Sosyal Medya

Kültür Sanat

Gülben Ergen’in Yeni İncisi: Samandağ’a Yeni Anaokulu Açıldı!

yazar

Yayınlayan

on

Cemil Baysal.-

Samandağ, Çocuklar Gülsün Diye Derneği’nin öncülüğünde hayat bulan ve Bridge to Türkiye Fund (BTF) katkılarıyla inşa edilen yeni bir anaokulu ile gurur duyuyor. Karaçay Mahallesi’nde bulunan 2 derslikli “Çocuklar Gülsün Diye BTF Anaokulu,” Gülben Ergen’in liderliğinde düzenlenen açılış töreniyle resmi olarak hizmete girdi. Açılış töreninde konuşan Gülben Ergen, Samandağ’da açtıkları 52. anaokulunu kazanmanın mutluluğunu dile getirirken, yaşanan depremlerin hafızalardan silinmeyeceğini ve birlikte iyileşip toparlanacaklarını vurguladı. Ergen, yeni nesillerin eğitim alacağı bu anaokulunun inşasında emeği geçenlere ve inşa sürecini takip eden oğlu Atlas’a ayrıca teşekkür etti.

İlçe Milli Eğitim Müdürü Erdem Yaşar, Samandağ’a kazandırılan bu anlamlı eğitim kurumunun açılışında Gülben Ergen ve ekibine teşekkür ederek, çocukların daha iyi bir gelecek için sağlam temeller üzerine eğitim alacağını ifade etti. Çocuklar Gülsün Diye Derneği, Samandağ’ın eğitim seviyesine katkı sağlayarak, bölgedeki çocuklara umut ve güzellik katma misyonunu başarıyla sürdürüyor. Yeni açılan anaokulu, bu misyonun bir yansıması olarak çocuklara eğlenceli ve eğitici bir ortam sunmayı amaçlıyor.

İskenderun’da da İsviçre’nin Yardımlarıyla Okul Açılışı Gerçekleşti!

Samandağ’da sevgi dolu bir eğitim girişimine imza atan Gülben Ergen, Çocuklar Gülsün Diye Derneği öncülüğünde İsviçre’deki desteklerle hayata geçirilen bir okulun açılışını birkaç ay önce İskenderun’da gerçekleştirmişti. İsviçre Kreuzlingen Türk Toplumu’nun destekleriyle hayat bulan bu okul, İskenderun’un merkezinde adeta bir eğitim yuvası olarak öne çıkıyor.

Gülben Ergen, açılış töreninde, bu okulun İsviçre Kreuzlingen Türk Toplumu’nun üstlendiği inşaat çalışmalarıyla gerçekleştiğini belirtirken, “Çocuklar Gülsün Diye – 100.YIL Anaokulu” adını taşıyan bu okulla, çocuklara sağlıklı bir eğitim ortamı sunmayı hedeflediklerini ifade etmişti.

Detaylar Alttaki Linkte

Çocuklar Gülsün Diye Derneği, bu projeleriyle bölgeye değer katmaya devam ederken, Gülben Ergen’in liderliğindeki bu güzel inisiyatif, çocukların eğitimine olan katkılarıyla bölgede umut dolu yarınlar için temel atıyor.

Haberin Devamını Oku
Yorum Yapın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kültür Sanat

BÜYÜK BİR BAĞIŞ: LEOPOLD MÜZESİ, PAULA MODERSOHN-BECKER’DEN ÖNEMLİ BİR TABLO EDİNDİ

yazar

Yayınlayan

on

By

Haber: Cemil Baysal

Büyük bir hayırsever, Leopold Müzesi’nin 1904 yılına tarihlenen Paula Modersohn-Becker’in “Anne ve Çocuk” adlı yağlı boya tablosunu satın almasını sağladı. İfadeçilik akımının öncülerinden olan sanatçının bu eserinin, bir Alman özel koleksiyonundan geldiği ve Ekim ayının başlarında Londra’da gerçekleştirilen bir açık artırmada alındığı bildirildi.

Leopold Müzesi Direktörü Hans-Peter Wipplinger, açık artırma kataloğu yayımlandıktan sonra, eserin müzeye kazandırılması için tüm imkanlarını seferber etti. Yaklaşık 380.000 Euro’ya Christie’s’de satın alınan bu tablo, özel bir bağışçı desteğiyle müzeye kazandırıldı.

