Sosyal Medya

Dünya

Liechtenstein 100 Yıldır İsviçre Frangı’na Güveniyor

yazar

Yayınlayan

on

Vaduz – Tam 100 yıl önce, 11 Nisan 1924’te, Lihtenştayn Prensliği, resmi para birimi olarak İsviçre Frangı’nı kabul etmeye karar verdi. Bu tarihi adım, Avusturya kronunu değiştirerek küçük devletin ekonomik gelişimi için önemli bir adımı temsil ediyordu.

Frangın kabulü, bir yıl önce İsviçre ile gümrük birliğinin kurulmasıyla eşzamanlı olarak gerçekleşti. Birinci Dünya Savaşı’nın etkileri ve Avusturya para sisteminin çöküşü nedeniyle ekonomik zorluklarla karşı karşıya kalan Liechtenstein için bu adım kaçınılmazdı.

Ticaret, Frangın kabulünde önemli bir rol oynadı. Zanaatkarlar, kronun enflasyon riskine karşı İsviçre’nin sağlam para birimini tercih ederek geçişin hızlanmasına öncülük etti. Bu geçiş, Frangın yasal olarak resmi para birimi olarak kabul edilmeden önce bile gerçekleşmişti.

Frang’a geçişin olumlu etkilerini yaşayanlar arasında tüm kuralların Frang cinsinden belirlenmesi ve İsviçre ile posta anlaşmasının imzalanması gibi önemli adımlar yer alıyordu. Ayrıca, Frang cinsinden pulların basılması ve devlet hesaplarının Frang üzerinden tutulması da yeni para biriminin entegrasyonuna katkıda bulundu.

İsviçre Frangının tek geçerli para birimi olarak resmi olarak kabul edilmesi, Lihtenştayn parlamentosu tarafından 1924 yılında, İsviçre’nin de desteğiyle gerçekleşti.

İsviçre Frangının kabulü kararı, Lihtenştayn tarihinde bir kilometre taşı olarak kabul edildi. Bu karar, günümüzde Lihtenştayn ekonomisinin refahı ve istikrarı için temel taşını oluşturdu.

Resmi olarak 1980 yılında İsviçre ile yapılan bir para birimi anlaşmasıyla tamamlanmasına rağmen, İsviçre Frangı Lihtenştayn için vazgeçilmez bir hale geldi. Prenslik hükümeti, 11 Nisan 2024 tarihinde Vaduz’daki Belediye Sarayı’nda, siyaset, ekonomi ve halktan konukların davetli olduğu bir törenle bu tarihi olayı kutluyor. Konuşmacı olarak, İsviçre Ulusal Bankası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Martin Schlegel de katılımcılar arasında yer alacak.

İsviçre Frangına olan devam eden güvenle, Lihtenştayn istikrarlı ve başarılı bir ekonomik geleceğe doğru ilerliyor.

Haberin Devamını Oku
Yorum Yapın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Avrupa

İTALYA’DA PLAJDA KORKUNÇ OLAY: 66 YAŞINDAKİ KADIN GREYDERİN ALTINDA CAN VERDİ

yazar

Yayınlayan

on

By

İtalya’nın kuzeyindeki Pinarella di Cervia sahilinde tatil yapan 66 yaşındaki Elisa Spadavecchia, güneşlenirken geri manevra yapan bir planierraupe (buldozer) tarafından ezilerek hayatını kaybetti. Olay, büyük tepki ve üzüntü yarattı.


İZİNSİZ VE KAÇAK ÇALIŞMA

Yetkililerin açıklamasına göre, greyderin sahilde çalışması yasal değildi. Aracı süren 54 yaşındaki Cesena’lı sürücü, daha önce de 2022 yılında ölümle sonuçlanan bir trafik kazasından sabıkalı. Bu olayla ilgili dava halen sürüyor.

