Magazin
Güzel ve Çekici İnsanlar Daha mı Çabuk Boşanıyor?
Güzel ve çekici insanlar boşanma konusunda daha yüksek bir risk taşıyor mu? Beauty-Güzellik Köşe Yazarı Alexandra Lüönd, bu soruya yanıt ararken, estetik müdahalelerin ilişkilere olan etkilerini ve boşanma oranları üzerindeki potansiyel etkilerini inceliyor.
Estetik Müdahalelerin İlişkilere Etkisi
Lüönd, estetik kliniklere başvuran kadınların, genellikle estetik değişikliklerin ardından kendilerini daha iyi hissettiklerini ve ilişkilerindeki beklentilerinin arttığını belirtiyor. Bu durum, kişisel özsaygının artmasıyla birlikte, ilişki standartlarının ve beklentilerinin de yükseldiğini ortaya koyuyor. Estetik müdahaleler sonrası, daha çekici bireylerin daha fazla sosyal fırsata sahip olması ve yeni tanışma olasılıklarının artması, ilişki dinamiklerini etkileyebilir.
Küresel Estetik Müdahale İstatistikleri
Estetik müdahalelerin dünya genelinde yaygın olduğunu söylemek yanlış olmaz. İsviçre, botoks, dolgu ve facelift gibi işlemler konusunda dünya çapında önde gelen ülkelerden biridir. Ancak, estetik operasyonların en fazla yapıldığı ülke Brezilya’dır. Her yıl yaklaşık iki milyon insan Brezilya’da estetik müdahale için başvurmaktadır. Küresel çapta, yılda toplamda 33 milyon estetik operasyon yapılmaktadır. Bu operasyonların çoğunluğu yağ alma (2,3 milyon) ve meme büyütme (2,1 milyon) gibi prosedürleri kapsamaktadır.
Estetik Müdahalelerin Boşanma ile İlişkisi
Estetik müdahalelerin, yalnızca fiziksel görünümde değişiklik sağlamakla kalmayıp, kişisel ve ilişkisel beklentileri de etkileyebileceği belirtiliyor. Ancak, estetik değişikliklerin boşanma oranları üzerindeki etkisinin karmaşık olduğu ve yalnızca estetik müdahale ile açıklanamayacağı vurgulanıyor. Boşanma kararlarını etkileyen faktörler arasında iletişim sorunları, güven eksiklikleri ve finansal problemler gibi çeşitli unsurlar bulunmaktadır.
Alexandra Lüönd’ün yazısında, estetik ve fiziksel çekiciliğin boşanma kararları üzerindeki etkilerini derinlemesine inceliyoruz. Estetik müdahalelerin ilişkiler üzerindeki potansiyel etkilerini ve boşanma oranları üzerindeki etkilerini anlamaya çalışırken, yalnızca dış görünüşün boşanma kararlarını belirlemede tek başına etkili olup olmadığını sorguluyoruz.
Estetik Müdahalenin Boşanma Üzerindeki Etkileri
Çekicilik ve estetik müdahaleler, ilişkilerde önemli bir rol oynayabilir. Ancak, sadece fiziksel çekiciliğin tek başına boşanmalara yol açması pek olası değildir. Boşanma kararları genellikle daha derin ve karmaşık nedenlerden kaynaklanır.
Scheidungsgründe (Boşanma Nedenleri)
Boşanma nedenleri arasında en yaygın olanları:
- Aldatma: Partnerlerden birinin sadakatsizliği, ilişkinin temelini sarsarak boşanmalara yol açabilir.
- İletişim Sorunları: Partnerler arasındaki iletişim eksiklikleri veya zorluklar, ilişkinin sürdürülebilirliğini tehdit edebilir.
- Finansal Sorunlar: Para ile ilgili problemler de birçok ilişkinin sona ermesine neden olabilir.
Brad Pitt ve Angelina Jolie Örneği
Brad Pitt ve Angelina Jolie, güzellikleri ve ünlü statüleriyle dikkat çeken bir çift olarak boşanma haberleriyle gündeme gelmişti. Bu örnek, estetik ve ünlü olmanın boşanma ile doğrudan ilişkilendirilemeyeceğini, diğer faktörlerin de önem taşıdığını gösteriyor.
