Sosyal Medya

Gündem

SVP’DEN RADİKAL SIĞINMACI TALEBİ: AFRİKA VE ORTADOĞU’DAN SIĞINMACILAR ALINMASIN

yazar

Yayınlayan

on

İsviçre Halk Partisi (SVP), sığınmacı politikalarında yeni ve oldukça tartışmalı bir öneriyle gündemde. Parti, İsviçre’nin yalnızca Avrupa’dan gelen mültecileri kabul etmesi gerektiğini savunarak Afrika ve Orta Doğu’dan gelen sığınmacıların ülkeye alınmaması gerektiğini belirtti. SVP Başkanı Marcel Dettling, bu yaklaşımın “Avrupa’da komşularımıza yardım etme” odağıyla oluşturulduğunu ifade ediyor. Bu öneri, ülkede hem siyaset arenasında hem de kamuoyunda büyük tartışmalara neden oldu.

Sığınma Hakkı Yalnızca Avrupalılara Verilecek

SVP’nin önerisine göre, İsviçre sadece Avrupa’dan gelen mültecilere kapılarını açacak. Bu, özellikle Afrika ve Orta Doğu gibi kriz bölgelerinden gelenlerin İsviçre’ye sığınma hakkının tamamen kaldırılması anlamına geliyor. Marcel Dettling, İsviçre’nin sınırlı kaynaklarını daha çok Avrupa içindeki mültecilere yönlendirmesi gerektiğini savunarak, bu politikanın İsviçre’nin insani yardımlarını komşu ülkelerle sınırlandıracağını ifade etti.

Geçici Koruma Statüsü Kaldırılacak

SVP’nin bir diğer önerisi ise ülkede uzun süredir tartışılan “geçici koruma statüsünün” tamamen kaldırılması. Bu statü, savaş veya çatışma nedeniyle kendi ülkelerine dönemeyen, ancak sığınmacı statüsü almayan kişilere tanınan bir koruma biçimi olarak biliniyor. Eğer bu düzenleme hayata geçirilirse, bu kişiler İsviçre’de yasal bir statüye sahip olamayacak. Ancak, SVP’nin bu önerisi eleştirilerle karşılandı çünkü bu durumda, çatışmaların sürdüğü ülkelerden gelen kişilerin ne olacağı belirsiz.

Aile Birleşimi Engellenecek

SVP’nin önerilerinden biri de “aile birleşimi” hakkının kaldırılması. Bu hakkın kaldırılması, özellikle geçici koruma altında olan kişilerin aile üyelerinin İsviçre’ye gelmesini engelleyecek. Bu konu İsviçre Anayasası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırı olarak değerlendiriliyor. İsviçre hükümeti, bu düzenlemenin hem ulusal hem de uluslararası insan hakları standartlarına karşı olduğunu vurguladı. Aile birleşimi konusundaki nihai karar, Aralık ayında yapılacak Ständerat oylamasıyla belirlenecek.

Eleştiriler ve Destekler

Bu radikal öneriler, İsviçre’deki diğer siyasi partilerden farklı tepkiler aldı. SP Eşbaşkanı Mattea Meyer, bu önerilerin insanlık dışı olduğunu ve İsviçre’nin insani yardım taahhütlerini tamamen yok edeceğini belirtti. Meyer ayrıca, SVP’nin sadece Afrika ve Orta Doğu’dan gelenleri değil, aynı zamanda Ukrayna’dan gelen sığınmacıları da dışlamayı planladığını öne sürdü.

Buna karşılık, SVP’nin önerileri bürgerliche (merkez sağ) partilerden destek buluyor. FDP ve Die Mitte partileri, SVP’nin taleplerine büyük ölçüde destek veriyor. FDP Ständerat Üyesi Andrea Caroni, insanların kendi kültürlerine yakın yerlerde sığınmaları gerektiğini belirterek, SVP’nin bazı görüşlerini destekledi. Caroni, sığınmacıların daha yakın bölgelere yerleştirilmesi gerektiğini savundu ancak İsviçre’nin insani sorumluluklarını unutmaması gerektiğini de ekledi.

Gelecek Adımlar

Bu tartışmaların merkezinde, İsviçre’nin sığınmacı politikalarının geleceği yatıyor. SVP’nin önerileri, özellikle Afrika ve Orta Doğu’dan gelen sığınmacılar için ciddi bir kısıtlama anlamına geliyor. Bu kısıtlamalar, İsviçre’nin uluslararası taahhütleri ve insan hakları konusundaki yükümlülükleriyle çelişiyor olabilir.

