Sosyal Medya

Gündem

DÖNER TARTIŞMASI: ÇOCUKLAR ZEHİRLENDİ, AMA İŞLETMENİN ADI AÇIKLANMIYOR

yazar

Yayınlayan

on

Gıda Zehirlenmesi Sonrası Tartışma: İşletmelerin Hijyen Sorunları Açıklanmalı mı?

İsviçre’nin St. Gallen kantonundaki Rheintal bölgesinde bulunan bir Dönerci, ciddi hijyen eksiklikleri nedeniyle mahkum edildi. Döneretinden zehirlenen altı kişi, bunlardan beşi çocuk, sağlık sorunları yaşadı. Afgan bir Kadın ve eşi tarafından işletilen bu mekandaki olay, İsviçre’de gıda güvenliği ve işletmelerin şeffaflığı konusunda geniş çaplı bir tartışmayı yeniden gündeme getirdi.

Yasalar İşletmeleri Koruyor, Halkı Değil

İsviçre Gıda Yasası (LMG), hijyen eksiklikleri nedeniyle yetkililere gizlilik yükümlülüğü getiriyor. Sadece kamu sağlığını tehdit eden acil durumlarda işletme isimlerinin açıklanmasına izin veriliyor. Bu durum, tüketici hakları savunucuları tarafından eleştirilirken, işletmelerin itibarını koruma gerekçesiyle destekleniyor.

Tüketici Hakları Vakfı’nın Başkanı Sara Stalder, bu gizlilik politikasına karşı çıkıyor:

“Tüketicilerin ne yediklerini bilme hakkı var. Hijyen standartlarını karşılamayan işletmeler açıkça belirtilmeli. Tüm Sektör bundan etkileniyor bu diğerleri de zan altında bırakılıyor”

Stalder, hijyen kontrollerine dair sonuçların herkese açık bir şekilde paylaşılmasını, böylece tüketicilerin bilinçli seçimler yapabilmesini öneriyor.

“Yıllardır buna karşı mücadele ediyoruz”
Sara Stalder, Tüketici Koruma Derneği’nin Genel Müdürü, durumu tamamen farklı bir şekilde değerlendiriyor. Tüketici Koruma Derneği, yıllardır değişiklikler için çaba harcıyor. On yıldan fazla bir süre önce, Gıda Yasası parlamentoda tartışılmıştı ve bu yasa, denetim makamlarının gizlilik yükümlülüğünü düzenliyor. Ancak şeffaflık sağlamak için yapılan büyük çabalar başarılı olamayarak, yasa kabul edildi.

Stalder, “Tüketiciler için daha fazla şeffaflık istiyoruz,” diyor . Ona göre, insanların ne yediklerini ve hijyen kurallarına uyulup uyulmadığını bilme hakkı var. “Eğer bir şey kurallara uymuyorsa, bu açıkça belirtilmeli – kendi güvenlikleri için.”

Tüketiciler için Şeffaflık
Yasa yakın zamanda yeniden görüşülecek olsa da, tüketici koruma uzmanı en azından tüketiciler için daha fazla şeffaflık talep ediyor. Hijyen denetimlerinin sonuçlarını erişilebilir kılan bir kayıt defteri, bu konuda yardımcı olabilir. “Son denetimin ne zaman yapıldığını ve ne kadar iyi olduğunu görebilmeliyiz,” diyor. “Eğer son denetim yetersiz olarak değerlendirilmişse, önceki denetim mükemmel olsa da, tüketiciler kendileri bir fikir edinebilir.”

Sara Stalder, tüketicilere karşı şeffaflık konusunda kararlı bir duruş sergiliyor:

“Neden hijyen kurallarına uymayanları koruyoruz? Bu tüm sektöre zarar verir.”

Halk Ne Diyor?

Olay sonrasında 20min gazetesinde de yapılan bir ankette, halkın büyük bir kısmı işletmelerin hijyen sonuçlarının açıklanmasını savundu:

