Sosyal Medya

Gündem

İsviçre’deki Göçmenler Arasında En Fazla Kullanılan İsimler:Fatma, Mehmet, Arben, Daniel, Maria….

yazar

Yayınlayan

on

İsviçre, tarihi boyunca çok kültürlü yapısıyla öne çıkan bir ülke olmuştur. Bu kültürel çeşitliliğin en somut göstergelerinden biri de ülkede yaşayan insanların isimleridir. İsviçre’nin resmi dili dört farklı dilden (Almanca, Fransızca, İtalyanca ve Romanşça) oluşurken, ülkede yaşayan 2,4 milyon yabancının isimleri, onların kökenlerini ve kültürel miraslarını yansıtır. Bu haberde, İsviçre’de yaşayan yabancıların en yaygın isimlerini, bu isimlerin kökenlerini ve ne anlama geldiklerini inceliyoruz.

İsviçre’de En Yaygın İsviçreli İsimler: Maria ve Daniel

Öncelikle, İsviçre’nin yerli nüfusuna bir göz atmakta fayda var. Ülkede yıllardır en popüler isimler arasında Maria ve Daniel yer alıyor. Maria, özellikle kadınlar arasında İsviçre’nin dört bir yanında en yaygın isim olarak dikkat çekiyor. İster Almanca konuşulan bölgede, ister Fransızca veya İtalyanca konuşulan bölgelerde olsun, Maria ismi her zaman en üst sıralarda yer alıyor. Erkekler arasında ise Daniel ismi, özellikle Alman ve Fransız dilli bölgelerde popülerliğini koruyor.

Ancak, İsviçre’de yaşayan 2,4 milyon yabancı nüfusun isimleri bu tabloyu daha da çeşitlendiriyor. İtalyan, Alman, Türk, Kosovalı, Portekizli ve diğer birçok kökene sahip yabancıların isimleri, İsviçre’nin demografik yapısını ve kültürel zenginliğini daha iyi anlamamıza yardımcı oluyor.

İtalyan Kökenli İsviçreliler: Maria ve Giuseppe

İsviçre’de yaşayan en büyük yabancı topluluk İtalyanlar. Toplamda 338,050 kişi ile İtalyanlar, ülkedeki en kalabalık yabancı topluluğu oluşturuyor. Bu topluluk içinde en yaygın kadın ismi Maria. Maria, geleneksel bir Katolik ismi olup, İtalyan kültüründe oldukça derin bir geçmişe sahip. Erkekler arasında ise Giuseppe ismi öne çıkıyor. Giuseppe, İtalyanca’da “Joseph” anlamına gelir ve Katolik dininde önemli bir figür olan Aziz Joseph’ten türemiştir.

İsviçre’de yaşayan İtalyan kökenli kişilerin isimleri, ülkede İtalyan kültürünün ne kadar köklü olduğunu gösteriyor. Maria isminin bu kadar yaygın olması, İtalyan topluluğunun Katolik kökenlerine ve dini inançlarına bağlılığını da yansıtıyor.

Türk Kökenli İsviçreliler: Mehmet ve Fatma

Türkiye’den gelen göçmenler arasında da belirgin bir isim çeşitliliği bulunuyor. Türk topluluğunda en yaygın erkek ismi Mehmet, kadınlarda ise Fatma ismi öne çıkıyor. Mehmet, Türkçe’de Peygamber Hz. Muhammed’in bir türevidir ve İslam dünyasında yaygın bir isimdir. Aynı şekilde, Fatma ismi de peygamber Hz. Muhammed’in kızının isminden gelmektedir ve “Enthaltsame” (Tutumlu, mütevazı) anlamına gelir. Bu isimler, İsviçre’de yaşayan Türklerin en fazla kullandıkları isimler olarak öne çıkıyor. Bu da kültürel ve dini kökenlerine bağlılığı gösteriyor.

Kosovalı Topluluk: Arben ve Fatime

Kosova’dan gelen göçmenler de İsviçre’deki demografik yapının önemli bir parçasını oluşturuyor. Bu toplulukta en yaygın erkek ismi Arben iken, kadınlarda Fatime ismi öne çıkıyor. Arben, Arnavutça’da “Altın Oğlan” anlamına gelirken, Fatime ismi “Benim Mutluluğum” anlamına gelir. Bu isimler, Kosova kökenli İsviçrelilerin Arnavut kültürü ve diline olan bağlılıklarını yansıtıyor.

