Sağlık
Menopoz Hâlâ Bir Tabu: Her İki Kadından Biri Bilgi Eksikliği ve Önyargılarla Mücadele Ediyor
Sessizlik, yanlış inanışlar ve toplumsal önyargılar… Menopoz, milyonlarca kadının yaşamında doğal bir dönemeç olmasına rağmen, hâlâ yeterince konuşulmayan bir konu. Yeni araştırmalar, kadınların neredeyse yarısının bu döneme dair doğru bilgiye ulaşmakta zorlandığını ve süreci yalnız hissettiklerini ortaya koyuyor.
Sessizlik bilgi eksikliğini besliyor
Menopoz genellikle “yaşlanma” veya “kaybetme” kavramlarıyla ilişkilendiriliyor. Bu algı, birçok kadını bu süreci gizli yaşamaya itiyor. Ancak uzmanlara göre sessizlik, yalnızca fiziksel değil, duygusal yükü de ağırlaştırıyor.
Kadın sağlığı uzmanı Dr. Laura Mendes, durumu şöyle özetliyor:
“Menopoz biyolojik bir süreçtir, bir son değil bir dönüşümdür. Ancak toplum bu konuda açık konuşmadıkça, kadınlar bilgi eksikliğiyle baş başa kalıyor.”
Yanlış inanışlar hâlâ yaygın
Son yıllarda yapılan uluslararası araştırmalar, menopozla ilgili ciddi bilgi boşlukları olduğunu gösteriyor. Kadınların yaklaşık dörtte biri, menopoz döneminde gebelik riskinin tamamen ortadan kalktığını sanıyor. Benzer şekilde, azımsanmayacak bir kesim bu dönemin cinsel yolla bulaşan hastalıklara karşı koruma sağladığına inanıyor — bu da sağlık açısından tehlikeli bir yanılgı.
Uzmanlar, bu tür yanlış bilgilerin hem eğitim hem de toplumsal iletişim eksikliğinden kaynaklandığını belirtiyor.
Dr. Mendes, “Kadınların bedenleri hakkında doğru bilgiye erişimi, genel sağlık okuryazarlığının bir parçası olmalı,” diyor. “Menopozu konuşmamak, kadın sağlığını görmezden gelmektir.”
Korku, yalnızlık ve yanlış yönlendirme
Birçok kadın, menopoz belirtilerini yaşadığında destek aramakta zorlanıyor. Hormonal değişimlerin etkisiyle ortaya çıkan uykusuzluk, kaygı, kilo artışı veya cinsel isteksizlik gibi sorunlar çoğu zaman ya hafife alınıyor ya da yanlış değerlendiriliyor.
Psikologlara göre bu durum, kadınların özgüvenini zedeleyip sosyal izolasyona yol açabiliyor.
Tabuları yıkmanın zamanı
Uzmanlar, menopozun kadın yaşam döngüsünün doğal ve sağlıklı bir parçası olduğunu hatırlatıyor.
Eğitim kurumlarında, medyada ve sağlık sisteminde daha açık bir iletişim dili oluşturulması gerektiğini vurgulayan uzmanlar, bu dönemin “yaşlılık” değil, “yeniden denge bulma” süreci olarak ele alınmasını öneriyor.
“Kadınlar menopozdan korkmamalı, çünkü bilgi korkunun en güçlü ilacıdır,” diyor Dr. Mendes.
“Toplum olarak bu konuyu konuştuğumuzda, kadınlar yalnız olmadıklarını hisseder. Sessizlik yerine anlayış, önyargı yerine bilgi getirmeliyiz.”
Kaynaklar:
Dünya Sağlık Örgütü (WHO), Gynial Global Health Survey (2025), Uluslararası Kadın Sağlığı Federasyonu (FIGO)
Sağlık
Kahveyle Daha Sağlıklı Yaşlanmak: Bilimden Yeni Kanıtlar
Kahve yalnızca sabahları uyanmak için içtiğimiz bir içecek değil; yaşlanma sürecinde bedensel zindeliği korumanın da anahtarı olabilir.
📚 European Journal of Nutrition dergisinde yayımlanan yeni bir araştırma, düzenli kahve tüketiminin yaşlılıkta görülen yorgunluk, kas zayıflığı ve yavaş hareket gibi kırılganlık belirtilerini azalttığını ortaya koydu.
Bilim insanları, 55 yaş üzeri 1161 yetişkini yedi yıl boyunca izledi. Sonuç çarpıcıydı: Günde 2 ila 4 fincan kahve içenler, hiç kahve içmeyenlere kıyasla çok daha az yaşlılık belirtisi gösterdi.
Uzmanlara göre bu farkın nedeni kafeinin hem bedeni hem de zihni harekete geçirmesi. Kafein uyanıklığı artırıyor, kasları aktive ediyor, böylece hareket kabiliyeti ve dayanıklılığı destekliyor.
