Sosyal Medya

Gündem

AIRBNB’DE ÇİFTE STANDART: İSVİÇRE’DE YENİ ALT KİRALAMA DÜZENLEMELERİ İÇİN SAVAŞ

yazar

Yayınlayan

on

İsviçre’de Airbnb gibi konaklama platformlarına yönelik alt kiralama kısıtlamalarını sıkılaştırmaya yönelik yeni yasa tasarısı, 24 Kasım 2024’te halk oylamasına sunulacak. Bu yasa değişikliğiyle, kiracıların ev sahiplerinden yazılı onay almaları ve alt kiralamaların iki yıl gibi sınırlı bir süreyle yapılması zorunlu hale getirilecek. Tasarının savunucuları, bu değişikliğin, Airbnb aracılığıyla yapılan alt kiralamalarda kötüye kullanımı engelleyerek toplumda huzuru korumayı hedeflediğini belirtiyor. Fakat muhalefet edenler, yasadaki bu sıkılaşmaların asıl amacının, konut kiralarını artırma fırsatı yaratmak olduğunu savunuyor.

YENİ DÜZENLEMENİN DETAYLARI

Parlamentodaki çoğunluğun desteğini alan yeni yasa tasarısına göre:

  1. Yazılı Onay Şartı: Kiracılar, bir odayı veya tüm konutu alt kiralama planlarını gerçekleştirmeden önce mülk sahibinden yazılı bir onay almak zorunda olacaklar.
  2. Alt Kiralamaya Süre Kısıtlaması: Alt kiralama ilişkileri iki yıl ile sınırlandırılacak.
  3. Ek Nedenlerle Reddetme Yetkisi: Ev sahipleri, yasal olarak belirli bir gerekçe olmadan bile alt kiralamayı reddetme hakkına sahip olacak.

Bu kuralların yürürlüğe girmesi durumunda, kiracılar Airbnb ve diğer kısa süreli konaklama platformlarında evlerini veya odalarını daha zor koşullarda kiralayabilecek. Tasarıyı savunanlara göre bu düzenleme, alt kiralama yoluyla ev sahipleri veya kiracılar tarafından gerçekleştirilen suistimallerin önüne geçerek kiracı haklarını güçlendirmeyi ve apartman sakinlerinin huzurunu korumayı amaçlıyor. İsviçre Halk Partisi’nden (SVP) Ulusal Milletvekili ve İsviçre Ev Sahipleri Derneği (HEV) Başkanı Gregor Rutz, konuyla ilgili olarak “Airbnb gibi platformlar nedeniyle alt kiralamalarda artan suistimal olayları var ve bu durum başta kiracılar olmak üzere herkesi rahatsız ediyor,” açıklamasını yaptı.

EV SAHİPLERİ İLE KİRACILAR ARASINDA GERİLİM

Bu yasa tasarısını destekleyenler, alt kiralama yoluyla yapılan Airbnb kiralamalarının apartman sakinleri üzerinde olumsuz etkilere yol açtığını belirtiyor. HEV Başkanı Gregor Rutz, alt kiralamalardan kaynaklanan gürültü ve apartmanlardaki sürekli değişen sakinlerin komşular için sorun yarattığını vurguladı. Rutz, bu alt kiralama modelinin, apartman yaşamını olumsuz etkileyerek, apartman sakinlerinin yaşam kalitesini düşürdüğünü belirtti.

Ancak muhalefetten SP’li (Sosyal Demokrat Parti) Jacqueline Badran, Airbnb kiralamalarının büyük çoğunluğunun aslında mülk sahipleri tarafından yönetildiğini ifade ederek, yasa teklifini eleştirdi. Badran, bu düzenlemenin kira koruma kanunlarını zayıflatmaya yönelik bir girişim olduğunu ve bu yasayla birlikte ev sahiplerinin kira artırma fırsatlarını artırmayı hedeflediğini öne sürdü.

VERİLER NE DİYOR?

