Sosyal Medya

Gündem

İŞ GÖRÜŞMESİ İÇİN GİDEN 20 YAŞINDAKİ KIZ CİNSEL SALDIRIYA UĞRADI – PATRON MAHKEMEDE SAVUNMA YAPTI

yazar

Yayınlayan

on

Zurich’te bir iş görüşmesi sırasında yaşandığı iddia edilen cinsel saldırı olayı, mahkemede yoğun tartışmalara ve farklı anlatımlara sahne oldu. Sanık, olayın karşı tarafın genç kızın inisiyatifiyle geliştiğini iddia ederken, genç kadın cinsel saldırıya maruz kaldığını ve baskı altında tutulduğunu öne sürdü. Mahkeme, iki tarafın ifadeleri arasındaki çelişkileri ve somut delillerin eksikliğini değerlendirerek, sonuca varmaya çalıştı. İşte dava sürecinde tarafların ayrıntılı ifadeleri ve olayın gelişimi:


Kadının İddiaları: “Fiziksel Müdahalede Bulundu ve Kaçmama İzin Vermedi”

20 yaşındaki kadın, sanığın ofisine iş görüşmesi için gitmişti. İş görüşmesi akşam saat 20:30’da, sanığın iş yerinde yapıldı. Kadının iddialarına göre, bu görüşme sırasında sanık ona fiziksel olarak yaklaşmış ve cinsel tacizde bulunmuştu. Kadın, sanığın ilk olarak kendisini koltukta yanına oturmaya davet ettiğini ve daha sonra fiziksel müdahalede bulunduğunu söyledi.

  • Sohbetin Başlaması: Kadın, ofise gittiğinde başlangıçta iş hakkında konuşulmasını beklediğini, ancak kısa bir süre sonra konunun işten çok kişisel meseleler ve samimiyete kaydığını belirtti. Sanığın, yanında oturmasını istemesi üzerine bu duruma önce şaşırmadığını, çünkü sanığı daha önce müşteri olarak tanıdığını ve güvenilir bir insan olarak gördüğünü ifade etti.
  • Cinsel Saldırı İddiaları: Kadın, sanığın yanına oturduktan kısa bir süre sonra ona fiziksel olarak müdahalede bulunduğunu söyledi. Sanığın boynunu öpmeye başladığını ve cinsel organına dokunarak, parmaklarıyla içeri girmeye çalıştığını iddia etti. Kadın, bu duruma karşı çıkmasına rağmen sanığın durmadığını söyledi. Ayrıca, sanığın zorla oral seks yapmaya zorladığını ve kendisine de yapmaya çalıştığını ve başını kendi cinsel organına doğru zorla ittiğini belirtti. Kadın, sanığın penisini ısırmaya çalıştığını, ancak sanığa zarar veremediğini ifade etti. Polis raporlarına göre, sanığın cinsel organında herhangi bir yara izi bulunmadı.
  • Kaçış Denemesi: Kadın, sanığa olayın ardından eve gitmek istediğini söylediğini, ancak sanığın ofis kapısını kilitleyerek onu dışarı çıkmasına izin vermediğini anlattı. Ayrıca, sanığın telefonunu elinden aldığını ve polisi aramaması için tehdit ettiğini öne sürdü. Kadının ifadesine göre, sanık onu evine bırakırken telefonunu ancak eve vardıklarında geri verdi. Kadın, bu süreçte büyük korku yaşadığını ve sanığın tehditlerinden dolayı polisi arayamadığını belirtti.
  • Dini Yorumlar ve Çelişkiler: Kadın, sanığın kendisine sürekli dini konulardan bahsettiğini, ama sözleriyle eylemlerinin çeliştiğini söyledi. Sanığın, kendisiyle ve karısıyla “üçlü ilişki” yaşamayı teklif ettiğini, ama bunu yaparken başörtü takması gerektiğini söylediğini belirtti. Ayrıca, sanığın bu durumu eşine anlatmaması gerektiğini, çünkü bunun evliliklerini bozacağını söylediğini de ekledi.

