Sosyal Medya

İsviçre

İsviçre’de Deprem Sonrası Ev Sahiplerine Katkı Yükümlülüğü Geliyor

yazar

Yayınlayan

on

Bern, 21 Ağustos 2024 – İsviçre hükümeti, büyük depremler sonrası ev sahiplerinin hasarları karşılamak için maddi katkıda bulunmalarını planlıyor. Yeni düzenlemeye göre, ev sahiplerinden bina sigorta bedelinin en fazla %0,7’si oranında bir katkı alınacak. Bu düzenlemenin 2024 yılı sonunda yürürlüğe girmesi bekleniyor.

Neler Planlanıyor?

Yeni düzenleme sayesinde, büyük bir deprem durumunda yaklaşık 22 milyar franklık bir fon oluşturulacak. Bu fon, depremler sonucu oluşan hasarları karşılamak ve hızlı bir şekilde yeniden yapılanmayı sağlamak için kullanılacak. Hedef, etkilenen ev sahiplerine hızlı tazminat sağlamak ve mali yüklerin daha geniş bir tabana yayılmasını sağlamak.

Federal Hükümet ve Parlamento, binalardaki hasarların maliyetinin ev sahiplerinin sorumluluğunda olması gerektiğini düşünüyor. Bunun nedeni, bir deprem sonrası devletin zaten büyük mali yüklerle karşılaşacak olması.

Görüşler Ne Yönde?

Ev sahiplerinden bina hasarlarının maliyetine katkıda bulunmalarını istemek, Aralık 2023’te yapılan istişarelerde tartışmalara yol açtı. Şveits Halk Partisi (SVP), Ev Sahipleri Derneği (HEV) ve İsviçre Sigorta Derneği (SVV) bu öneriyi tamamen reddetti. Bu gruplar, risklerin gönüllü sigorta ile karşılanabileceğini ve yeni yükümlülüğün sadece bina sahiplerini hedef aldığını belirtti.

Ancak birçok kanton, bina sigortaları, Yeşiller ve dağlık bölgeler, öneriyi yenilikçi ve dayanışmacı buldu. Onlara göre, bu sistem geleneksel sigortalardan daha maliyet etkin bir çözüm sunuyor.

İsviçre’de Deprem Riski

İsviçre’de şu anda zorunlu bir ulusal deprem sigortası bulunmuyor. Şu anda binaların sadece %15’i deprem hasarlarına karşı sigortalı. Federal Hükümet, mevcut önlemlerin geniş kapsamlı bir deprem riski sigortası oluşturmadığını ve güçlü bir deprem durumunda birçok kişinin varlık kaybı yaşama riski bulunduğunu belirtti. Ayrıca, yeniden yapılanmanın önemli ölçüde gecikebileceği ifade ediliyor.

İsviçre Deprem Servisi’nin model hesaplamalarına göre, 1356’daki Basel depreminin 6,6 büyüklüğündeki bir versiyonunda İsviçre’de yaklaşık 3000 ölüm ve yaklaşık 45 milyar franklık hasar bekleniyor. En büyük mali kayıpların Bern, Wallis, Zürich, Vaud ve Basel-Stadt kantonlarında yaşanacağı öngörülüyor.

Önerilen Sistemden Beklenen Faydalar

Federal Hükümet, önerilen sistemin geleneksel sigortalardan farklı olarak düzenli prim ödemeleri gerektirmediğini belirtti. Ev sahipleri, sadece gerçek bir hasar meydana geldiğinde ödeme yapacaklar. Ulusal bir deprem sigortası önerisi geçmişte birkaç kez başarısız oldu. 2021 yılında Parlamento, Federal Hükümet’i deprem durumunda bina hasarlarının finansmanına ilişkin bir temel oluşturma konusunda yetkilendirmişti.

Başlangıçta, Federal Hükümet’in deprem öncesi tedbirler konusunda daha fazla yetkiye sahip olması planlanıyordu. Ancak, yeni anayasa maddesi ile sadece depremler sırasında insan ve mal varlıklarının korunmasına yönelik düzenlemeler getirilmesi öngörülüyor.

