Magazin
Çekici Kadınlar Neden Daha Uzun Süre Bekar Kalıyor? Harvard Araştırması Şaşırtıcı Sonuçlar Sunuyor
Harvard Üniversitesi’nin araştırmasına göre, çekici kişiler genellikle daha uzun süre bekar kalıyor. Christine Ma-Kellams, Margaret Wang ve Hannah Cardiel tarafından yapılan dört ayrı çalışma, fiziksel çekicilik ile ilişki durumu arasındaki bağlantıyı inceledi ve ilginç bir sonuç elde etti: Çekici kadınlar ortalama olarak daha uzun süre bekar kalıyorlar.
İlk çalışmada, lise yıllıklarında çekici olarak değerlendirilen kişilerin, evliliklerinde daha kısa süre kaldığı ve daha fazla boşandığı belirlendi. Diğer araştırmalarda, katılımcılara ünlü kişilerin fotoğrafları gösterilerek çekiciliklerine göre sıralama yapmaları istendi. Bu çalışmalarda, çekici kişilerin ilişkilerinin daha zor ve kısa sürdüğü ortaya çıktı. Harvard ekibi, bu fenomeni bilinmeyen kişilerin fotoğraflarında da gözlemledi.
Özellikle dikkat çekici bir bulgu, çiftlerin fotoğraflarına bakarak kişileri çekiciliklerine göre sıralamalarıydı. Bu sıralamada, daha çekici olan partnerin, daha az çekici olan partnerden daha fazla kişiyi cazip bulduğu görüldü. Bu durum, çekici kişilerin daha çekici alternatifler bulduklarında ilişkilerini daha çabuk sonlandırabileceğini gösteriyor.
Çekici kadınlar genellikle sadece geçici ilişkiler için tercih ediliyor. Araştırma, çekici kişilerin ilişkilerde daha fazla sorun yaşadığını, ilişkilerinin daha hızlı sona erdiğini ve ideal eşlerini bulmada daha kötü bir şansa sahip olduklarını ortaya koydu. Özellikle güzel kadınlar için bu durum daha belirgin; bu kadınlar çok sayıda erkek tarafından beğenilmesine rağmen uzun süreli ilişkilerde genellikle şansları daha düşük oluyor.
Erkekler, çekici kadınlarla birlikte olmanın kendilerini yetersiz hissettirebileceğinden çekimser davranabiliyor. Ayrıca, yüksek zekaya ve başarılı bir kariyere sahip bir kadın, erkeklerin bu kadınla iletişime geçme cesaretini kırabiliyor. Birçok erkek, böyle bir kadının zaten bir ilişkisi olduğunu varsayabiliyor.
Uzun vadeli ilişkiler için, bir erkek beyininde çekici kadınlar genellikle değerlendirilmez. Bunun nedeni, rekabetin fazla olması ve eğer kadın zaten çekici bir erkekle birlikteyse, bu erkeğin ilişkiyi uzun süre sürdürme eğiliminde olmaması olabilir. Çevrimiçi flört uygulamalarındaki fazla seçenekler bu durumu daha da karmaşık hale getirebilir. Sonuç olarak, çekici kadınlar genellikle sağlam bir partner bulmak için beklentilerini düşürmek zorunda kalıyorlar.
#GüzelKadınlar #BekarKalma #Çekicilik #İlişkiSorunları #HarvardAraştırması #BilimselAraştırma #İlişkiDinamikleri #GüzellikVeİlişki #KadınVeErkek #PartnerBulmaZorluğu #evlenme #evlilik #partnerbulma #tanışma #kadınbulma #erkekbulma #isviçre #avrupa #haber
Gündem
HER BEŞ KADINDAN BİRİ GÜZELLİK İÇİN ÖMÜRLERİNDEN VAZGEÇMEYE HAZIR
Küresel Araştırma: Kadınlar Üzerindeki Güzellik Baskısı ve Bedeli
Dove tarafından yapılan bir küresel araştırma, kadınların güzellik standartlarına uyum sağlamak için nelere katlanabileceğini gözler önüne serdi. Araştırmaya göre, her beş kadından biri “ideal güzellik” anlayışına ulaşabilmek için ömründen beş yıl feragat etmeye hazır. Özellikle 18-24 yaş arası genç kadınların yarısı, güzellik uğruna bir yıl veya daha fazlasını kaybetmeyi göze alıyor.
Araştırma, 10-84 yaş aralığında 33 binden fazla kişiyle gerçekleştirilirken, kadınların kendi görünümleri, güzellik standartları ve bu standartların dayatıldığı güzellik endüstrisiyle ilgili tutumları detaylı bir şekilde incelendi.
