Sosyal Medya

Gündem

WC MOLASI İÇİN KART BASMA ZORUNLULUĞU: MAHKEME İŞVERENİ HAKLI BULDU

yazar

Yayınlayan

on

Neuchâtel – Neuchâtel Kantonu Mahkemesi, çalışanların tuvalet molası sırasında dahi çalışma saatlerinden çıkış yaparak kart basma zorunluluğunun işveren tarafından talep edilebileceğine hükmetti. Bu tartışmalı karar, Neuchâtel’deki saat üreticisi Jean Singer et Cie’de uygulanan ve çalışanların tuvalet molaları için bile kart basmasını zorunlu kılan şirket politikasının yasal olduğunu belirledi. Mahkeme, işverenin bu uygulamayı sürdürme hakkına sahip olduğunu kabul ederek, iş dünyasında yankı uyandıran bir karara imza attı.

Yasal Boşluk Kart Basma Zorunluluğunu Meşrulaştırıyor

Mahkemenin kararına göre, İsviçre iş yasaları molaların tanımını açıkça belirtmediğinden, işverenlerin çalışanlardan tuvalet molası sırasında kart basmalarını istemeleri yasal bir boşluktan kaynaklanıyor. Bu boşluk, işverenlere bu tür uygulamalar konusunda geniş bir hareket alanı tanıyor. Jean Singer et Cie şirketinin avukatına göre, tuvalet molaları da dahil olmak üzere tüm ara vermeler bir iş kesintisi olarak kabul edilmelidir ve bu nedenle kaydedilmesi gereklidir. Şirketin avukatı, “Tuvalet molası, yemek molası ya da sadece kısa bir doğa yürüyüşü fark etmez, her molada kart basılmalı” diyerek uygulamayı savundu.

Ancak mahkeme, bu uygulamanın kadın çalışanlar açısından potansiyel bir ayrımcılık doğurabileceği konusunda da uyarıda bulundu. Özellikle regl dönemlerinde daha sık tuvalet molası vermek zorunda kalan kadınların, bu uygulamadan olumsuz etkilenebileceği belirtildi. Mahkeme, şirketin bu eşitsizliği hafifletmek için gerekli önlemleri alması gerektiğinin altını çizdi.

Sendikalardan Tepki: Yeni Bir Baskı Unsuru

Karar, işçi sendikaları arasında büyük endişe yarattı. Neuchâtel’deki Unia Sendikası’ndan Solenn Ochsner, bu tür uygulamaların işyerinde çalışanlar üzerinde daha fazla baskı oluşturabileceğini belirterek, “Bazı işçiler, tuvaleti sık kullanmak zorunda kaldıklarında, doktor raporu sunmak zorunda bile kalabiliyorlar. Bu durum, iş yerinde huzursuzluğu artırabilir” dedi. Ochsner, bu tür uygulamaların başka firmalar tarafından da benimsenmesi halinde, çalışan haklarının daha da zayıflayabileceği konusunda uyardı.

Kart Basma Zorunluluğu Diğer Firmalara da Sıçrayabilir

Jean Singer et Cie dışında, Neuchâtel’de faaliyet gösteren diğer saat üreticileri de benzer politikalar uyguluyor. RTS’nin yaptığı araştırmaya göre, üç büyük saat firması olan Sellita, Universo ve Rubattel et Weyermann’da da çalışanlar tuvalet molaları sırasında kart basmak zorunda. Bu firmalar, konuyla ilgili bir açıklama yapmaktan kaçındı, ancak uygulamanın sektörde yaygınlaşabileceği düşünülüyor.

Neuchâtel Hükümeti adına konuşan Florence Nater ise karara temkinli yaklaşıyor. Nater, “Bu kararın diğer firmalar tarafından örnek alınmasını ummuyorum, çünkü çalışanların üzerinde ek bir baskı yaratacağı aşikar” diyerek uyardı.

İş Dünyasında Geniş Yankı Uyandırdı

İş dünyasında geniş yankı uyandıran bu karar, işverenlerin çalışanların tuvalet molalarını dahi denetlemeleri konusunda yeni bir tartışma başlattı. Çalışan hakları ve işveren politikaları arasında dengelerin nasıl korunacağı, İsviçre genelinde iş dünyasında bir kez daha gündeme gelmiş durumda.

#İsviçre #Schweiz #Suisse #Svizzera #İsviçreninSesi #Switzerland #ÇalışanHakları #ArbeitnehmerRechte #NeuchâtelKararı #NeuenburgUrteil #KartBasmaZorunluluğu #StempelnPflicht #İşverenHakları #ArbeitgeberRechte #İsviçreAdaleti #SchweizerRecht #TuvaletMoları #WCpausen #Sendika #Gewerkschaft #neuenburg #neuchatel

Haberin Devamını Oku
Yorum Yapın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

BASEL’DE TAKSİCİ ALICAN S. CİNAYETİNDE KARAR: SANIK 15 YIL HAPİS, AİLEYE 170 BİN FRANK TAZMİNAT

yazar

Yayınlayan

on

By

⏱️ Okuma Süresi: 3 dk

İsviçreli acılı eş duruşmada gözyaşlarıyla haykırdı: “Onun özrünü kabul etmiyorum, bana eşimi geri veremez!”