SVP’nin önerileri, İsviçre’nin mülteci politikalarında köklü değişiklikler öngörüyor ve bu da ülke genelinde büyük bir tartışma yaratmış durumda. Bu önerilerin kabul edilip edilmeyeceği ise Aralık ayında Ständerat’ta yapılacak oylamaya bağlı.

#İsviçre #SVP #Sığınmacı #AsylHakkı #İsviçrePolitika #Afrika #OrtaDoğu #MülteciSiyaseti #AileBirleşimi #İnsaniYardım #schweiz #suisse #svizzera #svizra #switzerland #haber

Haberin Devamını Oku
Yorum Yapın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

70 BİN MAĞDUR TATİLCİ, 840 MİLYON AVROLUK TALEP: FTI İFLASINDA SON DURUM

yazar

Yayınlayan

on

By

Geçtiğimiz haziran ayında iflasını açıklayan Alman turizm devi FTI’ın alacaklıları, Münih’teki Müller-Heydenreich Bierbach & Kollegen hukuk bürosuna taleplerini iletti. Şimdiye kadar yaklaşık 70.000 tatilci, toplamda 840 milyon avro tutarında alacak kaydı yaptırdı.

FTI, Avrupa’nın üçüncü büyük seyahat şirketi olarak, alacaklarının büyük kısmını henüz tahsil edemedi. Deutsche Reisesicherungsfonds (DRSF), 125.000 paket tatilciye toplamda 50 milyon avro ödeme yaptı. Diğer alacaklılar arasında yer alan oteller ve bankalar ise, alacaklarını toplamda 564 milyon avro posta yoluyla, 276 milyon avro ise elektronik ortamda kaydettirdi.

İflas sürecindeki satışların başarılı şekilde devam ettiği açıklandı. FTI, satışlar kapsamında Kos’taki dört yıldızlı bir otel ve bazı yan şirketlerini sattı. Almanya’da 1.000 olan çalışan sayısı ise şu an yalnızca 100 kişiyle iflas sürecine devam ediyor.

FTI Grubu’na ait varlıkların satışından elde edilecek toplam gelirin ne olacağı henüz netlik kazanmazken, süreç yakından takip ediliyor.

Ayrıca, yüksek kaliteli ürünler üreten bir başka şirket de ekonomik baskılara dayanamayıp iflas etti.

#FTI #70BinTatilci #İflas #Turizm #Münih #AlacaklıRakamları #AlmanEkonomisi #İflasYönetimi #840MilyonAvro #MüllerHeydenreich #Bierbach #BigXtra #Windrose #5vorFlug #KosOtel #İflasRakamları #TurizmSektörü #AvrupaEkonomisi #FTIGroup #DRSF #AlacakBildirimleri

Haberin Devamını Oku

Gündem

ZÜRİH HAVALİMANI’NDA KAR KAOSU: BAZI UÇUŞLAR GEÇİCİ OLARAK DURDURULDU

yazar

Yayınlayan

on

By

Havalimanı sözcüsü Stocker, gelişmeleri “Hava koşullarına bağlı olarak durum oldukça gergin” şeklinde değerlendirdi. Saat 18.00 sularında yoğunlaşan kar yağışı nedeniyle uçakların yaklaşık yarım saat boyunca havalanamadığı bildirildi. Kalkış için bekleyen uçaklar aprona geri dönerken, bu durum hem yolcular hem de çalışanlar için büyük zorluklar yarattı.

İptaller ve Gecikmeler

Kötü hava koşulları sebebiyle çok sayıda uçuş iptal edilirken, diğer uçuşlarda da ciddi gecikmeler yaşandı. Yolcuların uzun süre beklemek zorunda kalması, havalimanındaki yoğunluğu artırdı. Yetkililer, operasyonların normale dönmesi için çalışmaların sürdüğünü belirtti.

Basel Euroairport da Etkilendi

Yoğun kar yağışı yalnızca Zürih ile sınırlı kalmadı. Basel’deki Euroairport da olumsuz etkilendi. EasyJet’e ait bazı uçuşların yoğun kar nedeniyle Cenevre’ye yönlendirildiği, bir uçağın iniş denemesinde başarısız olduğu bildirildi.

Tüm İsviçre Genelinde Etki

Kar yağışı, İsviçre genelinde hava, kara ve demiryolu ulaşımında aksamalara yol açarak birçok kişinin günlük yaşamını olumsuz etkiledi.