Görünüş ve Boşanma İlişkisi
Mükemmel bir dış görünüş, genellikle boşanma kararında belirleyici bir faktör olmaz. İsviçre’de her yüz evlilikten sadece kırkı boşanmayla sonuçlanıyor, bu da dış görünüşün boşanma kararındaki etkisinin sınırlı olduğunu gösteriyor.
İsviçre’deki Boşanma Oranları
Neuenburg’un Üzgün Rekoru
İsviçre’nin batısındaki kantonlarda, özellikle Neuenburg, Jura, Vaud ve Cenevre’de boşanma oranları diğer bölgelere göre daha yüksek. Neuenburg, %66 gibi yüksek bir boşanma oranına sahipken, Tessin %51 ile ikinci sırada yer alıyor. Bu istatistikler, bazı bölgelerde boşanma oranlarının neden yüksek olduğunu anlamak için daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulduğunu gösteriyor.
Küçük Dağ Köylerinde Boşanma Oranları
İsviçre’nin dağ köylerinde ise boşanma oranları daha yüksek olarak kaydediliyor. Uzmanlar, bu bölgelerdeki boşanma oranlarının yüksek olmasının, sosyal ve kişisel ilişkilerdeki geri kalmışlıkla ilgili olabileceğini öne sürüyor. Bunun çekicilikle olan ilişkisi ise henüz netlik kazanmamış durumda.
Hüsn-ü Cihan ve Boşanma
Harvard Üniversitesi Araştırması
Harvard Üniversitesi’nin 2017 yılında yaptığı bir araştırma, daha çekici insanların daha fazla ilişki yaşadığını ve ayrılma eğiliminde olduklarını ortaya koydu. Bu durum, çekiciliğin insanları daha fazla sosyal fırsata sahip yapabileceğini ve bu durumun, ilişkilere yeterince emek verilmediği için sorunlara yol açabileceğini gösteriyor.
Sonuç olarak:
Fiziksel çekicilik, boşanma kararları üzerinde etkili olabilir, ancak bu etki tek başına belirleyici değildir. İlişkilerin sürdürülebilirliği genellikle daha derin ve karmaşık faktörlere bağlıdır, bu faktörler arasında sadakat, iletişim ve finansal istikrar gibi unsurlar ön plandadır. Özellikle ilişkilerde karşılıklı anlayış ve emek, boşanma riskini azaltan temel faktörlerdir.
Bamm! Alın Size, Eşler!
Görünüşe göre, çekicilik gerçekten de size daha fazla seçenek sunabiliyor, bu da ilişkinizde daha az çaba sarf etmenize neden olabilir. Bu durum, partnerinizin dışsal “tehditlere” karşı ilişkisini korumasını daha da zorlaştırabilir. Ancak, dış görünüşle boşanma arasındaki doğrudan bir bağlantı olup olmadığını sorgulamak gerekiyor.
Güzellik ve Boşanma Arasındaki İlişki
Harvard Üniversitesi’nin 2017 tarihli araştırmasına göre, daha çekici kişilerin daha fazla ayrılık yaşadığını ve bu kişilerin ilişkilerini sürdürmek için gerekli olan emek ve çabayı göstermekte daha isteksiz olduklarını ortaya koyuyor. Ancak, bu durumda da ilişkilere dikkat edilmesi gereken daha derin unsurlar var.
Bir Çalışmanın Sonuçları
Lausanne, Zürich ve Milano Üniversiteleri’nin 2009’da yaptığı bir çalışma, kadınların kendi çekiciliklerini ilişkilerde genellikle daha az fark ettiklerini ve partnerlerinin çekiciliğini çok daha fazla değerlendirdiklerini gösteriyor. Yani, erkekler, eşlerinizin güzellik uzmanına gitmesinden endişelenmeyin! İlişkiniz, eşlerinizin estetik ameliyatı olmasından değil, sizin kendi dış görünüşünüze yeterince dikkat etmemekten kaynaklanıyor olabilir.
Sadakat ve İlişki
Kadınlar için partnerlerinin çekiciliği sadece fiziksel görünüşle değil, aynı zamanda iletişim, güvenilirlik ve sadakat gibi “yumuşak” faktörlerle de ilgilidir. İlişkilerde sadakat, iletişim ve güvenilirlik önemli unsurlardır. Ancak, bazı erkekler için bir “facelift” (yüz germe) belki de olumlu bir etki yaratabilir.
