Sosyal Medya

Sağlık

GÖBEK YAĞLARINI YAKAN 5 ETKİLİ DOĞAL İÇECEK! İĞNE İPLİĞE DÖNDÜREN FORMÜL HER MUTFAKTA VAR

yazar

Yayınlayan

on

Göbek yağını eritmenin kısa yollarını mı arıyorsunuz? Günlük diyet planınızda büyük değişiklikler yapmadan metabolizmanızı hızlandırmaya ve yağ yakımını artırmaya yardımcı olabilecek bazı ev yapımı sabah içecekleri vardır. Sağlıklı bir diyet ve düzenli egzersizle birleştirildiğinde, bu içecekler göbek yağını daha hızlı yakmanıza yardımcı olabilir. İşte vücut yağını gerçekten azalttıkları için kilo verme rejiminizin daha sorunsuz ilerlemesine destek olacak 5 etkili içecek:

  1. Ballı Limon Suyu: Limon suyu vücut temizliğine yardımcı olarak metabolizmayı hızlandırır. Yarım çay kaşığı bal ve bir çay kaşığı limon suyunu bir bardak ılık suya karıştırın ve sabahları tüketin.
  2. Kimyon Suyu: Sindirimi ve metabolizmayı hızlandıran kimyon, yağ yakımını destekleyen önemli bir antioksidan kaynağıdır. Bir bardak kaynar suya az miktarda kimyon ekleyin ve tüketin.
  3. Ayran: Probiyotikler açısından zengin olan ayran, sindirimi iyileştirir ve besin emilimini artırır. Evde yoğurdu suyla karıştırarak kolayca yapabilirsiniz.
  4. Tarçın Çayı: Tarçın, antibakteriyel ve antioksidan özelliklere sahip olup metabolizmayı hızlandırır. Akşamları tarçın çayı içmek yağ yakımını destekleyebilir.
  5. Yeşil Çay: Antioksidanlar bakımından zengin olan yeşil çay, metabolizmayı hızlandırarak yağ yakımına yardımcı olur. Yüksek kaliteli yeşil çay bulamazsanız matcha’yı da deneyebilirsiniz.
  1. #GöbekYağı #Doğalİçecekler #KiloVerme #SağlıklıYaşam #MetabolizmaHızlandırma #Zayıflama #TarçınÇayı #Ayran #BallıLimonSuyu #YeşilÇay #KimyonSuyu
Haberin Devamını Oku
Yorum Yapın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Sağlık

MEME KANSERİ TEDAVİLERİ YAŞLANMA SÜRECİNİ HIZLANDIRIYOR

yazar

Yayınlayan

on

By

Los Angeles – UCLA Health Jonsson Comprehensive Cancer Center tarafından yapılan bir araştırmaya göre, yaygın meme kanseri tedavi yöntemleri olan kemoterapi, radyoterapi ve cerrahi müdahaleler, biyolojik yaşlanma sürecini hızlandırıyor. Çalışmanın bulguları, bu tedavilere tabi tutulan hastalarda hücresel yaşlanma belirteçlerinin önemli ölçüde arttığını gösteriyor.

Araştırma, “DNA Hasarı Tepkisi” adı verilen hücresel mekanizmaların, tedavi sürecinde nasıl etkilendiğini inceliyor. “Journal of the National Cancer Institute” dergisinde yayımlanan sonuçlara göre, meme kanseri tedavileri, daha önce düşünülenden çok daha büyük etkilere yol açıyor.

“Zombi Hücreler” Birikimi Tehlikesi

Araştırmanın başındaki isim Judith Carroll, daha önce yalnızca kemoterapi ile ilişkilendirilen yaşlanma sinyallerinin, radyoterapi ve cerrahi işlemler sonrasında da mevcut olduğunu belirtti. Çalışma, iki yıllık bir kesitsel çalışmaya dayanıyor; burada kadınlar tedavi öncesi ve sonrası olarak incelendi.

Araştırmacılar, RNA dizileme yöntemi kullanarak kan hücrelerindeki gen ekspresyonunu takip etti. Gözlemlenen değişiklikler arasında, hücresel senesens adı verilen bir durum bulunuyor. Bu durumda, hücreler artık bölünmezken aktif kalmaya devam ediyor ve “zombi hücreler” birikerek sağlıklı hücrelere zarar verebiliyor.

İmmün ( Bağışıklık) Hücrelerin Hızlı Yaşlanması

Analizler, tedavi türünden bağımsız olarak biyolojik yaşlanma ile ilişkili gen ekspresyonlarının arttığını gösterdi. Bu bulgular, meme kanseri tedavisi gören hastaların immün hücrelerinin normalden daha hızlı yaşlandığını ortaya koyuyor. Ayrıca, kemoterapi ile tedavi edilmeyen hastalarda da DNA Hasarı Tepkisi genlerinde değişiklikler gözlemlendi.

Araştırmanın kıdemli yazarı Julienne Bower, bu bulguların kanser sonrası iyileşme süreçleri ve hayatta kalanların yaşam kalitesini artırma hedefleri açısından önemli olduğunu vurguladı.