GÜZELLİĞİN YÜKSEK BEDELİ
Araştırmaya katılan kadınların %61’i, toplumda “güzel” kabul edilen kişilerin daha fazla fırsata sahip olduğunu düşünüyor. Bu oran, 2004 yılındaki benzer bir çalışmada %46’ydı. Katılımcılar arasında her beş kadından biri, güzellik standartlarına uymak için hayalindeki işinden bile vazgeçebileceğini belirtti. Ayrıca, genç kadınların %30’u daha iyi bir görünüme sahip olmak uğruna okulda aldıkları yüksek notlardan vazgeçmeyi kabul ediyor.
Kadınların güzellik harcamaları da bu baskıyı ortaya koyuyor. Her 10 kadından biri güzellik ürünlerine yiyecek masraflarından daha fazla bütçe ayırırken, üç kadından biri dışarıda eğlenmek yerine bu harcamalara öncelik tanıyor.
BATILI GÜZELLİK STANDARTLARI VE ETKİLERİ
Araştırma, güzellik algısının hala büyük ölçüde Batı merkezli olduğunu gösteriyor. Çoğu kadın, “sağlıklı, genç, zayıf ve kıvrımlı” olmanın ideal güzellik ölçütleri arasında yer aldığını düşünüyor. Ancak etnik kökenli kadınlar bu standartlardan daha farklı şekillerde etkileniyor. Örneğin, “Woman of Colour” olarak tanımlanan kadınların %50’ye yakını daha açık bir ten rengine sahip olmayı arzularken, bu oran beyaz kadınlar arasında çok daha düşük.
Cilt beyazlatıcı ürünlerin küresel pazar büyüklüğü de bu baskının bir göstergesi. 2022 yılında bu ürünlerin toplam pazar değeri 9,9 milyar dolara ulaşırken, 2030 yılına kadar bu rakamın 14,57 milyar dolara çıkması bekleniyor.
YAŞLI KADINLARIN GÖRÜNMEZLİĞİ
Yaşlı kadınlar, güzellik algısı karşısında daha büyük bir dışlanma yaşıyor. Reklam ve medya sektöründe yaşlı kadınların temsili oldukça düşük. Bu durum, anti-aging ürünlerine olan talebin büyümesiyle de kendini gösteriyor. 2021 yılında bu ürünlerin toplam pazar değeri 62 milyar dolarken, 2027 yılında bu rakamın 93 milyar dolara ulaşacağı tahmin ediliyor.
REKLAM VE SOSYAL MEDYA BASKISI
Kadınların %73’ü, reklamların gerçekçi olmayan güzellik standartları yarattığını ifade ediyor. Özellikle sosyal medya, bu baskıyı artıran en önemli unsurlardan biri. Araştırmaya göre, kadınların üçte ikisi sosyal medyanın belirli bir görünüme sahip olma baskısını artırdığını düşünüyor. Ayrıca, kadınların %35’i sosyal medyada gördüklerinden dolayı görünüşlerini değiştirme ihtiyacı hissettiklerini belirtiyor.
KENDİNE GÜVEN VE KABUL GÖRÜYOR
Tüm bu baskılara rağmen olumlu gelişmeler de var. Kadınların %74’ü, her yaşta güzel olunabileceğine inanıyor. %69’u ise farklı vücut tiplerinin de güzel olabileceğini düşünüyor. Genç kızlar arasında ise kendine güvenin arttığı görülüyor. Araştırma, gençlerin aynaya baktıklarında kendilerini daha az eleştirdiğini ve daha olumlu hissettiğini ortaya koyuyor.
Kadınların geleceğe dair umutlu oldukları da belirtiliyor. Gençler, herkesin vücut tipi, etnik köken veya cinsiyet fark etmeksizin eşit fırsatlara sahip olduğu bir dünyada yaşamayı hayal ediyor.
Bu araştırma, güzellik baskısının hala güçlü olduğunu ama kadınların kendi değerlerini keşfetmeye ve daha geniş bir güzellik anlayışını benimsemeye başladığını gösteriyor.
Gündem
TÜRK SANAT ENSTİTÜSÜ İSVİÇRE’DE UNUTULMAZ BİR KONSERE İMZA ATTI
8 Aralık 2024 tarihinde Türk Sanat Enstitüsü İsviçre, farklı ve keyifli bir konsere daha ev sahipliği yaptı. Biletlerin iki hafta önceden tükendiği etkinlikte, ayakta izleyenlerin yoğunluğu dikkat çekti. “Her Telden Nağmeler” konseptiyle düzenlenen konserlerin üçüncüsü, seyircilerden büyük alkış topladı.
Etkinlikte, T.C. Zürih Türk Başkonsolosluğu Konsolosu Furkan Yılmaz, sivil toplum kuruluşlarının başkanları ve İsviçre’nin değerli simaları da yer aldı. Türk Sanat Enstitüsü dansçıları ile TK Zug ekibinin sahnelediği gösteriler, konsere görsel bir şölen kattı.
