Sosyal Medya

Gündem

12.000 BEKLEYEN SIĞINMA ( ASYL) BAŞVURUSU

yazar

Yayınlayan

on

FEDERAL HÜKÜMET NE YAPMAK İSTİYOR?

Başvuru Süreçlerinde Artış ve Mevcut Durum

İsviçre’de sığınma başvurularının sayısı son yıllarda önemli bir artış göstermiştir. Şu anda yaklaşık 12.000 başvuru, İsviçre Göçmenlik Dairesi’nin (SEM) onayını bekliyor. Bu durum, başvuruların arttığını ve mevcut sistemin yetersizliğini gözler önüne seriyor. Hükümet, başvuru süreçlerinin hızlandırılması için yeni planlar üzerinde çalışırken, tartışmalar siyasi arenada giderek büyüyor.

Başvuru Süreçlerinde Artan Maliyet ve Zorluklar

Sığınma başvurularının sayısındaki artış, başvuru süreçlerinin hızla tamamlanmasını zorlaştırıyor. Bu yılki 12.000 başvurunun bekleme süresi uzadıkça, yalnızca başvuru sahipleri değil, aynı zamanda devlet de büyük bir mali yük altına giriyor. SEM, bu başvuruların işleme alınması için yılda yaklaşık 216 milyon frank harcıyor. Bunun yanı sıra, başvuruların büyük çoğunluğu olumsuz sonuçlanmakta ve başvuru sahipleri, geri gönderilme kararlarını beklerken uzun süre İsviçre’de kalmak zorunda kalıyor. Bu durum, başvuru sahiplerinin yaşam koşullarını zorlaştırırken, ekonomik açıdan da bir yük haline geliyor.

Başvuru Süreçlerinin Hızlandırılması Gerekliliği ve Riskleri

Başvuru süreçlerinin hızlandırılması gerektiği, başvuru sahiplerinin belirsiz bekleyişlerinin sona erdirilmesi açısından önemli bir adım olarak görülse de, bu hızlandırma süreçlerinin bazı olumsuz sonuçlara yol açabileceği konusunda ciddi kaygılar bulunmaktadır.

Federal Hükümetin Yeni Planı ve Eleştiriler

İsviçre hükümeti, başvuru süreçlerinin hızlandırılması için reform önerileri sundu. Bu plan, başvuruların daha hızlı sonuçlanmasını sağlayarak, hem maliyetleri düşürmeyi hem de başvuru sahiplerine belirsizlikten kurtulmuş bir süreç sunmayı hedefliyor. Hükümet, başvuru sahiplerinden sürecin hızlandırılması adına daha sıkı bir işbirliği bekliyor. Ancak bu öneri, eleştirmenler tarafından sığınmacıların haklarının ihlal edilmesi riski taşıyan bir hızlandırma olarak değerlendiriliyor.

Savunmasız Gruplar ve Adaletin Sağlanması

Başvuruların hızlandırılmasının, özellikle savunmasız gruplar üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceği düşünülmektedir. Hızlı kararlar, başvuru sahiplerine adil bir değerlendirme yapılmadan geri gönderilmelerine yol açabilir. Hızlandırılmış başvuru süreçleri, yasal haklarına saygı gösterilmesi gereken bireyler için sorun yaratabilir. Bu noktada, başvuruların hızlandırılmasının yalnızca maliyetleri düşürmeyi değil, aynı zamanda insani değerlerin de korunmasını gerektirdiği görüşü öne çıkıyor.

Siyasi Görüş Ayrılıkları: Sağ ve Sol Arasında Sert Tartışmalar

Sığınma başvurularının hızlandırılması önerisi, İsviçre’nin siyasi partileri arasında büyük bir tartışma yarattı. Sol görüşlü partiler, bu hızlandırmanın sığınmacıların haklarını zedeleyeceğini savunurken, sağcı ve orta sağcı partiler, başvuruların hızlandırılmasının gerekli olduğunu ve uzun vadede daha etkili sonuçlar doğuracağını belirtiyor.

Sosyal Demokrat Parti (SP) ve Eleştirileri

Sosyal Demokrat Parti (SP), başvuru süreçlerinin hızlandırılmasının “yavaşça yapılan bir sertleştirme” olduğunu savunuyor. Thurgau kantonundan SP milletvekili Nina Schläfli, hızlandırmanın sığınmacıların ve özellikle savunmasız grupların haklarını kısıtlayacağını öne sürüyor. Schläfli, başvuruların hızla reddedilmesi durumunda adaletin sağlanamayacağını ve yalnızca olumsuz sonuçlar doğuracağını vurguluyor.