Acılı eşin sözleri
Alican S.’nin eşi:
“Sie haben meinen Mann ausgesucht… Ich werde Ihre Entschuldigungen niemals akzeptieren!”
ifadelerini kullanarak sanığa tepki gösterdi ve olayın soğukkanlıca planlandığına dikkat çekti

2022 yılının Kasım ayında Basel’de çalıştığı araçta bıçaklanarak öldürülen 49 yaşındaki taksi şoförü Alican S. cinayetiyle ilgili dava sonuçlandı. Basel Ceza Mahkemesi, olayın başından beri tutuklu bulunan 53 yaşındaki İsviçre vatandaşı sanığı, kasten adam öldürme, yağma girişimi ve çoklu hırsızlık suçlarından 15 yıl 3 ay hapis cezasına mahkûm etti.

BİR GECE YOLCULUĞU, SONU ÖLÜMLE BİTEN SALDIRI

Sanık, 11 Kasım 2022 gecesi Aeschenplatz’tan taksi çağırarak Alican S.’nin aracına bindi. İddiaya göre cebinde yeterli parası olmamasına rağmen taksiye binen sanık, Peter-Merian-Strasse’ye ulaşıldığında Alican S.’ye aniden bıçakla saldırdı. Bıçak darbelerinin doğrudan hayati organları hedef alması, olayın tesadüfi değil, planlı olduğuna dair güçlü şüpheler doğurdu.

Mahkeme, saldırganın olay sırasında aşırı alkollü ve uyuşturucu etkisi altında olmasına rağmen cinayet eylemini bilinçli ve kasıtlı olarak gerçekleştirdiğine hükmetti. Savcılık, zanlının saldırıyı yağma amacıyla gerçekleştirdiğini belirtti.

DURUŞMADA GÖZYAŞLARI VE ÖFKE

Duruşmalarda söz alan acılı eş, mahkeme salonunda sanığa doğrudan seslendi:

“Siz eşimi seçtiniz. Onu hayattan kopardınız. Beni ve iki çocuğumu ömür boyu cezalandırdınız. Özrünüzü kabul etmiyorum.”

Kararın açıklanmasının ardından mahkeme salonunda duygu dolu anlar yaşandı. Aile bireylerinden bazıları gözyaşlarına hâkim olamazken, kısa süreli bir gerginlik yaşandı. Acılu eşi sanığa doğru cisimler fırlattı. Polis güvenliği sağlamak için salona müdahalede bulundu.

MAHKEMEDEN AİLEYE MANEVİ TAZMİNAT: 170 BİN FRANK

Basel Ceza Mahkemesi, sanığın Alican S.’nin eşi ve çocuklarına toplam 170 000 İsviçre Frangı manevi tazminat ödemesine hükmetti:

  • Eşi için: 70 000 Frank
  • Her çocuk için: 50’şer bin Frank

Ayrıca, sanığın ambulatuar psikiyatrik tedaviye alınması ve cezasını tamamladıktan sonra da gözetim altında tutulması kararlaştırıldı. Sanığın geçmişte de hırsızlık ve şiddet suçlarından sabıkalı olduğu bilgisi mahkeme dosyasına yansıdı.

MESLEKTAŞLARINDAN DUYGUSAL VEDA

Duruşma öncesinde Alican S.’nin meslektaşları bir anma töreni düzenledi. Basel’deki Peter-Merian-Strasse’de toplanan taksi şoförleri, olayın meydana geldiği noktaya çiçekler bıraktı, mumlar yaktı. Taxiphon Derneği tarafından organize edilen törende, dernek yöneticisi Zeynel Altun şu ifadeleri kullandı:

“Alican’ı unutmadık, unutmayacağız. Bu sadece bir meslektaş değil, bir baba, bir eş, bir dosttu. Hâlâ kalbimizde yaşıyor.”

Toplumun farklı kesimlerinden katılımın olduğu anma etkinliği, güvenlik gerekçesiyle polis gözetiminde gerçekleşti.

TOPLUMSAL YANKILAR: TAKSİCİLİK DE GÜVENLİ DEĞİL

Bu olay, İsviçre genelinde taksi şoförlerinin karşılaştığı güvenlik risklerini yeniden gündeme taşıdı. İsviçre Taksiciler Birliği, taksilerde kamera zorunluluğu ve acil durum butonu gibi güvenlik önlemlerinin acilen hayata geçirilmesi çağrısında bulundu.

SONUÇ VE BEKLENTİLER

Sanığın cezasını çekmek üzere cezaevine nakledilmesine karar verildi. Kararın temyize taşınıp taşınmayacağı henüz netlik kazanmazken, mağdur yakınlarının psikolojik destek almaya devam ettiği, yaşanan sürecin aileyi derinden etkilediği kaydedildi.

