Sosyal Medya

İsviçre

İSVİÇRE’DE AİLELER ÇOCUKLARINI DAHA FAZLA AŞILATIYOR

yazar

Yayınlayan

on

RSV AŞISINA YOĞUN İLGİ

İsviçre’de çocuklara yönelik aşılama oranlarında son yıllarda dikkat çekici bir artış gözlemleniyor. 2024 yılında onaylanan Respiratuar Sinsityal Virüs (RSV) bağışıklığı, özellikle ebeveynler tarafından büyük ilgi görüyor.

RSV: BEBEKLER VE KÜÇÜK ÇOCUKLAR İÇİN CİDDİ BİR RİSK

RSV, dünya genelinde yaygın olarak görülen ve solunum yolu enfeksiyonlarına neden olan bir virüs olarak biliniyor. Özellikle bağışıklık sistemi henüz tam olarak gelişmemiş olan bebeklerde ve küçük çocuklarda, ağır solunum yolu hastalıklarına yol açabiliyor.

Uzmanlar, RSV enfeksiyonunun ciddi vakalarda hastaneye yatış gerektirdiğini ve bu hastalığın özellikle kış aylarında çocuk hastanelerindeki yoğunluğu artırdığını belirtiyor. Yapılan araştırmalara göre, tüm çocukların yaklaşık %90’ı iki yaşına gelmeden RSV ile enfekte oluyor.

BAĞIŞIKLIK KAZANDIRMA SONUCU: HASTANEYE YATIŞ ORANLARI DÜŞTÜ

İsviçre’de 2024 itibarıyla kullanımına sunulan monoklonal antikor bazlı RSV bağışıklığı, virüsün ağır hastalığa dönüşme riskini önemli ölçüde azaltıyor. Federal Halk Sağlığı Ofisi (BAG) tarafından yapılan açıklamada, ilk verilerin son derece olumlu olduğu belirtilerek, “RSV’ye karşı geliştirilen Nirsevimab bağışıklığının uygulanmasının ardından, bir yaş altındaki bebeklerde RSV nedeniyle hastaneye yatış oranlarında belirgin bir düşüş kaydedildi” ifadelerine yer verildi.

Elde edilen verilere göre, İsviçre’deki ebeveynlerin %75 ila %95’i yeni doğan bebeklerini RSV’ye karşı koruma altına alıyor. Bu oran, RSV’nin toplumda oluşturduğu riskin farkındalığının arttığını ve bağışıklık kazandırma programının başarılı bir şekilde uygulandığını gösteriyor.

KLASİK ÇOCUK AŞILARINA OLAN GÜVEN DE ARTIYOR

RSV’ye karşı artan farkındalığın yanı sıra, İsviçre’deki genel çocuk aşıları da yüksek seviyelerde uygulanmaya devam ediyor. Federal Halk Sağlığı Ofisi’nin verilerine göre:

🔹 Kızamık aşısı oranı 2019’da %90 iken, 2023’te %94’e yükseldi.
🔹 Kabakulak ve kızamıkçık aşıları aynı dönemde %90’dan %93’e çıktı.
🔹 Çocuk felci (polio) ve boğmaca aşıları da yüksek oranlarda uygulanmaya devam ediyor.

Olten’de görev yapan bir çocuk doktoru, “Son on yıla kıyasla çocukluk dönemi aşılamalarının belirgin şekilde arttığını gözlemliyoruz” diyerek, bu artışta ebeveynlerle yapılan bilinçlendirme çalışmalarının etkili olduğunu vurguladı.

GENİŞ KAPSAMLI AŞILAMA SAĞLIK SİSTEMİNİ RAHATLATACAK

Uzmanlar, yüksek aşılama oranlarının toplum sağlığı açısından büyük bir kazanım olduğuna dikkat çekiyor. BAG yetkilileri, bağışıklama programlarının yalnızca bireysel koruma sağlamakla kalmayıp, bağışıklık sistemi zayıf olan bireyleri de dolaylı olarak koruduğunu belirtiyor.

