Gündem
İsviçre’de 10 Kasım Anlamlı Törenlerle Kutlandı: Atatürk Zürih ve Cenevre’de Saygıyla Anıldı
ZÜRİH – CENEVRE
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, ebediyete intikalinin 87’nci yılında İsviçre’nin iki önemli kenti Zürih ve Cenevre’de düzenlenen törenlerle anıldı. Türk vatandaşları, diplomatik temsilciler ve sivil toplum kuruluşları, Atatürk’ün düşüncelerini ve Cumhuriyet değerlerini bir kez daha hatırladı.
Zürih Başkonsolosluğu’nda düzenlenen anma programı, Başkonsolosluk binasındaki Atatürk Salonu’nda gerçekleştirildi. Programa çok sayıda vatandaş, dernek yöneticisi ve STK temsilcisi katıldı.
Törende konuşan Muavin Konsolos Furkan Yılmaz, Atatürk’ün yalnızca askeri başarılarıyla değil, toplumsal dönüşüme öncülük eden bir devlet adamı olarak da örnek teşkil ettiğini söyledi.
Yılmaz, “Bugün burada sadece bir lideri değil, bir ulusun yeniden doğuşunu sağlayan düşünceyi anıyoruz. Atatürk’ü anlamak, onun ideallerini hayatın her alanında yaşatmakla mümkündür.” dedi.
Konuşmasını “Atatürk’ün ‘Yurtta sulh, cihanda sulh’ sözü, Türk milletinin barışçı karakterinin özeti olmuştur.” sözleriyle tamamladı.
İsviçre Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı Zeynep Ayhekim, Atatürk’ün fikirlerinin günümüzde de rehber niteliğinde olduğunu belirterek, “Cumhuriyet’in ışığı, Atatürk’ün vizyonuyla daima yolumuzu aydınlatacaktır.” dedi.
TURQUIA 1912 Derneği Başkanı Batuhan Tömekçe ise, “Cumhuriyet’in geleceği gençlerin elindedir. Atatürk’ün mirasını yaşatacak olan da onların kararlılığıdır.” ifadelerini kullandı.
Zürih’teki anma programı, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından sona erdi. Katılımcılar, Atatürk Köşesi önünde fotoğraf çektirerek duygu dolu anlar yaşadı.
Aynı gün Cenevre Başkonsolosluğu’nda da Atatürk için özel bir tören düzenlendi. Törene Başkonsolos Büyükelçi Salih Boğaç Güldere ve eşi ev sahipliği yaptı. Programa BM Nezdinde Türkiye Daimi Temsilcisi Büyükelçi Burak Akçapar, BM Dünya Ticaret Örgütü Nezdinde Daimi Temsilci Büyükelçi Hakan Çakıl, Kıbrıs Temsilcisi Kemal Köprülü’nün eşi, Türk derneklerinin yöneticileri ve Cenevre’de yaşayan vatandaşlar katıldı.
Saat 09.05’te başlayan programda saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı okundu. Ardından konuşan Başkonsolos Güldere, Atatürk’ün liderliğinin sadece Türkiye için değil, dünya tarihi açısından da örnek olduğunu vurgulayarak,
“Atatürk, bir milletin küllerinden yeniden doğuşunu sağlayan eşsiz bir liderdir. Onun kararlılığı, vizyonu ve çağdaş düşünceleri bize her zaman ilham kaynağı olacaktır.” dedi.
Törende, Türkçe ve Türk Kültürü Öğretmeni Aylin Tatlakoğlunun duygulu bir şekilde seslendirdiği “Gençliğe Hitabe” katılımcılardan büyük alkış aldı. Etkinlik sonunda davetliler Atatürk Köşesi önünde fotoğraf çektirirken, tören ikramlarla sona erdi.
İsviçre genelinde düzenlenen anma programları, Atatürk’ün fikirlerinin ve Cumhuriyet’in temel ilkelerinin hâlâ canlı olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Türk toplumu, kurucusuna duyduğu derin sevgi ve minneti bir kez daha birlik içinde ifade etti.








