Sosyal Medya

Gündem

BAVYERA’DA İNSAN KAÇAKÇILIĞI ÖLÜMLE SONUÇLANDI :

yazar

Yayınlayan

on

7 GÖÇMEN HAYATINI KAYBETTİ SAMER AL O.’NUN DAVASI BAŞLADI

Okuma süresi: 4 dakika
08.10.2024

Traunstein, Bavyera – 13 Ekim 2023’te, 25 yaşındaki Samer Al O., bir polis aracının peşine düştüğü sırada korkunç bir kazayla karşılaştı. Al O.’nun kullandığı siyah Mercedes Vito, içinde çoğunluğu Türkiye ve Suriye kökenli olmak üzere 22 düzensiz göçmen taşımaktaydı. Hızla ilerleyen araç, Ampfing çıkışında direksiyon hakimiyetini kaybederek devrildi. Bu üzücü kaza sonucunda, araçtaki yedi göçmen hayatını kaybetti.

Kaza Anı ve Sonrası

Al O., hızlı bir şekilde gittiği A94 otoyolunda, Ampfing çıkışında direksiyon hakimiyetini kaybetti ve aracı devrildi. Bu korkunç kazada, araçtaki yedi göçmen hayatını kaybetti. Olay yerine gelen polis ekipleri, kazanın ardından şoke olmuş bir manzarayla karşılaştı. Mahkeme hakimi Volker Ziegler, olay yerinde bir kadının çığlıklarını ve helikopterden tespit edilen parçalanmış bir çocuğu dile getirerek, kazanın dehşetini gözler önüne serdi.

Al O.’nun kaza sonrası kayıtsız tavrı dikkat çekti. Kazadan hemen sonra, bir mesaj göndererek “Bir kaza geçirdim, tutuklanacağım,” ifadelerini kullandı. Emniyet kemerinin izleri, onun kaza sırasında direksiyon başında olduğunu kanıtladı.

Hızlı Kovalamaca

Samer Al O., polis tarafından 180 km/saat hızla kovalandı. Olay anında, Bavyera Federal Polisi, Al O.’nun aracını takip ederken hızının arttığını bildirdi. Al O., daha önce de benzer durumlarla karşılaşmış ve polislerin dikkatini çekmişti. Bununla birlikte, olay anında kaydedilen raporlara göre, Al O. hız kesmeden kaçmaya devam etti.

Mahkemede yapılan açıklamalara göre, Al O. daha önce de göçmenleri kaçırmaktan suçlu bulunmuş ve toplamda 12,200 Euro gelir elde etmişti.

Yaralılar ve Aileler Üzerindeki Etkisi

Kazadan kurtulan yalnızca bir çocuk, 11 yaşındaki bir çocuk, hâlâ yoğun bakımda tedavi görmekte ve durumu kritik. Kazanın ardından aileler büyük bir yas ve travma yaşarken, bu trajedi yerel toplumu derinden etkilemiştir. Kazanın getirdiği acı, göçmenlere yönelik yasaların ve insan kaçakçılığının nasıl daha etkin bir şekilde denetlenmesi gerektiği sorularını gündeme taşımaktadır.

#Bavyera #Kaçakçılık #GöçmenKazası #SamerAlO #Adalet #Hukuk #Sığınmacılar #Güvenlik #Kaza #Trajedi #KaçakçılıkİleMücadele #Almanya #İnsanTicareti #GöçmenHakları #SosyalAdalet #asyl #almanya #deutschland #germany

Haberin Devamını Oku
Yorum Yapın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

İSVİÇRE’DE İLAÇ KARTELİNE 600 BİN FRANK PARA CEZASI

yazar

Yayınlayan

on

By

🕒 Okuma süresi: 2 dakika
📅 10 Nisan 2025 – Bern

İsviçre Rekabet Kurumu (Weko), yedi uluslararası ilaç şirketinin karıştığı bir kartel anlaşmasını ortaya çıkardı. Söz konusu firmalar, mide spazmı ilacı Buscopan’ın ana etken maddesi olan Butylscopolaminbromid (SNBB) maddesinin satışı konusunda yıllarca gizli anlaşmalar yaptı. Weko, karteli bozdu ve firmalara toplam 600’000 Frank para cezası verdi.

2005-2019 yılları arasında yürütülen yasadışı iş birliğinde, firmalar minimum satış fiyatları üzerinde anlaştı, pazar paylarını paylaştı ve ekonomik açıdan hassas verileri birbirleriyle paylaştı. Ceza, anlaşmalı çözüm süreci dikkate alınarak verildi.

Kartelde yer alan şirketler:

  • Boehringer Ingelheim (Almanya)
  • Alkaloids of Australia (Avustralya)
  • Alkaloids Corporation (Hindistan)
  • Alchem (Hindistan)
  • C2 Pharma (İrlanda)
  • Linnea (İsviçre – Ticino)
  • Transo-Pharm (Almanya)

Weko Direktörü Patrik Ducrey, en yüksek cezanın Boehringer Ingelheim’a verildiğini belirtti ancak kesin miktarı açıklamadı. Karteli açığa çıkaran C2 Pharma ise tamamen ceza muafiyeti aldı. Transo-Pharm ve Linnea ise cezalarında indirime gitti.

FİYAT MANİPÜLASYONU: HASTALAR NE KADAR ZARAR ETTİ?