İsviçre’de Airbnb kiralamalarının çoğunlukla mülk sahipleri tarafından yapıldığına dair veriler sınırlı olsa da, Inside Airbnb adlı veri platformunun verileri, Zürih ve Cenevre gibi büyük şehirlerde Airbnb konaklamalarının yarısından fazlasının birden fazla konutu elinde bulunduran ev sahipleri tarafından gerçekleştirildiğini ortaya koyuyor. Zürih’te Airbnb ev sahiplerinin yarısından fazlası birden fazla konut kiralarken, Cenevre’de bu oran yüzde 45 olarak kaydedildi. Yüzlerce mülkü Airbnb üzerinde kiraya veren bazı sahiplerin olduğu da biliniyor. Bu durum, Airbnb’nin büyük şehirlerde alt kiralamalardan çok, mülk sahipleri ve profesyonel kiralama şirketleri tarafından kullanıldığını ortaya koyuyor.

“LEX AIRBNB” DÜZENLEMESİNE KARŞI MÜCADELE

İsviçre Ev Sahipleri Derneği (HEV) ve bazı mülk sahipleri, ulusal düzeydeki düzenlemeleri desteklese de, yerel olarak konut krizini çözmeye yönelik “Lex Airbnb” olarak bilinen daha katı kısıtlamalara karşı hukuki mücadele veriyor. Bern ve Luzern gibi şehirlerde, Airbnb’nin kısa süreli konaklama modeli, konut piyasasında sorunlara yol açtığı gerekçesiyle kısıtlanmaya çalışılıyor. 2022 yılında Bern’de düzenlenen oylamada, Altstadt bölgesinde profesyonel Airbnb kiralamalarının sınırlandırılmasına yüzde 80’in üzerinde destek çıkmıştı. Ancak, HEV Bern, bu düzenlemeyi mahkemeye taşıyarak şehir yönetiminin Airbnb’yi hedef almasını “ağır bir mülk hakkı ihlali” olarak nitelendirdi.

ELEŞTİLER VE KİRA ARTIŞLARI KAYGISI

Grünen-Nationalrat (Yeşiller Partisi’nden) Michael Töngi, düzenleme yanlılarını “çifte standart” uygulamakla suçlayarak, mülk sahiplerinin asıl niyetinin kiracılar üzerindeki kontrolü artırmak olduğunu belirtti. Töngi, “Mülk sahipleri bu düzenlemeleri, kiraları artırmak için bir fırsat olarak görüyor” diyerek, halihazırda İsviçre şehirlerinde kira artışlarının ciddi boyutlara ulaştığına dikkat çekti. Zürih ve Cenevre’de yeni kira oranlarının mevcut kira oranlarına göre yüzde 26 ila 54 oranında daha yüksek olduğu belirtiliyor. Bu durum, mevcut kiracılar için yeni bir konuta taşınmanın ciddi mali yükler getireceği anlamına geliyor.

SONUÇ: ALT KİRALAMA DÜZENLEMESİNİN OYLANMASI

24 Kasım’da yapılacak oylamada, İsviçreliler Airbnb gibi platformlar üzerinden yapılan alt kiralamalara dair daha sıkı kuralların getirilip getirilmemesine karar verecek. Mülk sahipleri ve destekçileri, bu düzenlemelerin kötüye kullanımı azaltarak, daha huzurlu bir apartman yaşamı sağlayacağını savunuyor. Ancak, düzenlemeye karşı çıkanlar, bunun asıl amacının kira koruma yasalarını zayıflatmak ve kiracıların haklarını sınırlandırmak olduğunu öne sürüyor.

#Airbnb #İsviçreKonutSorunu #AltKiralama #Oylama2024 #KonutKrizi #EvSahipliği #İsvicre #Aargau #İsviçre #Tessin #Switzerland #Schweiz #Suisse #Svizzera #Svizra #Suiza #Suíça #Sveits #Zwitserland #Švica #Švýcarsko #Shveytsariya #Švicarska #isvicrehaberleri #luzern #zürich #zürih #basel #bern #isvicredehayat

Haberin Devamını Oku
Yorum Yapın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

MÜŞTERİ, MİGROS’TAN ALDIĞI KEKTE “KESİCİ PLASTİK PARÇASI” BULDU

yazar

Yayınlayan

on

By

Bir müşteri, Versoix GE’deki Migros mağazasından aldığı kekinde (muffin) keskin bir plastik parçası buldu. Uzmanlar, plastik parçaların yutulmasının tehlikeleri konusunda uyarıyor.

