Avrupa
ALMANYA’DA AŞI ÜRETİCİSİNE YAN ETKİLERİ AÇIKLAMA ZORUNLULUĞU: MAHKEMEDEN ÖNEMLİ KARAR

Almanya’nın Dresden Yüksek Eyalet Mahkemesi (OLG), Covid-19 aşılarının yan etkilerine dair şeffaflık taleplerini artıran önemli bir karara imza attı. AstraZeneca’ya yönelik açılan bir davada mahkeme, aşı üreticisini olası yan etkiler ve zarar bildirimleri hakkında ayrıntılı bilgi vermeye mecbur bıraktı. Mahkeme kararına göre, AstraZeneca, tıbbi kayıtları, hastalık bildirimleri ve ilgili düzenleyici kurumlarla yapılan yazışmaları davacıyla bağlantılı tüm detaylarıyla paylaşmak zorunda kalacak.
Davacının iddiasına göre, AstraZeneca aşısı sonrası yaşadığı ciddi sağlık sorunları nedeniyle beyin damarlarında pıhtı (trombosis) oluştu ve bu durum kendisini kalıcı şekilde etkiledi. 28 yaşındaki tıp öğrencisi, AstraZeneca’nın tromboz riskini sistematik olarak hafife aldığını savunarak tazminat talebinde bulundu.
Şirket ise, geniş çaplı klinik çalışmaların tromboz riskine dair bir artış göstermediğini belirterek, yalnızca kasti veya ağır ihmalkâr durumlarda sorumlu olduğunu iddia etti.
Bu dava, özellikle aşı kaynaklı sağlık sorunlarıyla ilgili şeffaflık taleplerini artırarak sağlık sektörü ve yasal süreçler açısından önemli bir örnek teşkil ediyor. Kararın, benzer şikayetler için Almanya ve diğer Avrupa ülkelerinde etkili olabileceği düşünülüyor.
#AstraZeneca #AşıYanEtkileri #Covid19Tazminat #Tromboz #Covid19 #Deutschland #Almanya #impfschaden
Avrupa
SCHENGEN HAVAALANLARINDA YENİ DÖNEM: İSVİÇRE’DE DİJİTAL SINIR KONTROL SİSTEMİ BAŞLIYOR

CENEVRE – 12 Ekim’den itibaren İsviçre’nin uluslararası havaalanlarında, Schengen bölgesine giriş yapan üçüncü ülke vatandaşları için yeni dijital sınır kontrol sistemi devreye giriyor. Avrupa Birliği tarafından geliştirilen ve Entry‑Exit System (EES) adı verilen bu sistem, yolcu bilgilerini dijital ortamda kaydederek güvenliği artırmayı ve yasa dışı kalışların önüne geçmeyi hedefliyor.
Yeni sistem sayesinde pasaportlara damga basma uygulaması sona erecek. Onun yerine yolcuların biyometrik verileri (parmak izi ve yüz tanıma) ile birlikte giriş ve çıkış tarihleri, pasaport bilgileri ve sınır geçiş noktaları elektronik olarak kaydedilecek.
📌 Sistem kimleri kapsıyor?
Uygulama, kısa süreli (maksimum 90 günlük) seyahatlerle Schengen bölgesine giriş yapmak isteyen üçüncü ülke vatandaşlarını kapsıyor. İsviçre vatandaşları ve Schengen içi seyahat edenler bu sistemin dışında tutuluyor.
📌 Hangi havaalanlarında uygulanacak?
İsviçre, EES sistemini yalnızca Zürih, Cenevre ve Basel gibi uluslararası havalimanlarında devreye alacak. Kara sınırlarında ise şimdilik herhangi bir dijital geçiş uygulaması planlanmıyor.
📌 Geçiş süreci nasıl işleyecek?
12 Ekim’den itibaren altı aylık bir geçiş dönemi öngörülüyor. Bu süre zarfında sınır polisleri sistemin altyapısını test edecek ve yolcuları yeni uygulamaya alıştıracak. Tam otomatik geçişin 2026 başına kadar tamamlanması hedefleniyor.
Yeni sistem, Avrupa genelinde kimlik sahteciliğini önlemek ve göç kontrolünü dijitalleştirmek amacıyla oluşturuldu. Aynı zamanda güvenli veri işleme prosedürleriyle kişisel mahremiyetin korunacağı da yetkililer tarafından vurgulanıyor.
✈️ İsviçre üzerinden Schengen bölgesine seyahat edecek yolcuların, EES sistemine tabi tutulacaklarını bilmeleri ve havalimanına normalden daha erken gitmeleri öneriliyor.
📅 Yayın: 30 Temmuz 2025

