İsviçre
Jehova’nın Şahitleri, Zürih’te Büyük Bir Toplantı İçin Hazırlanıyor
Bu hafta sonu Zürih’in Letzigrund Stadyumu’nda düzenlenecek olan Jehova’nın Şahitleri Özel Kongresi, dünya çapında tanınan misyoner faaliyetlerinin bir yansıması olarak büyük ilgi görüyor. Stadyum, cuma ve pazar günleri arasında gerçekleşecek olan bu özel kongre için özenle hazırlanıyor. Program, İncil derslerini, röportajları ve özel filmleri içerirken, katılımcılar not almak üzere laptoplarıyla etkinliklere aktif bir şekilde katılacaklar.
Kongreye dünyanın dört bir yanından 24.000’den fazla destekçinin katılması bekleniyor. Katılımcılar, “İyi Haberi Duyurun!” sloganı altında bir araya gelerek, dini eğitimlerin yanı sıra özel topluluk ritüellerini de deneyimleyecekler.
Jehova’nın Şahitleri, katı bir dini topluluk olarak tanımlanırken, iç yapılarına yönelik eleştirilere izin verilmemesi ve hiyerarşilerine karşı çıkılamaması gibi konularda eleştiriliyor. Ancak Zürih şehri, tüm eleştirilere rağmen stadyumu bu önemli etkinlik için cemaate tahsis etme kararlılığını sürdürüyor.
Jehova’nın Şahitleri’nin düzenlediği basın toplantısında, etkinlik için 5203 gönüllünün hazır olduğu ve 13 farklı dilde hizmet sunulacağı açıklandı. Ayrıca kongre için şehir çevresindeki on otelde 24.000’den fazla konaklama rezervasyonu yapıldı.
Havalimanından ve şehirdeki büyük otellerden Jehova’nın Şahitleri katılımcıları tarafından yoğun bir faaliyet gözlenirken, etkinliğin başlamasını heyecanla bekleyen bu dini topluluk, Zürih’i ziyaret etmeye davet ediyor.
Uluslararası Katılım ve Organizasyon Detayları
Yehova Şahitleri – Zeugen Jehovas, Pazartesi gününden itibaren dünyanın dört bir yanından Zürih’e akın ediyor. Havalimanında varış salonunda bir Welcome-Desk kurulmuş durumda. Bir cemaat üyesi şunları söylüyor: “Çok sayıda delege Pazartesi günü geldi, bir günde yaklaşık 2000 kişi karşıladık. Çarşamba günü ise gelenler yaklaşık 900 civarındaydı. ABD, Tayvan ve diğer ülkelerden neredeyse tüm uluslararası ziyaretçiler burada.”
Her katılımcı havalimanında bir badge alıyor. Welcome-Desk çalışanları, cemaatteki kardeşlerinin hangi uçağın ne zaman geldiğini biliyor. Bir Çalışan, “Çok sayıda delege ABD’den, Tayvan’dan veya Fransa’dan geliyor, ancak diğer ülkelerden de var,” diyor .
Welcome-Desk’te konferans katılımcılarına bir badge veriliyor ve onların otellerine transferleri düzenleniyor. Desk çalışanı, “Tüm gruplar kayıtlı, her birinde bir grup lideri var ve maksimum sekiz kişi,” diye açıklıyor.
Kimin nerede kalacağı uzun zaman önce organize edilmiş durumda. Görevli şöyle devam ediyor: “Radisson Blu, Hyatt, Hilton gibi çevredeki tüm büyük oteller yanı sıra şehirdeki oteller, örneğin Letzigrund’a yakın olanlar dahil olmak üzere tamamen bizim tarafımızdan rezerve edildi. Kimin nerede kalacağını tam olarak biliyoruz, her şey düzenli.”
Gündem
İŞ YERİNDE CİNSİYETÇİLİK VE CİNSEL TACİZ: NEREDE KOMPLİMAN BİTER, TACİZ BAŞLAR?
Kadınlar hâlâ iş yerinde tacizle mücadele ediyor!
(Haber yazarı: Cemil Baysal)
⏱️ Okuma Süresi: 3 Dakika
İş yerinde kadınların yaşadığı cinsiyetçilik ve cinsel taciz olayları, günümüzde hala önemli bir sorun olmaya devam ediyor. Bu tür durumlar sadece fiziksel temasla değil, sözlü ifadelerle de kendini gösterebiliyor. İsviçre’de bu alanda çalışan uzmanlar, cinsiyetçi ifadeleri analiz ederek, bu tür vakalarda nasıl tepki verilmesi gerektiğini anlatıyor.
CİNSİYETÇİLİK VE TACİZ ARASINDAKİ SINIR NEDİR?
