Sosyal Medya

Sağlık

Doğal Tedaviler Karaciğeri Tehlikeye Atabilir

yazar

Yayınlayan

on

Doğal tedavilere güvenen birçok insan, mide ve bağırsak sorunları için kurkuma (zerdeçal), menopoz semptomlarını hafifletmek için kara yılan otu ekstresi ve metabolizmayı desteklemek, kanser riskini azaltmak ve bağışıklık sistemini güçlendirmek amacıyla yeşil çay gibi bitkisel ürünleri kullanıyor. Ancak, University of Michigan’dan araştırmacılar, bu doğal ürünlerin aşırı tüketiminin özellikle karaciğer üzerinde ciddi olumsuz etkileri olabileceği konusunda uyarıyor.

11 Milyon Amerikalı Tehlikede

Alisa Likhitsup ve ekibi, ABD’de en popüler altı bitkisel ürünü inceledi: Kurkuma, yeşil çay ekstresi, Malabar tamarindi, kara yılan otu, kırmızı fermente pirinç ve ashwagandha (şifa bitkisi). ABD’de yaklaşık 11 milyon kişinin, ağrıları veya artriti hafifletmek umuduyla düzenli olarak kurkuma tükettiği tahmin ediliyor. Ancak, yapılan birçok klinik çalışma, kurkuma içeren ürünlerin osteoartrit üzerinde etkili olduğunu kanıtlayamamıştır. Aksine, kurkumanın aşırı tüketimi ciddi karaciğer toksisitesine yol açabilir.

Benzer şekilde, yaklaşık üç milyon Amerikalı yetişkin, enerji artırmak ve kilo vermeye yardımcı olmak amacıyla potansiyel bir karaciğer zehiri olan yeşil çay ekstresi tüketiyor. Ancak bu ürünlerin kilo kaybı, ruh hali veya enerji seviyelerinde sürdürülebilir bir iyileşme sağladığına dair yeterli bilimsel kanıt bulunmuyor.

Karaciğer Hasarları Üç Kat Arttı

Ulusal bir veri tabanına göre, 2004 ile 2014 yılları arasında bitkisel ilaç kullanımıyla ilişkili karaciğer toksisitesi vakaları ABD’de neredeyse üç kat arttı. Bu vakaların bir kısmı ciddi ve hatta ölümcül sonuçlara yol açtı. Araştırmaya göre, bu ürünleri en çok tüketen kişiler, genellikle 52 yaşında, beyaz (yüzde 75), kadın (yüzde 57) ve maddi durumu iyi olan bireyler.

Çalışmanın sonuçlarına göre, vakaların üçte ikisinde insanlar bitkisel ürünleri reçeteli ilaçlarla birlikte kullanıyor. İlaçlarla etkileşim riski ve karaciğer sağlığı üzerindeki tehlikeler göz önünde bulundurularak, bitkisel ürün kullanan kişilerin doktorlarını bu konuda bilgilendirmeleri büyük önem taşıyor.

Likhitsup ve ekibi, bitkisel ürünlerin üretimi, pazarlanması, test edilmesi ve halk sağlığı üzerindeki etkilerinin daha sıkı denetlenmesi için hükümet yetkililerine çağrıda bulunuyor.

#DoğalTedavi #Kurkuma #YeşilÇay #BitkiselÜrünler #KaraciğerSağlığı #SağlıkUyarısı #DoğalTedaviRiskleri #UniversityOfMichigan


Haberin Devamını Oku
Yorum Yapın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

İSVİÇRE’DE İLAÇ KARTELİNE 600 BİN FRANK PARA CEZASI

yazar

Yayınlayan

on

By

🕒 Okuma süresi: 2 dakika
📅 10 Nisan 2025 – Bern

İsviçre Rekabet Kurumu (Weko), yedi uluslararası ilaç şirketinin karıştığı bir kartel anlaşmasını ortaya çıkardı. Söz konusu firmalar, mide spazmı ilacı Buscopan’ın ana etken maddesi olan Butylscopolaminbromid (SNBB) maddesinin satışı konusunda yıllarca gizli anlaşmalar yaptı. Weko, karteli bozdu ve firmalara toplam 600’000 Frank para cezası verdi.

2005-2019 yılları arasında yürütülen yasadışı iş birliğinde, firmalar minimum satış fiyatları üzerinde anlaştı, pazar paylarını paylaştı ve ekonomik açıdan hassas verileri birbirleriyle paylaştı. Ceza, anlaşmalı çözüm süreci dikkate alınarak verildi.

Kartelde yer alan şirketler:

  • Boehringer Ingelheim (Almanya)
  • Alkaloids of Australia (Avustralya)
  • Alkaloids Corporation (Hindistan)
  • Alchem (Hindistan)
  • C2 Pharma (İrlanda)
  • Linnea (İsviçre – Ticino)
  • Transo-Pharm (Almanya)

Weko Direktörü Patrik Ducrey, en yüksek cezanın Boehringer Ingelheim’a verildiğini belirtti ancak kesin miktarı açıklamadı. Karteli açığa çıkaran C2 Pharma ise tamamen ceza muafiyeti aldı. Transo-Pharm ve Linnea ise cezalarında indirime gitti.

FİYAT MANİPÜLASYONU: HASTALAR NE KADAR ZARAR ETTİ?

Buscopan gibi spazm çözücü ilaçlarda kullanılan etken madde İsviçre’de işlenmiyor ancak ithal ediliyor. Weko, kartelin hasta fiyatlarına ne kadar etkisi olduğunu araştırmadığını belirtti. Yine de bu tarz anlaşmaların tüketicilere dolaylı zarar verdiği biliniyor.