Gündem
İsviçre Kimlik Kartı 2026’dan İtibaren Çipli Olacak
Bern – İsviçre Federal Konseyi, 2026 yılı sonundan itibaren kimlik kartlarının (ID) çipli versiyonunun piyasaya sürüleceğini duyurdu. Yeni kimlik kartı, parmak izi ve yüz görüntüsü gibi biyometrik verileri içerecek. Bu bilgiler hâlihazırda İsviçre pasaportlarında da bulunuyor.
Federal Hükümet’ten yapılan açıklamaya göre, çipli kimlik kartı almak “gönüllülük esasına dayalı” olacak. Ancak hükümet, Avrupa Birliği’nin (AB) aldığı yeni kararlara dikkat çekiyor: AB ülkeleri yakın gelecekte yalnızca biyometrik veriler içeren kimlik belgelerini geçerli sayacak. Bu nedenle Federal Konsey, Avrupa içinde seyahat eden İsviçrelilere biyometrik kimlik kartı edinmelerini tavsiye ediyor.
Sadece İsviçre içinde kimliğini kullanmak isteyen vatandaşlar için ise çipsiz kimlik kartı geçerli olmaya devam edecek.
Buna karşın, çipli kimliğe geçiş süreciyle birlikte mevcut çipsiz kimliklerin geçerliliği sınırlı kalacak. Federal Konsey, yeni sistemin yürürlüğe girmesinden önce alınan kimliklerin, sadece son geçerlilik tarihine kadar (yetişkinler için en fazla 10 yıl) AB ülkelerinde kullanılabileceğini açıkladı.
Vatandaşların çipli kimliğe geçiş konusunda zaman kazanmak istemeleri durumunda, mevcut kimliklerini erken yenilemeleri tavsiye ediliyor.
Özet:
- Karar, Federal Konsey’in haftalık oturumunda alındı.
- Yeni sistem, İsviçre’nin kimlik güvenliğini AB standartlarına uyumlu hale getirmeyi amaçlıyor.
- Kimliklerdeki biyometrik veriler, Federal Polis Dairesi (Fedpol) tarafından korunacak.
Gündem
Luzern Kantonu Hastanesi’nde kasık fıtığı ameliyatı sonrası bebek hayatını kaybetti
Ali henüz on haftalıkken kalbi durdu – Doktorlar suçlu mu?
İsviçre’nin Luzern kentinde (Luzern Kantonu Hastanesi – Luzerner Kantonsspital) yaşanan trajik bir olay, hem tıp camiasını hem de kamuoyunu derinden sarstı. Blick Gazetesi’nin haberine göre, henüz on haftalık olan Ali isimli bebek, Luzern Kantonu Hastanesi’nde gerçekleştirilen kasık fıtığı ameliyatı sırasında yaşamını yitirdi.
Ailenin suçlamaları üzerine biri kadın olmak üzere üç doktor – bir cerrah, bir anestezist ve bir kardiyolog – bugün Luzern Ceza Mahkemesinde hâkim karşısına çıktı.
Savcılık, doktorlar hakkında taksirle ağır bedensel zarar verme ve olası kastla adam öldürme suçlamaları yöneltiyor. İddianameye göre, operasyon öncesinde bebekte Williams-Beuren sendromu şüphesi bulunmasına rağmen, bu riskin yeterince dikkate alınmadığı öne sürülüyor.
Ali’nin doğumundan önce yapılan tıbbi incelemeler, olası gelişimsel bozukluklara işaret ediyordu. 27 Ağustos 2021’de Luzern Kantonu Hastanesi’nde dünyaya gelen bebekte kalp anomalisi ve gelişim geriliği tespit edildi. Genetik uzmanı, nadir görülen Williams-Beuren sendromu olasılığını rapora ekledi, ancak genetik test yapılmadı.
Cerrah, Ali’ye kasık fıtığı nedeniyle operasyon planladı. Ancak bazı uzmanlara göre, bu kadar küçük ve kalp rahatsızlığı riski taşıyan bir bebekte ameliyatın ertelenmesi gerekebilirdi. Savcılık, doktorların bu riski bilmesine rağmen müdahaleye devam ettiklerini savunuyor.
Ameliyat 4 Kasım 2021’de gerçekleştirildi. Narkozun verilmesinden kısa süre sonra Ali’nin tansiyonu hızla düştü. Kısa süreliğine hayata döndürülen bebek, ikinci narkoz uygulaması sonrası yeniden fenalaştı. Doktorlar bu kez operasyonu durdurmadı. Yaklaşık kırk dakika sonra Ali’nin kalbi tamamen durdu. Tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
Savcılık, üç kişilik doktor ekibi için kısmen ertelenmiş üç yıl hapis cezası talep ediyor.