Söz konusu greyderin, sürücünün kendi aracı olduğu ve herhangi bir resmi kurum ya da işletme adına çalışmadığı belirtildi. Sahildeki tüm plaj işletmecileri ve yerel yönetim, olaydan kendilerini tamamen uzak tuttuklarını duyurdu.


GÜNEŞLENİRKEN EZİLDİ

Elisa Spadavecchia, eşiyle birlikte Adriyatik kıyısındaki tatilinde plajda sadece birkaç metre uzaklıkta güneşleniyordu. Geri geri gelen ağır iş makinesi kadını fark etmeyip üzerinden geçti. Spadavecchia olay yerinde yaşamını yitirdi. Kocası ve diğer tatilciler trajik ana tanıklık etti.


GÖRGÜ TANIKLARI: “SÜRÜCÜ ŞOKTAYDI”

Olaydan sonra sürücünün bağırarak sahilde panik içinde koştuğu ve ne yaptığını bilmediği gözlemlendi. Bir plaj görevlisi hemen yardım çağırdı. Olay yerinde bulunan bir turist, “Kitap okuyordum, bir anda çığlıklar duydum ve traktörü durmuş halde gördüm” dedi.


YETKİLİLERDEN SERT AÇIKLAMALAR

Cervia Belediye Başkanı Mattia Missiroli, bu çalışmanın tamamen izinsiz olduğunu belirterek, “Böyle bir olay kabul edilemez” dedi. Bölge Valisi ve Turizm Sorumlusu da olaya tepki göstererek, tüm kurumların plaj güvenliği için seferber olduğunu vurguladı.


SORUŞTURMA BAŞLATILDI

Polis, olay yerini kapatarak inceleme başlattı. Sürücü gözaltına alındı ve hakkında taksirle ölüme neden olma ve trafik güvenliğini tehlikeye atma suçlamaları gündemde.


#İtalyaKazası #AdriyaKıyısı #SahildeFacia #Vicenza #İtalya #Cervia #PlajFaciası #ElisaSpadavecchia

Haberin Devamını Oku

Dünya

LÜKSÜN ZİRVESİNDEN DÜŞÜŞ: GÜBELIN’DE KİTLESEL İŞTEN ÇIKARMA

yazar

Yayınlayan

on

By

Haber: Cemil Baysal

Okuma süresi: 2 dakika
LUZERN / ZÜRİH – İsviçre’nin köklü saat ve mücevher markası Gübelin, 30 çalışanını işten çıkardığını açıkladı. 1854 yılında kurulan lüks markanın CEO’su Raphael Gübelin, bu kararı, “lüks sektöründeki giderek artan zorluklara uyum sağlamak” adına aldıklarını belirtti.

Gübelin, Luzern’deki ana mağazası dahil satış noktalarını koruyacak, ancak özellikle idari ofislerde önemli küçülmeye gidecek.

LÜKS MARKALAR ZORDA: KRİZİN AYAK SESLERİ
İsviçre’de saat ve mücevher sektörünün bel kemiğini oluşturan köklü firmalar, küresel gelişmelerin etkisiyle zorluk yaşıyor.

  • Altın fiyatları %15 arttı,
  • Frank’ın değer kazanması ihracatçılar için büyük bir yük oluşturdu,
  • ABD ve Çin’deki talep düşüşü, sektörün satışlarını vurdu.

ZİRVE BOOM’U, BUGÜN BUMERANG’A DÖNÜŞTÜ
Geçmişte Asya ve Amerika’daki varlık patlaması sayesinde saat devi markalar – Rolex, Patek Philippe, Audemars Piguet – fiyatlarını sürekli artırdı.

  • 2018’den bu yana mekanik saatlerin fiyatı %88 yükseldi,
  • Ortalama bir mekanik saat şu an 3900 Frank değerinde.

Ancak bugün, ekonomik belirsizlik ortamında hatta zengin müşteriler bile harcamalarını kısmaya başladı.

