Sosyal Medya

İsviçre

“EMILIA PÉREZ” AVRUPA’NIN EN İYİ FİLMİ SEÇİLDİ

yazar

Yayınlayan

on

İsviçre’nin Luzern kentinde düzenlenen 37. Avrupa Film Ödülleri’nde, “Emilia Pérez” yılın en iyi filmi seçildi. Jacques Audiard’ın yönettiği müzikal komedi, senaryo ve yönetmenlik dallarında da ödül kazandı.

ÖDÜL TÖRENİNDE PARLAYAN İSİMLER

Başrol oyuncusu Karla Sofía Gascón, filmdeki performansıyla “En İyi Kadın Oyuncu” ödülüne layık görüldü. Bunun yanı sıra film, en iyi kurgu dalında da ödül aldı.

“Emilia Pérez”, bir Meksikalı kartel liderinin cinsiyet geçiş sürecini ve yeni kimliğiyle saklanmasını konu alıyor. Filmin oyuncu kadrosunda ünlü pop yıldızı Selena Gomez de yer alıyor.

AVRUPA’NIN EN İYİ ERKEK OYUNCUSU: ABOU SANGARE

En iyi erkek oyuncu ödülünü, “L’Histoire de Souleymane” filmindeki performansıyla Abou Sangare kazandı. Paris sokaklarında yemek teslimatı yaparken hayatını sorgulayan bir sığınmacıyı canlandıran Sangare, gerçek yaşam hikayesini yansıtan bu filmle dikkat çekti. Ancak, mülteci statüsündeki oyuncu ödül törenine katılamadı.

WIM WENDERS’A YAŞAM BOYU BAŞARI ÖDÜLÜ

Ünlü Alman yönetmen Wim Wenders, yaşam boyu başarı ödülüne layık görüldü. Törende yaptığı konuşmada, Avrupa’nın kültüre daha fazla önem vermesi gerektiğini vurguladı ve sinemanın insanları duygusal olarak birleştirme gücüne sahip olduğunu ifade etti.

“NO OTHER LAND” EN İYİ BELGESEL

Palestine-İsrail ortak yapımı olan “No Other Land”, en iyi belgesel ödülünü kazandı. Film, Batı Şeria’da Filistinlilerin zorla tahliye edilmesini konu alıyor. Törene katılamayan yapımcılar, Avrupa’ya Gazze’deki çatışmaların durması için çağrıda bulundu.

İSVİÇRE’NİN UMUDU SONUÇSUZ KALDI

Wallisli yönetmen Claude Barras, animasyon filmi “Sauvages” ile yarışsa da ödül alamadı.

ÖNEMİ VE GELECEĞİ

Avrupa Film Ödülleri, Avrupa sinemasının en prestijli ödüllerinden biri olup, Amerikan Oscar’larının Avrupalı eşdeğeri olarak görülüyor. Gelecek yıl ödül töreni Berlin’de düzenlenecek.

Haberin Devamını Oku
Yorum Yapın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

Zürih Havalimanı Pasaport Kontrol Salonunu Büyütüyor: Projenin Maliyeti 140 Milyon Frank

yazar

Yayınlayan

on

By

Zürih Havalimanı, her yıl artan yolcu yoğunluğuna karşı koymak için pasaport kontrol alanını kapsamlı bir şekilde genişletmeye hazırlanıyor. Havalimanının değişmeyen fiziksel kapasitesi nedeniyle özellikle tatil dönemlerinde oluşan uzun kuyruklar, yolcu memnuniyetini belirgin şekilde düşürüyordu. Yönetim şimdi bu soruna kalıcı bir çözüm sunmayı hedefliyor.

Yolcu Rekoru – Ancak Yer Aynı Kaldı

Uçakla seyahatin en popüler ulaşım biçimlerinden biri olduğu İsviçre’de trend hız kesmiyor. Sadece Ekim ayında Zürih’ten 3,2 milyon yolcu geçti; bu, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 6,7’lik bir artış. Tatil dönemlerinde rekorlar kırılıyor: 5 Ekim’de 122.668 yolcuyla havalimanı tarihinin en yoğun günü yaşandı.

Buna karşın pasaport kontrol alanı 2004’teki açılışından bu yana genişletilmemişti. Sonuç: tatil sezonlarında metrelerce uzayan kuyruklar, hatta bazı günler Airside Center’a kadar taşan yoğunluk.

4500 m²’den 10.000 m²’ye

Havalimanı sözcüsü Andrea Bärwalde, mevcut 4500 metrekarelik alanın 10.000 metrekareye çıkarılacağını açıkladı. Böylece salonun büyüklüğü iki katından fazla artacak. Yolcu akışlarının — giriş, çıkış ve transfer — daha net ayrılacağı yeni bir mimari düzen planlanıyor.

Projenin toplam maliyeti 140 milyon İsviçre frangı olarak hesaplanıyor.

Yeni E-Gate’ler Geliyor

Genişleme sayesinde daha fazla elektronik pasaport kapısı (E-Gate) devreye alınacak. Bu sistemde yolcular pasaportlarını kendileri tarıyor; kimlik ve giriş bilgileri saniyeler içinde otomatik olarak kontrol ediliyor. Zürih Kantonu Emniyet görevlilerinin yer aldığı geleneksel kontrol noktalarının sayısının gelecekte nasıl değişeceği ise henüz net değil.

Yeni makineler uzun süredir kurulmuş olsa da, AB’nin “Entry-Exit System (EES)” uygulamasındaki gecikme nedeniyle kullanılmaları bu haftaya kadar ertelenmişti. EES ile AB, Schengen dışı ülke vatandaşlarının giriş-çıkışlarını dijital olarak kaydetmeyi hedefliyor. Fiziksel damgalar tarihe karışırken güvenlik standartlarının artması öngörülüyor. İsviçre vatandaşlarının seyahat prosedüründe ise herhangi bir değişiklik bulunmuyor.