Orta Sağcı Parti “Die Mitte” ve Savunmaları

Orta sağcı “Die Mitte” partisi milletvekili Nicoló Paganini, başvuru süreçlerinin hızlandırılmasının yalnızca maliyetleri düşürmekle kalmayıp, başvuru sahiplerine netlik sağlayacağını ve sürecin sonunda hızlı bir karar almanın hem başvuru sahipleri hem de devlet için faydalı olacağını savunuyor. Paganini’ye göre, hızlı kararlar sığınmacıların daha kısa sürede güvenli bir çözüme ulaşmalarını sağlayacak.

Sağcı Halk Partisi (SVP) ve Sığınma Sistemi Reformu

Sağcı Halk Partisi (SVP), başvuruların hızlandırılmasını yüzeysel bir çözüm olarak değerlendiriyor ve İsviçre’nin göçmenlik sisteminin köklü bir şekilde reforme edilmesi gerektiğini ifade ediyor. SVP, başvuruların hızlandırılmasının yeterli olmayacağını, sığınmacıların doğru ve adil bir şekilde değerlendirilmesi gerektiğini vurguluyor.

Haberin Devamını Oku
Yorum Yapın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

BIEL BE: CİNSEL SALDIRI SUÇLAMALARINA RAĞMEN, TAKSİ ŞOFÖRLERİNİN ÇALIŞMAYA DEVAM ETMESİNE TEPKİ

yazar

Yayınlayan

on

By

Biel BE’de, iki taksi şoförü, yolcularına yönelik cinsel saldırılar nedeniyle suçlu bulunmalarına rağmen hala taksi şoförlüğü yapmaya devam ediyor. Birinin kararı henüz kesinleşmemişken, diğerinin mahkumiyeti yerel mahkemede itirazla karşılaşmış durumda.

İlk Olay: Kadın Yolcuya Saldırı

İlk olay, Ağustos 2021’de meydana geldi. Bir taksi şoförü, bir kadın yolcunun uyluk kısmını elle okşadı ve ardından kadını zorla tutarak, kadının direnmeye çalışması üzerine onu kollarından tutarak bir el feneriyle başına vurdu. Kadın, sonunda kendini serbest bırakmayı başardı ve ertesi gün şikayette bulundu.

Olayın ardından, şoför; zorbalık, basit yaralama ve cinsel taciz suçlarından mahkum edildi. Şoför itirazda bulunarak, kararın yeniden gözden geçirilmesini istedi. Mahkeme, şoförü 110 günlük para cezasına çarptırdı, ancak kararın kesinleşmesi için hala süreç devam ediyor. Mahkum edilen şoförün halen taksi şoförlüğü yapmasına izin verildi.

İkinci Olay: Cinsel Saldırı Tekrarı

Altı ay sonra, başka bir taksi şoförü benzer bir suçtan suçlu bulundu. Bu sefer, şoför, yolcusunun ön kapıdan araca binmesini istemiş ve ona soğuk olduğu bahanesiyle elini tutmuş, ardından kadını dizinden, uyluğundan, yüzünden, boynundan ve göğsünden elle taciz etmiştir. Taksi yolculuğu sırasında şoför, kadına cinsel ilişki teklif etmiş, ancak kadın bunu reddetmiş ve yolculuk sırasında defalarca kendisini savunmuştur. Kadın, olayın ardından şikayette bulunmuş, şoför suçlu bulunmuş ancak kararı itirazla reddedilmiştir. Mahkeme, itirazı geri çekmiş kabul ederek, şoförün işine devam etmesine onay vermiştir.

Yasal Çerçeve ve Taksi Lisansı Yönetmeliği

Kanton Bern’in yerel yönetmeliğine göre, taksi şoförlerinin 6 aydan fazla hapis cezası veya 180 günden fazla para cezası almaları durumunda, karar kesinleştikten sonra 14 gün içinde ilgili makamlara bildirilmesi gerekmektedir. Ancak şoförlerin suçları bu seviyenin altında kalırsa, lisansları yalnızca çok ağır suçlamalar söz konusu olduğunda iptal edilebilir. Yine de, mahkeme ve belediye yetkilileri arasında otomatik bir bilgi aktarımı bulunmadığı için, söz konusu taksi şoförlerinin lisans durumu hakkında herhangi bir değişiklik yapılmamış görünmektedir.

André Glauser, şehir güvenliği yetkilisi, “Eğer cezalar bu eşiği geçerse, şoförün lisansını iptal ederiz. Ancak daha düşük cezalar durumunda, belirli koşullara göre lisans iptal edilebilir,” demektedir.

