Sosyal Medya

Gündem

Solingen Saldırısı: 26 Yaşındaki Suriyeli Saldırgan Tutuklandı

yazar

Yayınlayan

on

24 Ağustos 2024’te Almanya’nın Solingen kentinde bir şehir festivalinde düzenlenen bıçaklı saldırıda üç kişi hayatını kaybetti ve sekiz kişi yaralandı, bunlardan beşi ağır yaralı olarak hastaneye kaldırıldı. Saldırıyı gerçekleştiren şüphelinin 26 yaşındaki Suriyeli Issa Al H. olduğu açıklandı. Şüpheli, Aralık 2022’de Almanya’ya gelmiş ve Bielefeld’de sığınma başvurusunda bulunmuştu. Ancak, 2023 yılında Bulgaristan’a sınır dışı edilmesi planlanmış, ancak bu süreçte kayıplara karışmış ve altı ay sonra yeniden ortaya çıkmıştı. Bu dönemde Solingen’deki bir mülteci yurdunda kalıyordu.

“Spiegel”e göre, tutuklanan zanlının 26 yaşındaki bir Suriyeli olduğu bildirildi. Zanlı, Aralık 2022’de Almanya’ya gelerek sığınma talebinde bulunmuştu. Güvenlik birimlerinin daha önce onu İslamcı bir aşırılık yanlısı olarak tanımadığı belirtildi. “Bild” gazetesine göre, tutuklanan kişi Issa al H. olarak tanımlandı. Ancak polis, kimlik hakkında daha fazla bilgi vermedi.

Kuzey Ren-Vestfalya İçişleri Bakanı Herbert Reul, tutuklamanın başarısının henüz tam olarak değerlendirilmesinin erken olduğunu belirtti. Reul, “Şu anda biraz da olsa rahatladım,” dedi ve sözlerine şöyle devam etti: “Bu kişi hakkında yalnızca bir ipucu değil, aynı zamanda kanıtlar da bulduk.”

Olayın ardından, terör örgütü IŞİD saldırıyı üstlendiğini duyurdu. Örgütün resmi yayın organı Amaq üzerinden yapılan açıklamada, saldırının “Hristiyan” bir etkinliği hedef aldığı ve “Filistinli Müslümanların intikamı” için gerçekleştirildiği iddia edildi. Ancak, IŞİD’in, saldırganın örgüte bağlı olduğunu açıkça belirtmemesi dikkat çekti.

Olay yerinde geniş çaplı bir operasyon başlatan Alman polisi, şüpheliyi aramak için büyük bir ekip görevlendirdi. İlk başta mülteci yurdunda yapılan baskında bir kişi gözaltına alındı, ancak bu kişinin saldırıyla doğrudan bağlantılı olmadığı ortaya çıktı. Daha sonra, akşam saatlerinde şüpheli Issa Al H., sokakta polise teslim oldu. Teslim olduğu sırada, “Ben aradığınız kişiyim” diyerek kendini polise tanıttığı ve üzerindeki kan izleriyle dikkat çektiği bildirildi.

Kuzey Ren-Vestfalya İçişleri Bakanı Herbert Reul, şüphelinin yakalanmasının ardından yaptığı açıklamada, saldırganın IŞİD ile bağlantısının araştırıldığını belirtti. Reul, şüpheliye dair elde edilen delillerin, onun saldırıyı gerçekleştiren kişi olduğuna dair güçlü kanıtlar sunduğunu ifade etti. Ayrıca, Almanya’nın en üst düzey savcılık makamı olan Federal Başsavcılık da soruşturmayı devralarak, olayı terör saldırısı olarak değerlendirmeye başladı.

Olay, Almanya genelinde büyük bir infial yarattı. Kuzey Ren-Vestfalya Başbakanı Hendrik Wüst, saldırıyı “bir terör eylemi” olarak nitelendirerek, bunun Almanya’nın güvenliği ve özgürlüğüne yönelik bir tehdit olduğunu vurguladı. Wüst, terörün Almanya’nın yaşam tarzını sarsmaya çalıştığını, ancak bu tür tehditlere boyun eğilmeyeceğini söyledi. Almanya Başbakanı Olaf Scholz da saldırıyı kınayarak, failin en ağır şekilde cezalandırılmasını istedi.

Bu olay, Almanya’da göçmenlik ve terör bağlantılı konuların yeniden tartışmaya açılmasına neden oldu. Özellikle, saldırganın daha önce sınır dışı edilmesi gerektiği halde, sürecin nasıl bu şekilde sonuçlandığı üzerine eleştiriler yöneltildi. Soruşturma devam ederken, yetkililer olayın tüm yönleriyle aydınlatılması için çalışmalarını sürdürüyor.