Sonuç

Federal Hükümet’in önerdiği düzenleme, deprem öncesi önlemleri güçlendirmek ve hasarların karşılanması için daha geniş bir mali taban oluşturmak açısından önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Kesin kararın yıl sonuna kadar alınması bekleniyor ve etkili, adil bir hasar tazminatı sağlama konusunda tartışmalar devam ediyor.

vİsviçreDeprem #SchweizErdbeben #EvSahipleriKatkısı #HausbesitzerBeitrag #DepremHasarı #Erdbebenschaden #MaliYükümlülük #FinanzielleVerpflichtung #FederalHükümet #Bundesrat #Sigorta #Versicherung #YenidenYapılanma #Wiederaufbau #İsviçreHaberleri #SchweizNachrichten

Haberin Devamını Oku
Yorum Yapın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Avrupa

İSVİÇRELİ MİRASÇIDAN 23,8 MİLYON EURO’LUK LÜKS VİLLA SATIŞI

yazar

Yayınlayan

on

By

GÜNCEL | 3 DAKİKALIK OKUMA
Mallorca’nın en gözde noktalarından Formentor Yarımadası’nda bulunan görkemli bir villa satışa çıktı. Fiyat etiketi: Tam 23,8 milyon Euro.

İsviçreli mirasçı Simone Eigensatz, babası Walter Eigensatz’tan kalan lüks villayı satışa sundu. Lucerneli iş insanı Walter Eigensatz, Almanya’da işlettiği psikososomatik tedavi klinikleriyle kazandığı servetiyle Mallorca’da bu rüya gibi malikaneyi inşa etmişti. Şimdi ise bu eşsiz mülk yeni sahibini arıyor.

ADI GİBİ İDDİALI: “ADLERHORST” – KARTAL YUVASI

Villanın ismi, Almanca’da “Kartal Yuvası” anlamına gelen Adlerhorst – İspanyolcası Nido de Águilas. Adeta bir kartal yuvası gibi yükselen bu malikane, 180 derecelik nefes kesen Akdeniz manzarasına sahip. 869 metrekarelik yaşam alanı, 7 geniş yatak odası, 2 yüzme havuzu ve yapay bir şelaleyle birlikte 22.337 metrekarelik bir araziye yayılıyor.

MAHREMİYET VE KONFOR BİR ARADA

Villanın konumu, gizlilik arayanlar için ideal. Çam ormanlarının arasında, kayalık bir tepeye konumlanmış bu ev, tam bir inziva alanı. Üstelik ünlü Formentor Plajı’na yalnızca birkaç dakikalık mesafede.

Simone Eigensatz, Mallorca Zeitung gazetesine verdiği röportajda, “Babam her şeyin en iyisini isterdi. Altın kaplama muslukları Paris’ten getirtmişti,” diyerek villanın ne denli lüks olduğunu vurguluyor.

İÇ MEKÂNLARDA LÜKSÜN ZİRVESİ

Villanın zemin katında iki adet en-suite yatak odası yer alırken, üst katta beş yatak odası daha bulunuyor. Ana süit, Arap esintileri taşıyan bir duş, yerleşik küvet ve jakuzi ile donatılmış. Jakuzi ise doğrudan deniz manzarasına açılıyor.

Villanın satışıyla ilgilenenler için iyi haber: İç dekorasyonda değişiklik yapılabiliyor. Ancak bölgenin doğa koruma alanı olması sebebiyle dış yapıya dair kısıtlamalar bulunuyor.

BİR YATIRIM, BİR HAYAL, BİR YAŞAM TARZI

Yaklaşık 22,3 milyon İsviçre Frangı değerindeki bu villa, yalnızca bir ev değil, aynı zamanda eşsiz bir yaşam tarzı ve prestij yatırımı olarak öne çıkıyor.

