Yaşam
Denizaltı Keşiflerinde Yeni Dönem: uOne İnsanların Dalamadığı Yerlere Dalıyor

Artan otomasyon ve teknolojik yenilikler çağında, insan dalgıçlarının şimdiye kadar gerçekleştirdiği zahmetli ve riskli görevleri üstlenebilecek bir denizaltı robotu olan uOne, yakın gelecekte hayatımıza girebilir. Belçika merkezli uWare Robotics tarafından geliştirilen bu otonom denizaltı aracı (AUV), denizaltı araştırmalarını ve keşiflerini yeniden tanımlıyor.
Ancak uOne sıradan bir AUV değil. Sekiz motorla donatılmış kompakt bir gövdeye sahip olması, uOne’un sabit kalıp serbestçe her yöne hareket edebilmesini sağlar. Geleneksel AUV’lere göre, uOne, genellikle uzaktan kumandalı denizaltı araçlarında bir engel oluşturan rahatsız edici kablolar olmadan özgürce hareket edebilir.
uOne’u eşsiz kılan şey, su altında hassas veri toplama ve inceleme yeteneğidir. Yüksek çözünürlüklü kameralar ve sıcaklık ile asılı maddeleri ölçme gibi bir dizi sensörle donatılmış olarak, araç, boru hatları, deniz üstü rüzgar enerjisi tesisleri ve liman rıhtımları gibi nesnelerin detaylı denizaltı haritalarını oluşturur.
Toplanan veriler kablosuz olarak iletilir ve izlenen nesnelerin dijital modellerinin oluşturulması için kullanılabilir. Bu “dijital ikizler”, mühendislerin ve teknisyenlerin bakım ve onarımları hassas bir şekilde planlamasına ve gerçekleştirmesine olanak tanır.
uOne, kompakt ve taşınabilir bir yapıya sahiptir, 40x40x50 santimetre boyutlarında ve 15 kilogram ağırlığındadır. Kompakt boyutuna rağmen, beş kilograma kadar yük taşıyabilir ve saatte 5,5 kilometre maksimum hıza ulaşır. İki saatlik bir işletme süresi sunan bir bord aküsüyle, uOne son derece verimlidir ve pilin değiştirilebilir olması nedeniyle hızla tekrar kullanıma hazır hale gelir.
uOne’un tanıtımı, sualtı teknolojisinde bir kilometre taşını işaret ediyor ve denizaltı muayene ve veri toplama operasyonlarının verimliliğini ve güvenliğini önemli ölçüde artırmayı vaat ediyor. Hassas veri toplama ve tehlikeli görevleri üstlenme yeteneğiyle uOne, sualtı dünyasının keşfi ve araştırması için yeni bir standart belirliyor.
Gündem
MİGROLİNO ZÜRİH ŞUBESİNDEN YENİ UYGULAMA: MAYO VE BİKİNİYLE GİRİŞE YASAK