İlişkinizi Canlı Tutun
Bir ilişkinin sağlıklı bir şekilde devam etmesi için, partnerler genellikle evlilik yaşlarında daha olgun ve ne beklediklerini daha iyi biliyorlar. İsviçre’de, kadınlar ortalama 30,4 yaşında, erkekler ise 32,5 yaşında ilk evliliklerini gerçekleştiriyorlar. Bu, çiftlerin hayatlarındaki birçok önemli kararı zaten aldığını ve ne beklediklerini bilerek yola çıktıklarını gösteriyor.
Jahrestag (Yıldönümü) Unutmayın
Sevgili eşler, eşlerinizin güzellik uzmanına gitmesinden korkmayın. Bu, ilişkinizin sona ermesine neden olmayacak. Açıkça konuşmak, beklentilerinizi paylaşmak ve zaman zaman güzel jestler yapmak ilişkinizi güçlendirecektir. Ayrıca, yıldönümünüzü unutmayın!
Yazar Hakkında
Alexandra Lüönd: Güzellik ve Estetiğin Uzmanı 🌟
37 yaşındaki girişimci Alexandra Lüönd, Beauty2Go kliniklerinin kurucusudur. Estetik ve güzellik alanındaki derin bilgisi ve deneyimiyle, Nau.ch için düzenli köşe yazıları yazmaktadır. Lüönd, estetik operasyonların sosyal ve kişisel yaşam üzerindeki etkilerini detaylı bir şekilde inceleyerek, bu alanda değerli bilgiler sunmaktadır.
Magazin
Evli Erkekler Önemli Ölçüde Daha Uzun Yaşıyor
Bekârlık Sultanlık mı? Toronto Üniversitesi Araştırması Kadınlar İçin Bekârlığı Ön Plana Çıkarıyor!
Haber : Cemil Baysal
Toronto Üniversitesi’nin araştırmasına göre, kadınlar için en iyi seçenek genellikle bekâr kalmak.
Toronto Üniversitesi’nden Mabel Ho ve ekibinin yaptığı çarpıcı araştırmaya göre, evlilik erkekler için uzun ve sağlıklı bir yaşamın anahtarı olurken, kadınlar için en iyi seçenek genellikle bekâr kalmak. Üç yıl boyunca 7.000 orta ve ileri yaşlı Kanadalının yaşam koşullarını inceleyen araştırma, kadınların en uzun süre fit kalmayı bekâr olduklarında başardığını ortaya koydu. Ho, bu çalışmayı Sosyal Bilimler alanındaki doktorası kapsamında gerçekleştirdi.
Fitness: En Önemli Etken
Araştırma ekibinin amacı, farklı evlilik durumlarının ve bekârlığın fiziksel sağlık ve refah üzerindeki etkilerini ve bu etkilerin erkekler ve kadınlar arasında nasıl farklılık gösterdiğini anlamaktı. Optimal yaşlanma, ciddi fiziksel, bilişsel, ruhsal veya duygusal rahatsızlıklardan arınmış olma, günlük yaşam aktivitelerini engellememe, yüksek memnuniyet düzeyi ve iyi bir fiziksel ve zihinsel sağlık olarak tanımlandı.
Araştırmada görev alan David Burnes, “Evli çiftler, birbirlerini sigarayı bırakmak veya düzenli egzersiz yapmak gibi sağlık için olumlu davranışlar benimsemeye teşvik edebilir,” derken, sonuçlar kadınların eşlerini etkileme konusunda daha başarılı olduğunu gösteriyor.
Sosyal İlişkiler Önemli
Sosyal ilişkiler, yaşlılıkta refahı artırmak için kilit rol oynuyor. Toronto’daki Çocuk Hastanesi’nde kıdemli bilim insanı ve profesör olan Eleanor Pullenayegum, “Akrabalar, arkadaşlar ve komşularla düzenli temas, yaşlı yetişkinlerin yalnızlık duygusunu azaltabilir ve genel refahlarını artırabilir” diyor. Sağlıklı bir yaşam tarzını sürdürmek, fiziksel aktivite, iyi uyku ve sigara içmemek gibi faktörler, yaşlılıkta optimal sağlığı korumak için kritik.
Ancak, sigara içenler için bile umut var. Sosyal Bilimler Profesörü ve Yaşam ve Yaşlanma Üniversitesi Enstitüsü Direktörü Esme Fuller-Thomson, “Bırakmak için asla geç değil” diyerek umut veriyor. Ho ise sonuçların, yaşlı yetişkinlere yönelik program ve hizmetlerin geliştirilmesine önemli katkılar sağlayabileceğini belirtiyor.
