Sosyal Medya

Gündem

İSVİÇRE VATANDAŞLIĞI İÇİN YILLAR SÜREN HUKUK MÜCADELESİ

yazar

Yayınlayan

on

Bir Avustralyalı kadın, İsviçre vatandaşlığı için uzun yıllar süren hukuk mücadelesini sonunda kazandı. İsviçre vatandaşlık yasası ile ilgili yorumların genişletilmesi sayesinde, mahkeme kararıyla hakkını elde etti. Bu olay, kimlik ve vatandaşlık kavramlarının ne kadar karmaşık ve duygusal olabileceğini bir kez daha ortaya koydu.


20 YILLIK SIR: İSVİÇRELİ KÖKENLERİN KEŞFİ

Her şey, 1970 sonbaharında Avustralya’nın Sidney şehrinin bir banliyösünde başladı. Evlenmemiş İsviçreli bir anne ve babanın çocuğu olarak doğan kadın, kısa süre sonra Avustralyalı bir çift tarafından evlat edinildi. Biyolojik kökenlerinden habersiz büyüdü ve ancak 20 yıl sonra evlatlık olduğunu öğrendi. Gerçeği öğrenir öğrenmez, biyolojik ailesini aramaya koyuldu. 1996 yılında hem annesini hem de babasını bulmayı başardı.


VATANDAŞLIK TALEBİ VE ENGELLER

2022 yılında, artık 52 yaşında olan kadın, İsviçre vatandaşlığını resmi olarak almak için başvuruda bulundu. Ancak Zürih kantonundaki yetkililer, başvurunun geçersiz olduğunu belirtti. Gerekçe olarak, kadın 22 yaşına kadar İsviçre makamlarına resmi bir başvuru yapmadığı için vatandaşlık hakkını kaybetmiş sayıldı.

Bu karar, kadını yıldırmadı. Hukuki süreç başlatarak itiraz etti. Ancak kantonal düzeydeki itirazı da reddedildi ve dava, İsviçre İdari Mahkemesi’ne taşındı.


BEKLENMEDİK DELİL: İSVİÇRE HARİTASI

Dava sırasında, kadın 1991 yılında İsviçre’nin Avustralya’daki Turizm Ofisi’ne yaptığı bir başvurunun vatandaşlık hakkını koruduğunu iddia etti. O yıl ofisten aldığı ve annesinin memleketinin işaretli olduğu İsviçre haritasını mahkemeye sundu. Bu harita, kadının iddiasını destekleyen önemli bir delil haline geldi.


MAHKEMENİN “GENİŞ YORUM” KARARI

İsviçre İdari Mahkemesi, vatandaşlık yasasındaki “başvuru” kavramının net tanımlanmamış olduğuna dikkat çekti. Bu nedenle, yasaların daha geniş bir yorumla ele alınması gerektiğine hükmetti. Kadının 1991 yılındaki başvurusunun yeterli kabul edilmesi gerektiği belirtildi. Mahkeme, kadının vatandaşlık hakkını yeniden tanıdı ve davayı kazandı.


UZUN SÜREN MÜCADELENİN ARDINDAN MUTLU SON

Bu olay, kimlik ve aidiyet kavramlarının ne kadar derin olabileceğini gösterdi. Avustralyalı kadının vatandaşlık mücadelesi, sadece hukuki değil, aynı zamanda duygusal bir hikaye olarak da hafızalarda yer etti. İsviçre vatandaşlık yasasının daha esnek bir şekilde yorumlanması gerektiğine dair güçlü bir mesaj verilmiş oldu.


#İsviçreVatandaşlığı #HukukMücadelesi #Aidiyet #VatandaşlıkHakkı #İsviçreAdalet #KimlikVeAidiyet

Haberin Devamını Oku
Yorum Yapın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

HANGİ MESLEKTEKİ ERKEKLER VE KADINLAR DAHA SIK ALDATIYOR?

yazar

Yayınlayan

on

By


📅 Düzenleme Tarihi: 08.04.2025

Sadakatsizlik konusundaki en çok konuşulan platformlardan biri olan Ashley Madison, 12 ülkede gerçekleştirdiği geniş kapsamlı bir araştırmayla, aldatmaya en yatkın meslek gruplarını ve burçları ortaya koydu.