Kısa Bilgiler

  • Migros müşterisi, kekini (muffin) yerken içinde bir plastik parçası buldu.
  • Yiyeceklerdeki keskin yabancı cisimler, ciddi yaralanmalara yol açabilir.
  • Migros, plastik parçasının keklere (muffin) nasıl girdiğini açıklayamıyor.

Bir Migros müşterisi, Versoix GE’deki Migros mağazasından aldığı kekinde (muffin) keskin bir plastik parçası buldu. Müşteri, yaşadığı durumu X platformunda paylaştı: “Migros Versoix’tan tek bir kek (muffin) aldık. Yediğimizde içinde keskin bir plastik parçası bulduk.”

Müşteri, ürünü mağazaya geri getirdi ve tüm diğer keklerin (muffin) satıştan kaldırılmasını talep etti. Ancak, mağazada bu modelden başka kek (muffin) kalmadığı için satıştan çekilme işlemi gerçekleşmedi.

Müşteri, “Mağaza müdürü, ürünün diğer şubelerden geri çekilmesi konusunda herhangi bir yetkisi olmadığını söyledi. Şikayetimi Migros merkeziyle paylaştı” diye ekledi.

Versoix’teki şubede, sadece kek (muffin) fiyatı, yani 1.85 frank, geri ödenmiş.

Plastik Parçası Yaralanmalara Yol Açabilir
Müşteri, X platformunda yaptığı paylaşımda, “Bu plastik parçasının çok tehlikeli olduğunu ve eşimin yaralanabileceğini belirtmek isterim” dedi.

Ayrıca, “Düşünün ki, yedi yaşındaki kızımız bu keki (muffin) yemiş olsaydı, ne olabilirdi?” diye de uyarıda bulundu.

Migros’un açıklamasına göre, firma konu hakkında incelemelere devam ediyor.

Yutulan Plastik Parçaları Tehlikeli Olabilir
Bern Insel Hastanesi, plastik parçaların yutulmasının yaratabileceği tehlikeler konusunda açıklama yaptı. Hastane, “Yiyeceklerdeki plastik bir parça, örneğin damak, boğaz veya yemek borusunda yaralanmalara yol açabilir” dedi.

İnsider Gruppe’den Daniel Saameli, “Bir kişi yutkunurken plastik parçası keskin kenarlarla veya düzensiz bir şekilde olabilir. Bu da ağızda, boğazda veya yemek borusunda kesikler oluşturabilir” dedi.

Daha büyük veya düzensiz şekilli plastik parçaları ise boğazda sıkışabilir ve solunum yollarında tıkanıklıklara yol açabilir. Bu durum, solunum yolu tıkanması riski taşıyan bir “aspirasyon” durumuna yol açabilir.

Migros, Müşteriyle Temas Halinde
Müşteri, X platformunda yaptığı paylaşımda, konuyla ilgili geri bildirimler beklediğini belirtti. Migros, müşteriyle temasa geçtiğini ve durumu araştırdığını duyurdu.

Migros, plastik parçasının keklere (muffin) nasıl girdiğini henüz açıklayamıyor. “Tedarikçiyle iletişime geçtik ve şu anda konu hakkında araştırmalar yapıyoruz” dedi firma yetkilileri.

Firma, soruşturma tamamlanana kadar söz konusu ürünlerin satışının durdurulduğunu belirtti.

Migros, araştırmaların sonuçları belli olduğunda, olayı çözmek için somut adımlar atacaklarını da duyurdu.

Haberin Devamını Oku

Gündem

İSVİÇRE’DE İLAÇ KARTELİNE 600 BİN FRANK PARA CEZASI

yazar

Yayınlayan

on

By

🕒 Okuma süresi: 2 dakika
📅 10 Nisan 2025 – Bern

İsviçre Rekabet Kurumu (Weko), yedi uluslararası ilaç şirketinin karıştığı bir kartel anlaşmasını ortaya çıkardı. Söz konusu firmalar, mide spazmı ilacı Buscopan’ın ana etken maddesi olan Butylscopolaminbromid (SNBB) maddesinin satışı konusunda yıllarca gizli anlaşmalar yaptı. Weko, karteli bozdu ve firmalara toplam 600’000 Frank para cezası verdi.

2005-2019 yılları arasında yürütülen yasadışı iş birliğinde, firmalar minimum satış fiyatları üzerinde anlaştı, pazar paylarını paylaştı ve ekonomik açıdan hassas verileri birbirleriyle paylaştı. Ceza, anlaşmalı çözüm süreci dikkate alınarak verildi.