Toplumda Endişe

Bu olaylar, birçok vatandaşın taksi hizmetlerine duyduğu güveni sorgulamalarına yol açtı. Bir yargıç, davada yaptığı yorumda, “Kızlarımıza eve taksiyle gitmelerini söylüyoruz çünkü onları tehlikelerden korumak istiyoruz. Ama ya burada bile kendimizi güvende hissedemiyorsak?” ifadelerini kullanmıştır.

Haberin Devamını Oku

Gündem

WANGEN BEI OLTEN’DE MESCİDE SALDIRI: PENCERE CAMI KIRILDI, POLİS TANIK ARIYOR

yazar

Yayınlayan

on

By

01.02.25 | Polisiye Haberler

Wangen bei Olten’de, 1 Şubat 2025 Cumartesi günü sabaha karşı, kimliği belirsiz kişiler tarafından mescide patlayıcı maddeler atıldı ve taşlar fasaşa doğru fırlatıldı. Olayda bir pencere camı hasar gördü.

Olay, 1 Şubat 2025 tarihinde saat 03:00 civarında, Wangen bei Olten’deki Industriestrasse üzerinde meydana geldi. Henüz kimliği tespit edilemeyen kişiler, mescide patlayıcı maddeler fırlatıp taşlarla binanın cephesine saldırdı. Saldırı sonucu mescide ait bir pencere camı kırıldı.

Polis, olayın faillerini belirlemek amacıyla soruşturma başlatırken, ilk bulgulara göre saldırıyı gençlerin gerçekleştirdiği tahmin ediliyor. Saldırganlar, polis olay yerine ulaşmadan önce kayıplara karıştı.

Tanık Aranıyor

Bu olayla ilgili bilgi sahibi olan ya da saldırganların kimliğine dair herhangi bir ipucu veren kişilerin, Solothurn Kanton Polisi ile iletişime geçmeleri rica edilmektedir. Telefon numarası: 032 627 81 17.

YASAL UYARI: Bu haberin tüm yayın hakları www.isvicreninsesi.ch sitesine aittir. İçerikler, izinsiz olarak kopyalanamaz, paylaşılmaz ve sosyal medya platformlarında içerik üretimi amacıyla kullanılamaz. İsviçre dışındaki paylaşımlarda, haberin linki kaynak gösterilerek kullanılabilir. Sosyal medya platformlarında, sayfamız @isvicreninsesi etiketlenmeden paylaşım yapılması yasaktır.

Haberin Devamını Oku

Gündem

LOZAN POLİSİ SİLAHSIZLANDIRILMAYACAK

yazar

Yayınlayan

on

By

Lozan Belediyesi, kentte silahsız bir polis biriminin oluşturulmasını öngören pilot projeyi kesin bir şekilde reddetti. Belediye, polisin silahlı olması gerektiğini vurgulayarak, güvenlik gerekçesiyle mevcut uygulamanın devam edeceğini açıkladı.

Pilot Proje Reddedildi
14 Ocak 2025’te Lozan Belediye Meclisi’nde kabul edilen öneri, belirli polis memurlarının silahsız görev yapmasını öngörüyordu. Yeşiller Partisi üyesi Ilias Panchard tarafından sunulan bu öneri, kamuoyunda büyük tartışmalara yol açmış, özellikle polis teşkilatı içinde ciddi endişelere neden olmuştu. Ancak Lozan Belediyesi, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, polisin silahlı kalacağını ve bu durumun hem polis memurlarının hem de halkın güvenliği için zorunlu olduğunu belirtti.

Polis Teşkilatı Memnun
Belediye, polis memurlarına gönderdiği resmi yazıda, Lozan şehir polisinin kantonal yasal çerçeveye uygun şekilde görev yapmaya devam edeceğini duyurdu. Açıklamada, kentte hâlihazırda silahsız görev yapan güvenlik görevlileri ve gece devriye ekipleri gibi birimlerin bulunduğu, ancak polis memurlarının görevlerini yerine getirebilmesi için silah taşımalarının elzem olduğu vurgulandı.

Halkın Görüşü Farklılık Gösterdi
Öneriye dair halk arasında farklı görüşler öne çıktı. Polis teşkilatı ve güvenlik uzmanları, silahsız bir polis fikrine kesinlikle karşı çıkarken, bazı Lozanlılar bu önerinin denenmeye değer olduğunu savundu. Ancak Lozan Belediyesi, mevcut güvenlik politikalarında herhangi bir değişiklik yapmayacağını belirterek tartışmalara son noktayı koydu.

Lozan’da güvenlik politikalarının geleceği yakından takip edilirken, belediyenin bu kararı polis teşkilatında memnuniyetle karşılandı.

Haberin Devamını Oku

Trendler