SEKTÖR LİDERLERİ KAYIPTA
Lüks saatçilikte son dönemde dikkat çeken kayıplar:

  • René Beyer (Zürich’in efsanevi saatçisi) Nisan’da hayatını kaybetti,
  • Jörg Bucherer ise 2023’te vefat etti – kısa süre önce şirketini Rolex’e devretmişti.

ÇİN’E UMUT BAĞLI
ABD’de Trump’ın olası gümrük tarifeleri, sektörü tehdit ederken; Çin pazarı da hâlâ kırılgan.
Yine de Richemont Başkanı Johann Rupert, “Çinlilerin parası ve zevki var” diyerek umutlu konuşuyor.

Haberin Devamını Oku

Avrupa

Gazze’ye İnsanî Yardım: İsviçre’den İsrail’e “Abluka Derhal Kaldırılsın” Çağrısı

yazar

Yayınlayan

on

By

Dünyadan 20’den fazla ülke, İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik insani yardım engelini kaldırması için ortak bir çağrıda bulundu. Ancak İsrail’in yardımın sadece özel güvenlik güçleri tarafından korunan noktalarda verilmesi planı ve bu kapsamda kurulan “Gaza Humanitarian Foundation” adlı yeni oluşum, uluslararası kamuoyunda tartışma yaratıyor. İsviçre, bu ortak açıklamayı imzalamaktan çekindi.

İsviçre Neden Destek Vermedi?

İsviçre Dışişleri Bakanlığı Orta Doğu ve Kuzey Afrika Bölümü Başkanı Büyükelçi Monika Schmutz Kirgöz, İsviçre’nin açıklamaya büyük ölçüde katıldığını ancak bazı belirsizlikler nedeniyle imza atmadığını açıkladı. İsviçre, İsrail’in Gazze’ye uyguladığı insani ablukanın derhal kaldırılması gerektiğini uzun süredir dile getiriyor ve bir ay önce İsrail’in İsviçre Büyükelçisini çağırarak bu talebi net bir şekilde iletti.

Ancak İsviçre, ABD kökenli “Gaza Humanitarian Foundation” hakkında çok az bilgi olduğunu ve mekanizmanın nasıl işleyeceğinin belirsiz olduğunu belirtiyor. İsrail’de görev yapan ABD özel kuvvetlerinin yardımları dağıtmaya başlayacağı belirtilirken, İsviçre bu yeni oluşuma katılmayı şu an için uygun bulmuyor.

Gazze’de Yardım İhtiyacı Çok Büyük

Gazze’de insani yardım için her gün yaklaşık 600 kamyonun yardıma ulaşması gerekiyor. Ancak şu anda günlük yardım sadece 100 kamyon ile sınırlı. İsviçre, insani yardımın Gazze’ye kesintisiz ve tam erişimle ulaştırılması gerektiğini vurguluyor.

İsviçre’nin Talepleri ve Girişimleri

İsviçre, İsrail’e insani yardımın engellenmemesi için ısrarlı bir şekilde çağrıda bulunuyor. İsviçre’nin Tel Aviv ve Kudüs’teki diplomatik temsilcileri, İsrail makamlarıyla defalarca görüşerek ablukanın kaldırılmasını talep etti. Ayrıca İsviçre Federal Konseyi, Gazze’deki Filistinlilere destek amacıyla 20 milyon İsviçre Frangı tutarında insani yardım fonu onayladı.

Sonuç

İsviçre, insani krizin büyümesini engellemek ve Gazze halkının temel ihtiyaçlarına ulaşmasını sağlamak için uluslararası toplumla paralel hareket etmeye devam ediyor. Ancak yeni kurulan “Gaza Humanitarian Foundation” gibi belirsiz yapılarla değil, mevcut ve doğrudan insani yardım kanallarıyla destek verilmesini savunuyor.

Haberin Devamını Oku

Trendler