Özellikle RSV gibi hastalıkların neden olduğu hastane yatışlarının azalmasının, sağlık sistemine önemli bir rahatlama getireceği ifade ediliyor. BAG açıklamasında, “Aşı programları sayesinde hem çocuklar hem de risk grubundaki bireyler korunmakta, böylece salgınların önüne geçilmektedir” denildi.

Sonuç olarak, İsviçre’de çocuklara yönelik aşılama oranlarının yükselmesi, hem bireysel hem de toplumsal sağlık açısından olumlu bir gelişme olarak değerlendiriliyor. Uzmanlar, ebeveynlerin bilinçli hareket etmesinin ve aşılama programlarına güven duymasının, bulaşıcı hastalıklarla mücadelede kritik bir rol oynadığını vurguluyor.

Haberin Devamını Oku
Yorum Yapın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

İSVİÇRE DEVLET TELEVİZYONU SRF, İŞİTME ENGELLİLER İÇİN EUROVİSİON ŞARKILARINI GÖRÜNÜR HALE GETİRDİ

yazar

Yayınlayan

on

By

ZÜRİH – 02.05.2025 – İsviçre Radyo ve Televizyon Kurumu (SRF), 2025 Eurovision Şarkı Yarışması’na katılan 37 şarkının tamamını işitme engelliler için uluslararası işaret diliyle çevirdi. Bu özel kayıtlar, sadece sözleri değil, müziğin ritmini ve duygusunu da yansıtacak şekilde hazırlandı.

Yarışmanın finaline ev sahipliği yapacak olan Basel’deki St. Jakobshalle, 17 Mayıs’ta büyük finale hazırlanırken, SRF de herkesin yarışmayı deneyimleyebilmesi için büyük bir adım attı. Zürih’teki SRF stüdyolarında, aralarında tamamen işitme engellilerin bulunduğu bir ekip, tüm şarkıları işaret diline çevirdi.

Müziği Görmek ve Hissetmek

Çeviriler, SRF Info kanalında yayınlanacak ESC gösterilerinde ekranda izlenebilecek. Müzik sadece çevrilmekle kalmadı, aynı zamanda ritmik hareketlerle görselleştirildi. Bu sayede işitme engelliler şarkının temposunu da hissedebiliyor.

Bazı çevirmenler stüdyoda bass hoparlörlü özel platformlar üzerinde durarak müziğin titreşimini bedenlerinde hissedip performanslarına dahil etti. Çevirileri yapanlar işitme engelli uzmanlar tarafından koçluk aldı. Projenin yönetimi de tamamen işitme engelli kişiler tarafından üstlenildi.

Erişilebilir Bir Yarışma

Eurovision 2025’te sadece işitme engelliler değil, görme engelliler için de erişim sağlanıyor. Yayınlarda audiodeskripsiyon (sesli betimleme) ile sahne, kostümler ve jestler anlatılacak.

Ayrıca canlı yayınlar sırasında sunumlar da anlık olarak işaret diline çevrilecek. Bu çalışmalar, SRG’nin herkes için erişilebilir bir yayın hedefinin bir parçası olarak hayata geçiriliyor.

Eurovision Şarkı Yarışması 11 Mayıs’ta açılış seremonisiyle başlayacak. Yarı finaller 13 ve 15 Mayıs’ta, büyük final ise 17 Mayıs Cumartesi saat 21.00’de Basel’de gerçekleşecek.

Haberin Devamını Oku

Gündem

İSVİÇRE’DE KONUT KITLIĞI SÜRÜYOR: YENİ EVLER YAPILIYOR AMA YİNE DE EV BULAMIYORSUNUZ

yazar

Yayınlayan

on

By

Cemil Baysal | Zürich, 2 Mayıs 2025

⏱️ Okuma süresi: 3 dakika

İsviçre’de konut krizi büyümeye devam ediyor. Her ne kadar ülke genelinde binlerce yeni daire inşa edilse de, ev bulmak hâlâ oldukça zor. Yeni bir araştırmaya göre bunun nedeni, inşa edilen yeni ev sayısının yanıltıcı olması: Çünkü aynı zamanda çok sayıda eski bina da yıkılıyor.