Sosyal medyada, özellikle X (Twitter) platformunda, bu saldırının planlanma zamanına dikkat çekiliyor. “Bu saldırı kime yarıyor, buna bakmak lazım. Ayrıca, IŞİD terör örgütünü kim kurdu ya da kim yönetiyor? Biraz sahnenin arka tarafına bakın,” şeklinde yorumlar yapılıyor. Kimileri ise bu tür yorumların komplo teorisi olduğunu savunuyor.

#SolingenSaldırı #TerörSaldırısı #Almanya #Deutschland #Solingen #

Haberin Devamını Oku
Yorum Yapın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

UKRAYNALILARIN İSVİÇRE’DEKİ İŞ PİYASASINA ENTEGRASYONU ZORLAYICI: NEDEN SADECE YÜZDE 29’U ÇALIŞIYOR?

yazar

Yayınlayan

on

By

İsviçre’deki Ukraynalıların sadece yüzde 29’u iş gücüne katılabiliyor. Çek Cumhuriyeti’ndeki Ukraynalılardaki bu oran yüzde 75’e çıkıyor. Peki, bu farkın nedeni nedir?

İsviçre’deki iş piyasası, Ukraynalı mülteciler için oldukça zorlayıcı olmaya devam ediyor. Birçok iş gücüne uygun Ukraynalı olmasına rağmen, iş bulma oranı oldukça düşük. Adrian Gerber, İsviçre Federal Hükümeti’nin iş gücü entegrasyonundan sorumlu yetkilisi, “Çek Cumhuriyeti’ndeki iş arayışı ile İsviçre’deki iş arayışı arasında fark var” diyor. Çekçe ve Ukraynaca’nın Slav dilleri olması, entegrasyonu hızlandırsa da, İsviçre’de daha fazla uzmanlaşmış iş alanlarının olduğu ve dil bariyerinin etkili olduğu vurgulanıyor.

İŞ PİYASASINA ENTEGRASYONDA ZORLUKLAR

İsviçre’de iş arayan Ukraynalılar, karşılaştıkları engeller nedeniyle diğer ülkelere kıyasla daha düşük bir başarı oranı elde ediyor. Hükümet, Ukraynalı mültecilerin daha fazla iş bulabilmesi için yerel otoriteleri, çalışabilir durumdaki bireyleri bölgesel iş bulma merkezlerine (RAV) bildirmeleri konusunda teşvik etti.

Ancak, en son verilere göre, İsviçre’deki yaklaşık 29.000 iş gücüne uygun Ukraynalıdan yalnızca 2200’ü RAV sistemine kaydolmuş. Zurich, İsviçre’nin en kalabalık kantonu olmasına rağmen, sadece 300 Ukraynalı iş arayışında bulunuyor. Zurich Çalışma Ofisi Müdürü Hans Rupp, “Ukrayna’dan gelen iş gücünün sadece yüzde 5’i RAV’da kayıtlı, bu oranı artırmayı hedefliyoruz,” diyor.

İŞ ARAYANLARLA ŞİRKETLERİN BULUŞMASI ZOR

İş gücü piyasasına entegrasyonun zor olduğunu belirten Daniella Lützelschwab, İsviçre İşverenler Derneği’nin iş gücü pazarı direktörü, “İş gücüne uygun çok sayıda kişi var, ancak RAV’da kayıtlı çok az kişi bulunuyor. Ayrıca, şirketler ve iş arayanlar arasında sıklıkla uyuşmazlıklar yaşanıyor,” diyor.

Bazı yetkililer ise RAV’a kayıt olmanın işe girmek için yeterli olmadığını savunuyor. Konferans der Kantonsregierungen KDK’dan Nicole Gysin, “Önemli olan, iş arayan kişilerin gerçekten desteklenmesidir. Kimin yardımcı olduğu fark etmez, önemli olan bu desteğin sağlanmasıdır” diyor.

HEDEF: YÜZDE 40 İSTİHDAM ORANI

Ukraynalıların İsviçre’deki iş gücü piyasasına entegrasyonu hedefi, 2024 sonuna kadar yüzde 40’a ulaşmak olarak belirlenmişti. Ancak mevcut durumda bu oran yüzde 29’dadır. Gerber, hedefin ulaşılabilirliğini değerlendireceklerini ancak, iki yıl önce gelen kişilerin istihdam oranının yüzde 35 olduğunu belirtiyor. Fakat yıl sonuna kadar gelen yeni Ukraynalı mültecilerle bu oran düşebilir.

KDK’dan Nicole Gysin, hükümetin hedefini biraz iyimser bulduğunu ve “Hedef, ulaşılabilir olmalı. İlk günden itibaren kantonlar bu hedefin gerçekçi olmadığını söylüyordu” diyor.