Okuma süresi: 3 dakika
Zürih’in merkezi noktalarından Sihlquai’de yer alan Migros Grubu’na bağlı Migrolino şubesi, sıcak yaz günlerinde artan müşteri yoğunluğu ve hijyen sorunları nedeniyle dikkat çeken bir uygulamaya imza attı. Artık mağazaya sadece uygun şekilde giyinmiş müşteriler kabul ediliyor. Üstsüz, bikini ya da mayo ile içeriye giriş kesin olarak yasaklandı.
Mağaza girişine yerleştirilen yeni uyarı tabelasında, “Lütfen mağazaya yalnızca uygun kıyafetle (üst ve alt giyim) giriniz” ifadesi yer alıyor. Tabelada ayrıca bikini, mayo ve çıplak üst vücut sembolleri çarpı işaretiyle gösterilerek kural görsel olarak da pekiştiriliyor.
“ISLAK MAYO, ÇIPLAK ÜST, ÇIPLAK AYAKLA GELENLER OLUYORDU”
Konuyla ilgili açıklama yapan Migros sözcüsü Prisca Huguenin-dit-Lenoir, mağazaya son günlerde doğrudan Limmat Nehri’nden çıkan, ıslak mayo ve çıplak ayakla gelen çok sayıda müşterinin girdiğini belirtti. “Bu durum hem hijyen hem de güvenlik açısından ciddi sorunlara yol açtı. Personel zemini sürekli kurutmak zorunda kaldı. Ayrıca kayma tehlikesi söz konusuydu,” diyerek alınan önlemin gerekçesini paylaştı.
Kadın müşterilerin de bikini ya da mayo ile mağazaya girişlerinin uygun bulunmadığını aktaran Huguenin-dit-Lenoir, “En azından üzerlerine bir tişört giymelerini bekliyoruz,” dedi.
HİJYENİN ÖTESİNDE BİR SAYGI MESELESİ
Yeni uygulamanın sadece hijyen değil, aynı zamanda saygı ve görgü kuralları açısından da önemli olduğu vurgulandı. “Tatil otellerindeki restoranlarda bile mayoyla yemek yenmesine izin verilmez. Burada da benzer bir hassasiyet bekliyoruz,” diyen Huguenin-dit-Lenoir, alınan önlemlerin bir kıyafet zorunluluğundan ziyade sağduyu çağrısı olduğunu ifade etti. Ayrıca bu adımın, mağaza çalışanlarına duyulan saygının da bir yansıması olduğu belirtildi.
TİŞÖRT YOKSA SERVİS DE YOK!
Söz konusu Migrolino şubesi, Zürih’in popüler yüzme noktalarından biri olan Limmat Nehri’nin tam karşısında yer alıyor. Nehirde botla gezinti yapan çok sayıda kişi, doğrudan gömleksiz şekilde mağazaya uğramayı alışkanlık haline getirmişti. Ancak mağaza yönetimi bu duruma net bir yanıt verdi: “Tişört yoksa servis de yok.”
Yetkililer, Migrolino’nun bir yüzme alanı büfesi (badi kiosk) olmadığını, günlük market alışverişi için hizmet verdiğini açıkça belirtiyor.
DİĞER MARKETLER NE YAPIYOR?
Benzer durumlar karşısında diğer perakende zincirleri ise daha esnek bir yaklaşım sergiliyor. Denner sözcüsü Thomas Kaderli, bu tür olayların nadir yaşandığını, ancak gerektiğinde personelin müşteriyle doğrudan iletişime geçtiğini ifade etti. Coop yetkilileri, benzer olayların nadiren görüldüğünü ve müşterilerin genellikle sağduyulu davrandığını belirtti. Valora ise, “Saygılı bir alışveriş ortamı için uygun kıyafet elbette önemlidir” açıklamasını yaptı.
SERİNLİĞİN ARDINDAN UYGUN GİYİM
Zürih’te yaz aylarının getirdiği sıcaklıklarda Limmat’ta serinlemek elbette cazip olabilir. Ancak alışveriş öncesi en azından bir tişört giymek, hem mağaza kuralları hem de toplumsal nezaket açısından artık bir gereklilik. Migrolino’nun mesajı net: “Serinleyin, ama saygılı olun.”

Avrupa
BURKİNİ VE BOL ŞORTLAR YASAKLANDI

LÖRRACH – Baden-Württemberg eyaletindeki bazı yüzme havuzlarında yeni bir mayo düzenlemesi yürürlüğe girdi. Lörrach ve Müllheim şehirlerindeki açık havuzlarda bol şortlar, cepli mayo altları ve burkini gibi vücudu tamamen örten kıyafetler yasaklandı. Gerekçe: Hijyen ve havuz temizliği.
Parkschwimmbad Lörrach yöneticilerine göre birçok genç erkek, mayo altına iç çamaşırı giyerek havuza giriyordu. Cepli bol şortlarda ise sıkça kirli mendil gibi hijyen açısından risk taşıyan nesneler bulunuyordu. Bu nedenle sadece sentetik kumaştan üretilmiş, vücuda tam oturan ve kısa mayo modellerine izin veriliyor. Pamuklu kumaşlardan üretilen mayolar ise artık yasaklandı.
KADINLAR İÇİN YENİ KISITLAMALAR
Yeni düzenlemeye göre kadınlar da sadece dirseğe ve diz üstüne kadar olan dar mayo modelleriyle havuza girebilecek. Burkini ve benzeri tüm vücudu örten mayo türleri artık yasak. Havuz yönetimi açıklamasında, “Mayolar sentetik kumaştan, opak olmalı ve mahrem yerleri tamamen kapatmalı” ifadeleri kullanıldı. Kurallara uymayanlar havuzdan çıkarılacak.
ELEŞTİRİLER VE DESTEKLER
Yeşiller Partisi (Die Grünen), uygulamayı sert şekilde eleştirdi. Markgräflerland bölge teşkilatından yapılan açıklamada, “Bu kurallar inancı gereği tüm vücudunu örtmek isteyen kadınları dışlıyor ve ayrımcılığa yol açıyor” denildi.
Öte yandan Alman Polis Sendikası’ndan Manuel Ostermann, sosyal medya hesabında kararı destekleyerek, “Bu karar, kadınların bireysel özgürlüğü açısından güçlü bir sinyaldir” dedi. Ostermann ayrıca, havuzlardaki cinsel taciz vakalarının önemli bir kısmının yabancı uyruklu kişiler tarafından işlendiğini iddia ederek, bu kişilerin dar mayo giymekten kaçınma eğiliminde olduğunu savundu.
BELEDİYEDEN AÇIKLAMA: “KURALLAR HERKES İÇİN GEÇERLİ”
Lörrach Belediyesi Sözcüsü Alexander Fessler, yeni kuralların yürürlüğe girmesinden bu yana şikâyetlerin azaldığını belirtti. “Yeni mayo düzenlemesi, cinsiyet ve dini inanç gözetmeksizin tüm ziyaretçiler için geçerli. Cinsel tacizi önleyip önlemeyeceğini söylemek zor ama memnuniyet bildiren çok kişi var” dedi.
Yeni kurallar yalnızca Lörrach’taki Parkschwimmbad’da değil, Müllheim’deki açık havuzda da geçerli. Eyaletteki diğer havuzlarda da benzer düzenlemeler gündemde.


