Sosyal Medya

Kültür Sanat

BÜYÜK BİR BAĞIŞ: LEOPOLD MÜZESİ, PAULA MODERSOHN-BECKER’DEN ÖNEMLİ BİR TABLO EDİNDİ

yazar

Yayınlayan

on

Haber: Cemil Baysal

Büyük bir hayırsever, Leopold Müzesi’nin 1904 yılına tarihlenen Paula Modersohn-Becker’in “Anne ve Çocuk” adlı yağlı boya tablosunu satın almasını sağladı. İfadeçilik akımının öncülerinden olan sanatçının bu eserinin, bir Alman özel koleksiyonundan geldiği ve Ekim ayının başlarında Londra’da gerçekleştirilen bir açık artırmada alındığı bildirildi.

Leopold Müzesi Direktörü Hans-Peter Wipplinger, açık artırma kataloğu yayımlandıktan sonra, eserin müzeye kazandırılması için tüm imkanlarını seferber etti. Yaklaşık 380.000 Euro’ya Christie’s’de satın alınan bu tablo, özel bir bağışçı desteğiyle müzeye kazandırıldı.

Wipplinger, “Bu cömert bağış sayesinde, modern sanatın radikal öncüsü Paula Modersohn-Becker’in olağanüstü eserini koleksiyonumuza dahil etme imkanı bulduk. Böylece, 20. yüzyılın başlarındaki bu önemli sanat eserini Leopold Müzesi’nde halka sunabileceğiz,” diyerek hayırsevere teşekkürlerini iletti.

ZENGİNLEŞEN ALMAN İFADECİLİĞİ SERGİSİ

Bu yeni eser, müzenin 0. katında yer alan Alman İfadeciliği sergisini zenginleştiriyor. Sürekli sergi kapsamında Modersohn-Becker’in diğer eserleri, Gabriele Münter, Marianne von Werefkin, Erich Heckel, Alexej von Jawlensky, Wassily Kandinsky, Ernst Ludwig Kirchner, August Macke ve Max Pechstein gibi dönemin önemli sanatçılarının eserleriyle birlikte sunuluyor.

AVUSTURYA MÜZELERİ İÇİN KIYMETLİ BİR HAZİNE

Modersohn-Becker’in bu yapıtı, Viyana’daki kamuya ait koleksiyonlarda bulunan tek eseri olup Avusturyalı müzeler için büyük bir kazanım anlamı taşıyor. Sanatçının bir başka yapıtı, Avusturya’da sadece Linz’deki Lentos Müzesi’nde yer almaktadır.

MODERSOHN-BECKER’İN SANATI VE YAŞAMI

Sanatçı, 1898’de katıldığı Worpswede’deki Kuzey Almanya sanat kolonisi içinde birçok ikonik eser üretti. Eşi Otto Modersohn ile burada tanışan sanatçı, özellikle çocuk portreleriyle öne çıktı. Leopold Müzesi’nde sergilenen diğer yapıtları arasında 1901’de yaptığı “Çiçekli Elsbeth Portresi” ve “Üç Oturan Kız” gibi eserler de bulunuyor.

Modersohn-Becker, 1906’da Paris’te İtalyan bir kızın portresini çalışırken “formların büyük sadeliği” arayışındaydı. Ancak, bir yıl sonra, zorlu bir doğum sonrası henüz 31 yaşındayken hayata gözlerini yumdu.

KADIN TEMALARINDA ÖNCÜLÜK

Wipplinger, Modersohn-Becker’in eserlerinde kadın figürlerine özel bir yönelimi olduğunu belirtiyor. Genelde kadın ve çocuk tasvirleri, annelik temaları ve kadın portrelerine odaklanan sanatçı, Hristiyan ikonografisinde sıkça karşılaşılan Meryem Ana temalarını, daha insani ve içten bir üslupla yeniden yorumluyor. Eserlerinde basit ve kırsal yaşama dair naif ama güçlü bir bakış açısı var. Çocuğunu kucağında tutan bir annenin sade ama anlam yüklü tasvirinde, yeni bir başlangıcın ve içsel bir umut ışığının izlerini görebiliyoruz.