Yolculardan Bilgi Bekleniyor

Havalimanında bulunan yolcuların durumla ilgili geri bildirimde bulunarak, diğer yolculara bilgi sağlamaları bekleniyor. Siz de şu anda havalimanında bulunuyorsanız, yaşadığınız deneyimleri paylaşarak diğer yolculara bilgi verebilirsiniz.

#ZürihHavalimanı #KarYağışı #Uçuşİptali #İsviçreHavaDurumu

Haberin Devamını Oku

Gündem

OBEZİTE İÇİN TARİHİ KARAR: FEDERAL MAHKEME, 150 KİLOLUK KADINA MALULEN EMEKLİLİK MAAŞI HAKKI TANIDI

yazar

Yayınlayan

on

By

Okuma Süresi: 4 Dakika

İsviçre Federal Mahkemesi, obezitenin ağır bir hastalık olarak kabul edilmesi gerektiğine hükmederek, bu nedenle çalışamayan 54 yaşındaki bir kadına İsviçre Malulen Emeklilik Sigortası’ndan (IV) maaş bağlanmasına karar verdi. Mahkemenin bu kararı, İsviçre sosyal güvenlik sisteminde bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor ve daha önceki içtihadından önemli bir sapma anlamına geliyor.

OLAYIN ARKASINDAKİ DETAYLAR

Aargau kantonunda yaşayan ve ileri derece obezite hastası olan kadının kilosu 150, vücut kitle indeksi (BMI) ise 58 olarak ölçüldü. Yalnızca 30 metre yürüyebilen kadın, iş hayatına katılmak bir yana, günlük yaşamını sürdürmekte dahi zorluk çekiyor.

Aargau’daki sosyal güvenlik yetkilileri, kadının kilo vermesi durumunda çalışabilecek duruma gelebileceğini öne sürerek malulen emeklilik başvurusunu reddetmişti. Ancak Federal Mahkeme, obezitenin karmaşık ve bireyin iradesiyle çözülemeyecek bir hastalık olduğuna dikkat çekerek bu kararı bozdu.

FEDERAL MAHKEME’NİN DEĞİŞEN YAKLAŞIMI

Mahkeme, geçmişte bağımlılık ve obezite gibi durumları bireyin sorumluluğuna bağlayan bir yaklaşım sergiliyordu. Ancak son yıllarda bu görüş değişikliğe uğradı:

  • 2017: Hafif ve orta dereceli depresyonun çalışabilirlik üzerindeki etkileri dikkate alınmaya başlandı.
  • 2019: Alkol ve madde bağımlılığının her zaman bireyin iradesiyle aşılamayacağı kabul edildi.
  • 2024: Obezite, artık bireyin kontrolüyle tamamen çözebileceği bir durum olarak değerlendirilmiyor.

Bu değişim, hastalığın tanısına değil, kişinin çalışabilirlik üzerindeki sınırlayıcı etkilerine odaklanan bir anlayışı yansıtıyor.

OBEZİTENİN SOSYAL GÜVENLİK ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ

Karar, sadece ağır obezite vakalarını değil, daha hafif durumları da kapsayabilecek bir emsal teşkil ediyor. İsviçre’de obezite oranları son 30 yılda iki katına çıkarak erkeklerin %13’ü, kadınların %11’i için bir sorun haline geldi. Bu durum, sosyal güvenlik sisteminin mali yükünü artırabilecek önemli bir faktör olarak değerlendiriliyor.

Ancak IV maaşı alacak bireylerin kilo kaybı ve fiziksel rehabilitasyon programlarına katılma zorunluluğu devam edecek.

YENİDEN DEĞERLENDİRME SÜRECİ

Aargau’daki yetkililer, Federal Mahkeme’nin kararına uygun olarak kadının dosyasını yeniden değerlendirecek. Kadın, daha önce önerilen mide bandı gibi cerrahi yöntemleri reddetmiş olsa da IV maaşı hakkını elde etmiş durumda.

Bu karar, İsviçre’de obeziteye bakış açısını köklü bir şekilde değiştirebilir ve çalışma engelli bireyler için umut ışığı olabilir.


#Obezite #FederalMahkeme #İsviçre #EngellilikHakları #IVRentesi #schweiz #schwiiz #aargau #suisse #svizzera #haber #avrupa #

Haberin Devamını Oku
Reklam

Trendler