Sosyal Medya

Türkiye

Yurt Dışından Getirilen Telefonların Kullanım Süresi Artık Daha Uzun

yazar

Yayınlayan

on

Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi, yurt dışından getirilen cep telefonlarının Türkiye’de kaydedilmeden kullanım süresinde önemli bir değişikliğe gitti.

Artık yurt dışından getirilen mobil cihazlar, Türkiye’de kaydedilmeden önce 180 gün boyunca kullanılabilecek. Bu süre, önceki 120 günlük kullanım süresinin yerine geçiyor.

Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi tarafından yapılan açıklamaya göre, “Yurt dışında ikamet eden ve beraberinde mobil cihaz getiren vatandaşlarımız, 120 günlük kayıtsız cihaz kullanım sürelerini otuzar günlük sürelerle 2 defaya mahsus olarak 180 güne kadar e-Devlet Kapısı üzerinden uzatabilirler.”

Kayıt Ücretlerinde Değişiklik Yok

Ancak, bu süre uzatmasına rağmen, Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi, yurt dışından getirilen telefonların kayıt ücretlerinde herhangi bir değişiklik olmadığını belirtti. Böylelikle, 2024 yılı için belirlenen 31 bin 692 TL’lik IMEI kayıt ücreti aynı kalmaya devam edecek.

Haberin Devamını Oku
Yorum Yapın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Avrupa

GURBETÇİYİ CÜZDANINDAN TANIYORLAR

yazar

Yayınlayan

on

By


GURBETÇİYİ KİMSE SORMUYOR, CÜZDANI ANLATIYOR!

Esnaf fiyat yükseltiyor, gurbetçi kendini ele veriyor

OKUMA SÜRESİ: 2 DAKİKA

Yaz tatilini Türkiye’de geçiren gurbetçilerden her yıl benzer bir yakınma duyuluyor:
“Benden yüksek fiyat alıyorlar!”
Maalesef bu şikâyet, birçok durumda gerçeklerle örtüşüyor. Türkiye’deki bazı esnaflar, yurtdışından gelen vatandaşların dövizle geldiğini düşünerek etiketleri sessizce yukarı çekebiliyor.

Ancak işin sadece esnafta olmadığını da unutmamak gerek. Gurbetçi vatandaşlarımız, geldikleri ülkeyi ve alım gücünü farkında olmadan açıkça belli ettiklerinde, pazarlık gücü de hızla azalıyor.

GURBETÇİYİ ELE VEREN DETAYLAR

Esnafın sizi “klasik gurbetçi” olarak tanımlamasına neden olan bazı davranışlar şöyle:

– Esnafa ya da kendi aralarında yüksek sesle “Euro ne kadar?” veya “Bu kaç Euro yapıyor?” gibi sorular sormak
– Yüksek sesle Almanca, Fransızca veya başka bir yabancı dilde konuşmak
– Bel çantası taşımak
– Parmak arası terlik, şort ve marka tişörtlerle alışverişe çıkmak
– Kadınların kollarındaki gösterişli bilezikler veya bilekteki altın zincirler
– Erkeklerde dikkat çeken kalın altın kolyeler

Bu görünüm ve ifadeler, birçok esnaf için adeta birer “fiyat artır sinyali” işlevi görüyor.

DAHA AZ ÖDEMEK İÇİN NE YAPMALI?

Türkiye’deyken yerli gibi, mütevazı ve gösterişsiz görünmek en akıllıca yoldur.
Sade bir tarz benimsemek, sakin bir dille konuşmak ve yerel halk gibi davranmak; hem daha adil fiyatlar almanızı hem de pazarlık yapma şansınızı artırır.


SON SÖZ:
Türkiye’de fiyatları sadece döviz değil, görünüm ve davranışlarınız da belirliyor.
Daha az ödemek istiyorsanız, altınlarınızı ve markalı kıyafetlerinzi değil, pazarlık zekânızı konuşturun!

Haberin Devamını Oku

Türkiye

20 YILDA ÇEYREK ALTININ GERİ ÖDEMESİ

yazar

Yayınlayan

on

By

28 TL’DEN 7 BİN TL’YE, 28 FRANK’TAN 139 FRANK’A


📅 6Temmuz 2025 | Haber: Cemil Baysal

⏱️ Okuma süresi : 2 dakika

Bir düğünde 2005’te takılan bir çeyrek altın, 20 yıl sonra aynı ailelerin çocuklarının düğününde “iade-i takı” geleneğiyle geri takılıyor. Yalnızca nezaket jesti gibi görünen bu alışveriş, iki nesil arasındaki ekonomik uçurumu gözler önüne seriyor.

YılÇeyrek Altın (TL)1 CHF (TL)Çeyrek Altın (CHF)
15 Temmuz 200528,711,03≈ 27,9
4 Temmuz 20257 00550,25≈ 139,4

📈 Ne Değişti?