Wipplinger, “Bu cömert bağış sayesinde, modern sanatın radikal öncüsü Paula Modersohn-Becker’in olağanüstü eserini koleksiyonumuza dahil etme imkanı bulduk. Böylece, 20. yüzyılın başlarındaki bu önemli sanat eserini Leopold Müzesi’nde halka sunabileceğiz,” diyerek hayırsevere teşekkürlerini iletti.

ZENGİNLEŞEN ALMAN İFADECİLİĞİ SERGİSİ

Bu yeni eser, müzenin 0. katında yer alan Alman İfadeciliği sergisini zenginleştiriyor. Sürekli sergi kapsamında Modersohn-Becker’in diğer eserleri, Gabriele Münter, Marianne von Werefkin, Erich Heckel, Alexej von Jawlensky, Wassily Kandinsky, Ernst Ludwig Kirchner, August Macke ve Max Pechstein gibi dönemin önemli sanatçılarının eserleriyle birlikte sunuluyor.

AVUSTURYA MÜZELERİ İÇİN KIYMETLİ BİR HAZİNE

Modersohn-Becker’in bu yapıtı, Viyana’daki kamuya ait koleksiyonlarda bulunan tek eseri olup Avusturyalı müzeler için büyük bir kazanım anlamı taşıyor. Sanatçının bir başka yapıtı, Avusturya’da sadece Linz’deki Lentos Müzesi’nde yer almaktadır.

MODERSOHN-BECKER’İN SANATI VE YAŞAMI

Sanatçı, 1898’de katıldığı Worpswede’deki Kuzey Almanya sanat kolonisi içinde birçok ikonik eser üretti. Eşi Otto Modersohn ile burada tanışan sanatçı, özellikle çocuk portreleriyle öne çıktı. Leopold Müzesi’nde sergilenen diğer yapıtları arasında 1901’de yaptığı “Çiçekli Elsbeth Portresi” ve “Üç Oturan Kız” gibi eserler de bulunuyor.

Modersohn-Becker, 1906’da Paris’te İtalyan bir kızın portresini çalışırken “formların büyük sadeliği” arayışındaydı. Ancak, bir yıl sonra, zorlu bir doğum sonrası henüz 31 yaşındayken hayata gözlerini yumdu.

KADIN TEMALARINDA ÖNCÜLÜK

Wipplinger, Modersohn-Becker’in eserlerinde kadın figürlerine özel bir yönelimi olduğunu belirtiyor. Genelde kadın ve çocuk tasvirleri, annelik temaları ve kadın portrelerine odaklanan sanatçı, Hristiyan ikonografisinde sıkça karşılaşılan Meryem Ana temalarını, daha insani ve içten bir üslupla yeniden yorumluyor. Eserlerinde basit ve kırsal yaşama dair naif ama güçlü bir bakış açısı var. Çocuğunu kucağında tutan bir annenin sade ama anlam yüklü tasvirinde, yeni bir başlangıcın ve içsel bir umut ışığının izlerini görebiliyoruz.

#PaulaModersohnBecker #LeopoldMüzesi #SanatEseri #İfadecilik #ViyanaSanatı #wien #austria #österreich #kunst #bild #künstler #tablo #sanat #avrupa

Haberin Devamını Oku

Kültür Sanat

ZÜRİH FİLM FESTİVALİ 20. YILINDA REKOR KIRDIZÜRİH’TEKİ FİLM FESTİVALİNDE 140 BİN ZİYARETÇİYLE TARİHİ BAŞARI

yazar

Yayınlayan

on

By

Zürich Film Festivali (ZFF), 20. yılında 140.000 ziyaretçiyle tüm zamanların en yüksek katılımına ulaştı. Jude Law, Pamela Anderson, Richard Gere ve Kate Winslet gibi ünlü isimlerin de katıldığı festival, 3-13 Ekim tarihleri arasında büyük bir başarıya imza attı. Festival, film gösterimleri, özel etkinlikler ve Sechseläutenplatz’daki yeni festival merkeziyle unutulmaz bir deneyim sundu.

ZFF Sanat Yönetmeni Christian Jungen, festivali “Zürih’in gurur duyabileceği bir etkinlik” olarak nitelendirirken, uluslararası alanda da büyük bir üne sahip olduğunu vurguladı. Festivalin Başkanı Roger Crotti ise yeni merkezle birlikte festivalin profesyonellik ve mükemmeliyet açısından yeni bir seviyeye ulaştığını belirtti.

Festivalin büyük ödüllerinden biri Rungano Nyni’nin “On Becoming a Guinea Fowl” filmiyle En İyi Film kategorisinde, diğeri ise Shiori Ito’nun “Black Box Diaries” belgeseliyle En İyi Belgesel kategorisinde verildi. Kazananlar Altın Göz ödülüne layık görüldü.