Türkiye
20 YILDA ÇEYREK ALTININ GERİ ÖDEMESİ

28 TL’DEN 7 BİN TL’YE, 28 FRANK’TAN 139 FRANK’A
📅 6Temmuz 2025 | Haber: Cemil Baysal
⏱️ Okuma süresi : 2 dakika
Bir düğünde 2005’te takılan bir çeyrek altın, 20 yıl sonra aynı ailelerin çocuklarının düğününde “iade-i takı” geleneğiyle geri takılıyor. Yalnızca nezaket jesti gibi görünen bu alışveriş, iki nesil arasındaki ekonomik uçurumu gözler önüne seriyor.
Yıl | Çeyrek Altın (TL) | 1 CHF (TL) | Çeyrek Altın (CHF) |
---|---|---|---|
15 Temmuz 2005 | 28,71 | 1,03 | ≈ 27,9 |
4 Temmuz 2025 | 7 005 | 50,25 | ≈ 139,4 |
📈 Ne Değişti?
- TL bazında değer 244 kat arttı.
- Frank bazında yaklaşık 5 kat yükseldi: 27,9 Fr. → 139,4 Fr.
- 2005’te 1 Frank ≈ 1 TL’ydi; bugün 1 Frank 50 TL’yi aştı.
🎁 “Takı”nın Gerçek Bedeli
2005’te çocuğu evlenen ve çocuğuna bir çeyrek altın takılan baba, o gün çantasında sadece 28 Frank(yaklaşık 28 TL) eksiltti.
2025’te aynı ailenin çocuğu, o jesti iade etmek istiyor. Aynı çeyrek altın için bu kez tam 139 Frank (≈ 7 000 TL) cebinden çıkıyor.
Aradaki 111 Frank (≈ 5 500 TL) fark, altının enflasyona karşı dayanıklılığını – aynı zamanda Türk Lirası’nın alım gücündeki erimeyi – çıplak biçimde ortaya koyuyor.
💸 Kimin Cebi Yandı?
- 2005’teki davetli, bugünün rakamlarıyla 28 Frank’lık altın takmıştı.
- 2025’te aynı jesti yapan davetli, 139 Frank ödemek zorunda.
- Gelenek, iki kuşak arasında beş katlık maddi yük yaratmış durumda.
🧠 Uzman Yorumu
Finans analistleri, “iade-i takı”nın salt bir nezaket göstergesi olmadığını vurguluyor:
- Altının “enflasyona karşı kalkan” oluşu, uzun vadede kazananın altın sahibi olduğunu kanıtlıyor.
- Öte yandan güncel fiyatlar, altınla borçlanmayı ve düğün masraflarını tarihte görülmemiş ölçüde pahalı kılıyor.
💬 Sonuç
Geleneksel takı kültürü, kültürel bağları güçlendirmeye devam ederken, artan maliyetler aile bütçeleri üzerinde ciddi baskı yaratıyor. Bugün çeyrek altın takmak, artık sadece bir jest değil; geçmişle bugünün ekonomik makasının da simgesi.

-
E-Dergi1 yıl önce
İsviçre’nin Sesi Şubat 2024
-
Ekonomi1 yıl önce
İsviçre’de Maaş Dengesi: Ortalama bir Kişinin Maaşı 6788 CHF
-
İsviçre1 yıl önce
Dünyanın En İyi Sağlık Kurumları: İlk 250 Hastane Sıralamasında İsviçre’den 10 Hastane
-
Yaşam1 yıl önce
Kıskanç Kaynana Belirtileri: Gözden Kaçırmamanız Gereken 10 İşaret
-
Gündem8 ay önce
ERDOĞAN KARŞITI PAYLAŞIMLARI SIĞINMA BAŞVURUSUNDA HAKLI GEREKÇE OLARAK GÖRÜLMEDİ
-
Dünya8 ay önce
META’NIN COVİD-19 AŞILARIYLA İLGİLİ YANILTICI BİLGİ KARARI: İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ KISITLIYOR MU?
-
Gündem7 ay önce
TELEGRAM’DA ŞOK EDEN GRUPLAR: TECAVÜZ AĞLARI VE K.O. DAMLALARI
-
Gündem8 ay önce
TÜRKİYE’DEN GELEN SIĞINMA BAŞVURULARINA GETİRİLEN SERT UYGULAMALARA TEPKİ