Portekizli ve İspanyol Göçmenler: Maria ve José

İsviçre’deki Portekizli ve İspanyol topluluklarda da Katolik inancının etkisi açıkça görülüyor. Her iki toplulukta da Maria ismi kadınlar arasında en yaygın isim olarak öne çıkıyor. Erkekler arasında ise José ismi popüler. Portekiz’de ve İspanya’da, Maria ve José isimleri, Katolik Kilisesi’nin en kutsal figürlerinden Meryem Ana ve Aziz Joseph’i onurlandırmak için yaygın olarak kullanılır.

Alman Kökenli İsviçreliler: Michael ve Julia

İsviçre’deki Alman topluluğu da önemli bir nüfusu temsil ediyor. Bu topluluk içinde en yaygın erkek ismi Michael, kadınlar arasında ise Julia öne çıkıyor. Michael ismi, İbranice kökenli olup “Tanrı gibi olan” anlamına gelir ve hem Almanya’da hem de İsviçre’de oldukça popülerdir. Julia ise Latince kökenli olup, özellikle Roma döneminden bu yana yaygın olarak kullanılan bir isimdir.

Sonuç: İsviçre’nin Kültürel Zenginliği

İsviçre’de yaşayan 2,4 milyon yabancının isimleri, ülkedeki çok kültürlü yapıyı ve bu kültürlerin birbirine olan etkisini gözler önüne seriyor. İsimler, insanların kökenleri, dini inançları ve kültürel geçmişleri hakkında önemli ipuçları sunar. İsviçre’deki bu çeşitlilik, ülkenin hoşgörü ve birlikte yaşama kültürünü daha da pekiştiriyor.

Her bir topluluğun İsviçre toplumuna kattığı zenginlik, sadece isimlerde değil, aynı zamanda kültürel etkinlikler, yemekler ve geleneklerde de kendini gösteriyor. Bu çok kültürlü yapı, İsviçre’nin dünya çapında tanınan bir uyum ve hoşgörü ülkesi olmasına katkıda bulunuyor.

2023’ün En Popüler Bebek İsimleri: İsviçre’de Mia ve Noah Zirvede

İsviçre’de 2023 yılında doğan bebekler arasında en popüler isimler belirlendi. haber ajansının bildirdiğine göre, kız bebeklerde Mia, erkek bebeklerde ise Noah en çok tercih edilen isimler oldu. Her iki isim de son yıllarda zirvedeki yerlerini koruyarak popülerliğini sürdürüyor.

Noah ismi, 2022 yılında olduğu gibi 2023’te de erkek bebek isimlerinde birinci sırada yer aldı. Bu isim, modern ve geleneksel öğeleri bir araya getiren anlamı sayesinde pek çok ebeveynin favorisi olmaya devam ediyor. Noah’ın ardından, Liam ve Matteo isimleri sırasıyla ikinci ve üçüncü sırada yer aldı.

Kız bebeklerde ise Mia, Emma’yı zirveden indirerek birinci sıraya yerleşti. Mia, 2013, 2015, 2016, 2019, 2020 ve 2021 yıllarında da en popüler kız bebek ismi olmuştu. Emma, bu yıl ikinci sıraya gerilerken, üçüncü sırada Sofia yer aldı.

Kız Bebeklerde İlk 10:

  1. Mia
  2. Emma
  3. Sofia
  4. Emilia
  5. Elena
  6. Lia
  7. Olivia
  8. Lina
  9. Nora
  10. Mila

Erkek Bebeklerde İlk 10:

  1. Noah
  2. Liam
  3. Matteo
  4. Gabriel
  5. Leano
  6. Leo
  7. Luca
  8. Leon
  9. Elias
  10. Lio

Soyadlarda Durum Aynı: Müller, Meier, Schmid Zirvede

İsimlerdeki değişikliklere karşın, İsviçre’deki soyad sıralamaları büyük ölçüde sabit kaldı. Müller, Meier ve Schmid soyadları hala en yaygın olanlar arasında. Ancak, bu soyadlar nüfusun sadece küçük bir bölümünü oluşturuyor. Özellikle Müller soyadı, nüfusun sadece yüzde 0,6’sını kapsıyor, bu da ülkedeki soyad çeşitliliğinin ne kadar büyük olduğunu gösteriyor.

2023 yılına ait bu veriler, İsviçre’deki ebeveynlerin bebekleri için isim seçerken hem geleneksel hem de modern eğilimlere ne kadar bağlı kaldığını gösteriyor. Mia ve Noah gibi isimler, kısa ve akılda kalıcı yapılarıyla bu eğilimlerin en güçlü temsilcileri olarak öne çıkıyor.

Kaynak: İsviçre Federal İstatistik Ofisi (BFS), 2023.