#PaulaModersohnBecker #LeopoldMüzesi #SanatEseri #İfadecilik #ViyanaSanatı #wien #austria #österreich #kunst #bild #künstler #tablo #sanat #avrupa

Haberin Devamını Oku
Yorum Yapın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İsviçre

Kütüphanede Kİtap ve Cupcake Buluşması: Sesli Okuma Günü Coşkuyla Kutlandı!

yazar

Yayınlayan

on

By

İsviçre’de her yıl, çocukların kitaplarla bağını güçlendirmek, aile içi okuma alışkanlığını desteklemek ve toplumda okuma kültürünü yaygınlaştırmak amacıyla ulusal bir gün olarak bu yıl 8. kez kutlanan Sesli Okuma Günü, PBZ Höngg Kütüphanesi’nde Türkçe olarak gerçekleştirildi.

Etkinlikte yazar Kader Varlık, Geri Dönüşüm Toplantısı adlı kitabını çocuklara interaktif bir şekilde okudu. Kitap bittiğinde ise hep bir ağızdan “Doğamızın avcısı değil, sanatçısı olacağız” diyerek eğlenceli bir okuma deneyimi sundu. Aynı zamanda çocukların mutfak sanatları ile yaratıcılıklarını kullanabilecekleri lezzetli bir cupcake süsleme atölyesi düzenlendi. Cupcake atölyesini, T.C. Zürich Başkonsolosu Sayın Fazlı Çorman’ın eşi Gülhan Çorman yürüttü.

“Bir kitap, bir cupcake, lezzetli bir gün” sloganıyla yola çıktıklarını belirten yazar Kader Varlık, okuma ve cupcake atölyesinin üçüncüsünü gerçekleştirdiklerini, çocuklar ve ebeveynlerden yoğun ilgi gördüğünü, PBZ Höngg Kütüphanesi’nin davetiyle gerçekleşen bu özel buluşmada da okumanın yalnızca akademik bir gereklilik değil, aynı zamanda keyifli bir yaşam alışkanlığı olduğunu vurguladı ve atölyeye katılan tüm ailelere, çocuklara içten teşekkür etti.

Bu anlamlı gün, çocukların hayal gücünü canlandırmak, kitaplarla sıcak bir bağ kurmalarını sağlamak ve ailelerin çocuklarıyla kaliteli zaman geçirmelerine alan açmak amacıyla organize edildi.

Haberin Devamını Oku

İsviçre

SAF DERNEĞİ’NDEN ANLAMLI LANSMAN GECESİ: İYİLİĞİ BÜYÜTME ÇAĞRISI

yazar

Yayınlayan

on

By

Haber : Cemil Baysal

🕒 Okuma süresi: 2 dakika

Dietikon’daki İsviçre Türk Toplumu ( ITT ) merkezinde düzenlenen SAF Derneği’nin tanıtım ve lansman gecesi, iş dünyasından hayırseverlerin ve gönüllü destekçilerin katılımıyla anlamlı bir atmosferde gerçekleşti. Etkinlikte konuşan SAF Derneği Başkanı Gökmen Gökdemir, derneğin faaliyetlerini ve vizyonunu anlattı.

“Bu yolculuk, insanlık onurunu korumak için başladı”

Konuşmasına konukları sevgi ve saygıyla selamlayarak başlayan Gökdemir, SAF Derneği’nin 2024 yılında insan onurunu koruma misyonuyla yola çıktığını belirtti. “Bugün burada sizlerle birlikteysek, bu dayanışma ruhunu büyütmek ve iyiliği çoğaltmak içindir,” sözleriyle lansmanın amacını özetledi.

Faaliyet Ağı 10’dan Fazla Ülkeye Ulaştı

Lübnan’daki Filistin kamplarından Madagaskar’a, Uganda’dan Suriye’ye kadar uzanan geniş bir coğrafyada yardım ulaştırdıklarını vurgulayan Gökdemir, gıda kolilerinden bayramlık hediyelere, su kuyularından kalıcı barınma projelerine kadar birçok alanda hizmet verdiklerini dile getirdi.