Kartelde yer alan şirketler:

  • Boehringer Ingelheim (Almanya)
  • Alkaloids of Australia (Avustralya)
  • Alkaloids Corporation (Hindistan)
  • Alchem (Hindistan)
  • C2 Pharma (İrlanda)
  • Linnea (İsviçre – Ticino)
  • Transo-Pharm (Almanya)

Weko Direktörü Patrik Ducrey, en yüksek cezanın Boehringer Ingelheim’a verildiğini belirtti ancak kesin miktarı açıklamadı. Karteli açığa çıkaran C2 Pharma ise tamamen ceza muafiyeti aldı. Transo-Pharm ve Linnea ise cezalarında indirime gitti.

FİYAT MANİPÜLASYONU: HASTALAR NE KADAR ZARAR ETTİ?

Buscopan gibi spazm çözücü ilaçlarda kullanılan etken madde İsviçre’de işlenmiyor ancak ithal ediliyor. Weko, kartelin hasta fiyatlarına ne kadar etkisi olduğunu araştırmadığını belirtti. Yine de bu tarz anlaşmaların tüketicilere dolaylı zarar verdiği biliniyor.

Bu karar, İsviçre’de bir etken madde üzerinden ceza verilen ilk ilaç karteli davası olarak tarihe geçti. Avrupa ve Avustralya rekabet kurumlarının desteğiyle yürütülen soruşturmada firmalara, kararın ardından İsviçre Federal İdare Mahkemesi’ne itiraz etme hakkı tanındı.

Haberin Devamını Oku

Gündem

AVRUPA GENELİNDE PEDOKRİMİNAL AĞA DARBE: 166 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI

yazar

Yayınlayan

on

By

🕒 Okuma süresi: 3 dakika
📅 10 Nisan 2025 – Almanya

Avrupa çapında düzenlenen “Operation Fever” adlı büyük çaplı bir operasyonla çocuk istismarı ve çocuk pornografisine karşı ciddi bir darbe indirildi. Polonya’nın liderliğinde ve Europol koordinasyonunda yürütülen operasyon kapsamında 12 Avrupa ülkesinde ve ABD’de toplam 166 kişi gözaltına alındı.

Polonya, Almanya, İsviçre ve diğer ülkelerde 774 farklı adrese eş zamanlı baskınlar düzenlendi. Baskınlarda çocuklara ait yasa dışı görüntülerin saklandığı dijital materyallerin yanı sıra silahlar ve uyuşturucular da ele geçirildi. Özellikle Polonya’da 98 kişi yakalanırken, bazı şüphelilerin tanınmış kişiler olduğu bilgisi dikkat çekti.

DİJİTAL KANITLAR VE ULUSLARARASI DESTEK

Polonya’nın AB Konseyi Başkanlığı görevini yürütmesi sebebiyle operasyonun merkezinde yer aldığı belirtildi. ABD Federal Soruşturma Bürosu (FBI) da operasyona destek verdi. Ele geçirilen yüzbinlerce dijital dosya şu anda kriminal incelemeden geçiriliyor.

Almanya’nın Hessen eyaletinde 105 kişi hakkında soruşturma yürütülürken, Rheinland-Pfalz bölgesinde de en az bir kişi tutuklandı. Yetkililer, şüphelilerin internette kurdukları forumlar aracılığıyla hem yasa dışı içerik alışverişi yaptıklarını hem de çocukları psikolojik olarak etkileyerek bazı durumlarda intihara yönlendirdiklerini açıkladı.

İSVİÇRE DE YASALARIYLA KARŞI KOYUYOR

İsviçre’de çocuklara yönelik istismar içeriklerinin bulundurulması ve paylaşılması ağır suç olarak kabul ediliyor. İsviçre Ceza Kanunu’nun 197. maddesine göre bu suçlar için 5 yıla kadar hapis veya para cezası öngörülüyor. İsviçre de bu tarz uluslararası operasyonlara aktif olarak destek veriyor.

Bu geniş kapsamlı operasyon, sınır ötesi iş birliğinin çocuk istismarıyla mücadelede ne kadar hayati olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.

Haberin Devamını Oku

Trendler