Haberin Devamını Oku
Yorum Yapın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

EBERSWALDE’DE YANGIN FACİASI: ÖLEN İKİ TÜRK, ALTI YARALI – POLİS TANIK ARIYOR

yazar

Yayınlayan

on

By

Okuma süresi: 3 dakika

Almanya’nın Eberswalde kentinde meydana gelen büyük yangında biri çocuk iki Türk hayatını kaybetti, altı kişi yaralandı. Yangının nedeni hala netlik kazanmadı. Polis, teknik bir arıza ya da kundaklama ihtimalini göz ardı etmediklerini belirterek, tanıkların ortaya çıkmasını bekliyor.

OLAYIN DETAYLARI

Cumartesi gecesi Eberswalde’deki (Barnim) bir konut ve iş yeri binasında çıkan yangın, trajik bir şekilde iki kişinin ölümüne neden oldu. Yangının, Friedrich-Ebert Caddesi üzerinde bulunan üç katlı bir binada gece saatlerinde başladığı bildirildi. Olay yerine hızla müdahale eden itfaiye ekipleri, yangını söndürmek için 100’den fazla itfaiyeci ile çalıştı. Ancak, yangın kontrol altına alınana kadar bina tamamen kül oldu.

Binada ağırlıklı olarak göçmen kökenli insanların yaşadığı biliniyor. Yangının ardından Türkiye’nin diplomatik temsilcileri de olay yerine giderek yetkililerden bilgi aldı.

POLİS HER İHTİMALİ DEĞERLENDİRİYOR

Polis sözcüsü Roland Kamenz, yangının sebebine dair geniş çaplı bir soruşturmanın devam ettiğini belirterek, “Yangının çıkış nedeni hakkında şu an için kesin bir bilgi yok. Hem teknik bir arıza hem de kundaklama ihtimalleri üzerinde duruluyor,” dedi. Olayın gerçekleştiği bölgedeki döner dükkanı ve hemen yanındaki berber salonu üzerinde incelemeler devam ederken, yangının berber dükkanında başlamış olabileceği ihtimali üzerinde duruluyor.

İKİ ÖLÜ, ALTISI YARALI

Yangın sonucu iki kişi hayatını kaybetti. Hayatını kaybedenlerden biri çocuk olup, kimlikleri henüz kesinleştirilemediği için adli tıp tarafından DNA analizleri yapılacak. Olayda yaralanan altı kişi, civardaki hastanelere sevk edildi. Yaralılardan dördü ağır yaralı olarak tedavi altına alındı.

TANIKLAR ARANIYOR

Polis, yangınla ilgili bilgi sahibi olan tanıkların Barnim Polis Merkezi’ne başvurmalarını talep etti. Özellikle yangının çıkış anına dair bilgi sahibi olanların ifadeleri, soruşturmanın ilerlemesi açısından büyük önem taşıyor.

ANMA TÖRENİ DÜZENLENECEK

Eberswalde Belediyesi, bu trajik olayın ardından pazartesi akşamı şehir halkını Marktplatz’da düzenlenecek olan anma törenine davet etti. Belediye tarafından yapılan açıklamada, “Bu trajik olay nedeniyle hayatını kaybedenlere saygı duruşunda bulunmak ve mağdurlara destek olmak adına, tüm şehir halkını anma törenine davet ediyoruz,” denildi. Tören saat 17.00’de başlayacak.

Yangının ardından hem şehir halkı hem de yetkililer derin bir üzüntü yaşıyor. Yangının çıkış sebebinin netleşmesiyle olayla ilgili yeni detaylar bekleniyor.

#Eberswalde #yangın #ikiölü #kundaklama #tanıkaraştırması #anmatöreni #Berlin #almanya #deutschland #Brand #polizei #avrupa #haber #sondakika

Haberin Devamını Oku

Dünya

AVRUPA’DA SIĞINMA POLİTİKALARI SIKILAŞIYOR: HOLLANDA MERZ PLANINI UYGULAMAYA ALDI

yazar

Yayınlayan

on

By

Avrupa genelinde birçok ülke, sığınma politikalarında köklü değişiklikler yapmaya başladı. Uzun süredir gündeme gelen kriminal olaylar, özellikle Almanya’da yaşanan saldırılar ve tacizler, ülkelerin göçmen politikalarını yeniden gözden geçirmesine neden oldu. Hollanda, bu bağlamda dikkat çeken bir adım atarak, mevcut sığınma politikalarını köklü bir şekilde değiştirmeye karar verdi.