💡 Ancak ölçü önemli: Araştırmacılar kahvenin faydalarını kabul ederken aşırı tüketim konusunda da uyarıyor. Günde 4–5 fincandan fazlası, yüksek tansiyon, çarpıntı ve huzursuzluk gibi yan etkiler yaratabiliyor.
Beslenme uzmanı Dell Stanford (British Heart Foundation), The Independent’a yaptığı açıklamada şöyle diyor:
“Günde iki ila üç fincan kahve, hiç kahve içmemeye kıyasla kalp-damar hastalıkları riskini azaltabilir. Ancak bundan fazlası, önerilen 400 mg’lık kafein sınırını aşabilir.”
🍫 Kahveyle sınırlı değil:
Protein ve polifenol açısından zengin gıdalar da yaşlanmaya karşı bedeni koruyor. Yumurta, süt ürünleri, baklagiller, yağsız et, orman meyveleri, bitter çikolata ve zeytinyağı bu grupta yer alıyor.
Beslenme uzmanı Nichola Ludlam-Raine, dengeli beslenmenin önemini şöyle özetliyor:
“Fermente gıdalar bağırsak sağlığını destekler; renkli meyve ve sebzeler antioksidanlar bakımından zengindir. Tümü, yaşlılıkta kırılganlığı önlemeye yardımcı olur.”
⚖️ Sonuç:
Bilim insanları kahve, doğru beslenme ve hareketin birleştiği noktada sağlıklı yaşlanmanın mümkün olduğu görüşünde.
Biraz kahve, bol renkli tabak ve düzenli hareket… Uzun yıllar dinç kalmanın formülü bu.
Ama unutmayın: Her şeyin fazlası zarar — kahve bile.
#kahve #kahvekeyfi #sağlıklıyaşam #bilim #kadın #frau #woman #kaffeeliebe #kaffee #yaşlanma #sağlıklıyaşlanma #beslenme #çikolata #kafein #enerji #wellness #lifequality #healthnews #nutrition
Avrupa
Tartışmalı Karar: İngiltere Ertesi Gün Hapını Ücretsiz Hale Getirdi
İngiltere’de eczaneler, “Pille Danach” (ertesi gün hapı) uygulamasında köklü bir değişikliğe gidiyor. Yeni düzenlemeyle kadınlar, bu acil durum ilacına artık ücretsiz ve doktor reçetesi olmadan ulaşabilecek. Karar, ülke genelinde hem sağlık çevrelerinde hem de kamuoyunda geniş yankı uyandırdı.
Yetkililer: Kadın Sağlığında Tarihi Bir Dönüm Noktası
İngiltere Ulusal Sağlık Servisi (NHS) uygulamanın, kadınların doğum kontrolüne erişimini kolaylaştırmak ve istenmeyen gebeliklerin önüne geçmek amacı taşıdığını açıkladı.
NHS Ulusal Kadın Sağlığı Klinik Direktörü Dr. Sue Mann, kararı “seks sağlığı hizmetlerinde 1960’lardan bu yana en büyük dönüşüm” olarak nitelendirdi.
Community Pharmacy England CEO’su Janet Morrison ise, “Acil kontrasepsiyonun eczaneler üzerinden sunulması, ülke çapında erişimi genişletmek açısından harika bir adım” ifadesini kullandı.
British Pregnancy Advisory Service (BPAS) CEO’su Heidi Stewart da duyuruyu memnuniyetle karşıladıklarını belirterek, “Kadınların üreme sağlığına erişiminde büyük kolaylık sağlanıyor; ancak eczacıları destekleyecek uygun finansman ve eğitim de şart” dedi.
Destekleyenler: Erişimde Eşitlik Sağlanacak
Sağlık Bakanı Stephen Kinnock, kararın “üreme bakımına erişimi engelleyen bariyerleri ortadan kaldırdığını” söyledi. Kinnock, uygulamanın etkili olabilmesi için “yerel düzeyde güçlü destek ve koordinasyon” gerektiğini de vurguladı.
Sağlık örgütleri, düzenlemenin özellikle düşük gelirli kadınlar ve gençler için eşitlikçi bir adım olduğunu, doktor randevusu zorunluluğunun kalkmasının da acil durumlarda zaman kazandıracağını ifade ediyor.
Eleştiriler: “Sorumluluk Bilincini Zayıflatabilir”
Karar, bazı çevrelerce temkinli karşılandı. Dr. Wendy Taylor, İngiltere Yerel Yönetimler Birliği Sağlık ve Refah Komitesi Başkanı olarak yaptığı açıklamada, uygulamanın “doğru yönde bir adım” olduğunu ancak “yerel yönetimlerin finansman ve hizmet entegrasyonu konusunda netliğe ihtiyaç duyduğunu” belirtti.