  • “Hangi işletmelerin ya da restoranların hijyenik olmadığını bilmek istiyoruz.”
  • “Hijyen ancak işletme sahipleri stresli değilse önemseniyor. Stresli anlarda çalışanların çoğu eldiven takmıyor ve hijyene dikkat etmiyor. Bazıları dışarıya çıkıp sigara içiyor , ardından hamurlu dürüm ya da pizza pide yapmaya devam ediyor”
  • “Üç kez gıda zehirlenmesi geçirdim, artık o zamandır imbislere gitmiyorum güvenim yok.”
  • 44 yaşındaki bir okuyucu, döner emeğinin içinde bir kez 20 kuruş ( Rappen) bir madeni para bulduğunu belirtiyor:
  • “Tam bir felaket!” diyen okuyucu, o olaydan sonra artık bu tür yiyeceklerden uzak durduğunu söylüyor.
  • 48 yaşındaki bir diğer okuyucu ise İsviçre’deki yasaların neden daha sıkı olmadığını sorguluyor:
  • “İnsan sağlığını tehlikeye atan bir imbiss restoran sahibi, defalarca yasal olarak uyarılmasına rağmen nasıl hala işine devam edebilir?” diyor. Üstelik müşterileri daha önce üç kez gıda zehirlenmesi yaşamış ve bu nedenle acil servise başvurmak zorunda kalmışlar.

Gastrosuisse: İşletmeleri Korumalıyız

Uzun Vadeli Zararları Önlemek
Gastrosuisse, İsviçre’nin en büyük restoranlar, oteller ve diğer konaklama işletmelerinin çıkarlarını savunan derneğidir. Dernek, işletmelerin korunmasını ve itibarlarının muhafaza edilmesini sağladığı için gizlilik yükümlülüğünü desteklemektedir.

Gastrosuisse, konuya ilişkin açıklamasında şu şekilde belirtmektedir: “Eğer her şey kamuya açıklanırsa, bu durum etkilenen işletmelerin itibarını kalıcı şekilde zedeleyebilir.” Gastrosuisse, hijyen denetiminde kötü sonuçlar alan işletmelerin isimlerini bilmediklerini, çünkü bu denetimleri yalnızca yetkili makamların yaptığı ve dernek olarak kendilerinin bu denetimleri yapmadığını vurgulamaktadır. Bir işletme hijyen standartlarını iyileştirse veya sahip değiştirse bile, bir kez zarar görmüş olan itibar çoğu zaman devam eder. Bu tür uzun vadeli zararları önlemek için Gastrosuisse, işletmeleri gereksiz itibar kaybından korumak için aktif olarak çaba harcamaktadır. Bu süreçte restoranlar ve diğer konaklama işletmelerinin korunması ve güvenliği ön plandadır.

Sonuç: Şeffaflık mı, Gizlilik mi?

Tartışma, gıda güvenliği ve işletme hakları arasındaki hassas dengeyi gözler önüne seriyor. Tüketici savunucuları, şeffaflığın halk sağlığı için kritik olduğunu vurgularken, restoran sektörü işletmelerin korunmasını savunuyor.

Bu mesele, sadece hijyenin değil, güvenin de bir toplum için ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gösteriyor.

Haberin Devamını Oku
Yorum Yapın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

Türkiye’ye Kaç Kişi Sınır Dışı Edildi, Türkiye’den Kaç Kişi Sığınma Başvurusu Yaptı?

yazar

Yayınlayan

on

By

İsviçre Göç Sekreterliği (SEM), 2024 yılına ait güncel göç ve iltica istatistiklerini kamuoyuyla paylaştı. Veriler, İsviçre’nin yıl boyunca hem suç işleyen yabancılara yönelik sınır dışı işlemlerini artırdığını, hem de Türkiye kaynaklı sığınma başvurularında kayda değer bir yükseliş yaşandığını gösteriyor.

2024’te İsviçre’de 2446 yabancı hakkında sınır dışı kararı verildi; aynı dönemde on binlerce kişi ülkeye göç etti, binlerce kişi de sığınma talebinde bulundu.

2446 Sınır Dışı Kararı: İşlemlerin %31’i Hâlâ Devam Ediyor

2024 yılında İsviçre mahkemeleri tarafından:

  • 2446 kişi hakkında sınır dışı kararı verildi,
  • Bu kararların %69’u uygulandı,
  • %31’i ise henüz tamamlanmadı.

SEM, eksik belgeler, sağlık sorunları, hedef ülkelerin iş birliği eksikliği ve bazı kişilerin sürece direnmesi gibi nedenlerle sınır dışı işlemlerinin gecikebildiğini belirtiyor.

2023 yılıyla kıyaslandığında ise bir düşüş söz konusu:
2023’te verilen 2250 kararın %73’ü 2024’ün ortasına kadar uygulanmıştı.

Türkiye’ye Kaç Kişi Sınır Dışı Edildi?