Araştırmalar, kadın çalışanların neredeyse üçte birinin kariyerleri boyunca cinsel tacize maruz kaldığını ortaya koyuyor. Ancak bu taciz, her zaman açık bir şekilde gerçekleşmiyor. Bazen kompliman olarak sunulan ifadeler bile cinsiyetçilik barındırabiliyor. İşte bu tür ifadelerin analizi ve uzman görüşleriyle daha anlaşılır hale getirilen örnekler:
1. İFADE: “BU KADAR GÜZEL BİR KADIN İÇİN ZAMAN AYIRIRIM.”
Bir gazeteci, akşam mesaisinde makalesi için bir kaynaktan onay alırken, şu yanıtı alıyor:
“Normalde mesaim bitti ama bu kadar güzel bir kadın için metni kontrol ederim.”
Uzmanlar, bu ifadeyi görünürde bir kompliman gibi görünse de cinsiyetçi bir davranış olarak değerlendiriyor. “Frau+Arbeit” girişiminin müdüriyesi Antonella Bizzini, “Bu tür bir ifade, kadının mesleki başarısını değil, fiziksel görünüşünü öne çıkarıyor. Ayrıca, ifadede bir güç dengesizliği mevcut. Kadın gazeteciye, işini yapmanın bir lütufmuş gibi gösterilmesi, açıkça profesyonellikten uzak ve cinsiyetçidir.” diyor.
2. İFADE: “BEN BURADAYIM, MERAK ETME.”
Bir kadın sunucu, canlı yayından önce bir erkek meslektaşı tarafından şu sözlerle cesaretlendiriliyor:
“Endişelenme, bir sorun olursa ben buradayım.”
Bu ifade, ilk bakışta destekleyici görünebilir. Ancak Bizzini, bu tür ifadelerin bağlama göre değerlendirilmesi gerektiğini belirtiyor. Eğer bu destek, kadın bir meslektaşa özellikle cinsiyetinden dolayı sunuluyorsa, cinsiyetçilik içeriyor olabilir. Aynı ifadeyi bir erkek meslektaşa söyleyip söylemeyecekleri sorusunun yanıtı, bu noktada belirleyicidir.
3. İFADE: “KAMERANIN ARKASINDA NE İŞİNİZ VAR? SİZ ÖNE GEÇMELİSİNİZ.”
Bir foto muhabiri kadın, bir haber çekimi sırasında şu yorumla karşılaşıyor:
“Kameranın arkasında ne işiniz var? Sizin yeriniz önde olmalı.”
Bu yorum, kadının mesleki yeteneklerini tamamen yok sayarak, fiziksel görünüşünü öne çıkarıyor. Cinsiyetçi bir yaklaşımla, kadınların teknik beceriler yerine sadece dış görünüşlerine göre değerlendirilmesi, profesyonellikten uzak ve aşağılayıcıdır.
4. İFADE: “CEZANA HAZIRIM.”
Bir kadın çalışanın, bir müşteriyle yaşadığı diyalog, tacizin açık bir örneğini oluşturuyor. Kadın çalışan, müşterinin tuvalate gidebilirmiyim şeklindeki bir isteğini şakayla reddettiğinde, müşteri ona daha sonra elinde cep telefon numarası yazılı bir not uzatarak şu ifadeyi kullanıyor:
“Bana Vereceğin Cezaya hazırım.”
Uzmanlar, bu ifadeyi cinsel bir alt metin taşıyan açık bir taciz olarak değerlendiriyor. Not, kadının kişisel sınırlarını ihlal etmekte ve cinsel bir mesaj barındırmaktadır.
5. İFADE: “KIZI YAKALA, PEÇETEYİ GETİR.”
İşten ayrılan bir kadın çalışan, eski iş arkadaşlarının şu sözleriyle karşılaşıyor:
“Onu yakala, peçeteyi getir.”
Bu tür ifadeler, kadının kişisel alanını hedef alarak cinsel çağrışımlar içeren bir tehdit oluşturuyor. Uzmanlar, bu durumun yalnızca cinsiyetçilik değil, aynı zamanda açık bir saldırganlık ve taciz olduğunu belirtiyor.
UZMAN GÖRÜŞLERİ VE ÖNERİLER
Zürih Eşitlik Ofisi Müdüriyesi Susanne Nef, cinsiyetçiliğe maruz kalan kişilere şu önerilerde bulunuyor:
- Durumu net bir şekilde ifade edin: Böyle bir davranışın kabul edilemez olduğunu açıkça belirtin.
- Belgeler toplayın: Yaşananları yazılı veya görsel şekilde belgeleyerek, işverenle paylaşın.
- Destek alın: İsviçre’deki çeşitli eşitlik ofislerinden veya mağdurlar için yardım hatlarından destek arayın.
Nef, ayrıca, işverenlerin cinsiyetçiliği önlemek için eğitimler düzenlemesi ve açık bir politika oluşturması gerektiğini vurguluyor.
