Sosyal Medya

Gündem

İSVİÇRE’DE EN ÇOK KULLANILAN 20 ŞİFRE: HACKERLAR İÇİN KOLAY HEDEF

yazar

Yayınlayan

on

İsviçre’de şifre seçiminde yaratıcılık eksikliği büyük risk oluşturuyor. Yeni bir araştırmaya göre, ülkede en sık kullanılan 20 şifre bir saniyeden kısa sürede kırılabiliyor.

Dijital dünyada hemen her hizmet için bir hesap ve koruyucu bir şifre gerekiyor. Online alışveriş, sosyal medya, e-posta veya streaming platformları için oluşturulan bu şifreler, kullanıcıların kişisel bilgilerini ve ödeme detaylarını güvende tutmak için kritik öneme sahip. Ancak İsviçre Federal Siber Güvenlik Ofisi (BACS), kullanıcıların çoğunun şifre güvenliği konusunda temel tavsiyelere uymadığını belirtiyor.

EN ÇOK KULLANILAN ŞİFRELER: “123456” BAŞI ÇEKİYOR

Parola yöneticisi Nordpass tarafından yapılan bir araştırma, İsviçre’deki kullanıcıların sıkça tercih ettiği şifrelerin çoğunlukla basit ve kolay tahmin edilebilir kombinasyonlardan oluştuğunu ortaya koydu. Listenin ilk sırasında “123456” yer alırken, onu “password”, “Passwort” ve “qwerty” gibi kombinasyonlar takip ediyor. Uzmanlar, bu tür zayıf şifrelerin hackerlar için adeta bir davetiye olduğunu söylüyor.

Araştırmaya göre, dünya genelinde kullanılan en popüler şifrelerin %78’i bir saniyeden kısa sürede kırılabiliyor. Geçen yıl bu oran %70 seviyesindeydi; bu da kullanıcı alışkanlıklarının giderek daha fazla risk oluşturduğunu gösteriyor.

GÜÇLÜ ŞİFRELER İÇİN UZMAN TAVSİYELERİ

BACS, güvenli bir şifre oluşturmak için şu özelliklere dikkat edilmesi gerektiğini vurguluyor:

  • En az 12 karakter uzunluğunda olmalı.
  • Büyük ve küçük harfler, rakamlar ve özel karakterler içermeli.
  • Yaygın kelimeler veya ardışık sayı dizilerinden kaçınılmalı.
  • Her hesap için benzersiz şifre kullanılmalı.

Ancak araştırmalar, kullanıcıların bu önerilere genelde uymadığını gösteriyor. Özellikle birçok kişi aynı şifreyi birden fazla hesapta kullanarak büyük bir güvenlik açığı yaratıyor.

ŞİFRE YÖNETİCİLERİ ÇÖZÜM SUNUYOR

Uzmanlar, bir parola yöneticisi kullanarak şifrelerin güvenli bir şekilde saklanmasını ve takip edilmesini öneriyor. Bu tür araçlar, tıpkı bir kasa gibi çalışarak tüm şifrelerinizi tek bir yerde güvenle depolamanıza olanak tanıyor.

Eğer kullandığınız şifre bu liste içinde yer alıyorsa, derhal değiştirmeniz gerekiyor. Unutmayın, güçlü bir şifre sadece sizin bildiğiniz bir anahtar gibidir ve dijital dünyada güvenliğinizin en temel parçasıdır.

Haberin Devamını Oku
Yorum Yapın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

ZÜRİH HAVALİMANI’NDA ROBOT ARAÇ DÖNEMİ BAŞLIYOR: SWISSPORT’TAN PİLOT UYGULAMA

yazar

Yayınlayan

on

By

📖 Okuma süresi: 1 dakika

ZÜRİH – Yer hizmetleri sağlayıcısı SwissportZürih Havalimanı‘nda otonom araçlarla yeni bir dönemin kapısını aralıyor. Şirket, İngiltere merkezli Aurrigo firmasıyla iş birliği içinde başlattığı pilot projeyle, uçakların yer hizmetlerinde robot araç kullanımını test ediyor.

İlk aşamada dijital bir simülasyon platformunun kurulması ve tamamen elektrikli, otonom bir aracın test amaçlı kullanılması planlanıyor. Bu ilk testlerin ardından, “Auto-DollyTug” adı verilen araçla sahada gerçek zamanlı denemelere geçilecek.

Auto-DollyTug, havacılık sektöründe yaygın olarak kullanılan ULD (Unit Load Device) isimli yük konteynerlerini otomatik olarak taşıyıp yükleyebiliyor. Swissport ve Aurrigo, testlerin başarılı olması halinde bu teknolojiyi diğer havalimanlarında da yaygınlaştırmayı hedefliyor.

Bu girişim, havacılığın dijitalleşme ve otomasyon yolundaki dönüşümünün önemli bir adımı olarak değerlendiriliyor.

Haberin Devamını Oku

Avrupa

SAHTE REÇETELER SAĞLIK SİSTEMİNİ ZORLUYOR: ALMANYA’DA ZAYIFLAMA İĞNESİ KRİZİ

yazar

Yayınlayan

on

By

🕒 Okuma süresi: 2 dakika

Berlin, 21 Mayıs 2025 – Almanya’da zayıflama iğnesi olarak bilinen Ozempic ve Wegovy gibi ilaçlara yönelik artan talep, sahte reçete vakalarının patlamasına neden oldu. Bu tehlikeli gelişme hem eczaneler hem de sağlık sistemi için ciddi bir tehdit oluşturuyor.