Sanığın Savunması: “Kadın Beni Baştan Çıkardı”

Sanık ise kadının iddialarını tamamen reddetti ve olayın kadının başlattığı bir girişim olduğunu savundu. 37 yaşındaki evli ve çocuk sahibi iş adamı, kendisinin çok dindar bir Müslüman olduğunu ve bu suçlamaların Allah tarafından bir sınav olduğunu ifade etti.

  • Görüşme Sırasında Yaşananlar: Sanık, olayın gerçekleştiği akşam genç kadının iş için ofisine geldiğini doğruladı. Ancak, kadının iddia ettiği gibi kendisinin herhangi bir cinsel saldırıda bulunmadığını belirtti. Kadının, kendisini sosyal medyada takip ettiğini ve iş görüşmesi sırasında da ona olan hayranlığını dile getirdiğini söyledi. Kadının, şirketinin konseptine hayran kaldığını ve kendisini Instagram’da takip ettiğini belirtti. Sanık, kadının bu davranışlarının onu yanlış yönlendirdiğini ve kendisini kaybetmesine neden olduğunu ifade etti.
  • Yüzeysel Yakınlaşma: Sanık, kadına hafif fiziksel temaslarda bulunduğunu kabul etti, ancak bu temasların yüzeysel olduğunu ve kesinlikle cinsel bir nitelik taşımadığını söyledi. Kadının onu öpmeye ve baştan çıkarmaya çalıştığını iddia eden sanık, kendisinin o sırada büyük bir hata yaparak sınırı geçtiğini kabul etti. Ancak sanık, ne kadının cinsel organına dokunduğunu ne de pantolonunu çıkardığını belirtti.
  • Olayın Sonu: Sanık, olayın nasıl sona erdiği konusunda da farklı bir açıklama yaptı. Görüşmenin ani bir şekilde sonlandığını ve bunun sebebinin spor salonuna gitmek istemesi olduğunu belirtti. Sanık, o gece spor yapmak için acele ettiğini ve bu yüzden kadını ofisinden çıkardığını söyledi.

Savcı ve Avukatların Görüşleri

  • Savcının Talebi: Savcı, sanığın kadına çok kez cinsel tacizde bulunduğunu ve bunun yanı sıra kadını zorla alıkoyduğunu belirterek, toplamda 36 ay hapis cezası talep etti. Ayrıca, sanığın daha önce dolandırıcılıktan aldığı 21 aylık ertelenmiş hapis cezasının da yeniden yürürlüğe girmesini istedi. Savcı, sanığın geçmişteki suçlarına dikkat çekerek, ahlaki çizgisinin zayıf olduğunu ve tekrar suç işleme potansiyelinin yüksek olduğunu savundu.
  • Savunma Avukatı: Sanığın avukatı ise müvekkilinin tamamen masum olduğunu savundu. Avukat, olayın sadece sanık ile kadın arasında geçen bir “dört göz” olayı olduğunu ve objektif delillerin bulunmadığını belirtti. Kadının birçok kez yalan söylediğini ve çelişkili ifadeler verdiğini ileri süren avukat, DNA delillerinin bulunmadığını vurguladı. Kadının sanığa karşı “perfide” bir oyun oynadığını ve sürekli yeni yalanlarla durumu manipüle ettiğini söyledi.

Mahkeme Kararı: Cezalandırma ve Tazminat

Mahkeme, uzun süren değerlendirmelerden sonra sanığın cinsel taciz, zorla alıkoyma ve cinsel saldırı suçlarından 20 ay hapis cezasına çarptırılmasına karar verdi. Ancak mahkeme, sanığın önceki şartlı tahliyesini iptal etmedi ve deneme süresini bir yıl daha uzattı. Kadına 7000 Frank tazminat ödenmesine karar verildi.

Mahkeme başkanı, genç kadının ifadelerinin tutarlı ve inandırıcı olduğunu, sanığın ise çelişkili ifadeler verdiğini belirtti. Sanığın, olayın sonunu ani bir şekilde sonlandırma sebebinin “spor salonuna gitme” gerekçesi ise mahkeme tarafından inandırıcı bulunmadı. Ancak, kadının ofiste kilitli kalma iddiaları ve zorla araca bindirilme suçlamaları yeterli delil olmadığı için reddedildi.