Ayrıca bağışlanan kurbanların ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmasıyla hem dini vecibelerin yerine getirildiğini hem de insanların sofralarına umut taşındığını belirtti.

“İyilik, sadece açlığı gidermek değil; insanı onurlandırmaktır”

Konuşmasında yardımların sadece maddi boyutunu değil, insani değerini ön plana çıkaran Gökdemir, “İhtiyaç sadece açlığı gidermek değil; insana insan gibi yaşayabileceği bir ortam sunmak, yalnız olmadığını hissettirmektir,” diyerek katılımcılara derin bir mesaj verdi.

İş İnsanlarına Çağrı: Umuda Ortak Olun

Gece boyunca yardımseverlere seslenen Gökdemir, desteklerin sadece bir bağış değil, bir annenin duası, bir çocuğun tebessümü olduğunu ifade etti. “Gelin bu iyilik hareketini birlikte büyütelim,” çağrısıyla, daha geniş kitlelere ulaşmanın önemine dikkat çekti.

Katılımcıların yoğun ilgi gösterdiği gece, iyilikte buluşan yüreklerin umut dolu mesajlarıyla sona erdi.


Haberin Devamını Oku

İsviçre

GAZİANTEP’TE LEZZET VE KÜLTÜR BULUŞTU: ŞEF MUSTAFA YILMAZ İSVİÇRE’DEN JÜRİLİK YAPTI

yazar

Yayınlayan

on

By

🕒 Okuma süresi: 2 dakika

Gaziantep, geçtiğimiz günlerde düzenlenen kapsamlı bir gastronomi organizasyonuyla adeta mutfak sanatlarının buluşma noktası haline geldi. Türkiye Aşçılar ve Şefler Federasyonu’nun desteğiyle, Gaziantep Profesyonel Aşçılar ve İşletmeciler Derneği (GASDER) ev sahipliğinde gerçekleşen Ulusal Yemek Yarışması ve Kültür Etkinliği, hem profesyonel şefleri hem de genç yetenekleri bir araya getirdi.

İsviçre’den Gelen Tat Dokunuşu

Etkinliğe İsviçre’den katılan deneyimli şef Mustafa Yılmaz, jüri üyeleri arasında yer aldı. Yılmaz, Türk mutfağının dünya çapındaki etkisinin giderek büyüdüğüne dikkat çekerek, bu tür etkinliklerin uluslararası alanda tanıtım açısından taşıdığı önemi vurguladı.

Profesyonel Jüri Heyeti Sahadaydı

Yemeklerin değerlendirilmesinde sadece lezzet değil; sunum, özgünlük ve kültürel aktarım gibi kriterler de ön plandaydı. Federasyon Başkanı Bayram Özrek, İstanbul Aşçılar ve Şefler Derneği Başkanı Hüseyin Kocabey, GASDER Başkanı Fazilet Kahriman ve birçok profesyonel jüri üyesi, yarışmanın değerlendirme sürecinde aktif rol aldı.

Gastronomi Öğrencileri İçin Bir Vitrin

Türkiye’nin dört bir yanından gelen üniversite öğrencileri ve gastronomi bölümü katılımcıları, yarışma sürecinde hem rekabetin hem de öğrenmenin heyecanını yaşadı. Alanında deneyimli şeflerle birebir temas kurma fırsatı bulan gençler, bu buluşmadan ilham alarak meslek yaşamlarına güçlü bir başlangıç yapma şansı buldu.

Anadolu Lezzetleri Bir Arada

Gaziantep mutfağının başrolde olduğu yarışmada, Türkiye’nin farklı bölgelerinden gelen geleneksel tatlar da sahnedeydi. Yarışmanın yanı sıra düzenlenen paneller ve atölyelerle kültürel aktarım güçlendirildi.

Kültürel Mirasın Yaşatıldığı Bir Platform

Gaziantep’te gerçekleşen bu etkinlik yalnızca bir yemek yarışması değil, aynı zamanda Anadolu’nun köklü yemek mirasının gelecek nesillere taşındığı güçlü bir kültürel buluşma noktası oldu.

Haberin Devamını Oku

Trendler