Araştırma, YouGov adlı bağımsız bir araştırma şirketi tarafından 13.508 yetişkinin katılımıyla yapıldı. Aynı zamanda Ashley Madison’a üye 2.743 kişinin de görüşleri dikkate alındı. Elde edilen veriler, ilişkilerdeki sadakatsizlik dinamiklerini daha yakından anlamak adına dikkat çekici sonuçlar sundu.

👨 HANGİ MESLEKTEKİ ERKEKLER DAHA SIK ALDATIYOR?

Aldatma eğilimi erkeklerde bazı mesleklerde daha fazla gözlemleniyor. Ashley Madison’a göre en çok aldatma vakası şu üç meslek grubunda:

  1. Mühendisler
  2. Satış Yöneticileri
  3. Bilişim Uzmanları (IT-Spezialisten)

Bu gruptaki erkeklerin, iş yaşamlarının yoğunluğu ve seyahat gereklilikleri nedeniyle özel ilişkilerinde daha az bağ kurdukları, bu nedenle de aldatmaya daha açık oldukları düşünülüyor.

👩 KADINLARDA EN ÇOK ALDATAN MESLEK GRUPLARI

Kadınlar arasında ise özellikle insan ilişkilerinin yoğun olduğu mesleklerde aldatma eğiliminin daha fazla olduğu belirlendi. Liste başında:

  1. Garsonlar ve Aşçılar
  2. Hemşireler
  3. Öğretmenler

Bu mesleklerde çalışan kadınların stresli ve yoğun iş hayatından dolayı duygusal tatmin arayışına daha açık oldukları değerlendiriliyor.

🌟 ALDATMAYA EN YATKIN BURÇLAR

Astrolojiye inananlar için burçlar da aldatma eğiliminde rol oynuyor. Ashley Madison’ın araştırmasına göre:

Erkeklerde En Çok Aldatan Burçlar:

  • Başak (Jungfrau) – Disiplinli ve düzenli yapılarıyla bilinseler de aldatma eğiliminde başı çekiyorlar.
  • İkizler (Zwillinge) – İkili karakterleriyle tanınan bu burç, genelde iki ilişkide birden yürümeye meyilli.
  • Akrep (Skorpion) – Tutkulu ve gizemli yapılarıyla sadakatsizlikte yüksek risk taşıyorlar.

Kadınlarda En Çok Aldatan Burçlar:

  • İkizler (Zwillinge)
  • Koç (Widder) – İstediklerini elde etme konusunda kararlı olan Koç kadınları sadakatsizliğe meyilli olabilir.
  • Akrep (Skorpion) – Kadınlarda da gizem ve tutku bu burçta öne çıkıyor.

Ashley Madison uzmanları bu konuda uyarıyor: “Eğer partneriniz bu burçlardan birindense, dikkatli olun… ya da ilişkinize daha fazla heyecan katın!

💔 EN ÇOK NE ZAMAN ALDATILIYOR?

Araştırmada en dikkat çeken detaylardan biri ise ilişkilerin ilk yılında kadınların erkeklere oranla daha fazla sadakatsizlik yaşadığı oldu.

  • İlişkinin ilk yılında erkeklerin sadece %3’ü aldatırken,
  • Kadınlarda bu oran %13’e çıkıyor.

Zaman geçtikçe, özellikle ilişkide monotonluk arttıkça aldatma eğilimi de yükseliyor.

🌍 HANGİ ÜLKELERDE ALDATMA ORANI YÜKSEK?