Hollanda’nın Radikal Değişim Planı

Hollanda, Avrupa’daki en katı asıl ve göçmen kurallarını uygulama hedefiyle, yeni bir politika değişikliğine gitmeye hazırlanıyor. Sığınma Bakanı Marjolein Faber, ülkesinin Avrupa’nın en sert asıl ve göçmen politikalarını uygulayacağını duyurdu. Yeni düzenleme ile mültecilerin sadece yakın aile üyelerini yanlarına alabilecekleri, bunun için iki yıl süreyle ülkede ikamet etmeleri, kendi kendilerine finansal olarak yeterli olmaları ve bağımsız bir konutta yaşamalarını şart koşacak.

Mülteci Yükümlülüğünden Kurtulma Stratejisi

Hollanda, AB tarafından belirlenen mülteci paylaşım mekanizmasından çekilerek, her mülteci için 20.000 Euro ödeme yaparak yükümlülükten kurtulmayı planlıyor. Bu ödemeler, göçmenlerin köken ülkelerindeki kaçış nedenlerini ortadan kaldırmak amacıyla oluşturulan bir fonda kullanılacak.

Geçici Çözümler ve Sosyal Konut Krizi

Sosyal konut eksikliği nedeniyle Hollanda’da mülteciler, geçici olarak bir kruvaziyer gemisinde barındırılıyor. Sosyal yardımların sınırlı olduğu ülkede, devlet destekleri “Yatak, ekmek ve sabun” prensibine dayanıyor.

Politik ve Hukuki Tepkiler

Başbakan Dick Schoof, Hollanda’nın göçmen akını karşısında artık tahammül edemediğini belirterek, bu durumu bir “asıl krizi” olarak tanımladı. Ancak, bu sert politika değişiklikleri Avrupa Komisyonu ve hukuk uzmanları tarafından eleştiriliyor. Hollanda’nın tek taraflı hareketinin Avrupa Birliği içindeki etkileri ve Brüksel’in yanıtı merakla bekleniyor.

Gelecek ve Etkiler

Hollanda’nın yeni göçmen politikaları, Avrupa genelindeki sığınma sistemleri üzerinde önemli etkiler yaratabilir. Bu politikaların ulusal ve uluslararası düzeyde nasıl sonuçlar doğuracağı ise önümüzdeki dönemde belirlenecek.

#Hollanda #SığınmaPolitikaları #GöçmenKriz #AsılDeğişiklikleri #EU #Avrupa #SosyalKonut #MarjoleinFaber #DickSchoof #MülteciYükümlülüğü #SığınmaSistemi #HollandaKrizi #KruvaziyerGemisi #Hukuk #Brüksel #GöçmenPolitikası #AB #AvrupaBirliği

Haberin Devamını Oku

Dünya

NUSRET LONDRA’DA FAHİŞ FİYATLAR VE KÖTÜ HİZMETLE ELEŞTİRİLER ALIYOR

yazar

Yayınlayan

on

By

Sosyal medyada “Salt Bae” olarak tanınan Nusret’in Londra şubesi, yüksek fiyatlar ve kötü hizmet nedeniyle son günlerde yoğun eleştiriler aldı. Müşteriler, yüksek maliyetlere rağmen aldıkları hizmetin kalitesiz olduğunu belirterek, restorana olumsuz yorumlar bıraktı ve ayaklarını geri çekerek tepkilerini gösterdi. Bu durumun sonucunda restoranın 1.6 milyon sterlin zarara uğradığı bildirildi.

DUBAİ’DE 108 BİN DOLARLIK HESAP DİKKAT ÇEKİYOR

Öte yandan, Nusret’in Dubai şubesinde bir müşteri sosyal medyada 108 bin dolarlık (yaklaşık 3 milyon Türk lirası) hesabını paylaştı. Hesapta üç adet “altın biftek”, şampanya, pahalı içkiler ve 1.250 dolarlık “altın baklava” gibi lüks ürünler yer alırken, toplam ödemenin 398 bin 630 Birleşik Arap Emirlikleri dirhemi (yaklaşık 3 milyon Türk lirası) olduğu ve 24 bin 500 dolarlık (yaklaşık 815 bin Türk lirası) bahşişin de dahil olduğu görüldü.

Sosyal medyada bu iki olay arasındaki zıtlık dikkat çekerken, Nusret’in farklı şubelerindeki müşteri memnuniyeti ve fiyat politikaları hakkında tartışmalar devam ediyor.

#Nusret #SaltBae #Londra #Dubai #FahişFiyatlar #LüksYemek #RestoranEleştirisi #SosyalMedya #GıdaSektörü

Haberin Devamını Oku
Reklam

Trendler