Baba, duruşmaya avukatıyla birlikte katılırken oldukça gergin olduğu gözlendi. Davaya olan kamuoyu ilgisi büyük; mahkeme salonu dolup taşarken duruşmanın sonucunun İsviçre sağlık sisteminde önemli tartışmalara yol açması bekleniyor.
Blick Gazetesi: Haberde yer alan “Ali” ismi, çocuğun gerçek kimliği gizli tutulduğu için değiştirilmiştir.
Gündem
Freiburg’ta Vatandaşlık Şartı Değişti: Sosyal Yardım Almadan 5 Yıl Zorunluluğu
Freiburg – Kanton Freiburg’da vatandaşlığa kabul koşulları sıkılaştırıldı. Yeni düzenlemeye göre, vatandaşlık başvurusunda bulunmak isteyen kişilerin son beş yıl boyunca sosyal yardım almamış olmaları gerekecek. Daha önce bu süre üç yıl olarak uygulanıyordu.
Freiburg Kantonu Büyük Meclisi (Grosse Rat), çarşamba günü yapılan oylamada değişiklik önerisini 64 “evet” ve 34 “hayır” oyuyla kabul etti. Oylamada çekimser kalınmadı. Teklife sol partiler karşı çıkarken, merkez ve sağ partiler destek verdi.
Yeni beş yıllık süre, hükümetin sunduğu bir uzlaşma önerisi olarak öne çıktı. Öneriyi hazırlayan SVP (İsviçre Halk Partisi) ve FDP (Liberal Parti) milletvekilleri başlangıçta on yıllık bir süre talep etmişti.
Bu değişiklikle birlikte Freiburg, Batı İsviçre’de (Romandie) beş yıllık sosyal yardım süresi uygulayan tek kanton oldu. Diğer Romandie kantonları, federal düzeyde belirlenen asgari süre olan üç yılı koruyor.
Ülke genelinde şu anda 16 kanton üç yıllık, 6 kanton beş yıllık ve 4 kanton (aralarında Bern de bulunuyor) on yıllık bekleme süresi uyguluyor.
Oturumda söz alan sol eğilimli milletvekilleri, sosyal yardımın bir hak olduğunu ve bu düzenlemenin “zor yaşam koşullarıyla karşılaşan kişileri cezalandırabileceğini” dile getirdi. Merkez sağ temsilciler ise, vatandaşlık başvurusunda bulunan kişilerin mali olarak bağımsız ve topluma kalıcı şekilde entegre olmuş olmalarının önemli olduğunu savundu.
Yeni düzenleme, Freiburg’un vatandaşlık politikalarında son yıllardaki en belirgin sıkılaştırmalardan biri olarak değerlendiriliyor.
-
Gündem11 ay önceTELEGRAM’DA ŞOK EDEN GRUPLAR: TECAVÜZ AĞLARI VE K.O. DAMLALARI
-
Ekonomi2 yıl önceİsviçre’de Maaş Dengesi: Ortalama bir Kişinin Maaşı 6788 CHF
-
E-Dergi2 yıl önceİsviçre’nin Sesi Şubat 2024
-
İsviçre2 yıl önceDünyanın En İyi Sağlık Kurumları: İlk 250 Hastane Sıralamasında İsviçre’den 10 Hastane
-
Yaşam2 yıl önceKıskanç Kaynana Belirtileri: Gözden Kaçırmamanız Gereken 10 İşaret
-
Gündem12 ay önceERDOĞAN KARŞITI PAYLAŞIMLARI SIĞINMA BAŞVURUSUNDA HAKLI GEREKÇE OLARAK GÖRÜLMEDİ
-
Dünya12 ay önceMETA’NIN COVİD-19 AŞILARIYLA İLGİLİ YANILTICI BİLGİ KARARI: İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ KISITLIYOR MU?
-
Gündem12 ay önceTÜRKİYE’DEN GELEN SIĞINMA BAŞVURULARINA GETİRİLEN SERT UYGULAMALARA TEPKİ