#JudeLaw #KateWinslet #ZFFJubilee #ZFF2024 #ZurichFilmFestival #FilmRekoru #isviçre #suisse #svizra #svizzera #switzerland #isviçreninsesi #isviçrehaberleri #schwiiz #isviçrehaberleri #zürih #basel #luzern #Zvicër #Švajcarska #Швајцарска #Szwajcaria #Швейцария 瑞士 #スイス

Haberin Devamını Oku

Gündem

BALDENWEG KARDEŞLER ULUSLARARASI FİLM MÜZİĞİ ÖDÜLÜNE ADAY GÖSTERİLDİ

yazar

Yayınlayan

on

By

Haber: Cemil Baysal

Diego, Nora ve Lionel Baldenweg, iki kez World Soundtrack Awards’a (WSA) aday gösterilen ilk İsviçreliler oldu. Bu başarı, Belçika’nın Gent şehrinde gerçekleştirilecek olan ödül töreninde İsviçre için tarihi bir anı temsil ediyor.

70’lerin İrlanda’sını Müziğe Taşımak
Baldenweg kardeşleri, Liam Neeson’un başrolünde yer aldığı ve Clint Eastwood’un uzun yıllar yapımcılığını üstlendiği “In the Land of Saints and Sinners” (2023) adlı film için müzik bestelediler. Bu film, bir western ve gerilim karışımı olarak, izleyicilere 70’lerin İrlanda’sını ve IRA teröristleriyle yaşanan çatışmaları hissettirecek müziksel yanıtlar sunuyor.

Hans Zimmer ve Diğerleriyle Rekabet
Baldenweg kardeşleri, “Yılın Keşfi” ve “Halkın Tercihi” kategorilerinde iki kez aday gösterilerek Hans Zimmer (Dune 2), Anthony Willis (Saltburn) ve Jerskin Fendrix (Poor Things) gibi tanınmış isimlerle rekabet ediyor. Diego Baldenweg, önceki bir röportajında, “Biz dünyalar ve atmosferler yaratıyoruz, bir vizyon geliştiriyoruz ve bir hikaye anlatıyoruz” diyerek yaptıkları müziğin önemine vurgu yaptı.

Rekabetin Ötesinde Başarı
Kardeşler, sadece film müziği alanında değil, reklam dünyasında da dikkat çekiyor. Mads Mikkelsen ve Roger Federer’in başrolde olduğu yeni İsviçre Turizm kampanyası, Baldenweg kardeşlerin “Falling for Autumn” şarkısı ile destekleniyor ve bu klip, Eylül ayında yayımlandıktan sonra 34 milyonun üzerinde izlenme aldı.

Başarılarının Temeli
Lionel Baldenweg, “Farklılığımız, işimizi daha iyi hale getiriyor” dedi. Üçlü, kardeş olmaktan çok, ortaya koydukları işe odaklandıklarını vurguladı. 2004 yılından bu yana “Mein Name ist Eugen” (2005), “180°” (2010) ve “Zwingli” (2019) gibi filmler için müzik bestelemişlerdir. Ayrıca kısa filmler, diziler ve reklam projeleri için de çalıştılar.

En Üst Düzeyde Tanınma
Baldenweg kardeşleri, dünya çapında tanınmış sanatçılar, orkestralar ve şeflerle çalışarak kariyerlerinde önemli başarılara imza atmışlardır. Locarno Film Festivali’nde (2010) ödüllendirilmişler ve 2018 yılında İsviçre Film Ödülü’nü kazanmışlardır. Daha önce 2019’da “Zwingli” filmi ile World Soundtrack Awards’a aday gösterilmişdi.

Ödül Töreni
World Soundtrack Awards, 16 Ekim’de Gent’te gerçekleştirilecek. Bu ödüller, dünya çapında en saygın film müziği ödüllerinden biri olarak kabul edilmekte

#Baldenweg #FilmMüziği #WorldSoundtrackAwards #İsviçre #Müzik #Kültür #ÖdülTöreni #Sinema #LiamNeeson #Rekabet #Cenevre #cenevre #isviçre #suisse #svizra #svizzera #switzerland #isviçreninsesi #isviçrehaberleri #schwiiz #isviçrehaberleri #zürih #basel #luzern #Zvicër #Švajcarska #Швајцарска #Szwajcaria #Швейцария 瑞士 #スイス

Haberin Devamını Oku
Reklam

Trendler