DESTEK ALMAK İSTEYENLER İÇİN
Cinsel tacizle karşılaşanlar, İsviçre Mağdur Yardım Kuruluşu (www.opferhilfe-schweiz.ch) aracılığıyla destek alabilir.
#CinselTaciz #Eşitlik #KadınHakları #İsviçre #Schweiz #Suisse #Svizzera #Svizra #Switzerland #Suíça #Suiza #Švicarska #سويسرا #isviçrehaberleri #isvicre #isviçreninsesi #isviçredenhaberler
Gündem
FEDERAL, KANTONLAR VE BELEDİYELERDE OYLAMA GÜNÜ
24 Kasım 2024’te, İsviçreli seçmenler Federal düzeyde 4 önemli tasarı hakkında oy kullanacak. Bu tarihte, ülke çapında yapılan oylamanın yanı sıra kantonlar ve belediye düzeyinde de birçok önemli konu gündemde. İsviçre’deki seçmenler, toplumsal, ekonomik ve çevresel pek çok mesele hakkında karar verecek. Bu yazıda, oylama günü en dikkat çekici ve merak edilen konulara göz atıyoruz.
Kanton Basel-Stadt: Yabancıların Seçme Hakkı ve ESC Bütçesi
Basel-Stadt kantonunda, uzun süredir burada yaşayan yabancılara kantonal oy hakkı verilmesi için bir referandum yapılacak. Eğer onaylanırsa, beş yıl ve daha fazla süredir kantonda yaşayan, oturma izni olan yabancılar, yalnızca aktif oy verme hakkına sahip olacaklar. Bu değişiklik, oy kullanabilmeleri için yurttaşlık haklarına sahip olmalarını gerektirmiyor. 🗳️
Diğer bir önemli gündem maddesi ise, 2025 Eurovision Şarkı Yarışması’nın Basel’de yapılması için belirlenen 37,4 milyon franklık bütçedir. Ancak, bu karar sonrası alınan referandum, bu harcamaların ne derece yerinde olduğunu sorgulayanları ortaya çıkardı. ESC’nin başarılı bir şekilde düzenlenmesi için bütçeye ilişkin tartışmalar sürecek. 🎶
Bern Şehri: Yerel Seçimler
Bern’de, 2025-2028 dönemi için hükümet ve parlamento üyeleri seçilecek. Şehirdeki 19 liste, 535 adayla yarışacak. Ayrıca, iki listeyle yapılacak olan belediye meclisi seçimlerinde, altı kadın ve üç erkek aday yarışacak. Şehir başkanlığı için mevcut başkan Alec von Graffenried, Sosyal Demokrat Parti’nin adayı Marieke Kruit’e karşı yarışacak. Bu seçim, kısaca sağ ve sol arasında büyük bir çekişmeye sahne olacak. 🏛️
Zürih: Cinsiyet Eşitliği ve Uygun Fiyatlı Konutlar
Zürih’te, şehir yönetimi ve konut inşa kuruluşları tarafından, daha fazla uygun fiyatlı konut yaratmak amacıyla 250 milyon franklık bir bütçe artışı yapılması talep ediliyor. Bununla birlikte, Zürih şehir meclisi, bu öneriyi reddetti ve alternatif bir çözüm sundu. Bu çözümde, şehrin konut projelerinin kapsamı genişletilecek ancak belirli hedefler koyulmaması öneriliyor. 🏘️
Bir diğer önemli konu ise, 2022’de Zürih Belediyesi’nin metinlerinde kullanılan ‘Genderstern’ (cinsiyet yıldızı) sembolüdür. Bu sembol, cinsiyet çeşitliliğini ifade etmek amacıyla kullanılıyor. Ancak, bazı kesimler, daha açık bir dil ve cinsiyet ayrımı yapmayan bir yazım tarzı talep ediyor. ‘Tschüss Genderstern’ adlı halk inisiyatifi, bu sembolün kullanımına son verilmesini öneriyor. 🏳️🌈
Valais Kantonu: İklim Yasası
Valais kantonunda, iklim değişikliği ile mücadele kapsamında yeni bir yasal düzenleme yapılacak. Bu yasa ile, 2040 yılına kadar iklim nötrlüğü hedefleniyor. Valais, bu hedefi gerçekleştirebilmek için, halka ve işletmelere yönelik çeşitli destekler sağlayacak. Ayrıca, iklim projeleri için 100 milyon franklık bir iklim rezervi oluşturulacak. 🌍
Jura Kantonu: Moutier’nin Kantonal Değişikliği
Jura kantonunda, Moutier belediyesinin kanton değişikliği konusu gündemde. Moutier, Franche-Comté bölgesinden Jura kantonuna geçiş yapacak ve bu değişiklikle birlikte Jura, 1 Ocak 2026’dan itibaren yeni bir bölgeye sahip olacak. Eğer oylama sonucu olumlu olursa, Moutier’nin katılımıyla Jura, dört bölgeye sahip olacak. 🏙️
Gündem
CENEVRE’DE YÜZLERCE KİŞİ, FİLİSTİN’E DESTEK VE İSRAİL’İ PROTESTO İÇİN SOKAKLARA DÖKÜLDÜ
Cenevre’de Cumartesi günü düzenlenen büyük bir protesto gösterisi, yüzlerce kişiyi sokaklara çıkardı. Katılımcılar, İsrail’in Gazze’ye yönelik hava saldırıları ve Lübnan’a düzenlediği bombardımanlar karşısında Filistin’e destek olmak amacıyla bir araya geldi. Göstericiler, İsrail’in bu eylemleri nedeniyle Gazze halkının maruz kaldığı insan hakları ihlalleri ve yaşanan sivil ölümlerine dikkat çekti. Protestolar, İsrail hükümetinin ”Soykırım ”“völkermord” suçunu işlediği iddialarıyla, global düzeyde daha fazla sorumluluk üstlenmesi gerektiği vurgusuyla yapıldı.