Haberin Devamını Oku

Gündem

BAHŞİŞLER AHV PRİMİNE DAHİL Mİ EDİLECEK?

yazar

Yayınlayan

on

By

Dijital ödemelerle gelen kayıt, vergi ve emeklilik tartışmalarını da beraberinde getirdi

📌 Haber: İsviçre’nin Sesi – Cemil Baysal
🕒 Okuma süresi: 3 dakika

📅 11 Haziran 2025

BERN – İsviçre Federal Konseyi üyesi Elisabeth Baume-Schneider, kartla ve dijital yollarla ödenen bahşişlerin AHV (emeklilik sigortası) primine dahil edilmesini gündeme taşıdı. Sosyal güvenlik sisteminin finansal sürdürülebilirliğini artırmayı amaçlayan öneri, gastronomi sektöründe yeni bir tartışmanın fitilini ateşledi.

💳 ELEKTRONİK BAHŞİŞLER SİSTEME GİRİYOR

Öneriye göre, özellikle son yıllarda yaygınlaşan kredi kartı ve mobil ödeme sistemleriyle verilen bahşişler artık “resmi gelir” olarak değerlendirilecek. Bu sayede hem kayıt dışılık azalacak, hem de çalışanların gelecekteki emeklilik hakları güçlendirilecek.

Baume-Schneider, bu düzenlemenin hem devlet hem çalışanlar için kazan-kazan olacağını savunuyor:

“Kısa vadede ufak kesintiler yaşansa da, uzun vadede güvenli bir emeklilik sistemi oluşturulur.”

💰 DEVLETE 50 MİLYONLUK EK GELİR BEKLENİYOR

İsviçre’de gastronomi sektöründe yıllık bahşiş tutarının 600 milyon ile 1 milyar Frank arasında olduğu tahmin ediliyor. Bu öneri yasalaşırsa, AHV sistemine yılda 20–50 milyon Frank arasında ek katkı sağlanabileceği öngörülüyor.

🔄 DESTEK VE ELEŞTİRİLER

Destekleyenler, önerinin uzun vadeli faydalarını öne çıkarıyor:

  • Çalışanlar emeklilikte daha yüksek maaş alabilir,
  • Kayıt dışılık azalır,
  • Sisteme güven artar.

Ancak eleştirenler de az değil:

  • SVP Ulusal Meclis Üyesi Esther Friedli: “Bu, doğrudan çalışanın cebinden kesilen ek bir yük.”
  • Gastrosuisse: “Restoranlar bahşiş alımını tamamen yasaklayabilir. Müşteri motivasyonu düşer, hizmet fiyatları artar.”
  • Unia Sendikası: “Artan bürokratik işlemler ve muhasebe yükü, işletmelere ek maliyet yaratır.”

🔥 GASTRONOMİ ÇALIŞANLARINDAN BAKANA TEPKİ: “GELSİN DE BİR GÜN BİZİMLE ÇALIŞSIN!”

Bahşişlerin dijital sistemle AHV’ye dahil edilmesi önerisi, doğrudan sahada çalışan servis elemanları ve restoran personeli arasında büyük bir öfkeye neden oldu. Çalışanlar, karar merciindeki yetkililerin sektördeki gerçek yükü bilmeden masa başından düzenleme yapmasına tepkili:

“Gelsin bakan da bizimle aynı tempoda bir akşam çalışsın, servis yapsın, ayakta kalsın… sonra bu sistemden bahsetsin.”
“Hafta sonları sabahın köründen gece yarısına kadar çalışıyoruz. Bu bahşiş bizim hakkımız, sadaka değil.”
“Dijital takip kolay olabilir ama bu işi gerçekten yapanlar ne kadar yoruluyor, kimse hesap etmiyor.”

Çalışanlar, önerilen sistemin uzun vadeli faydalarından ziyade, şu anda karşı karşıya kaldıkları geçim zorluklarının daha öncelikli olduğunu savunuyor.

⚖ YASAL DURUM: BAHŞİŞ ZATEN MAAŞIN BİR PARÇASI

Mevcut yasal çerçevede, bahşişler maaşa dahil edilmek zorunda değil. Ancak bu gelirler çalışan maaşının %10’unu aşıyorsa, AHV ve vergiye tabi tutulabiliyor.
Kartla ödenen her bahşişin artık sistemde dijital iz bırakması, bu yasal boşluğun yeniden tanımlanmasını zorunlu kılıyor.