Dava henüz kesinleşmemiş olup, sanık temyize gidebilir.


Sonuç: Zurich’te görülen davada, iş görüşmesi sırasında taciz suçlamasıyla yargılanan iş adamı, 20 ay hapis cezasına çarptırıldı ve kadına 7000 Frank tazminat ödenmesine hükmedildi. Mahkeme, tarafların çelişkili ifadeleri karşısında genç kadının iddialarını daha inandırıcı buldu.

#İsviçre #CinselSaldırı #Zurich #Hukuk #Taciz #Mahkeme #Adalet #Cezaiİşlem #KadınaŞiddet #Suç #isviçreninsesi #isviçrehaberleri #cinseltaciz #sexuelleübergriffe #sexuellenötigung

Haberin Devamını Oku
Yorum Yapın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

İSVİÇRE’DE KİRACILAR İÇİN İYİ HABER: FAİZ İNDİRİMİ SONRASI KİRALARDA DÜŞÜŞ BEKLENİYOR

yazar

Yayınlayan

on

By

17 Ekim 2024, İsviçre

Haber : Cemil Baysal

İsviçre’deki Kiracılar İçin Umut Verici Gelişmeler

İsviçre Merkez Bankası’nın (SNB) son faiz indirimi, ülkedeki kiracıların büyük bir kısmını sevindirecek gibi görünüyor. Ülkedeki iki üçte bir oranında kiracı, kira sözleşmelerine bağlı olarak yakında daha düşük kira ödemeleri talep edebilecekler. Zürih Kantonal Bankası (ZKB), son yayımladığı “2024 3. Çeyrek Gayrimenkul Barometresi” raporunda bu olumlu gelişmeye dikkat çekti.

Faiz İndiriminin Arkasındaki Sebep

İsviçre Merkez Bankası, bu yıl üçüncü kez faiz oranlarında indirime gitti. Bu, mortgage (ipotek) oranlarını da düşürdü ve dolayısıyla referans faiz oranında bir düşüş bekleniyor. ZKB, bu düşüşün 2025 yılı Mart ayında gerçekleşeceğini öngörüyor. Şu anki referans oranı %1,75 seviyesinde bulunuyor ve bu oran %1,5’e indirildiğinde kiracıların kira indirimi talep etme hakkı doğacak.

Referans Faiz Oranının Önemi

Referans faiz oranı, İsviçre’de kiraların belirlenmesinde kritik bir role sahip. Bu oran, ülkedeki tüm ipotek faiz oranlarının ortalaması alınarak hesaplanıyor ve kiracılar, kira sözleşmelerinde bu orana göre ayarlamalar talep edebiliyorlar. Eğer referans faiz oranı düşerse, kiralar da düşebilir; bu da binlerce kiracının mali yükünü hafifletebilir.

Mart 2025’te Kira İndirimi Bekleniyor

Zürih Kantonal Bankası, referans faiz oranının Mart 2025’te düşmesinin oldukça olası olduğunu belirtiyor. Raiffeisen Bankası ve online emlak platformu Immoscout24 da benzer beklentiler içinde. Ancak kira indirimi, yalnızca kira sözleşmesi referans faiz oranına dayanan kiracılar için geçerli olacak. Geçmişteki referans faiz artışlarını doğrudan hissetmiş olan kiracılar ise bu indirimi talep edebilecek. Özellikle son iki referans faiz artışını yaşayan kiracılar için bu indirim bir rahatlama sağlayacak.

Kiracıların Üçte İkisi Etkilenebilir

Yaklaşık olarak İsviçre’deki kiracıların üçte ikisinin kira indirimi talep edebileceği tahmin ediliyor. Bu gruptaki kiracılar, kira sözleşmelerinde önceki faiz indirimlerini talep etmemiş olanlar. ZKB raporuna göre, bu kiracılar hem geçmişteki faiz indirimi haklarını talep edebilecek hem de bu yeni düşüşten faydalanabilecekler.