Tamamlanma 2031’de

İlk inşaat çalışmaları başladı. Genişletilmiş bölümün 2029’da faaliyete geçmesi, tüm projenin ise 2031’de tamamlanması planlanıyor. Böylece özellikle klostrofobi yaşayan yolcular için daha ferah bir deneyim sunulması hedefleniyor.

Zürih Havalimanı, yükselen yolcu trafiğine ayak uydurmak için altyapısını modernleştirirken, İsviçre’nin en yoğun hava ulaşım merkezi olarak konumunu güçlendirmeyi amaçlıyor.

Haberin Devamını Oku

Gündem

Çocuk ve Gençlik Komisyonu’ndan Sosyal Medya Yasağına Ret

yazar

Yayınlayan

on

By

Bern, 20 Kasım 2025 – İsviçre Federal Çocuk ve Gençlik Komisyonu (EKKJ), çocuklara yönelik genel sosyal medya yasaklarına karşı olduğunu açıkladı. Komisyona göre bu tür yasaklar, hem çocukların hem de ebeveynlerin hareket alanını gereksiz yere daraltıyor.

Komisyon tarafından yayımlanan pozisyon belgesinde, Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin yalnızca korunma hakkını değil, aynı zamanda bilgiye yaşa uygun erişim, eğitim hakkı ve dijital ortamlara katılım hakkı gibi temel özgürlükleri de güvence altına aldığı vurgulandı.

EKKJ: “Riskler kadar fırsatlar da görülmeli”

EKKJ, çocuklar ve gençlerle birlikte medya kullanımına ilişkin açık kurallar ve rehberler geliştirilmesi gerektiğini savunuyor. Komisyona göre tüm taraflar, sosyal medyanın risklerini tanıdığı kadar avantajlarını ve sunduğu fırsatları da değerlendirebilmeli.

Ayrıca EKKJ, büyük çevrimiçi platformların daha sıkı biçimde düzenlenmesi gerektiğini de dile getiriyor.

Kantonlarda farklı uygulamalar

Son dönemde bazı kantonlarda telefon ve sosyal medya yasakları yeniden tartışma konusu oldu.

  • Nidwalden Kantonu’nda, 2025/2026 eğitim yılının başlangıcından bu yana mobil telefonlar ve diğer dijital cihazlar okullarda tamamen yasak.
  • Solothurn Kantonu’nda ise yasak kararı her okulun kendi inisiyatifine bırakılıyor.

Komisyon, bu tartışmalar devam ederken çocukların dijital dünyadan tamamen uzaklaştırılmasının doğru olmadığını, bunun yerine bilinçli ve güvenli bir kullanımın teşvik edilmesi gerektiğini vurguluyor.

Haberin Devamını Oku

Gündem

Aramalarda Ten Rengi Yeniden Kriter Olacak – Bakan Beat Jans Geri Adım Attı

yazar

Yayınlayan

on

By

Eylül ayında, aranan kişilere ilişkin duyurularda ten rengi bilgisinin kullanılmasının kaldırılması kararı alınmıştı. Ancak karar, güvenlik birimleri ile siyasi çevrelerden ciddi eleştiriler alınca Adalet Bakanı Beat Jans geri adım atıldığını açıkladı.

Ulusal arama veri tabanı için yeni sınıflandırma hazırlanıyor

Federal Hükümet’ten yapılan açıklamada, Federal Polis Dairesi’nin (Fedpol) kanton polis teşkilatlarıyla birlikte ten rengi bilgisini ulusal arama veri tabanına yeniden dâhil edeceği duyuruldu. Aynı zamanda kişi tanımlama kategorilerinin modernize edilerek daha güncel bir yapıya kavuşturulacağı belirtildi.

Bakan Jans, bu bilginin uygulamada zaten çok sınırlı kullanıldığına dikkat çekerek şu değerlendirmeyi yaptı:
“Ulusal arama sistemindeki kayıtlara baktığımızda, aranılan kişilerle ilgili duyuruların yüzde 1’inden daha azında ten rengi yer alıyor.”

Kantonlardan net talep: Bilgi kaybı kabul edilemez

Geri dönüş kararı, kasım ayı başında kantonlarla yapılan istişare toplantısının ardından alındı. Kanton polislerinin büyük çoğunluğu, ten renginin bir tanımlama unsuru olarak kullanılmaya devam edilmesi gerektiğini savundu. Ayrıca mevcut tanımlama sınıflarının güncellenmesi gerektiğine de dikkat çektiler.

Jans, hedefin güvenlik birimlerinin işini kolaylaştırmak olduğunu ifade ederek şunları söyledi:
“Amacımız veri doğruluğunu yükseltmek, böylece aramaların etkinliğini ve verimliliğini artırmak.”

Karar sonrası tartışmalar büyümüştü

Ten rengi bilgisinin eylül ayında kaldırılması, özellikle güvenlik çevrelerinden ve bazı siyasi kesimlerden sert tepki çekmişti.

SVP Ulusal Konsey Üyesi Mauro Tuena, kararı eleştirerek şu ifadeleri kullanmıştı:
“Bu karar mutlaka geri alınmalıydı. Böyle uygulamalar güvenliği riske atıyor.”

SVP’li Ulusal Konsey Üyesi Nina Fehr Düsel ise,
“Siyasi doğruculuk uğruna güvenliğin zayıflatılmasını ürkütücü buluyorum.”
diyerek tepkisini dile getirmişti.

Haberin Devamını Oku

Trendler