#orontoÜniversitesi #KadınlarİçinBekârlık #SağlıklıYaşam #isviçre #kadınlar #erkekler #bekarlık #bekarlıksultanlık #aile #annebaba #annebebek #evlilik
İsviçre
Alisha Lehmann’ın Güzellik Dönüşümünün Perde Arkası
İsviçreli profesyonel futbolcu Alisha Lehmann (25), yalnızca sahadaki başarılı performansıyla değil, aynı zamanda estetik değişimiyle de dikkat çekiyor. 17 milyon Instagram takipçisiyle dünyanın en ünlü futbolcularından biri olan Lehmann, son yıllarda görünümünde belirgin değişiklikler yaşadı. Juventus Turin ile anlaşarak büyük bir adım atan ve yedi yıldır İsviçre Kadın Milli Takımı’nda görev yapan Lehmann, hem spor kariyeri hem de güzellik değişimiyle gündemde.
Doğal mı, Estetik mi?
Lehmann’ın eski ve yeni fotoğrafları arasındaki farklar göze çarpıyor: Dolgun dudaklar ve belirgin elmacık kemikleri dikkat çekiyor. Peki, bu değişiklikler tamamen doğal mı? Güzellik uzmanı Prof. Dr. Werner Mang, bu konuda şüpheleri olduğunu belirtiyor. Dr. Mang, Lehmann’ın 2018’den 2024’e kadar geçirdiği yüz değişimini değerlendirerek, “Bu tür bir dönüşüm, yüzün yuvarlak bir şekilden üçgen bir model yüzüne geçişi doğallıkla mümkün değil,” diyor.
Dr. Mang’a göre, Alisha Lehmann’ın belirgin elmacık kemikleri ve dolgun dudakları, hyaluronik asit kullanımı ve estetik müdahalelerle elde edilmiş olabilir. “Dudaklar dolgun ve biraz yapay görünüyor,” diyen Dr. Mang, burun ucundaki incelmenin de estetik müdahale sonucu olduğunu düşünüyor.
Gençler Arasında Estetik Cerrahi Trendi
Dr. Mang, gençlerin estetik cerrahiye olan ilgisinin arttığını ve bu trendin sosyal medya fenomenleri tarafından teşvik edildiğini vurguluyor. “Bugün 14 yaşındaki gençler bile, YouTube ve Instagram ünlüleri gibi olmak için dudak dolgusu yaptırmak istiyor. Bu ünlüler estetik cerrahiyi adeta teşvik ediyorlar,” diyor. Lehmann gibi isimlerin gençler üzerinde büyük bir rol model etkisi yarattığını belirten Dr. Mang, bir genç futbolcunun kendisine Lehmann gibi görünmek istediğini de ekliyor.
Uzmanlardan Erken Yaşta Estetik Cerrahiye Uyarı
Dr. Mang, 18 yaş altındaki bireylerin estetik müdahalelere başvurmaması gerektiğini ve bu tür işlemlerin yan etkilerini belirtiyor: “Estetik işlemler enfeksiyonlar, asimetri, duyusal bozukluklar ve aşırı dudak dolgusu gibi sorunlara yol açabilir.” Genç yaşlarda estetik cerrahinin, deneyimli ve güvenilir kliniklerde yapılması gerektiğinin altını çizen Dr. Mang, bu şartlarla sonuçların güvenli olabileceğini vurguluyor. Sonuç olarak, “Alisha Lehmann kesinlikle harika görünüyor ve estetik müdahalelerin de bu başarının bir parçası olduğu söylenebilir,” şeklinde özetliyor.
#AlishaLehmann #GüzellikDönüşümü #EstetikCerrahi #FutbolunGüzeli #GençlikTrendi #isviçre #schweiz #suisse #svizzera #switzerland #juventus #womanpleyer #kadınfutbolcu #haber #güzellik #estetik
Kültür Sanat
Almila Bağrıaçık – Kariyer ve Özel Hayat
Almila Bağrıaçık, Alman sinema ve televizyon dünyasının parlayan yıldızlarından biri. Tesadüfen keşfedildiği Berlin’deki bir kulüpten, başarılı bir oyunculuk kariyerine uzanan bu yolculukta, Almila Bağrıaçık dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. 10 Temmuz 1990’da Ankara’da doğan oyuncu, ailesiyle birlikte beş yaşında Berlin’e taşındı ve Kreuzberg’de büyüdü. Almila, genç yaşına rağmen önemli başarılara imza attı ve seyircilerin gönlünde taht kurdu.