Avrupa
İTALYAN OTELCİLER BOOKING.COM’A KARŞI HAREKETE GEÇTİ: 10 BİNDEN FAZLA OTELDEN TARİHİ TOPLU DAVA

İtalya’daki binlerce otel işletmecisi, Booking.com’a karşı benzeri görülmemiş bir toplu dava başlattı. Uzun yıllardır devam eden haksız rekabet nedeniyle zarara uğradıklarını belirten otelciler, maddi tazminat talebinde bulunuyor.
Avrupa çapındaki kampanya kapsamında 10.000’den fazla İtalyan otel, www.mybookingclaim.com üzerinden açılan dava sürecine katıldı. Otel sahipleri, Booking.com’un dayattığı rekabete aykırı sözleşme maddeleri nedeniyle büyük mali kayıplara uğradıklarını öne sürüyor.
Dava sürecine; Avrupa Otel, Restoran ve Kafeler Birliği HOTREC, İtalya Otelciler Federasyonu Federalberghi ve 30’dan fazla ulusal otel birliği destek veriyor.
Uyuşmazlığın merkezinde ise “En iyi fiyat garantisi” (Parity Rate) olarak bilinen sözleşme şartları bulunuyor. Avrupa Adalet Divanı’nın 19 Eylül 2024 tarihli kararına göre bu tür maddeler, AB rekabet hukukunu ihlal ediyor.
Bu tarihi dava, dijital seyahat platformlarının otelcilik sektöründeki rolü ve gücü hakkında Avrupa genelinde yeni bir tartışma başlatmış durumda.