  • TL bazında değer 244 kat arttı.
  • Frank bazında yaklaşık 5 kat yükseldi: 27,9 Fr. → 139,4 Fr.
  • 2005’te 1 Frank ≈ 1 TL’ydi; bugün 1 Frank 50 TL’yi aştı.

🎁 “Takı”nın Gerçek Bedeli

2005’te çocuğu evlenen ve çocuğuna bir çeyrek altın takılan baba, o gün çantasında sadece 28 Frank(yaklaşık 28 TL) eksiltti.
2025’te aynı ailenin çocuğu, o jesti iade etmek istiyor. Aynı çeyrek altın için bu kez tam 139 Frank (≈ 7 000 TL) cebinden çıkıyor.

Aradaki 111 Frank (≈ 5 500 TL) fark, altının enflasyona karşı dayanıklılığını – aynı zamanda Türk Lirası’nın alım gücündeki erimeyi – çıplak biçimde ortaya koyuyor.

💸 Kimin Cebi Yandı?

  • 2005’teki davetli, bugünün rakamlarıyla 28 Frank’lık altın takmıştı.
  • 2025’te aynı jesti yapan davetli, 139 Frank ödemek zorunda.
  • Gelenek, iki kuşak arasında beş katlık maddi yük yaratmış durumda.

🧠 Uzman Yorumu

Finans analistleri, “iade-i takı”nın salt bir nezaket göstergesi olmadığını vurguluyor:

  • Altının “enflasyona karşı kalkan” oluşu, uzun vadede kazananın altın sahibi olduğunu kanıtlıyor.
  • Öte yandan güncel fiyatlar, altınla borçlanmayı ve düğün masraflarını tarihte görülmemiş ölçüde pahalı kılıyor.

💬 Sonuç
Geleneksel takı kültürü, kültürel bağları güçlendirmeye devam ederken, artan maliyetler aile bütçeleri üzerinde ciddi baskı yaratıyor. Bugün çeyrek altın takmak, artık sadece bir jest değil; geçmişle bugünün ekonomik makasının da simgesi.

Haberin Devamını Oku

İsviçre

GAZİANTEP’TE LEZZET VE KÜLTÜR BULUŞTU: ŞEF MUSTAFA YILMAZ İSVİÇRE’DEN JÜRİLİK YAPTI

yazar

Yayınlayan

on

By

🕒 Okuma süresi: 2 dakika

Gaziantep, geçtiğimiz günlerde düzenlenen kapsamlı bir gastronomi organizasyonuyla adeta mutfak sanatlarının buluşma noktası haline geldi. Türkiye Aşçılar ve Şefler Federasyonu’nun desteğiyle, Gaziantep Profesyonel Aşçılar ve İşletmeciler Derneği (GASDER) ev sahipliğinde gerçekleşen Ulusal Yemek Yarışması ve Kültür Etkinliği, hem profesyonel şefleri hem de genç yetenekleri bir araya getirdi.

İsviçre’den Gelen Tat Dokunuşu

Etkinliğe İsviçre’den katılan deneyimli şef Mustafa Yılmaz, jüri üyeleri arasında yer aldı. Yılmaz, Türk mutfağının dünya çapındaki etkisinin giderek büyüdüğüne dikkat çekerek, bu tür etkinliklerin uluslararası alanda tanıtım açısından taşıdığı önemi vurguladı.

Profesyonel Jüri Heyeti Sahadaydı

Yemeklerin değerlendirilmesinde sadece lezzet değil; sunum, özgünlük ve kültürel aktarım gibi kriterler de ön plandaydı. Federasyon Başkanı Bayram Özrek, İstanbul Aşçılar ve Şefler Derneği Başkanı Hüseyin Kocabey, GASDER Başkanı Fazilet Kahriman ve birçok profesyonel jüri üyesi, yarışmanın değerlendirme sürecinde aktif rol aldı.

Gastronomi Öğrencileri İçin Bir Vitrin

Türkiye’nin dört bir yanından gelen üniversite öğrencileri ve gastronomi bölümü katılımcıları, yarışma sürecinde hem rekabetin hem de öğrenmenin heyecanını yaşadı. Alanında deneyimli şeflerle birebir temas kurma fırsatı bulan gençler, bu buluşmadan ilham alarak meslek yaşamlarına güçlü bir başlangıç yapma şansı buldu.

Anadolu Lezzetleri Bir Arada

Gaziantep mutfağının başrolde olduğu yarışmada, Türkiye’nin farklı bölgelerinden gelen geleneksel tatlar da sahnedeydi. Yarışmanın yanı sıra düzenlenen paneller ve atölyelerle kültürel aktarım güçlendirildi.

Kültürel Mirasın Yaşatıldığı Bir Platform

Gaziantep’te gerçekleşen bu etkinlik yalnızca bir yemek yarışması değil, aynı zamanda Anadolu’nun köklü yemek mirasının gelecek nesillere taşındığı güçlü bir kültürel buluşma noktası oldu.

Haberin Devamını Oku

Trendler