49 Bin Yeni Daire Ama…

Geçtiğimiz yıl İsviçre genelinde 49 bin yeni konut inşa edildi. Bu, 2023’e kıyasla ciddi bir artış ve ilk bakışta sevindirici bir gelişme gibi duruyor. Ancak emlak analiz firması Wüest Partner tarafından yayımlanan bir çalışma, işin göründüğü kadar basit olmadığını ortaya koyuyor. Ev arayanlar için süreç hâlâ zaman alıcı ve zorlu.

Araştırmaya göre, konut arzı artmasına rağmen, ülkedeki net konut artışı (yani yapılan yeni ev sayısından yıkılanların çıkarılmasıyla elde edilen rakam) beklendiği kadar yüksek değil.

Konut Sayısı Neden Artmıyor?

2015 yılı sonunda her 1000 haneye 74 boş daire düşerken, bu sayı günümüzde sadece 43’e geriledi. Bunun temel nedenlerinden biri, “konut inşaat bakiyesi” olarak adlandırılan oranın düşüklüğü. Yani yapılan evlerin sayısı artsa da, yıkılanların sayısı da ciddi boyutta.

Eskiden yeni binalar çoğunlukla boş arazilere yapılırken, artık daha çok eski binaların yerine yapılıyor. Bu da her yeni konut inşaatının öncesinde bir yıkım anlamına geliyor.

Zürih Örneği: 7500 Yeni Daire, 2100 Yıkım

Zürih’te 2024 yılında 7500 yeni daire inşa edildi. Ancak aynı yıl 2100 eski konut yıkıldı. Böylece net konut artışı sadece 5400 oldu.
2010-2014 yılları arasında Zürih’teki net konut artış oranı yüzde 82 iken, son beş yılda bu oran yüzde 73’e geriledi.

Kent Çevresi de Etkileniyor

Sadece büyük şehirler değil, vergi avantajı sunan küçük belediyeler ve çevre bölgelerde de benzer bir tablo söz konusu. Yeni bir proje hayata geçmeden önce mevcut yapıların yıkılması artık daha sık rastlanan bir durum.

Revize edilen İsviçre mekânsal planlama yasaları, iç bölgelerde yoğunlaştırılmış yerleşim hedefliyor. Bu da özellikle eski yapıların yıkılıp yerlerine daha büyük veya çok katlı binaların yapılmasını teşvik ediyor.

Gelecekteki Çözüm: Binaları Yükseltmek

Uzmanlara göre, artan nüfusa rağmen şehirlerin daha fazla yayılmasını önlemek için çözüm, mevcut binaların üzerine kat çıkmak olabilir. Yani yeni binalar yapmak yerine, var olan yapıların üstüne yeni daireler eklemek.

Bu yöntem, hem yerden tasarruf sağlıyor hem de şehir içinde daha fazla insanın yaşamasına olanak tanıyor. Ancak bu her binada mümkün değil. Çünkü eski yapılar genellikle ağırlık kaldırmaya uygun değil. Ayrıca bazı projeler, görüntü açısından da mahalle sakinleri tarafından hoş karşılanmıyor.

Yine de uzmanlar, yukarı doğru büyümenin gelecekte konut sıkıntısını hafifletmede önemli bir rol oynayacağını düşünüyor.

Zürih’te bir apartmanın çatısına yapılan modern bir kat çıkma projesi görsel olarak eleştirilse de, böylece binanın tamamının yıkılmasına gerek kalmadı. Ancak estetik ve teknik sınırlar, bu yöntemin yaygınlaşmasının önünde engel oluşturuyor.


Haberin Devamını Oku

Gündem

SEM’İN KANTONAL KARARLARA MÜDAHALE YETKİSİ ANAYASAYA AYKIRI BULUNDU

yazar

Yayınlayan

on

By

Lausanne, 02.05.2025 – 12:00

İsviçre Federal Mahkemesi, SEM (Devlet Göçmenlik Sekreterliği)’nin, kantonlar tarafından verilen oturma izinlerini iptal etme yetkisinin kısmen anayasa ile çeliştiğine hükmetti.

