondaki Vatandaşlık Ücretlerinin Kaldırılmasını İstiyor

yazar

Yayınlayan

on

By

Basel-Stadt’ta vatandaşlığa geçiş yakında ücretsiz hâle gelebilir. Kantonun Adalet, Güvenlik ve Spor Komisyonu (JSSK), kantonal vatandaşlık başvuru ücretlerinin tamamen kaldırılmasını ve sürecin başvuranlar için önemli ölçüde ucuzlatılmasını Büyük Meclis’e önerdi.

Komisyonun açıklamasına göre, 25 yaş altındaki gençlerin de belediye ücretlerinden muaf tutulması öngörülüyor. Ayrıca sosyal yardım, ek hizmet ödenekleri veya prim indirimi alan düşük gelirli kişilerin de belediye ücretlerinden tamamen muaf bırakılması planlanıyor. JSSK, yüksek maliyetlerin kişilerin demokratik katılım hakkını engellememesi gerektiğini vurguluyor.

Bu değişiklikle birlikte, Basel-Stadt’taki bir vatandaşlık başvurusunun toplam maliyeti 1900 franktan 1050 franka düşecek. Riehen’de ücret 2650 franktan 1800 franka, Bettingen’de ise 2350 franktan 1500 franka inecek. 25 yaş altı gençler için vatandaşlık süreci en fazla 100 franga mal olacak. Federal ücretlerin ise başvuranlar tarafından ödenmeye devam etmesi gerekiyor.

Komisyon, 2022 yılında SP’li Mahir Kabakci tarafından sunulan ve Büyük Meclis tarafından kabul edilen ilgili talep doğrultusunda harekete geçti. JSSK’nın önerisi komisyonda 11’e karşı 1 oyla kabul edildi. Düzenlemenin hayata geçmesi hâlinde kantonun yıllık yaklaşık 1 milyon frank ek maliyet üstleneceği öngörülüyor.

Haberin Devamını Oku

Gündem

Cenevre Sınırında Alarm Zilleri: Trafik, Konut Krizi ve Artan Eşitsizlik

yazar

Yayınlayan

on

By

Cenevre ile Fransız sınırı arasındaki bölgede sınır ötesi çalışanların sayısı son yıllarda hızla arttı. Bu büyüme hem İsviçre hem de Fransa tarafında günlük yaşamı zorlaştıran ciddi bir baskı yaratıyor. Trafik yükü, belediye bütçelerinin yetersizliği ve derinleşen sosyal uçurum, bölgenin taşıma kapasitesini aşmış durumda.

Soral: Her İki Saniyede Bir Araç

Cenevre’nin sakin köyü Soral’da hayat artık eskisi gibi değil. Günde yaklaşık 7000 araç köyün içinden geçiyor. Bu, her iki saniyede bir araç anlamına geliyor. Aralıksız trafik ve gürültü, 900 kişilik köyde yaşam kalitesini ciddi şekilde düşürmüş durumda.

Belediye Başkanı Laura Weiss, uyarıyor:
“Ekonomik büyümeyi körüklemeden önce bu gerçek sorunlarla yüzleşmek zorundayız.”

Fransa’nın Sınır Bölgesinde Sessiz Çatlak

Sınırın hemen öte tarafında, Valleiry şehrinde de tablo pek farklı değil:
Bitmeyen trafik, hızla genişleyen yerleşim alanları ve uçuşa geçen konut fiyatları…

Valleiry’nin nüfusu son 50 yılda 1000’den 5000’e çıktı. Eskiden tarım arazisi olan bölgeler bugün tamamen konutlarla dolu.

Belediye Başkanı Alban Magnin durumu şöyle özetliyor:
“Burada ev sahibi olabilmek için iki maaşın İsviçre Frangı cinsinden olması şart.”

Konut fiyatları, Fransa ortalamasının üç katına ulaşmış durumda. Bu fiyatlar, İsviçre’de çalışanlar için ulaşılabilir olsa da, Euro geliriyle geçinen yerli halk için artık imkânsız hale geldi. Sonuç: Aynı mahallede yaşayan iki farklı topluluk, iki farklı ekonomik dünya.

Artan Nüfus, Yetişemeyen Hizmetler

Fransa’daki sınır belediyeleri artan nüfusla birlikte ciddi bir hizmet baskısı altında.
Trafik yükü katlanırken, okullardaki öğrenci sayısı her yıl artıyor, sosyal ihtiyaçlar genişliyor.

Annemasse Belediye Başkanı Christian Dupessey, artan ihtiyacı şöyle örnekliyor:
“Neredeyse her altı yılda bir, 17 sınıflı yeni bir ilkokul açmak zorunda kalıyoruz.”

Bütçeler zorlanıyor, belediyeler personel bulmakta güçlük çekiyor. Çünkü kamu görevlileri, aynı iş için Cenevre’de iki hatta üç kat daha yüksek maaş alabiliyor.

115 Bin Sınır Çalışanı: Sistem Yükü Artıyor

Dengeyi sağlamak için Cenevre Kantonu, Fransa’ya her yıl mali katkı ödüyor. 2024’te bu tutar 370 milyon İsviçre Frangı’na ulaştı. Ancak artan nüfus ve kamu hizmetleri karşısında bu rakam artık yeterli olmuyor.

Sınır ötesi çalışma sistemi kurulduğunda bölgede yalnızca 9000 sınır çalışanı vardı. Bugün sayı 115.000. Yani 50 yılda 13 katlık bir artış.

Büyüme Modeli Tükeniyor mu?

Cenevre, ekonomik dinamizmini büyük ölçüde sınır ötesi işgücüne borçlu. Ancak bugün bu model;

  • artan trafik,
  • yükselen sosyal eşitsizlik,
  • hızla şişen konut talebi,
  • aşırı yük altındaki belediyeler

nedeniyle alarm veriyor.

Bölge, kritik bir sorunun eşiğinde:
Cenevre’nin yıllardır başarı getiren sınır ötesi büyüme modeli artık kendi sınırını mı aşıyor?

Haberin Devamını Oku
Reklam

Trendler