Özel ve Kurumsal Ev Sahiplerinin Farklı Tepkileri

Özellikle büyük emlak fonları ve sigorta şirketleri gibi kurumsal ev sahiplerinin kira artışlarını daha sık uyguladığı biliniyor. Ancak, ZKB raporuna göre, bu tür kurumsal ev sahipleri aynı zamanda faiz indirimi dönemlerinde de kiracılarına daha fazla indirim yapma eğiliminde oluyorlar. Örneğin, 2024’ün son çeyreğinde özel mülk sahiplerinin sadece %7’si kira artışı yaparken, kurumsal ev sahiplerinde bu oran %13 olarak gerçekleşti.

Sonuç ve Beklentiler

İsviçre Merkez Bankası’nın bu faiz indirimi, özellikle İsviçre’nin büyük şehirlerinde yüksek kira fiyatlarıyla mücadele eden kiracılar için olumlu bir gelişme olarak değerlendiriliyor. 2025’teki olası referans faiz indirimi, kiracılara maddi anlamda bir rahatlama sunabilir. Ancak, kira indirimi taleplerinin yapılabilmesi için kiracıların kira sözleşmelerini dikkatle incelemeleri ve şartların uygun olup olmadığını kontrol etmeleri gerekecek.

2025 yılına girerken, İsviçre’deki kiralık konut piyasasında önemli değişiklikler bekleniyor. Faiz indirimlerinin yansımaları kiracılar tarafından merakla takip edilirken, uzmanlar bu gelişmenin İsviçre genelindeki yaşam maliyetleri üzerinde olumlu bir etkisi olacağını öngörüyor.

#İsviçre #KiraDüşüşü #Faizİndirimi #Kiracılar #İsviçreKiralama #Ekonomi #KiralamaPazar #ZürichKantonalbank #KiraHakkında #KiracıHakları #Vergi #İsviçreGümrük #Alışveriş #zoll #verzollen ##Almanya #İsviçre #AlışverişTurizmi #VergiDüzenlemesi #KDV #SınırAlışverişi #schweiz #suisse #svizzera #isviçrehaberleri #schweiztürkei #isviçretürkiye #switzerland #Швейцарія #Szwajcaria #Švica #Zvicra #Švicarska #Швајцарска #Швейцария #isviçredeyasam #isvicre #isviçredehayat #isviçredetürkler

Haberin Devamını Oku

Gündem

ALMANYA’DA İSVİÇRE’NİN KARARI HIZLI YANKI BULDU: İSVİÇRELİLER ACABA BİZE YİNE ALIŞVERİŞE GELİR Mİ?

yazar

Yayınlayan

on

By

Haber: Cemil Baysal
İsviçre hükümeti, sınır bölgelerinde alışveriş turizmini azaltmak amacıyla önemli bir karar aldı. 2025’ten itibaren İsviçre’ye vergisiz olarak getirilebilecek kişisel eşya sınırı 300 Frank’tan 150 Frank’a düşürülecek. Bu yeni düzenleme, İsviçrelilerin sınır komşuları Almanya, Fransa ve İtalya’da alışveriş yapmasını zorlaştıracak. Hükümetin bu kararı, yerel perakendecileri desteklemek ve alışveriş turizmi nedeniyle ülke dışına çıkan milyarlarca Frank’ı ülke ekonomisine geri kazandırmak amacıyla alındı.

Almanya’daki Perakendeciler Endişeli
Bu gelişme özellikle Almanya’nın İsviçre sınırındaki perakendecileri için büyük bir endişe kaynağı oldu. Almanya’nın Baden-Württemberg eyaletindeki sınır şehirleri, İsviçreli turistlerden önemli ölçüde ekonomik kazanç elde ediyor. İsviçrelilerin alışveriş yapmayı tercih ettiği şehirler arasında Konstanz, Weil am Rhein ve Freiburg öne çıkıyor. Bu bölgelerdeki mağazalar, İsviçrelilerin sağladığı yüksek gelirin azalabileceğinden korkuyor.