Önemli Başlıklar:

🚫 SEM, kantonlar tarafından verilen oturma izinlerinin onayını reddedebilir.
⚖️ Ancak, Federal Mahkeme bu yetkinin kısmen anayasa ile çeliştiğine karar verdi.
❌ SEM, kantonlar tarafından verilen oturma ve yerleşim izinlerini reddedebilir. Ancak, bu durum anayasa ile çelişiyor çünkü kantonal mahkemelerin kararları bozulabiliyor, bu da kuvvetler ayrılığına aykırı.
🏛️ Federal Mahkeme, bu tür bir yasal yetkinin yargı bağımsızlığını ihlal ettiğine karar verdi. Bu karar, geçtiğimiz Cuma günü açıklanan bir davada verildi.

Olayın Arka Planı:

Zürih Göçmenlik Ofisi, suç işleyen bir Iraklıya oturma izninin uzatılmasını reddetti. Ancak, İdare Mahkemesi, 46 yaşındaki adamın başvurusunu kabul ederek, oturma izninin uzatılmasına karar verdi. Söz konusu kişi, bir İsviçreliyle evli ve iki küçük çocuğu var.

2007 ile 2018 yılları arasında, sahte belgeler, ehliyetsiz araç kullanma, ticari dolandırıcılık, mala zarar verme ve tehdit gibi suçlardan para cezalarına çarptırılan bu kişi, son olarak birkaç yıl hapis cezasına çarptırıldı. 2009 ve 2013 yıllarında göçmenlik uyarısı aldı.

Zürih Göçmenlik Ofisi, 2018 yılı Temmuz ayında, mahkûmiyetinin cezaevinde devam ettiği dönemde oturma izninin uzatılmasını reddetti. Cezaevinden şartlı tahliye edilen kişi, 2018 yılının Kasım ayında serbest bırakıldı. İdare Mahkemesi, 2020 yılının başında oturma izninin uzatılması gerektiğine karar verdi.

Çelişkili Kararlar ve Anayasaya Aykırılık:

Federal Göçmenlik Sekreterliği (SEM), İdare Mahkemesi’nin kararına rağmen, oturma izninin uzatılmasına onay vermedi ve kişiyi İsviçre’den sınır dışı etti.

Federal Mahkeme, bu tür bir düzenlemenin anayasa ile çeliştiğine karar verdi. Mahkeme, SEM’in, bir kantonal mahkeme kararını bozamaması gerektiğini belirtti. Mahkemeye göre, bu durum kuvvetler ayrılığı ilkesine aykırıdır.

Ayrıca, SEM’in bu yetkisini kullanarak, kişinin yasal haklarına zarar verilebilir ve iki üst düzey mahkemenin çelişkili kararlar vermesi mümkündür.

Mahkemeden Devlete Çağrı:

Federal Mahkeme, bu yasa maddesinin kısmen anayasa ile çeliştiğini belirterek, yasa yapıcıları bu sorunu çözmeye çağırdı. Mahkeme, SEM’in, kantonal mahkemelerin kararlarına saygı duyması gerektiğini ve karşı çıkarsa, federal mahkemeye başvurması gerektiğini vurguladı.

Karar ve Sonuç:

Iraklı kişinin başvurusu reddedildi. Federal Mahkeme, İsviçre’den sınır dışı edilmesinin, özel hayatının korunması hakkına karşı kamu çıkarlarının daha ağır bastığını belirtti. Kişinin işlediği suçların ciddiyeti, tekrar suç işleme potansiyeli ve maddi sıkıntıları göz önünde bulundurularak, sınır dışı edilmesinin gerekliliği ifade edildi.

Mahkeme, özellikle sahtecilik suçlarının, İsviçre Ceza Kanunu’na göre, 2016’dan itibaren zorunlu sınır dışı edilme gerektiren suçlar arasında yer aldığını belirtti.

Haberin Devamını Oku

Trendler