Sosyal Medya

Dünya

Türbülanslar Neden Arttı?

yazar

Yayınlayan

on

Son haftalarda türbülans olayları ardı ardına yaşanıyor. Katar Havayolları’na ait bir yolcu uçağında 12 kişi türbülans nedeniyle yaralandı. Daha önceki olaylarda bir yolcu hayatını kaybetti, birçok kişi de ağır yaralandı. Uzmanlar türbülansın nedenlerini ve alınması gereken önlemleri açıkladı.

Dublin Uçağı Türkiye Üzerinde Şiddetli Türbülansa Girdi: 12 Yaralı

Bir hafta içinde art arda şiddetli türbülans olayları yaşandı. Londra-Singapur seferini yapan bir yolcu uçağı şiddetli türbülansa girdi. Bu olayda bir yolcu kalp krizi geçirerek hayatını kaybetti, onlarca kişi yaralandı.

İstanbul-İzmir seferini gerçekleştiren bir uçakta meydana geldi. 25 Mayıs’ta gerçekleşen bu uçuş sırasında, Airbus A321 modeli uçak türbülansa yakalandı ve bir kabin memuru ciddi şekilde yaralandı. Uyarı anında kemerini bağlamamış olan kabin memuru, tavana çarptıktan sonra zemine düştü ve omurgası kırıldı.

Son olarak, Doha-Dublin seferini yapan Katar Havayolları’na ait bir uçak Türkiye üzerinde şiddetli türbülansa girdi ve 12 yolcu yaralandı.

Uzmanlar, yaşanan bu olayların çoğunu açık hava türbülansına bağlarken, fırtına kaynaklı türbülansların radarlarda tespit edilebildiğini, ancak açık hava türbülanslarının neredeyse görünmez olduğu için tespit edilmesinin çok zor olduğunu belirtiyorlar.

Artış Nedenleri Neler?

Meteoroloji Editörü Dilek Çalışkan, son yıllarda bulutsuz gökyüzünde meydana gelen türbülansların sayısında artış olduğunu vurguladı. Küresel iklim değişikliği nedeniyle türbülansların sayısının arttığına dikkat çeken Çalışkan, “Sıcak hava ve soğuk havanın kesiştiği noktalarda türbülanslar oluşabiliyor. 4 bin 500 metre üzerinde jet akımlarının olduğu bölgelerde de türbülans yaşanabiliyor. Bugünlerde Türkiye’de de kararsız hava koşulları var ve rüzgarlar farklı yönlerden estiği için hafif türbülanslar olabiliyor.” dedi.

Kemer Ayrıntısı

Uçak Mühendisi Dr. Haluk Kul ise uçakların yeterince esnek yapıda olduğunu belirterek, “Geniş gövdeli bir yolcu uçağının, örneğin Boeing 777 veya 380’in yaklaşık 70-80 metrelik bir kanat genişliği var. Bunun toplamda 8 metrelik bir salınım yapma genliği var.” dedi. “Sallanabilmesi enerjiyi absorbe edebildiğini göstermektedir.” diye ekleyen Kul, “Yolcular olarak kemerlerimizi takmamız çok önemli. Kemerleri boşlukta takmamalı, çok sıkı olmasa da gevşek de bırakmamalıyız.” ifadelerini kullandı.

Haberin Devamını Oku
Yorum Yapın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Avrupa

«Hitler selamına benzetildi»: UEFA, Melih Demiral hakkında soruşturma başlattı

yazar

Yayınlayan

on

By

Türkiye’nin ünlü futbolcusu Merih Demiral’ın sevinci Almanya’da büyük tartışmalara yol açtı. Demiral, Avusturya karşısında elde ettikleri zaferi “Bozkurt selamı” ile kutladı. Bu hareket, Almanya’da aşırı sağcı ve “Ülkücü Hareketi”nin bir sembolü olarak kabul ediliyor.

Demiral, hareketin arkasında gizli bir mesaj olmadığını ve sadece Leipzig’deki stadyumda bu hareketi yapan insanları gördüğü için yaptığını savundu. “Biz hepimiz Türk’üz, Türk olmaktan gurur duyuyorum ve bu hareketin anlamı da budur” dedi.

Ancak, bu selamın Avrupa’da nasıl algılandığı konusunda büyük bir tartışma başladı. 20 Min Gazetesi haberinde, ”Birçok taraftar ve medya, hareketin Almanya’daki Hitler selamı ile karşılaştırılabilir olduğunu ve Bozkurtlar’ın Adolf Hitler’i model aldıklarını savunuyor. Ayrıca, Bozkurt örgütünün Kürtler ve Ermenilere karşı nefret suçu işlediği iddiaları da gündeme getiriliyor. ”diye yazdı.

UEFA, konuyla ilgili olarak soruşturma başlattı ve Demiral’a ceza verilip verilmeyeceği belirsizliğini koruyor. Bu gelişmeler, sosyal medyada da geniş yankı buluyor ve farklı görüşleri beraberinde getiriyor.