Bu karar, İsviçre’de bir etken madde üzerinden ceza verilen ilk ilaç karteli davası olarak tarihe geçti. Avrupa ve Avustralya rekabet kurumlarının desteğiyle yürütülen soruşturmada firmalara, kararın ardından İsviçre Federal İdare Mahkemesi’ne itiraz etme hakkı tanındı.

Haberin Devamını Oku

Gündem

LUZERN’DE ECZACILARA DAHA FAZLA AŞI YETKİSİ VERİLDİ

yazar

Yayınlayan

on

By

1 Mayıs’tan itibaren eczacılar tüm aşıları uygulayabilecek

LUZERN – Luzern Kantonu, sağlık sistemini güçlendirmek ve aşıya erişimi kolaylaştırmak amacıyla eczacılara daha geniş yetkiler verdi. Hükümet, Medikal Meslekler Yönetmeliği’nde yaptığı değişiklikle, 1 Mayıs 2025 itibarıyla eczacıların İsviçre Aşı Takvimi’ndeki tüm aşıları uygulamasına izin verdi.

Daha önce yalnızca doktorlar tarafından başlatılan bazı aşıların takip dozları, grip ve Covid-19 gibi istisnai durumlar haricinde, eczacılar tarafından yapılamıyordu. Ancak artık “Aşılama ve Kan Alma Yeterlilik Belgesi” olan eczacılar, doktor muayenesine gerek kalmadan her türlü aşıyı doğrudan uygulayabilecek.

AMAÇ: SAĞLIK HİZMETLERİNE ERİŞİMİ KOLAYLAŞTIRMAK

Luzern Kanton Hükümeti’nden yapılan açıklamada, bu kararın özellikle sağlık personeli eksikliği ve yaşlanan nüfus gibi faktörlerin etkili olduğu belirtildi. Luzern Sağlık ve Sosyal İşler Direktörü Michaela Tschuor, “Bu adımla hem temel sağlık hizmetlerini güçlendiriyor hem de aşıya erişimi kolaylaştırıyoruz” dedi.

Luzern Eczacılar Derneği Eşbaşkanı Karin Häfliger ise, bu uygulamayla aile hekimi muayenehanelerine düzenli gitmeyen bireylerin de aşılanabileceğini vurguladı.

AŞILAR ÜCRETLİ, REÇETE İSTİSNASI VAR

Eczanelerde yapılacak aşılar, genel olarak ücretli olacak. Ancak bir doktor tarafından yazılmış reçete sunulması durumunda, bu hizmet ücretsiz olarak verilebilecek.

Haberin Devamını Oku

Gündem

İSVİÇRE’NİN TARİHİNDEKİ EN BÜYÜK AŞI KAMPANYASI: 1,3 MİLYAR FRANKLIK CORONA AŞISI ÇÖPE GİTTİ

yazar

Yayınlayan

on

By

İsviçre, 2020 ile 2023 yılları arasında COVID-19 pandemisine karşı ülke tarihinin en büyük aşılama kampanyasını yürüttü. Ancak şimdi ortaya çıkan resmi rakamlar, bu kampanyanın ciddi bir maddi israfa yol açtığını gözler önüne seriyor. Satın alınan aşı dozlarının yalnızca dörtte biri kullanılırken, 1,3 milyar Frank değerindeki milyonlarca doz aşının son kullanma tarihi geçtikten sonra çöpe atıldığı açıklandı.

2,3 MİLYAR FRANKLIK SAĞLIK MALZEMESİ ALINDI

Eidgenössische Finanzverwaltung (İsviçre Federal Maliye İdaresi) tarafından yayımlanan devlet hesaplarına göre, 2020 ile 2023 yılları arasında “Covid sağlık malzemeleri” başlığı altında toplam 2,282 milyar Frank tutarında alım yapıldı. Bu alımların en büyük bölümünü ise aşılar oluşturdu.

Ancak bu aşıların yalnızca 567 milyon Franklık kısmı, yani yaklaşık %25’i kullanıldı. Geriye kalan büyük miktar ya başka ülkelere gönderildi ya da doğrudan çöpe atıldı.

1,3 MİLYAR FRANKLIK AŞI ZAYİ OLDU

Son kullanma tarihi geçen aşıların toplam değeri 1,3 milyar Frankı aştı. Federal Maliye İdaresi sözcüsü Michael Girod, “Değer kaybına uğrayan malzemelerin %90’ı, son kullanma tarihleri geçtiği için imha edilen aşılardan oluşuyor” açıklamasında bulundu.

Ek olarak, 268 milyon Franklık aşı başka ülkelere bağışlandı veya gönderildi. Ancak 1,447 milyon Frank değerindeki aşı stoğu “değer kaybı” olarak kayıtlara geçti ve büyük bölümü fiziksel olarak imha edildi.

YÜKSEK İSRAF ZAMAN BASKISINA BAĞLANDI

Federal Sağlık Dairesi (BAG), söz konusu büyük maddi kaybı ve ziyanı, pandeminin ilk dönemlerindeki “zaman baskısı” ile açıklıyor. Yetkililere göre, hızlı hareket edilmesi gerektiği için ihtiyaçtan fazla sipariş verilmişti.

SİYASİ VE EKONOMİK SORUMLULUK TARTIŞILIYOR

Bu gelişme, özellikle kamu kaynaklarının yönetimi açısından yeni tartışmaları beraberinde getirdi. Bazı siyasi çevreler, böylesine büyük çaplı bir alımın neden daha kontrollü bir şekilde yürütülmediğini sorguluyor.

Konu kamuoyunda da tartışma yaratırken, pandemi döneminde alınan kararların uzun vadeli ekonomik etkileri bir kez daha gündeme taşındı.


Haberin Devamını Oku

Trendler