Protestocuların Talepleri
Eylemciler, İsrail’in Filistin sağlık çalışanlarına ve sivil altyapısına yönelik saldırılarını kınayarak, bu saldırıların derhal durdurulmasını talep etti. Ayrıca, Gazze’ye yönelik insani yardım ulaştırılabilmesi için acilen bir insani yardım koridoru açılması gerektiği vurgulandı. Protestocular, İsrail ile olan askeri ve ekonomik işbirliğinin sonlandırılması ve İsrail’in uluslararası kuruluşlardan dışlanması gerektiğini ifade ettiler.
İsviçre Hükümeti Eleştirildi
Göstericiler, İsviçre hükümetinin, özellikle de Federal Konsey üyesi Ignazio Cassis’in, İsrail’in Filistin’e karşı işlediği suçlar karşısında gösterdiği sessizliği şiddetle eleştirdi. İsviçre’nin, uluslararası arenada daha aktif bir tutum alması gerektiğini savunan eylemciler, hükümetin bu tutumunu “Filistin halkının katledilmesine sessiz kalmak” olarak nitelendirdi. Katılımcılar, Cassis’in bu konuda hiçbir somut adım atmadığını belirterek, istifasını talep etti.
Şiddet ve İsrail’in Cezasızlığına Karşı Tepkiler
Gösterilerde, İsrail’in Gazze’deki sivil yapıları hedef alarak düzenlediği saldırıların “uluslararası hukukun ihlali” olarak tanımlandığı görüldü. Eylemciler, İsrail’in cezasızlık politikasının sona ermesi gerektiğini ve Filistin halkının haklarının dünya çapında savunulması gerektiğini vurguladılar. “Halkların vicdanı bu şekilde kör olamaz” diyen katılımcılar, İsviçre’nin savaş suçları konusunda daha kararlı bir duruş sergilemesini istediler.
Protestoların Amacı ve Etkisi
Cenevre’deki gösteri, İsviçre’nin başta olmak üzere dünya genelinde Filistin’e destek veren insan hakları aktivistleri ve sivil toplum kuruluşları tarafından organize edildi. Protestolar, İsrail’e karşı bir duruş sergileyen, insan hakları ihlallerine karşı sesini yükselten büyük bir uluslararası hareketin parçası olarak önemli bir dönemeçten geçiyor. Bu tür gösteriler, sadece İsviçre’de değil, dünya çapında Filistin halkına yönelik adalet taleplerinin yükseldiği bir ortamda gerçekleşiyor.
-
E-Dergi9 ay önce
İsviçre’nin Sesi Şubat 2024
-
Ekonomi8 ay önce
İsviçre’de Maaş Dengesi: Ortalama bir Kişinin Maaşı 6788 CHF
-
Yaşam7 ay önce
Kıskanç Kaynana Belirtileri: Gözden Kaçırmamanız Gereken 10 İşaret
-
İsviçre9 ay önce
Dünyanın En İyi Sağlık Kurumları: İlk 250 Hastane Sıralamasında İsviçre’den 10 Hastane
-
Gündem2 ay önce
HÄGENDORF’TA TÜRKÇE “SİZ BENİ YAKTINIZ SİZ!” DİYE BAĞIRDIĞI DUYULAN ADAM KENDİNİ YAKTI: DURUMU AĞIR, HELİKOPTERLE HASTANEYE KALDIRILDI
-
Gündem9 ay önce
İsviçre’nin Sesi Yankılanıyor…
-
Gündem10 ay önce
Biel’de Skandal: Cinsel İlişki Karşılığında Yabancılara Oturma İzni Belgesi!
-
Gündem10 ay önce
İsviçre’de Emeklilik Oylaması: Kritik Karar!