Hamburglu solcu politikacı Cansu Özdemir, “Cinayet ideolojisi hafife alınıyor ve faaliyetleri tolere ediliyor” diyerek UEFA’nın ciddi adımlar atması gerektiğini ve Almanya’da Bozkurt selamı için bir yasak getirilmesi gerektiğini vurguladı. İçişleri Bakanı Nancy Faeser ise Türk aşırı sağcı sembollerinin stadyumlarda yeri olmadığını belirterek tepki gösterdi. Bundestag milletvekili Serap Güler ise bu sevinç hareketinin, bir takımı ve ülkeyi itibarsızlaştırmanın en kötü örneği olduğunu ifade etti.

UEFA soruşturma başlattı

Demiral’ın bu hareket nedeniyle ceza alıp almayacağı henüz belli değil. UEFA, 20 Minuten’in sorusu üzerine bir soruşturma başlatıldığını açıkladı. Türkiye’nin Hollanda ile çeyrek final maçı öncesinde (Cumartesi, 21:00) daha fazla bilgi verilmesi bekleniyor. Son zamanlarda UEFA, Hırvatistan ile oynanan maçın ardından milliyetçi şarkılar söyleyen Arnavut forvet Mirlind Daku’yu iki maç için cezalandırmıştı.

Bozkurt selamı, Almanya ve İsviçre’de yasal

Avusturya’da Bozkurt selamı Mart 2019’dan beri yasaklanmış durumda. Ancak Almanya ve İsviçre’de bu hareket hala yasal. Alman Anayasayı Koruma Teşkilatı, Bozkurt selamının tüm Türk aşırı sağcılar tarafından kullanılmadığını ve bazıları tarafından açık mesajlar vermemek için bile kaçınıldığını belirtiyor.

İsviçre’de selam yasak değil

Bozkurt selamı, genellikle gösterilerde provokatif bir hareket olarak kabul ediliyor. Temmuz 2023’te, eski Almanya yıldızı Mesut Özil’in göğsünde Bozkurt dövmesiyle poz vermesi, bu hareket hakkındaki tartışmaları yeniden alevlendirdi.

İsviçre’de, Bozkurt selamına yönelik yasaklama girişimleri birçok kez başarısız oldu. 2020 ve 2022’de Federal Konsey, mevcut durumda yasağı gerektirecek koşulların mevcut olmadığını belirterek bu talepleri reddetti. Yasağın, terörist veya aşırılık yanlısı bir bağlantı olmadığı gerekçesiyle mümkün olmadığını ifade ettiler.

#BozkurtSelamıTartışması #bozkurt #grauenwölfe #türkiye #isviçre #melihdemiraluefa #almanya #em2024 #deutschland #fussball

Haberin Devamını Oku

Dünya

Deepfakes Toplum için bir Tehlike mi? ( video haber )

yazar

Yayınlayan

on

By

Deepfake teknolojisi, bilgisayar ortamında gerçek kişilerin videolarını üretmek için kullanılan etkileyici bir yenilik olarak karşımıza çıkıyor. Bu teknoloji, yapay zeka tarafından desteklenen derin öğrenme algoritmalarıyla kişilerin görünümünü, jestlerini ve mimiklerini taklit edebilme yeteneği kazanmış durumda.

Deepfake, “Derin Öğrenme” ve “Sahte” kelimelerinin birleşiminden oluşan bir terimdir. Bu algoritma, eğitim verilerine dayanarak son derece gerçekçi görüntüler veya videolar oluşturmak için makine öğrenimi tekniklerini kullanır.

Geleneksel olarak sadece fotoğrafların manipüle edilebildiği bir dönemden farklı olarak, Deepfake teknolojisi artık videoları da manipüle etmeyi mümkün kılıyor. Örneğin bir videodaki bir yüzü değiştirebilir veya mevcut bir videoyu manipüle ederek tamamen yeni bir bağlam yaratabilir.

Bununla birlikte, bu teknolojinin kullanımıyla ilgili ciddi güvenlik riskleri de bulunuyor. Özellikle kamuya açık kişilerin videoları kolayca manipüle edilebiliyor ve bu durum, videoların güvenilirliğini sorgulamamıza neden olabilir.

Gelecekte, metin tabanlı video oluşturma (Text-to-Video) teknikleri geliştirilebilir ve kullanıcılar yazılı senaryoları temel alarak gerçekçi videolar üretebilirler.

Deepfake teknolojisi, teknolojik ilerlemenin ve yapay zeka alanındaki yeniliklerin bir göstergesi olarak karşımıza çıkıyor. Ancak bu yeniliklerin yanı sıra, toplum için ciddi riskler de barındırıyor. Örneğin, videoların manipülasyonuyla doğruluk ve güvenilirlik konuları önem kazanıyor.