Ülkelere göre aldatma oranları da oldukça ilginç:

  • Brezilya ve Hindistan: %53 ile zirvede
  • İsviçre: %51 ile şaşırtıcı şekilde üst sıralarda
  • Almanya: %35
  • Kanada: %36
  • İngiltere: %25 ile en “sadık” ülkelerden biri

Araştırma, modern ilişkilerde sadakatin dinamiklerinin hem bireysel hem de kültürel faktörlerden etkilendiğini bir kez daha gözler önüne seriyor. Aldatmanın sadece duygusal boşluklardan değil, bazen mesleklerden, yaşam tarzından ve astrolojik eğilimlerden de etkilenebileceği unutulmamalı.

Haberin Devamını Oku

Dünya

TRUMP’IN GÜMRÜK VERGİLERİ TEPKİ TOPLUYOR: McDONALD’S İSVİÇRE’DE NASIL YANIT VERİYOR?

yazar

Yayınlayan

on

By

📍 Güncelleme tarihi: 8 Nisan 2025
✍️ Hazırlayan: Cemil Baysal

ABD eski Başkanı ve Cumhuriyetçi başkan adayı Donald Trump’ın yeniden uygulamaya koyduğu gümrük tarifeleri, Avrupa’da Amerikan ürünlerine karşı tepkilere neden oluyor. İsviçre’de faaliyet gösteren McDonald’s ise bu durumun satışları nasıl etkileyeceğiyle ilgili açıklamalarda bulundu.

BOYKOT SESLERİ YÜKSELİYOR MU?

Geçtiğimiz aylarda Kanada’da bir kafe, Americano kahvesinin ismini “Canadiano” olarak değiştirmişti. Benzer tepkilerin İsviçre’ye sıçraması ihtimali göz ardı edilmiyor. Özellikle sosyal medyada “Big Mac boykotu” gibi ifadeler yer almaya başladı.

Bu konuyla ilgili olarak McDonald’s İsviçre CEO’su Lara Skripitsky, firmanın Zürih’te düzenlenen yıllık basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Skripitsky, “Restoranlarımız şu an çok yoğun, işler iyi gidiyor,” diyerek genel durumun olumlu olduğunu belirtti. Ancak Trump’ın uluslararası tutumunun bir tehdit unsuru olabileceğini de kabul etti.

İsviçre’de son dönemde iki olay yaşandı: Sirnach TG’de bir müşteri yüksek sesle tepki gösterdi, Biel BE’de ise bir McDonald’s şubesinin duvarına boykot çağrısı içeren bir graffiti yazıldı.

FRANSA’DA %57’Sİ BOYKOTA HAZIR

McDonald’s İsviçre henüz büyük bir boykot etkisi görmemiş olsa da, örneğin Fransa’da yapılan bir ankette halkın %57’si ABD ürünlerini boykot etmeye hazır olduğunu belirtti. Ayrıca, Goeuropean.org gibi siteler Amerikan markalarının Avrupa alternatiflerini listeliyor.

YERLİ ÜRETİME AĞIRLIK VERİYORLAR

Lara Skripitsky, McDonald’s’ın İsviçre pazarına olan bağlılığını vurguladı. Şirket 1976’dan bu yana ülkede faaliyet gösteriyor ve şu anda 183 şubesi bulunuyor. Bunların %93’ü bağımsız işletmeciler tarafından yönetiliyor.

Malzeme tedarikinde de İsviçreli çiftçilere öncelik veriliyor. 6.400 yerel tarım işletmesi süt, et, buğday, salata ve domates gibi ürünleri tedarik ediyor. 2024 yılında toplam 235 milyon Frank’lık alışverişin %85’i yerli firmalardan yapıldı. Şirketin İsviçre’de 8.300 çalışanı bulunuyor.

FİYATLAR SABİT, OYUNCAKLAR GERİ DÖNDÜ

McDonald’s, ekonomik zorluklara rağmen fiyatlarını korumayı sürdürüyor. “Big Bang Menüsü” şu anda 9.50 Frank’tan satılırken, çocuk menüsü “Happy Meal” 20 yıl önceki fiyatı olan 6.90 Frank’ta sabit tutuluyor.