Özel Hayat
Almila Bağrıaçık, başarılı kariyerinin yanı sıra özel hayatında da mutlu ve huzurlu bir yaşam sürüyor. Berlin Kreuzberg’de büyüyen Almila, kendini bu semtte her zaman evinde hissettiğini ve buranın çok kültürlü yapısının hayatına büyük etkisi olduğunu sıkça dile getiriyor. Kalabalık şehir hayatından uzaklaşmak istediğinde ise soluğu Schrebergarten’de alıyor. Bahçeyle ilgilenmek, köpeği Mavi ile vakit geçirmek, yoga ve meditasyon gibi aktivitelerle rahatlıyor.
Aile ve İlişkiler
Almila, 2021 yılında eski basketbolcu ve diş mücevheri girişimcisi Sebastian Gündel ile üç yıllık ilişkisini sonlandırdı. Şu anda yönetmen Finn Christoph Stroeks ile mutlu bir birliktelik yaşıyor. Çift, Ağustos 2023’te ilk çocuklarını kucaklarına aldı. Almila, annelik heyecanını yaşarken, kariyerine ara vermek istemediğini ve yeni projelerle izleyicilerin karşısında olacağını belirtiyor.
Toplumsal Katkıları
Almila Bağrıaçık, sadece ekranda değil, toplum için de aktif bir figür. Feminist hareketlere ve ırkçılık karşıtı kampanyalara olan desteğiyle biliniyor. Kendi hikayesinden yola çıkarak, göçmen kökenli gençlerin sesi olmayı hedefliyor ve toplumsal eşitlik konusunda duyarlılığını her fırsatta dile getiriyor.
Sahne ve Mikrofon Yetenekleri
Televizyon ve sinemadaki başarılarının yanı sıra, Almila tiyatro sahnelerinde de boy gösterdi. Schauspielhaus Bochum ve Münchner Kammerspiele gibi prestijli tiyatrolarda sahne aldı. Ayrıca, “Tatort” serisi için şarkı söyleyerek müzikal yeteneklerini de ortaya koydu. Bu çok yönlülüğü, onu sadece bir oyuncu değil, aynı zamanda sahne sanatları konusunda yetenekli bir sanatçı yapıyor.
Gelecekteki Projeler
Almila Bağrıaçık, gelecekte de birçok farklı projeyle izleyicilerin karşısında olacak. Özellikle “Tatort” serisindeki rolüne devam edeceği biliniyor. Hem kariyerinde hem de özel hayatında mutlu ve dengeli bir yaşam süren Bağrıaçık, başarılarına yenilerini eklemeye kararlı. Hayranları ise onu büyük bir heyecanla izlemeye devam ediyor!
#AlmilaBagriacik #Tatort #AlmanSinema #Berlin #Kreuzberg #TürkAlmanSanatçı #FilmveDizi #Schauspielerin #Kariyer #Feminism #Antirassismus #AileHayatı #Oyuncu #YeniProje #Sinema #Televizyon #Annelik #Başarı #Almanya #deutschland #berlin #ankara
-
E-Dergi7 ay önce
İsviçre’nin Sesi Şubat 2024
-
Ekonomi6 ay önce
İsviçre’de Maaş Dengesi: Ortalama bir Kişinin Maaşı 6788 CHF
-
Yaşam5 ay önce
Kıskanç Kaynana Belirtileri: Gözden Kaçırmamanız Gereken 10 İşaret
-
İsviçre6 ay önce
Dünyanın En İyi Sağlık Kurumları: İlk 250 Hastane Sıralamasında İsviçre’den 10 Hastane
-
Gündem7 ay önce
İsviçre’nin Sesi Yankılanıyor…
-
Gündem8 ay önce
Biel’de Skandal: Cinsel İlişki Karşılığında Yabancılara Oturma İzni Belgesi!
-
Gündem7 ay önce
İsviçre’de Emeklilik Oylaması: Kritik Karar!
-
İsviçre7 ay önce
Fibula Travel’ın Başarısına Bir Bakış: Zürih Oerlikon Ofisi’nde Yapılan Ziyaret