SONUÇ: DAHA FAZLA ÇALIŞMA GEREKİYOR

İsviçre’deki Ukraynalı mültecilerin iş gücüne entegrasyonu için hala çok iş var. Hükümet, daha fazla kişinin iş piyasasına katılması için çeşitli stratejiler geliştiriyor, ancak bu hedefe ulaşmak için daha fazla çaba gösterilmesi gerektiği aşikâr.

Haberin Devamını Oku

Gündem

KANTON NİDWALDEN 2025 YILINDA AİLE ÇOCUK YARDIMLARINI ARTIRACAK

yazar

Yayınlayan

on

By

Kanton Nidwalden, 2025 yılından itibaren aile çocuk yardımlarını %7,1 oranında artıracak. Bu artış, ülke genelinde uygulanan yeni düzenlemelere paralel olarak yapılacak.

Yeni düzenlemeye göre, çocuklara verilen aylık yardım 240 İsviçre Frankı’ndan 258 Frank’a yükseltilirken, eğitimdeki genç yetişkinler için bu miktar 290 Frank’tan 311 Frank’a çıkarılacak. Eğitim yardımları, 25 yaşına kadar olan gençlere verilmeye devam edecek.

Bu artış, ülke genelindeki yaşam maliyetlerindeki artışa yanıt olarak gerçekleştiriliyor. Ayrıca, federal düzeyde belirlenen yeni asgari aile yardımlarıyla uyum sağlanacak. Federal düzeyde çocuklar için asgari yardım 215 Frank, genç yetişkinler için ise 268 Frank olarak belirlenmiş durumda.

#AileYardımı #ÇocukYardımı #Nidwalden #AileDestekleri #İsviçre #AileÇocukYardımı #EğitimYardımı #YaşamMaliyetleri #YardımArtışı #2025

Haberin Devamını Oku

Gündem

ZUG’DA GARTENSTADT KİRACILARI EVLERİNDEN ÇIKARILIYOR: YIKIM VE YÜKSEK KİRA ENDİŞESİ

yazar

Yayınlayan

on

By

Haber: Cemil Baysal

İsviçre’nin Zug kantonunda yer alan Gartenstadt konut bölgesinde yaşayan yüzlerce kiracı, evlerinin yıkılarak daha az sayıda ve daha yüksek kiralı yeni dairelerin yapılması planı nedeniyle tedirgin. Zug Konut Sigorta Şirketi (GVZG) tarafından geliştirilen bu proje, mevcut 87 uygun fiyatlı konutun yerini modern ancak daha pahalı konutların almasını öngörüyor.

YIKIM VE YÜKSEK KİRA ENDİŞESİ

GVZG’nin 2027 yılına kadar tamamlamayı planladığı bu projede, mevcut binaların aşamalı olarak yıkılması ve daha geniş yaşam alanlarına sahip yeni dairelerin inşa edilmesi öngörülüyor. Ancak kiracılar, bu yeni konutların kira bedellerinin mevcut yaşam standartlarının üzerinde olmasından endişe duyuyor. Bir kiracı, “Yeni daireler burada yaşayan aileler için artık karşılanabilir değil,” diyerek yaşadıkları kaygıyı dile getirdi.

YEŞİL ALANLAR VE OTOPARK KAYGISI

Kiracılar ayrıca, mevcut yeşil alanların otopark yapımı için yok edilmesinden endişe duyuyor. GVZG’nin Direktörü Richard Schärer, bu eleştirileri yanıtlayarak yeşil alanların korunacağını belirtti. Schärer’in açıklamasına göre, yer üstündeki otoparklar kaldırılacak ve yerlerine yer altı otoparkı yapılacak. Böylece yüzeydeki yeşil alanlar mümkün olduğunca korunacak.

GVZG KİRACILARA DESTEK VERECEK

Evlerini kaybedecek kiracılar için bir danışmanlık şirketi ile iş birliği yapan GVZG, yeni konut arayışında destek sunmayı planlıyor. Buna rağmen, GVZG tarafından düzenlenen bilgilendirme toplantısında bazı kiracılar, kimlik ve daire bilgileri gibi kişisel bilgilerin kayıt altına alınmasından rahatsız olduklarını belirtti. Gartenstadt’ta artan endişeler ve belirsizlik nedeniyle kiracılar, GVZG’nin kendilerine daha fazla destek sağlamasını bekliyor.

#Zug #Gartenstadt #KiraSorunu #EvYıkımı #KonutKrizi #KiracıHakları #YüksekKira #İsviçre

Haberin Devamını Oku
Reklam

Trendler