Buscopan gibi spazm çözücü ilaçlarda kullanılan etken madde İsviçre’de işlenmiyor ancak ithal ediliyor. Weko, kartelin hasta fiyatlarına ne kadar etkisi olduğunu araştırmadığını belirtti. Yine de bu tarz anlaşmaların tüketicilere dolaylı zarar verdiği biliniyor.

Bu karar, İsviçre’de bir etken madde üzerinden ceza verilen ilk ilaç karteli davası olarak tarihe geçti. Avrupa ve Avustralya rekabet kurumlarının desteğiyle yürütülen soruşturmada firmalara, kararın ardından İsviçre Federal İdare Mahkemesi’ne itiraz etme hakkı tanındı.

Haberin Devamını Oku

Gündem

AVRUPA GENELİNDE PEDOKRİMİNAL AĞA DARBE: 166 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI

yazar

Yayınlayan

on

By

🕒 Okuma süresi: 3 dakika
📅 10 Nisan 2025 – Almanya

Avrupa çapında düzenlenen “Operation Fever” adlı büyük çaplı bir operasyonla çocuk istismarı ve çocuk pornografisine karşı ciddi bir darbe indirildi. Polonya’nın liderliğinde ve Europol koordinasyonunda yürütülen operasyon kapsamında 12 Avrupa ülkesinde ve ABD’de toplam 166 kişi gözaltına alındı.

Polonya, Almanya, İsviçre ve diğer ülkelerde 774 farklı adrese eş zamanlı baskınlar düzenlendi. Baskınlarda çocuklara ait yasa dışı görüntülerin saklandığı dijital materyallerin yanı sıra silahlar ve uyuşturucular da ele geçirildi. Özellikle Polonya’da 98 kişi yakalanırken, bazı şüphelilerin tanınmış kişiler olduğu bilgisi dikkat çekti.

DİJİTAL KANITLAR VE ULUSLARARASI DESTEK

Polonya’nın AB Konseyi Başkanlığı görevini yürütmesi sebebiyle operasyonun merkezinde yer aldığı belirtildi. ABD Federal Soruşturma Bürosu (FBI) da operasyona destek verdi. Ele geçirilen yüzbinlerce dijital dosya şu anda kriminal incelemeden geçiriliyor.

Almanya’nın Hessen eyaletinde 105 kişi hakkında soruşturma yürütülürken, Rheinland-Pfalz bölgesinde de en az bir kişi tutuklandı. Yetkililer, şüphelilerin internette kurdukları forumlar aracılığıyla hem yasa dışı içerik alışverişi yaptıklarını hem de çocukları psikolojik olarak etkileyerek bazı durumlarda intihara yönlendirdiklerini açıkladı.

İSVİÇRE DE YASALARIYLA KARŞI KOYUYOR

İsviçre’de çocuklara yönelik istismar içeriklerinin bulundurulması ve paylaşılması ağır suç olarak kabul ediliyor. İsviçre Ceza Kanunu’nun 197. maddesine göre bu suçlar için 5 yıla kadar hapis veya para cezası öngörülüyor. İsviçre de bu tarz uluslararası operasyonlara aktif olarak destek veriyor.

Bu geniş kapsamlı operasyon, sınır ötesi iş birliğinin çocuk istismarıyla mücadelede ne kadar hayati olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.

Haberin Devamını Oku

Gündem

YAPAY DÖLLENMEYLE İKİZ DOĞUMLARINDA BÜYÜK DÜŞÜŞ

yazar

Yayınlayan

on

By

Son yirmi yılda, yapay döllenme (IVF) ile çoğul gebeliklerin sayısında belirgin bir azalma yaşandı. 2002 yılında %17,4 olan ikiz doğum oranı, 2023 yılı itibarıyla %2,8’e düştü. Bu düşüş, büyük ölçüde 2017 yılında yürürlüğe giren Üreme Tıbbı Yasası’ndaki değişikliklere bağlanıyor.

2017 reformu ile birlikte, embriyo saklama miktarı artırıldı ve bu sayede doktorlar, hangi embriyoların yapılacak yapay döllenme işleminde kullanılacağını daha iyi belirleyebilmeye başladı. Federal İstatistik Dairesi’nin (BFS) Reprodüksiyon İstatistikleri Bölümünden Tonia Rihs, bu gelişmeyi şu şekilde açıklıyor: “Tek embriyo transferi çok daha yaygın hale geldi.”

Yasalar, Tıbbi Uygulamaları Etkiledi

2017 yılında, 4085 yapay döllenme işleminde iki embriyo transfer edildi. Oysa tek embriyo transfer edilen vaka sayısı 3789’dur. 2023 yılında ise, transferlerin çoğunluğu tek embriyo içermekteydi (7341). İki embriyo yalnızca 811 kez transfer edildi.

2023 yılı itibarıyla, 6513 çift yapay döllenme tedavisi aldı ve bu sayı, bir önceki yıla göre %1,5’lik bir düşüşü gösteriyor. Ancak doğan çocuk sayısı 2511’e yükseldi, bu da %5,9’luk bir artışı ifade ediyor. Bu 2511 çocuk, İsviçre’de doğan tüm bebeklerin %3’ünü oluşturuyor. Bu bebeklerden 67’si sperm bağışı ile dünyaya geldi. Yine de, toplam embriyo transferlerinin yalnızca %30’u doğumla sonuçlandı. Bu oran, 2017’de %23, 2022’de ise %27,6 idi.

Haberin Devamını Oku

Trendler