SEM, sınır dışı edilen kişilerin ülke bazlı sayısını her zaman ayrıntılı açıklamasa da giriş yasağı verileri, Türkiye’nin sınır dışı süreçlerinde en yoğun işlem yapılan ülkelerden biri olduğunu gösteriyor.

  • 2024’te Türkiye vatandaşları hakkında 700 giriş yasağı kararı alındı.
  • Türkiye, Cezayir, Suriye ve Fas’ın ardından en çok giriş yasağı uygulanan 5. ülke oldu.

Giriş yasağı uygulanan kişilerin büyük bölümü, yasal veya idari süreçler sonunda sınır dışı ediliyor. Bu nedenle 2024’te Türkiye’ye geri gönderilen kişi sayısının yüksek olduğu, SEM’in giriş yasağı verileriyle doğrudan örtüştüğü değerlendiriliyor.

En Çok Sınır Dışı Edilen Ülkeler

2024’te en fazla sınır dışı edilen milliyetler şöyle:

  1. Arnavutluk – 247 kişi
  2. Romanya – 190 kişi
  3. Cezayir – 136 kişi

Sınır dışı edilenlerin:

  • %40’ı EU/EFTA ülkelerinden,
  • %60’ı üçüncü ülkelerden,
  • %93’ü erkek,
  • Ağırlıklı olarak 25–34 yaş grubunda.

10.146 Giriş Yasağı: Türkiye İlk Beş Ülke Arasında

2024 yılında İsviçre tarafından 10.146 giriş yasağı verildi. Bunların yalnızca 345’i daha sonra kaldırıldı veya askıya alındı.

Giriş yasağı nedenleri:

  • %47 yasa dışı giriş
  • %23 zamanında ülkeden ayrılmama
  • %20 kamu güvenliği tehdidi

En çok giriş yasağı verilen ilk beş ülke:
Cezayir (837), Suriye (786), Fas (708), Türkiye (700), Afganistan (554).

Türkiye’den İsviçre’ye Kaç Sığınma Başvurusu Yapıldı?

Türkiye, İsviçre’nin 2024 iltica istatistiklerinde ikinci sıraya yerleşti.

**2024’te Türkiye’den gelen sığınma başvurusu:

📌 4.107 kişi**

Bu sayı, Türkiye’nin İsviçre’ye yönelen sığınmacı akışında kritik bir konumda olduğunu gösteriyor. Politik baskılar, insan hakları davaları ve iç siyasi tansiyon, Avrupa’ya yönelen Türk vatandaşlarının sayısını artıran başlıca nedenler olarak yorumlanıyor.


2024’te En Çok Sığınma Başvurusu Yapan 5 Ülke

ÜlkeBaşvuru Sayısı
1. Afganistan8.627
2. Türkiye4.107
3. Cezayir2.110
4. Eritre2.093
5. Suriye1.438

Kaynak: SEM

Afganistan’dan gelen başvuru sayısı, Türkiye’nin iki katından fazla olsa da Türkiye, Avrupa dışı kaynaklı göçün ana merkezlerinden biri hâline gelmiş durumda.

İltica Kabul Oranı AB’nin Altında

2024’te İsviçre’de iltica başvurularının sadece %34,2’si kabul edildi.
AB ortalaması ise %42.

Bu fark, İsviçre’nin daha sıkı bir değerlendirme süreci yürüttüğünü gösteriyor.

Göç Dengesi: Giriş Çıkış Sayılarında Azalma

2024’te İsviçre’ye:

  • 212.578 kişi göç etti,
  • 22.553’ü İsviçre vatandaşı geri dönenler,
  • Geri kalan büyük grup çoğunlukla EU/EFTA’dan gelen iş gücü.

Aynı yıl:

  • 129.786 kişi İsviçre’den ayrıldı,
  • Böylece net göç 82.792 kişi oldu.

Bu rakam, 2023’e kıyasla %15,6’lık bir düşüş anlamına geliyor.

Genel Değerlendirme

Veriler, Türkiye-İsviçre göç ilişkisinin iki yönlü ve yoğun olduğunu ortaya koyuyor:

  • Bir tarafta Türkiye vatandaşlarına yönelik giriş yasakları ve sınır dışı işlemleri yükseliyor,
  • Diğer tarafta Türkiye’den gelen sığınmacıların sayısı hızla artıyor.

İsviçre’nin iltica sisteminde planladığı reformların, hem bu yoğunluğu yönetmek hem de başvuruları hızlandırmak açısından kritik önemde olduğu belirtiliyor.