Sonuç olarak, Deepfake teknolojisinin ileriye dönük olarak nasıl kullanılacağı ve bu teknolojinin toplum üzerindeki etkileri yakından takip edilmelidir.

Deepfake teknolojisinin potansiyel tehlikeleri oldukça ciddi ve geniş kapsamlı olabilir:

  1. Siyasi Manipülasyon: Özellikle seçim dönemlerinde, siyasi rakipler veya düşmanlar tarafından üretilen manipüle edilmiş videolar, bir siyasetçinin konuşmalarını veya eylemlerini yanıltıcı şekilde gösterebilir. Bu durum, kamuoyu algısını etkileyebilir ve seçim sonuçlarını doğrudan etkileyebilir.
  2. Toplumsal İstikrarsızlık: Manipüle edilmiş videoların hızla yayılması, toplumsal anlaşmazlıklara veya hatta çatışmalara yol açabilir. Özellikle hassas konular veya toplumsal gruplar arasındaki gerilimler artabilir.
  3. Ünlü ve Kamuya Ait Kişilerin İmajı: Ünlü kişilerin veya kamuya açık figürlerin imajları, manipüle edilmiş videolar aracılığıyla zedelenebilir. Bu durum, kişisel itibarlarına zarar verebilir ve hukuki sorunlara yol açabilir.
  4. Hukuki ve Etiği Sorunlar: Deepfake videolar, hukuki ve etik normlar açısından da sorunlar doğurabilir. Örneğin, yasal delil olarak kullanılan videoların güvenilirliği konusunda ciddi şüpheler oluşabilir ve adalet sistemini zorlayabilir.
  5. Güvenilirliğin Sarsılması: Deepfake videoların yaygınlaşması, gerçeklik algısını zedeler. Bu durum, medyanın ve bilgi kaynaklarının güvenilirliği konusunda genel bir güvensizlik yaratabilir.
  6. Özel Yaşamın İhlali: Manipüle edilmiş videolar, bireylerin özel yaşamlarını hedef alabilir ve kişisel hakların ihlaline neden olabilir.

Bu tehlikeler, teknolojinin kullanımının artmasıyla birlikte daha da önem kazanıyor ve toplumların, bu tür manipülasyonlara karşı korunması gerekiyor. Yasal düzenlemeler, teknoloji şirketlerinin sorumlulukları ve genel bilinçlendirme çalışmaları, Deepfake tehlikesine karşı savunma mekanizmaları oluşturabilir.

DeepfakeEndişesi #Deepfake #sahtevideolar #isviçre #türkiye #avrupa #haberler #sondakika #teknoloji

Haberin Devamını Oku

Dünya

Fransa’da Kurban Bayramı’nın İlk Gününde Camiye Silahlı Saldırı: Bir Kişi Yaralandı

yazar

Yayınlayan

on

By

Fransa’da Kurban Bayramı’nın ilk gününde, Paris’e yakın Choisy-le-Roi’da bulunan bir camiye yönelik silahlı saldırı gerçekleştirildi. Saldırıda bir kişi yaralanırken, saldırgan olay yerinden kaçtı.

Olayın Detayları

Val-de-Marne iline bağlı Choisy-le-Roi kentindeki caminin önünde saat 09.00 sularında iki el ateş edildi. Ateş edilen cami önünde bekleyen kalabalığın hedef alındığı, bacağına kurşun isabet eden bir kişinin yaralandığı bildirildi. Yaralanan kişinin hayati tehlikesinin bulunmadığı açıklandı.

Polis ve Güvenlik Önlemleri

Saldırgan olay yerinden kaçtıktan sonra polis ekipleri geniş çaplı bir arama başlattı. Sosyal medyada Val-de-Marne ilindeki diğer camilere yönelik saldırı iddiaları polis tarafından doğrulanmadı. Olayla ilgili soruşturma başlatan Cumhuriyet Savcılığı, saldırganın “kasten adam öldürmeye teşebbüs” suçlamasıyla arandığını belirtti.

Bonneuil-sur-Marne’deki Gasp Olayı

Aynı ilde bulunan Bonneuil-sur-Marne kentinde de farklı bir olay yaşandı. Bir gasp olayına karışan saldırgan, izini kaybettirmek için girdiği camide cemaat tarafından etkisiz hale getirildi ve polise teslim edildi. İki olay arasında bir bağlantı kurulamadı.

Toplumsal Tepki ve Güvenlik Endişeleri

Fransa’daki Müslüman toplumu derinden etkileyen bu saldırılar, bayram kutlamaları sırasında endişe ve korku yarattı. Güvenlik güçleri, benzer olayların önüne geçmek için bölgede güvenlik önlemlerini artırdı.

Fransa #KurbanBayramı #CamiSaldırısı #Güvenlik #ChoisyLeRoi #BonneuilSurMarne #TerörSaldırısı #MüslümanToplum #Dayanışma #Barış

Haberin Devamını Oku

Trendler