IHK Hochrhein-Bodensee Ticaret Odası Genel Müdürü Katrin Klodt-Bußmann, yeni düzenlemenin özellikle sınırdan uzak yerlerde yaşayan İsviçreliler için Almanya’ya alışverişe gitmeyi daha az cazip hale getireceğini belirtti. “Sınıra yakın olmayan bölgelerde yaşayanlar için Almanya’ya alışverişe gitmek artık daha az avantajlı hale gelecek” dedi. Özellikle İsviçre’nin güçlü Frank’ı ve Almanya’daki düşük fiyatlar, İsviçreli tüketicilerin sınır ötesi alışveriş tercihinde büyük rol oynuyor.

Baden-Württemberg Bölgesi İçin Kayıplar Kapıda mı?
Baden-Württemberg Ticaret Birliği Sözcüsü Jennifer Ribler, İsviçre’nin bu kararı karşısında temkinli iyimser bir tavır sergiledi. “Evet, bu kararın etkilerini hissedeceğiz, ancak İsviçrelilerin Almanya’da alışveriş yapmaya devam edeceklerini düşünüyoruz. Almanya’nın daha düşük fiyatları hâlâ büyük bir cazibe kaynağı” dedi. Ribler, İsviçrelilerin halen daha Almanya’da alışveriş yapmaya devam edeceğini, çünkü fiyatların İsviçre’ye kıyasla oldukça düşük olduğunu vurguladı. Ayrıca Baden-Württemberg bölgesinin İsviçre’ye yakınlığı, alışveriş için cazip bir destinasyon olmaya devam edecek.

İsviçre’de Vergisiz Alışveriş Sınırı Yarıya İndirildi
Yeni düzenlemeyle, İsviçreliler 150 Frank’tan fazla alışveriş yaptıklarında, getirdikleri mallara yüzde 8 oranında KDV ödemek zorunda kalacaklar. Bu kararın amacı, İsviçre’deki yerel perakendecileri korumak ve vergi adaletini sağlamak. Maliye Bakanlığı, bu düzenleme ile alışveriş turizminin yavaşlayacağını ve daha fazla harcamanın İsviçre içinde yapılacağını öngörüyor. 2022’de yapılan bir araştırmaya göre İsviçreliler, bir yıl içinde yurt dışında toplam 8,5 milyar Frank değerinde alışveriş yapmışlardı. Özellikle Almanya, Fransa ve İtalya, İsviçreliler için cazip alışveriş destinasyonları olarak öne çıkıyor.

Alışveriş Turizmi Almanya İçin Önemli Bir Gelir Kaynağı
Almanya’nın sınır bölgelerinde İsviçrelilere yönelik alışveriş turizmi, uzun yıllardır önemli bir gelir kaynağı olarak dikkat çekiyor. İsviçrelilerin Almanya’da yaptıkları alışverişlerde KDV iadesi almaları da bu ilgiyi artırıyor. Almanya’da, 50 Euro üzeri alışverişlerde İsviçreliler KDV’yi geri alabiliyor. Buna karşılık Avusturya’da bu sınır 75 Euro, Fransa’da 100 Euro, İtalya’da ise 70 Euro olarak uygulanıyor.

Yeni Düzenlemenin Uzun Vadeli Etkileri Merak Ediliyor

Uzmanlar ve Almanya’daki sözcüler, İsviçrelilerin sınır alışverişlerinde azalma olabileceğini, ancak Almanya’daki düşük fiyatların hâlâ cazip kalacağını öngörüyor. Özellikle sınıra yakın kantonlardaki İsviçreli esnaflar, yıllardır bu alışveriş turizmi yüzünden rekabet edememekten şikayetçiydi ve yeni düzenlemeden memnunlar. Almanya’daki perakendeciler ise bu kararın uzun vadeli etkilerinden endişe duyuyor. Sınır alışverişlerinin, önceki yoğunlukta olmayabileceği düşünülüyor.


Kararın tam etkisi, 2025’te yürürlüğe girmesiyle birlikte daha net görülecek. Ancak hem İsviçreli tüketiciler hem de Almanya’daki perakendeciler, şimdiden bu yeni kuralın yarattığı değişiklikleri yakından izliyorlar.