#meme_kanseri #kanser_tedavisi #sağlık #yaşlanma #araştırma

Haberin Devamını Oku

Gündem

GENÇLER ARASINDA ARTIŞ GÖSTEREN DOKTOR ZİYARETLERİ: SAĞLIK UYGULAMALARI VE İNTERNET ETKİSİ

yazar

Yayınlayan

on

By

Okuma Süresi: 2 dakika

Son yıllarda İsviçre’de gençler, sağlık konusunda daha fazla endişe duyar hale geldi ve bu durum doktor ziyaretlerinde artışa yol açtı. Bu artışın ana nedenleri arasında, internet üzerinden yapılan araştırmalar, sosyal medya influencerları ve sağlık uygulamaları bulunuyor. Uzmanlar, bu trendin sağlık sistemine maliyet yüklediğinden endişeli.

Özellikle gençler, internetten buldukları bilgilerden ve sosyal medyadaki sağlık içeriklerinden etkilenerek, sağlıkları hakkında endişeye kapılıyor. FMH Başkanı Yvonne Gilli’ye göre, genç nüfus, eskisine kıyasla daha fazla endişeleniyor ve sık sık doktorları ziyaret ediyor. Ayrıca, Felix Schneuwly, gençlerin doktora gitme sebeplerinin artık yalnızca hastalık olmadığını, sağlıklı olduklarından emin olmak için doktor onayı almak istediklerini belirtiyor.

Sağlık uygulamaları da bu süreci körüklüyor. Kalp atışı veya uyku düzenindeki en küçük değişiklikler bile endişeye sebep olarak doktor ziyaretlerine yol açıyor. Bu uygulamalar, kullanıcıların kendi vücutları yerine dijital verilerine daha fazla güvenmesine neden oluyor.

Bu durum, sağlık sigorta primlerinde de kendini gösteriyor. Son olarak primlerin %6 oranında artması, sağlık sistemindeki yükü daha da gözler önüne seriyor. Gençlerin daha fazla sağlık hizmeti talep etmeleri, sistemin üzerindeki baskıyı artırıyor ve maliyetlerin yükselmesine sebep oluyor.

#Sağlık #Gençler #İsviçre #Influencer #SağlıkUygulamaları #DoktorZiyaretleri #SosyalMedya #schweiz #schwiiz #suisse #svizzera #svizra #switzerland

Haberin Devamını Oku

Gündem

ZÜRİH ÜNİVERSİTESİ’NDE SAHTE LABORATUVAR DENEYİ İDDİALARI: BİR BİLİM ADAMI YARGILANACAK!

yazar

Yayınlayan

on

By

Zürih Üniversitesi’nde önemli bir araştırma skandalı patlak verdi. Bilim insanı Adriano Aguzzi’nin eski bir çalışanı, laboratuvar deneylerini uydurduğu iddialarıyla karşı karşıya.

Zürih Üniversitesi’nde bulunan Neuropathologie Enstitüsü’nde çalışan eski bir araştırmacının, laboratuvar deney sonuçlarını sahteleyerek bilimsel çalışmalara dahil ettiği öne sürülüyor. Üniversite, bu konuda Mart ayında bir inceleme başlattığını duyurdu.

İDDİALAR VE UYDURMALAR

İddialara göre, bu araştırmacı, daha önce yapılmamış deneyleri varmış gibi göstererek, farelerin beyinlerine ait mikroskop görüntülerini kullandı. Bu görüntülerin, daha önceki çalışmalardan alındığı ve bu şekilde sahte sonuçların elde edildiği belirtiliyor. Bu uydurulan bulgular, uluslararası bilim dergilerinde yayımlandı.

MANİPÜLASYONUN KABULÜ

Söz konusu eski çalışan, söz konusu manipülasyonları kabul etmiş durumda. Aguzzi, Zürih Üniversitesi’nde Neuropathologie Enstitüsü’nün başkanı ve Tıp Fakültesi’nde profesör olarak görev yapıyor. Bu durum, Aguzzi’nin son aylarda birkaç yayını düzeltmek veya geri çekmek zorunda kalmasına neden oldu.

Ayrıca, 2010 yılında yayımlanan ve bu uydurulan hayvan deneyleri ile ilgisi olmayan Aguzzi’nin önceki çalışmalarıyla ilgili de bazı tutarsızlıkların ortaya çıktığı bildirildi. Aguzzi, konu hakkında henüz kamuoyuna bir açıklama yapmadı.

ÜNİVERSİTE SORUŞTURMA BAŞLATTI

Zürih Üniversitesi, konuyla ilgili olarak bir inceleme sürecinin devam ettiğini belirtti. Hangi yayınların etkilendiği de bu soruşturmanın kapsamındadır. Yayınların düzeltilmesi konusunda, dergilerin yazarlarla işbirliği içinde karar vereceği ifade edildi. Üniversite, devam eden inceleme nedeniyle daha fazla bilgi veremeyeceklerini duyurdu. İyi bilimsel uygulamalara bağlı olduklarını ve iddiaları ciddiye aldıklarını belirttiler.

Aguzzi, prionlardan kaynaklanan nörolojik hastalıkların nedenleri üzerine yaptığı “çığır açan” çalışmalar nedeniyle birçok ödül aldı. 2017 yılında Belçika Kraliçesi Mathilde tarafından 250.000 Euro değerindeki Baillet Latour Sağlık Ödülü ile onurlandırıldı.

#Zürich #Bilim #Skandal #Araştırma #Manipülasyon #isviçre #schweiz #suisse #svizra #svizzera #switzerland

Haberin Devamını Oku
Reklam

Trendler