📆 NE ZAMAN UYGULAMAYA GİREBİLİR?

Henüz taslak aşamasındaki öneri, İsviçre Sosyal Güvenlik Dairesi (BSV) tarafından sonbaharda hazırlanacak kılavuzla netleşecek. Uygulamanın yürürlüğe girmesi durumunda 2026 veya 2027 yılına kadar geçiş süreci öngörülüyor.
Kantonlar bu konuda kendi uygulama modellerini geliştirme özgürlüğüne sahip olacak.

🧭 NE DEĞİŞECEK?

  • Çalışanlar: Kısa vadede net gelirde düşüş olabilir, ancak emeklilik maaşı artabilir.
  • İşletmeler: Ek vergi ve raporlama yükü; bahşiş kültürünün azalması riski.
  • Devlet: AHV’ye ciddi ek gelir ve kayıt dışılıkla mücadelede önemli adım.

🔍 SONUÇ: DENGELİ BİR REFORM MU, YOKSA FAZLA MI MÜDAHALE?

İsviçre gastronomi sektöründe çalışanlar ve işletmeler, bu değişikliğe temkinli yaklaşıyor. Devlet tarafı reformun sosyal güvenlik sistemine katkısını vurgularken, çalışanlar yaşadıkları yoğun tempoya rağmen ellerindeki son motivasyon kaynağının da törpülenmesinden endişeli.

Önümüzdeki aylarda kantonlar ve sendikaların göstereceği tavır, bu reformun kaderini belirleyecek.



Haberin Devamını Oku

İsviçre

İsviçre’de çalışmak isteyen sağlık personelleri dikkat!

yazar

Yayınlayan

on

By

Pflege Fachkraft olarak bilinen, sağlık alanında eğitim almış, aktif olarak çalışan ya da daha önce çalışmış ve diploması olan kişiler yazabilir.
Almanya, Avusturya’da yaşayan ancak bu ülkelerin vatandaşlığına sahip olanlar veya İsviçre’de oturum izni bulunanlar başvurabilir.
Almanca bilmek avantajdır.
Yaş sınırı: en fazla 50.

Ayrıca aynı ülkelerden vatandaşlığı veya AB pasaportu olan doktorlar ve benzeri yüksek nitelikli sağlık çalışanları da bana yazabilir. Almanca bilmek onlar için de avantajdır.

Çalışma alanları:
Hastaneler, klinikler, bakım evleri (Pflegeheim), Spitex gibi kurumlar.
Ayrıca inşaat (Baubranche) sektöründe eğitimli ve tecrübeli kişiler de başvurabilir.

Gesundheitspersonal aufgepasst – Arbeiten in der Schweiz!

Pflegefachkräfte, die im Gesundheitswesen ausgebildet sind, aktuell arbeiten oder bereits gearbeitet haben und über ein Diplom verfügen, können sich bei uns melden.
Bewerber*innen mit deutscher oder österreichischer Staatsangehörigkeit oder mit gültiger Aufenthaltsbewilligung in der Schweiz können sich bewerben.
Deutschkenntnisse sind von Vorteil.
Altersgrenze: maximal 50 Jahre.

Auch Ärztinnen, Ärzte und andere hochqualifizierte Fachkräfte im Gesundheitswesen mit einer Staatsangehörigkeit aus diesen Ländern oder einem EU-Pass können sich bei mir melden. Deutschkenntnisse sind auch hier von Vorteil.

Arbeitsbereiche:
Spitäler, Kliniken, Pflegeheime, Spitex-Einrichtungen.
Auch Fachkräfte mit Ausbildung und Erfahrung in der Baubranche können sich bewerben.

#PflegeSchweiz #Gesundheitswesen #ArbeitenInDerSchweiz #PflegekräfteGesucht #PflegejobSchweiz
#SağlıkPersoneli #İsviçreİşİmkanı #AlmancaAvantaj #Pflegeheim #Spitex #İnşaatSektörü #İsviçreKariyer

Haberin Devamını Oku

Trendler