Avrupa
SERİ ERKEK KATİLİ OLARAK ÜNLÜ OLMAK İSTEMİŞ

26 yaşındaki kadın bir erkeği öldürdü, hedefi tanınmış bir seri katil olmaktı
🔍 Olayın Konusu
- 26 yaşındaki Alman-İspanyol uyruklu bir kadın, 46 yaşındaki bir adamı Ekim 2024’te Göppingen’deki evinde öldürdü.
- Mahkeme, 27 bıçak darbesiyle işlendiğini tespit etti ve_failin özellikle cezai sorumluluğun ağır (besondere Schwere der Schuld) olduğu kanaatine vardı.
- Bu nedenle 15 yıl sonra şartlı tahliye imkânsız hale geldi. ❗
⚠️ Motiv ve Psikoloji
- Kadın, suçtan sadece bir kez tatmin olmakla kalmamış, “seriler halinde erkek öldürerek tanınır hale gelmeyi” hedeflemiş; adeta bir “erkek seri katili” olmaya niyetliymiş.
- Psikiyatri raporuna göre kişilik bozukluğu bulunmakta; bireysel yaşamını anlamsız görmüş ve çocuklarını da iki kişilik annelik yapmış. Mahkeme, bu içsel boşluğun, “ölüm arzusu”na dönüştüğünü değerlendirdi.
- Planlı cinsel senaryo sırasında, kurbanı çıplak bağlayarak boğmayı denemiş ancak fiziksel gücü yetmeyince bıçakla öldürmüş.
👥 İlk Temas & Olay Gidişatı
- İkili, bir fetish/flört platformunda tanıştı; kadın rastgele seçtiği bu adamla evinde buluşmayı kabul etti.
- Kurban, hem bacaklarından hem kollarından hem de gövdesinden çıplak bir şekilde bir sandalyeye bağlandı; gözlerine uyku maskesi takıldı. Cinayet sırasında kadın kulaklık takarak müzik dinleyip, adamın sesini duymamak istemiş.
- Olay anını video kaydederek bir arkadaşıyla paylaşmış. Ancak kurbanın telefonu üzerindeki sohbet geçmişini doğru şekilde yok edemeyip sadece bir çalılığa atmış. Polis bu telefonu bularak incelendi ve fail kısa sürede yakalandı.
🏛️ Mahkemede Değerlendirme
- Mahkeme, failin söylemlerini gerçekçi bulmadı; kadın cinayetleri “erkeklere duyulan nefret” ile açıkladığını söylemiş ancak mahkeme bunu inandırıcı bulmadı .
- Aksine psikanaliz, failin içsel boşluk ve anlamsızlık yaşadığı ve bundan dolayı tanınmak adına şok edici eyleme yöneldiğini gösterdi. “Daha fazla eğlenceli olacağını sanıyordu ama gerçek pek öyle çıkmadı” değerlendirmesi yapıldı .
Almanya’nın Göppingen kentinde yaşanan tüyler ürpertici cinayet davası sonuçlandı. 26 yaşındaki Alman-İspanyol vatandaşı bir kadın, bir erkeği öldürdüğü gerekçesiyle ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme, sanığın özellikle ağır bir suçluluk haliyle hareket ettiğine hükmetti. Kararla birlikte kadının 15 yıl sonra bile şartlı tahliye edilmesi ihtimali neredeyse ortadan kalktı.
Flört platformunda tanıştı, ölümle biten randevu planladı
Sanık, kurbanıyla bir fetiş tanışma platformu üzerinden iletişime geçti. Görüşme için Göppingen’deki adamın evinde bir dairede buluştular. Mahkeme belgelerine göre kadın, adamı önce çıplak halde sandalyeye bağladı, gözlerini kapattı ve ardından 27 kez bıçaklayarak öldürdü. Olay anında kulaklıkla müzik dinlediği ve kurbanın sesini duymamak için bilinçli olarak böyle davrandığı belirlendi.
Cinayeti kayda alan ve bu görüntüleri bir arkadaşına gönderen sanık, delilleri ortadan kaldırmak istese de başarısız oldu. Kurbanın telefonunu bir çalılığa atarak polisin iz sürmesini engellemek istedi, fakat telefon kısa sürede bulundu ve cinayetle ilgili dijital deliller ortaya çıkarıldı.
Amacı “ünlü bir seri katil” olmaktı
Psikiyatrik değerlendirmelerde failin ciddi bir kişilik bozukluğu taşıdığı, hayatını anlamsız gördüğü ve içsel bir boşluk içinde olduğu ortaya kondu. Sanığın mahkemeye verdiği ifadeye göre “daha fazlasını da yapmayı planladığı”, ancak ilk cinayet sırasında yaşadığı panik nedeniyle vazgeçtiği öğrenildi. Kadın, erkeklere karşı nefret duyduğunu ve birden fazla cinayet işleyerek “ünlü bir seri erkek katili” olmak istediğini itiraf etti.
Mahkeme heyeti, bu beyanları ciddiyetle değerlendirerek sanığın eylemini bilinçli, planlı ve topluma yönelik yüksek tehlike arz eden bir saldırı olarak nitelendirdi. Savcı, failin “kendi boşluğunu şiddetle doldurmaya çalıştığını” ve “katil olarak tanınmak istemesinin” toplumsal açıdan son derece endişe verici bir durum olduğunu vurguladı.
🟥 Sanığın temyiz başvurusu yapıp yapmayacağı henüz bilinmiyor. Ancak bu dava, Almanya’da son yıllarda görülen en soğukkanlı planlanmış kadın cinayetlerinden biri olarak hafızalara kazındı.

-
E-Dergi1 yıl önce
İsviçre’nin Sesi Şubat 2024
-
Ekonomi1 yıl önce
İsviçre’de Maaş Dengesi: Ortalama bir Kişinin Maaşı 6788 CHF
-
İsviçre1 yıl önce
Dünyanın En İyi Sağlık Kurumları: İlk 250 Hastane Sıralamasında İsviçre’den 10 Hastane
-
Yaşam1 yıl önce
Kıskanç Kaynana Belirtileri: Gözden Kaçırmamanız Gereken 10 İşaret
-
Gündem9 ay önce
ERDOĞAN KARŞITI PAYLAŞIMLARI SIĞINMA BAŞVURUSUNDA HAKLI GEREKÇE OLARAK GÖRÜLMEDİ
-
Gündem7 ay önce
TELEGRAM’DA ŞOK EDEN GRUPLAR: TECAVÜZ AĞLARI VE K.O. DAMLALARI
-
Dünya9 ay önce
META’NIN COVİD-19 AŞILARIYLA İLGİLİ YANILTICI BİLGİ KARARI: İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ KISITLIYOR MU?
-
Gündem9 ay önce
TÜRKİYE’DEN GELEN SIĞINMA BAŞVURULARINA GETİRİLEN SERT UYGULAMALARA TEPKİ