AlicanS #BaselTaksiciCinayeti #MahkemeKararı #İsviçreGündemi #Adalet #Tazminat #TaxiphonDerneği #ŞiddetMağdurları #Basel #taxibasel #alicansmord

Haberin Devamını Oku

Gündem

OPERASYON FOTOĞRAFLARIYLA TİNDER’DA DOKTOR PROFİLİ TEPKİ ÇEKTİ

yazar

Yayınlayan

on

By

BASEL – Üniversite Hastanesi Basel’de (USB) görev yapan bir asistan doktor, Tinder’daki profilinde ameliyathanede çekilmiş fotoğraflarını paylaşınca sosyal medyada tepki topladı. Bir kadın kullanıcı, doktorun bu fotoğrafları flört amaçlı kullanmasını “zevksiz” ve “güvensizlik yaratan” bir davranış olarak değerlendirdi.

20 Minuten’e konuşan kadın, “Bu fotoğrafları görünce şok oldum. Hijyen kurallarına uyulup uyulmadığını ve hastanın fotoğrafının çekildiğinden haberi olup olmadığını sorguluyorum” dedi. Ayrıca bu görüntülerin bir gün kendisinin de başına gelebileceği endişesini taşıdığını dile getirdi: “Bu fotoğrafları gördükçe hastaneye olan güvenimi kaybediyorum.”

HASTANE: “KİŞİSEL KULLANIMDA SORUN YOK”

Üniversite Hastanesi ise olaya daha temkinli yaklaştı. USB Basın Sözcüsü Nicolas Drechsler, “Görüntülerde başka bir kişi yer almıyorsa ve hasta hakları ihlal edilmiyorsa, bu tür fotoğraflar kişisel kullanım kapsamında değerlendirilebilir” açıklamasını yaptı.

Ancak Drechsler, hastane çalışanlarının hasta gizliliği, kişisel görüntü hakları ve etik kurallara dair sürekli bilgilendirildiğini de vurguladı. “Özellikle sağlık alanında bu tür konularda çalışanlarımızı bilinçlendiriyoruz” dedi.

TEPKİLER BÜYÜYOR

Söz konusu doktor, Instagram’da da benzer şekilde pozlar vererek, üzerinde doktor önlüğü, maske ve stetoskopla kaslı kollarını sergilediği fotoğraflar paylaşıyor. Hatta bir fotoğrafına “Skalpel lütfen” notunu ekleyip gülümseyen bir şeytan emojisi koymuş.

Kadın kullanıcı, “Tüm bu paylaşımlar profesyonel bir doktor imajına yakışmıyor. Görünüşe göre tek amacı beğeni toplamak” diyerek tepkisini dile getirdi.

Söz konusu asistan doktor, basının yorum taleplerine ise şu ana kadar yanıt vermedi.

Haberin Devamını Oku

Gündem

LOZAN POLİS KARAKOLUNDA BİR AFRİKALI HAYATINI KAYBETTİ:

yazar

Yayınlayan

on

By

DÖRT POLİSE TAKSİRLE ÖLDÜRME SORUŞTURMASI

İsviçre’nin Lozan (Lausanne) kentinde bir polis karakolunda gözaltında hayatını kaybeden Afrikalı kökenli bir adamın ölümüyle ilgili dört polis memuru hakkında fahrlı ölüm şüphesiyle ceza soruşturması başlatıldı.

39 yaşındaki adam, 26 Mayıs Pazar akşamı uyuşturucu madde şüphesiyle gözaltına alınmış, polis merkezine götürüldükten kısa süre sonra aniden fenalaşarak yere yığılmıştı. Tüm yeniden canlandırma çabalarına rağmen kurtarılamadı.

Waadt Kantonu Savcılığı Sözcüsü Vincent Derouand, Batı İsviçre televizyon kanalı RTS’ye yaptığı açıklamada, dört polis memuru hakkında resmî olarak ceza soruşturması açıldığını doğruladı.

POLİS ŞİDDETİ PROTESTO EDİLDİ
Olayın ardından yaklaşık 100 kişi, hayatını kaybeden adamın gözaltına alındığı Lausanne’daki polis karakolu önünde bir araya geldi. Göstericiler, oturma eylemiyle polis şiddetini protesto etti. Taşınan pankartlarda “İsviçre devleti öldürüyor” gibi sert ifadeler yer aldı.

DAHA ÖNCE DE BENZER OLAYLAR YAŞANDI
Bu olay, Waadt Kanton Polisi’ne yönelik eleştirileri yeniden gündeme taşıdı. 2016 ile 2021 yılları arasında yine bu kantonda dört Afrikalı erkeğin daha polis müdahalesi sırasında hayatını kaybettiği biliniyor. Bu ölümler sonrasında da çeşitli gösteriler düzenlenmiş, polis şiddeti ve yapısal ırkçılık eleştirilmişti.

SORUŞTURMA SÜRÜYOR
Olayla ilgili adli soruşturma devam ediyor. İsviçre kamuoyunda ise güvenlik güçlerinin şeffaf bir şekilde hesap vermesi yönündeki talepler yeniden yükselmiş durumda.

Haberin Devamını Oku

Trendler