Bazı muhafazakâr ve dini gruplar ise uygulamayı “toplumsal sorumluluk bilincini zayıflatacak” bir adım olarak yorumladı. Sosyal medyada yer alan tepkilerde, “devletin yanlış bir mesaj verdiği” ve “doktor kontrolünün kaldırılmasının sağlık riskleri yaratabileceği” yönünde yorumlar öne çıktı.
Toplum İkiye Bölündü
Uzmanlara göre, uygulama kısa vadede istenmeyen gebeliklerin azalmasına, uzun vadede ise cinsel sağlık bilincinin artmasına yol açabilir. Ancak tartışmanın, üreme hakları ve bireysel sorumluluk dengesi ekseninde bir süre daha devam etmesi bekleniyor.
Dünya
Maldivler’den Tarihi Adım: 2007 Sonrası Doğanlara Kalıcı Tütün ve E-Sigara Yasağı Yürürlükte
Maldivler, genç nesilleri nikotin bağımlılığından korumak amacıyla dünyada bir ilke imza attı. Ülkede, 1 Ocak 2007 tarihinden sonra doğan herkes için tütün ve elektronik sigara kullanımı kalıcı olarak yasaklandı. Böylece Maldivler, “tütünsüz nesil” politikasını yasal zemine oturtan ilk ülke unvanını kazandı.
Almanya’nın önde gelen basın kuruluşlarından Deutschlandfunk, Die Zeit ve FOCUS Online’da yer alan haberlere göre, yasa uyarınca 2007 sonrası doğan hiçbir birey ülkede sigara, puro, nargile, tütün çiğneme ürünleri, elektronik sigara (e-sigara) veya nikotin içeren vaping cihazları satın alamayacak, bulunduramayacak ya da tüketemeyecek.
Maldivler Sağlık Bakanlığı, düzenlemenin temel amacının genç kuşakları erken yaşta bağımlılıktan korumak ve ülke genelinde tütün kullanımını kademeli olarak ortadan kaldırmak olduğunu açıkladı. Yeni düzenleme, hem tütün hem de nikotin içeren tüm alternatif ürünleri kapsıyor.
Yasanın yürürlüğe girişi, Maldivler genelinde düzenlenen “Tütünsüz Gelecek” temalı meşale yürüyüşüyle kutlandı. Yetkililer, bu adımın ülkeyi halk sağlığı alanında küresel ölçekte örnek bir konuma taşıyacağını belirtti.
Uzmanlar, uygulamanın Yeni Zelanda’nın 2008 sonrası doğanlara yönelik sigara yasağı modelinden esinlendiğini, ancak Yeni Zelanda’nın 2024’te söz konusu yasayı iptal etmesine karşın Maldivler’in bu politikayı kararlılıkla hayata geçirdiğini vurguluyor.
Yeni yasa ile birlikte, satış yapan işletmelere yönelik sıkı denetim ve ağır para cezaları da yürürlüğe girdi. Hükümet, yasağın ihlal edilmesi durumunda hem satıcılara hem de yasa dışı ürün bulunduran kişilere yaptırım uygulanacağını duyurdu.
Bu kararla Maldivler, yalnızca Güney Asya’da değil, tüm dünyada nikotin ve tütünsüz bir nesil hedefiyle en radikal halk sağlığı reformunu hayata geçiren ülke konumuna geldi.
-
Gündem11 ay önceTELEGRAM’DA ŞOK EDEN GRUPLAR: TECAVÜZ AĞLARI VE K.O. DAMLALARI
-
Ekonomi2 yıl önceİsviçre’de Maaş Dengesi: Ortalama bir Kişinin Maaşı 6788 CHF
-
E-Dergi2 yıl önceİsviçre’nin Sesi Şubat 2024
-
İsviçre2 yıl önceDünyanın En İyi Sağlık Kurumları: İlk 250 Hastane Sıralamasında İsviçre’den 10 Hastane
-
Yaşam2 yıl önceKıskanç Kaynana Belirtileri: Gözden Kaçırmamanız Gereken 10 İşaret
-
Gündem12 ay önceERDOĞAN KARŞITI PAYLAŞIMLARI SIĞINMA BAŞVURUSUNDA HAKLI GEREKÇE OLARAK GÖRÜLMEDİ
-
Dünya12 ay önceMETA’NIN COVİD-19 AŞILARIYLA İLGİLİ YANILTICI BİLGİ KARARI: İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ KISITLIYOR MU?
-
Gündem12 ay önceTÜRKİYE’DEN GELEN SIĞINMA BAŞVURULARINA GETİRİLEN SERT UYGULAMALARA TEPKİ