LİFESTYLE İLACA DÖNÜŞTÜ

Aslen Tip-2 diyabet hastaları için geliştirilen bu ilaçlar, sosyal medya ve ünlülerin etkisiyle adeta bir zayıflama trendine dönüştü. Artan talep, dönem dönem tedarik sıkıntılarına da yol açtı.

SAHTE REÇETELERDE ARTIŞ

Almanya Federal Kriminal Dairesi (BKA), özellikle son iki yılda kağıt reçetelerle yapılan profesyonel sahtecilik vakalarında büyük bir artış olduğunu açıkladı. Bazı reçeteler o kadar ustaca hazırlanıyor ki, eczacılar bile sahte olduklarını ilk bakışta fark edemiyor. Çoğu dolandırıcılık vakası, ancak sağlık sigortaları tarafından yapılan kontrollerde ortaya çıkıyor.

ECZACILAR ZARAR EDİYOR

Sahte reçete tespit edildiğinde, ilaç bedelini sağlık sigortası karşılamıyor. Bu durumda yüksek maliyetli bu ilaçların bedeli eczacıların sırtına kalıyor. Alman Eczacılar Birliği, bu durumun eczaneler için ciddi maddi kayıplara neden olduğunu belirtiyor.

SUÇ AĞLARI VE KAYNAKLARI

Baden-Württemberg İçişleri Bakanlığı’na göre bu sahteciliklerin arkasında çoğunlukla Doğu Avrupa merkezli organize suç ağları bulunuyor.
Şu ana kadar dijital e-reçeteler güvenliğini korurken, kağıt reçeteler sistemin zayıf halkası olmaya devam ediyor.

ETKİLERİ VE RİSKLERİ

Ozempic, Wegovy ve Mounjaro gibi ilaçlar GLP-1 adlı bağırsak hormonunu taklit ederek iştahı baskılıyor. Ancak uzmanlar, doktor gözetimi olmadan bu ilaçların kullanımının ciddi sağlık riskleri taşıdığına dikkat çekiyor:
✅ Mide bulantısı
✅ Sıvı kaybı
✅ Hipoglisemi (kan şekeri düşüklüğü)
✅ Sahte veya yanlış dozlanmış ürün riski

KİMLER KULLANABİLİR?

Almanya’da bu ilaçlar sadece diyabet hastalarına reçeteyle ve sağlık sigortası kapsamında veriliyor. Zayıflamak isteyen diğer kullanıcılar, ilaçları kendi cebinden ödemek zorunda. Bu durum, sahte reçetelerle yasa dışı erişimi cazip hale getiriyor.

📌 Uzmanlar, reçetesiz kullanımın hem birey sağlığına hem de sağlık sistemine zarar verdiğini vurguluyor.

Haberin Devamını Oku

Gündem

TARİHTE BİR İLK: DOKTORLAR BİR HASTAYA BAŞARIYLA MESANE NAKLİ YAPTI

yazar

Yayınlayan

on

By

🕒 Okuma süresi: 2 dakika

Los Angeles, 20 Mayıs 2025 – ABD’de ilk kez bir insana başarıyla mesane nakli yapıldı. Tarihi ameliyat, Kaliforniya Üniversitesi bünyesindeki Ronald Reagan UCLA Tıp Merkezi’nde gerçekleştirildi. 41 yaşındaki hasta, aynı anda hem mesane hem de böbrek nakli oldu.

Sekiz Saat Süren Tarihi Operasyon

Operasyon yaklaşık sekiz saat sürdü. Cerrahlar önce bağışçıdan alınan böbreği, ardından da mesaneyi hastaya nakletti. Ardından kendi geliştirdikleri özel bir teknikle yeni böbreği yeni mesaneye bağladılar. Bu, tıp dünyasında bir ilki temsil ediyor.

Büyük Başarı, Anında Sonuç

Operasyona katılan cerrahlardan Üroloji Uzmanı Dr. Nima Nassiri, “Böbrek hemen büyük miktarda idrar üretmeye başladı. Hastanın böbrek fonksiyonları anında düzeldi, artık diyalize ihtiyacı kalmadı,” dedi.

Hastanın Zorlu Geçmişi

Hastanın daha önce kanser nedeniyle büyük bir kısmı alınan mesanesi ve son evredeki böbrek hastalığı sebebiyle iki böbreği de alınmıştı. Yedi yıl boyunca haftalık diyalize bağımlı olarak yaşamını sürdürüyordu. Artık kendi vücut işlevleriyle yaşamına devam edebiliyor.

Yapay Mesanelere Alternatif

Daha önce mesanesini kaybeden hastalar için bağırsaktan yapay mesane yapılması veya dışkı torbası (stoma) kullanılması gibi yöntemler uygulanıyordu. Ancak bu yöntemlerin enfeksiyon, yaşam kalitesi düşüklüğü gibi birçok riski bulunuyordu.
Dr. Nassiri’ye göre yeni tam mesane nakli yöntemi, bu riskleri ortadan kaldırabilir.

Bu gelişme, organ nakli ve üroloji alanında çığır açabilecek bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor.

Haberin Devamını Oku

Trendler