Happy Meal’de bir başka değişiklik ise oyuncaklar. Sürdürülebilirlik amacıyla bir süreliğine karton oyuncaklara geçilmişti. Ancak müşteri talebi doğrultusunda plastik figürler geri döndü. Şu anda popüler video oyunu Minecraft karakterleri menülerle birlikte veriliyor.

YATIRIMLAR SÜRÜYOR

McDonald’s, 2025 yılında da büyümeye devam etmeyi hedefliyor. Beş yeni şube açılması planlanırken, 2024-2026 yılları arasında toplamda 250 milyon Frank’lık yatırım yapılması bekleniyor. Şirket, İsviçre’nin en büyük restoran zinciri konumunu koruyor.


Haberin Devamını Oku

Gündem

HİNWİL ZH’DE TECAVÜZCÜYE 13 YIL HAPİS

yazar

Yayınlayan

on

By

İki kadına saldırmıştı, suçunu itiraf etti, ancak suçu küçümsedi

ZÜRİH – 08.04.2025
Zürih kantonundaki Hinwil Bölge Mahkemesi, 29 yaşındaki Rumen vatandaşı bir adamı iki kadına yönelik cinsel teavüz saldırı suçundan 13 yıl hapis cezasına çarptırdı. Karar, salı günü açıklandı.

Mahkeme, saldırganın Wetzikon ve Wädenswil kentlerinde iki farklı kadına yönelik “nitelikli tecavüz” suçu işlediğine hükmetti. Bir olayda mağduru yumruklayarak, diğerinde ise bıçakla tehdit ederek cinsel saldırıda bulunduğu belirtildi. Ayrıca, kafaya atılan darbeler nedeniyle sanık, ağır bedensel zarar teşebbüsünden de mahkûm edildi.

Suçlarını itiraf etti ama detay vermedi

Sanık, mahkemedeki ifadesinde suçlarını itiraf ettiğini ancak olayların detaylarına girmediğini söyledi. “Çok pişmanım” diyerek alkol ve uyuşturucu etkisinde olduğunu savundu. Hakime göre ise bu açıklamalar suçu küçümsemeye yönelikti.

Daha önce İngiltere’de de adam öldürmüştü

Savcılık, sanığın geçmişini de dikkate alarak 18 yıl hapis, 15 yıl İsviçre’den sınır dışı edilme ve süresiz koruma altına alma (Verwahrung) talep etmişti. Çünkü zanlı, 2019 yılında İngiltere’de bir tartışma sırasında bir güvenlik görevlisini öldürmekten mahkûm olmuştu. Bu olay nedeniyle 4 yıl hapis cezası almış, fakat sadece yaklaşık 15 ay hapis yatmıştı. Zürih mahkemesi, bu olayı İsviçre hukukuna göre “taksirle öldürme” kapsamında değerlendirdi.

Ancak mahkeme, süresiz hapis talebini reddetti. Gerekçe olarak, “tekrar suç işleme riski orta düzeyde” ve “Verwahrung” eşiğine henüz ulaşılmadığı belirtildi. Sanığın İsviçre’den sınır dışı edilmesine ise karar verildi.

Mağdurlara tazminat

Sanık, mağdurlara 25.000 ve 35.000 Frank manevi tazminat ödemeye mahkûm edildi. Bu talepleri temel olarak kabul etti. Karar henüz kesinleşmedi.

İki korkunç olay

  • Wetzikon’daki olayda: Gece 2 sularında, yerel festivalden evine dönen 23 yaşındaki kadına yumruklarla saldırdı, onu çimenlik bir alana sürükledi ve cinsel tecavüz saldırısında bulundu.
  • Wädenswil’deki olayda: 63 yaşındaki bir kadını ormanlık alanda bıçakla tehdit etti ve yine saldırıda bulundu. Her iki mağdur da fiziksel ve psikolojik olarak ciddi zarar gördü.

Haberin Devamını Oku
Reklam

Trendler