#Vergi #İsviçreGümrük #Alışveriş #zoll #verzollen ##Almanya #İsviçre #AlışverişTurizmi #VergiDüzenlemesi #KDV #SınırAlışverişi #schweiz #suisse #svizzera #isviçrehaberleri #schweiztürkei #isviçretürkiye #switzerland #Швейцарія #Szwajcaria #Švica #Zvicra #Švicarska #Швајцарска #Швейцария #isviçredeyasam #isvicre #isviçredehayat #isviçredetürkler

Haberin Devamını Oku

Gündem

GÜMRÜK: ETİKETLERİ SÖKMEK VEYA KIYAFETLERİ GİYMEK İŞE YARIYOR MU?

yazar

Yayınlayan

on

By

2025’ten itibaren İsviçre’ye vergisiz olarak getirilebilecek eşya sınırı 150 Frank’a düşüyor. Tatile gidip alışveriş yapmayı sevenler, bu sınırı hızlıca aşabilir. Ancak bazıları vergiden kaçınmak için farklı hileler deniyor. Peki bu yöntemler gerçekten işe yarıyor mu?

Şu an bile birçok yolcu, satın aldıkları kıyafetlerin etiketlerini sökerek ya da yeni aldıkları kıyafetleri yurt dışındayken giymeye başlayarak vergiden kurtulmaya çalışıyor. Ancak eski bir İsviçre gümrük memuruna göre, bu yöntemler gümrük memurlarının gözünden kaçmıyor. Memurlar, özellikle pahalı marka ürünleri tanıma konusunda oldukça deneyimli.

Etiket Söküp Fişleri Atmak

Etiketleri sökmek, kıyafetlerin yurt dışında alındığını kanıtlamayı zorlaştırsa da özellikle bilinen markalar söz konusu olduğunda gümrük memurlarının dikkati hemen çekiliyor. Şüpheli bir durum fark edildiğinde, ürünlerin değeri tahmin edilip ek araştırmalar başlatılabiliyor.

Yeni Kıyafetleri Yurt Dışında Giymek

Bazı yolcular, yeni kıyafetlerini yurt dışında giyip valizlerine kirli çamaşırlarının arasına karıştırarak dikkat çekmemeye çalışıyor. Ancak bu yöntemi de gümrük görevlileri biliyor. Memurlar, çantadaki kıyafetlerin yeni olup olmadığını anlayamayacakları durumlarda bile, giysiler gümrük kurallarına göre vergilendirilmek zorunda. Hatta ikinci el ürünler bile gümrüğe tabi olabilir.

Giyim Tarzı ve Varış Noktası Dikkat Çekiyor

Yolcuların üzerinde pahalı kıyafetler olması da gümrükte dikkat çekebiliyor. Eski gümrük memuru, “Eğer bir yolcu çok pahalı bir kıyafet giyiyorsa, bu kişinin özel olarak kontrol edilmesine yol açabilir,” diyor. Ayrıca, alışveriş cenneti olarak bilinen destinasyonlar da dikkatle izleniyor. “Özellikle New York’tan büyük valizlerle dönen genç kadınlar gibi yolcular, daha detaylı incelenebilir.”

“Hediye” Beyanı da Çözüm Değil

Başka bir yaygın yöntem de eşyaların hediye edildiğini söylemek. Ancak bu durumda bile sadece 100 Frank’a kadar olan hediyeler vergiden muaf tutulabiliyor. Değer bu miktarı aşarsa, alıcı yine de vergiyi ödemek zorunda kalıyor.

2025’ten itibaren 150 Frank’ın üzerindeki eşyalarını beyan etmeyen yolcular, para cezası ile karşı karşıya kalacaklar. Gümrük kaçakçılığına dair daha fazla bilgi ise BAZG tarafından operasyonel gerekçelerle açıklanmıyor.

#GümrükHilesi #Vergi #İsviçreGümrük #Alışveriş #zoll #verzollen ##Almanya #İsviçre #AlışverişTurizmi #VergiDüzenlemesi #KDV #SınırAlışverişi #schweiz #suisse #svizzera #isviçrehaberleri #schweiztürkei #isviçretürkiye #switzerland #Швейцарія #Szwajcaria #Švica #Zvicra #Švicarska #Швајцарска #Швейцария #isviçredeyasam #isvicre #isviçredehayat #isviçredetürkler

Haberin Devamını Oku
Reklam

Trendler