Haberin Devamını Oku

Gündem

İstihbarat İzleme Uygulamaları Temel Hakları İhlal Ediyor

yazar

Yayınlayan

on

By

İsviçre Federal İdare Mahkemesi, federal istihbarat servisinin yürüttüğü radyo frekansı ve kablo sinyali izleme faaliyetlerinin hukuka aykırı olduğuna hükmetti. Mahkeme, mevcut uygulamaların hem Federal Anayasa’ya hem de Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne uygun olmadığını belirterek, yasal düzenlemelerde acil değişiklik yapılması gerektiğini açıkladı.

Kararda, İsviçre Federal İstihbarat Servisi’nin (NDB) yalnızca gerekli ve doğruluğu teyit edilmiş verileri işleyeceğine dair bir güvence bulunmadığı vurgulandı. Ayrıca mevcut yasal çerçevenin gazetecilerin kaynaklarını ya da avukat–müvekkil arasındaki iletişim gibi özel koruma altında olması gereken yazışmaları güvence altına almadığı kaydedildi.

Mahkemeye göre, istihbaratın bilgi toplama süreçleri yeterince etkin bir denetime tabi değil. Bununla birlikte, izleme faaliyetlerinden potansiyel olarak etkilenen kişilerin, sonradan denetim talep edebilecekleri etkili bir hukuki yola da sahip olmadıkları belirtildi.

Federal İdare Mahkemesi, hükümet ve parlamentonun devam eden yasa revizyonu kapsamında bu eksikleri gidermesi gerektiğini bildirdi.

Kamuoyunda soru şu: İsviçre’de izleme faaliyetleri fazla mı, az mı, yoksa tam kararında mı?

Haberin Devamını Oku

Gündem

Dertour Suisse 2027’ye Kadar 250 Kişiyi İşten Çıkarıyor

yazar

Yayınlayan

on

By

Hotelplan’ın Alımının Ardından Kapsamlı Yeniden Yapılanma

Zürih – Dertour Suisse, Hotelplan’ı satın almasının ardından şirket yapısını yeniden düzenliyor. Turizm grubu, 2027 sonuna kadar yaklaşık 250 pozisyonun kaldırılacağını açıkladı. Ayrıca 15 satış noktası kapatılacak.

Üç ay önce, Ferienhausvermieter Interhome hariç olmak üzere, Hotelplan Grubu’nun devralınmasından sonra entegrasyonun “hızla ilerlediği” vurgulandı. Şirket, ortak organizasyon için yeni bir yapı oluşturduğunu ve bunun bu sabah çalışanlara sunulduğunu bildirdi.

En büyük kesinti IT ve satın almada

Dertour sözcüsünün AWP’ye verdiği bilgiye göre işten çıkarmalar özellikle IT departmanı ile satın alma birimini etkiliyor. Bunun yanında şirketin satış ağı da daraltılıyor. Ekonomik nedenlerle 2026 sonuna kadar 15 şubenin birleştirilmesi planlanıyor.

Hangi şubelerin kapatılacağı ise daha sonra açıklanacak. Sözcü, her bir lokasyon için markanın ayrı ayrı değerlendirileceğini belirtti:
“Şubelerin gelecekte hangi marka ile faaliyet göstereceği, lokasyona göre tek tek incelenecek.”

Dertour Suisse, yeniden yapılanmanın ardından İsviçre genelinde yaklaşık 120 şubeyle yoluna devam edeceğini duyurdu. Bu sayı, ülkenin en geniş seyahat acentesi ağı anlamına geliyor. Şube birleşmelerine rağmen çalışanların büyük kısmının korunacağı, özellikle yönetim katmanlarında sadeleşmeye gidileceği ifade edildi.

IT altyapısı tek çatı altında toplanıyor

Şirket, IT sistemlerini de konsolide ediyor. Rezervasyon ve satın alma süreçlerinin temelini, Almanya’daki Dertour Group’un teknolojik platformunun oluşturacağı belirtildi. Böylece yalnızca Kuoni ve Helvetic Tours değil, Hotelplan ve Migros Ferien markaları da ortak sistemden yararlanacak.

Satın alma faaliyetlerinin ise bundan böyle Almanya merkezli yürütüleceği bildirildi.

Spezialreisen’de değişim: Travelhouse markası kapanıyor

Spezialreisen segmentinde de yeniden yapılanma var. Hotelplan’a ait Travelhouse markası tamamen ortadan kalkıyor. Bu markanın seyahat portföyü, dokuz Kuoni uzman marka tarafından devralınacak.

Haberin Devamını Oku
Reklam

Trendler