Türk Sanat Enstitüsü İsviçre’nin Başkanı ve Eğitmeni Mert Özkan, gecede yaptığı açıklamada, 18 Mayıs 2025 ve 14 Aralık 2025 tarihlerinde düzenlenecek iki büyük konserin müjdesini de verdi.
Türk sanatının İsviçre’deki temsilcisi olarak adından sıkça söz ettiren Türk Sanat Enstitüsü, bir kez daha kültürel bir köprü oluşturmayı başardı.
İsviçre
“EMILIA PÉREZ” AVRUPA’NIN EN İYİ FİLMİ SEÇİLDİ
İsviçre’nin Luzern kentinde düzenlenen 37. Avrupa Film Ödülleri’nde, “Emilia Pérez” yılın en iyi filmi seçildi. Jacques Audiard’ın yönettiği müzikal komedi, senaryo ve yönetmenlik dallarında da ödül kazandı.
ÖDÜL TÖRENİNDE PARLAYAN İSİMLER
Başrol oyuncusu Karla Sofía Gascón, filmdeki performansıyla “En İyi Kadın Oyuncu” ödülüne layık görüldü. Bunun yanı sıra film, en iyi kurgu dalında da ödül aldı.
“Emilia Pérez”, bir Meksikalı kartel liderinin cinsiyet geçiş sürecini ve yeni kimliğiyle saklanmasını konu alıyor. Filmin oyuncu kadrosunda ünlü pop yıldızı Selena Gomez de yer alıyor.
AVRUPA’NIN EN İYİ ERKEK OYUNCUSU: ABOU SANGARE
En iyi erkek oyuncu ödülünü, “L’Histoire de Souleymane” filmindeki performansıyla Abou Sangare kazandı. Paris sokaklarında yemek teslimatı yaparken hayatını sorgulayan bir sığınmacıyı canlandıran Sangare, gerçek yaşam hikayesini yansıtan bu filmle dikkat çekti. Ancak, mülteci statüsündeki oyuncu ödül törenine katılamadı.
WIM WENDERS’A YAŞAM BOYU BAŞARI ÖDÜLÜ
Ünlü Alman yönetmen Wim Wenders, yaşam boyu başarı ödülüne layık görüldü. Törende yaptığı konuşmada, Avrupa’nın kültüre daha fazla önem vermesi gerektiğini vurguladı ve sinemanın insanları duygusal olarak birleştirme gücüne sahip olduğunu ifade etti.
“NO OTHER LAND” EN İYİ BELGESEL
Palestine-İsrail ortak yapımı olan “No Other Land”, en iyi belgesel ödülünü kazandı. Film, Batı Şeria’da Filistinlilerin zorla tahliye edilmesini konu alıyor. Törene katılamayan yapımcılar, Avrupa’ya Gazze’deki çatışmaların durması için çağrıda bulundu.
İSVİÇRE’NİN UMUDU SONUÇSUZ KALDI
Wallisli yönetmen Claude Barras, animasyon filmi “Sauvages” ile yarışsa da ödül alamadı.
ÖNEMİ VE GELECEĞİ
Avrupa Film Ödülleri, Avrupa sinemasının en prestijli ödüllerinden biri olup, Amerikan Oscar’larının Avrupalı eşdeğeri olarak görülüyor. Gelecek yıl ödül töreni Berlin’de düzenlenecek.
-
E-Dergi11 ay önce
İsviçre’nin Sesi Şubat 2024
-
Ekonomi10 ay önce
İsviçre’de Maaş Dengesi: Ortalama bir Kişinin Maaşı 6788 CHF
-
Yaşam9 ay önce
Kıskanç Kaynana Belirtileri: Gözden Kaçırmamanız Gereken 10 İşaret
-
İsviçre11 ay önce
Dünyanın En İyi Sağlık Kurumları: İlk 250 Hastane Sıralamasında İsviçre’den 10 Hastane
-
Dünya2 ay önce
META’NIN COVİD-19 AŞILARIYLA İLGİLİ YANILTICI BİLGİ KARARI: İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ KISITLIYOR MU?
-
Gündem2 ay önce
ERDOĞAN KARŞITI PAYLAŞIMLARI SIĞINMA BAŞVURUSUNDA HAKLI GEREKÇE OLARAK GÖRÜLMEDİ
-
Gündem2 ay önce
TÜRKİYE’DEN GELEN SIĞINMA BAŞVURULARINA GETİRİLEN SERT UYGULAMALARA TEPKİ
-
Kültür Sanat1 yıl önce
Ferdi Tayfur’un Mücadele Dolu Hikayesi: Şeker Hastalığı ve Organ Nakli