Sosyal Medya

Gündem

Misafirperver Ülkeler: İsviçre Son Sırada – Türkiye, İspanya ve Portekiz Listenin Başında

Seyahatler sadece coğrafi değişimler değil, aynı zamanda sıcakkanlı yerel halkla, yardımsever taksicilerle ve ilgili konaklama ev sahipleriyle yaşanan deneyimlerdir. Bu kişisel deneyimler, sadece seyahat hikayelerimizi şekillendirmekle kalmaz, aynı zamanda bir ülkenin genel algımızını uzun vadeli olarak etkiler.

yazar

Yayınlayan

on

Cemil Baysal – Seyahatler sadece coğrafi değişimler değil, aynı zamanda sıcakkanlı yerel halkla, yardımsever taksicilerle ve ilgili konaklama ev sahipleriyle yaşanan deneyimlerdir. Bu kişisel deneyimler, sadece seyahat hikayelerimizi şekillendirmekle kalmaz, aynı zamanda bir ülkenin genel algımızını uzun vadeli olarak etkiler.

Ancak bu subjektif deneyimleri ölçülebilir verilere dönüştürmek nasıl mümkün olabilir? 25 Avrupa ülkesinde misafirperverlik konusunda kapsamlı bir çalışma, bu soruya cevap arıyor ve şaşırtıcı sonuçlar ortaya koyuyor.

İspanya: Misafirperverlik Kültürü 72 milyon turist ile İspanya, Avrupa’nın en misafirperver ülkesi olarak öne çıkıyor. Çalışma, İspanya’da taksicilerin dostane tutumunu ve ziyaretçilerin ülkede özellikle sıcak karşılandığı atmosferi vurguluyor. Bu misafirperverlik, sadece turistik karşılaşmalara değil, aynı zamanda İspanyol günlük kültürüne de kök salmış durumda.

Türkiye: Etkileyici Yardımseverlik Türkiye, etkileyici bir yardımseverlikle öne çıkıyor. Yapılan bir ankete göre, katılımcıların %75’i, geçtiğimiz yıl tanımadıkları birine yardım ettiğini belirtiyor. Bu oran, uluslararası ortalamanın üzerinde bir değerdir ve Türk misafirperverliğinin ve yardımseverliğinin kültürel bir temele dayandığını gösteriyor.

İtalya: Aile Dostu Bir Hedef İtalya, aile dostu bir ülke olarak öne çıkıyor. Burada aileler, çocuk dostu tesisler, kültürel etkinlikler ve en küçük gezginlere karşı rahat bir tavır ile sıcak bir atmosferin tadını çıkarıyorlar. Bu aile odaklı kültür, İtalya’nın çocuklu gezginler için ideal bir destinasyon olmasını sağlıyor.

İsveç: Şaşırtıcı Hırsızlık Riski Sakin bir ülke olarak ün salan İsveç, polis istatistiklerine göre en yüksek hırsızlık riskine sahip, onu İngiltere takip ediyor. Bununla birlikte, Arnavutluk, Çek Cumhuriyeti ve Türkiye gibi ülkelerde turistlerin kendilerini daha güvende hissettikleri, suç oranlarının düşük olduğu görülüyor.

İngilizce İletişimi: Misafirperverliğin Anahtarı İngilizce dilini bilmek, misafirperverlik açısından kritik bir rol oynuyor. İngiltere, İrlanda, Hollanda, İskandinav ülkeleri, Avusturya, İzlanda ve Belçika gibi İngilizce konuşulan ülkeler bu konuda doğal bir avantaj sağlıyor. İspanya, İtalya ve Türkiye gibi ülkelerde ise İngilizce konuşan kişilerle iletişim kurmak daha zor olabilir. Bu durumda, yerel dilde birkaç kelime öğrenmek, sadece saygı göstermekle kalmaz, aynı zamanda sıcak karşılaşmalara da kapı açar.

Almanya ve Avusturya: Saygın Misafirperverlik Almanya ve Avusturya, misafirperverlik sıralamasında saygın yerlerde bulunuyor. Özellikle Avusturya’daki taksiciler, dostane tutumlarıyla öne çıkarken, Almanya, etkileyici turistik yerleriyle dikkat çekiyor. Ancak her iki ülkede de aile dostu olma konusunda gelişmeye açık alanlar bulunuyor.

İsviçre: Misafirperverlikte Zorluklar Diğer yandan İsviçre, sıralamada son sırada yer alıyor. Sorunlar özellikle taksicilerin hizmetinde ve genel yardımseverlik konusunda ortaya çıkıyor. Katılımcıların sadece %40’ı, geçtiğimiz yıl tanımadıkları bir kişiye yardım ettiğini belirtiyor. Bununla birlikte, aile dostluğu olumlu bir şekilde değerlendiriliyor.

Sonuç: Avrupa’da Misafirperverlikte Çeşitli Bir Tablo Araştırma, misafirperverliğin sadece subjektif deneyimlere değil, aynı zamanda ölçülebilir kriterlere de bağlı olduğunu vurguluyor. Her ülkenin kendine özgü özelliklere sahip olduğunu ve bu çalışmanın Avrupa’daki misafirperverliğin çeşitliliğini takdir etmeye teşvik ettiğini gösteriyor.

Hangi Kriterler? Misafirperverlikte Avrupa’nın Liderleri ve Sıralamanın Arkasındaki Hikaye

Seyahat deneyimleri, bir ülkenin misafirperverliği ile şekillenen unutulmaz anılara dönüşebilir. Ancak, bu kişisel deneyimleri sayısal verilere dönüştürerek, Avrupa’nın en misafirperver ülkelerini belirlemek üzere yapılan bir araştırma, ilginç sonuçlara ulaştı.

Sıralama Kriterleri ve Analiz:

Yapılan çalışma, 25 Avrupa ülkesini misafirperverlik açısından değerlendirdi. Yedi özenle seçilmiş kriter, turistlerin ve yerel halkın yaşam kalitesine etki eden önemli faktörleri ölçmek için kullanıldı. Turist girişleri, İngilizce bilgisi, aile dostluğu, yardımseverlik, taksi hizmeti kalitesi, popüler turistik yerlerin değerlendirmeleri ve cüzdan hırsızlığı riski gibi unsurlar, her ülkenin misafirperverliğini ortaya koymak üzere detaylı bir analize tabi tutuldu.

Avrupa’nın Misafirperverlik Şampiyonları:

Araştırma sonuçlarına göre, Avrupa’nın misafirperverlikte zirveye oynayan ülkeler belli oldu. İspanya, yüksek turist sayısı ve dostça taksi hizmeti ile öne çıkarken, Portekiz aile dostu yaklaşımı ve kaliteli taksi servisiyle dikkat çekiyor. İngilizce bilgisi düşük olmasına rağmen, Türkiye, büyük yardımseverlikle üçüncü sırayı almaya hak kazandı.

Sürpriz Sonuçlar ve İlginç Bulgular:

İsviçre’nin Avrupa’nın en az misafirperver ülkesi olarak sıralanması, yerel taksi hizmeti ve yardımseverlik eksikliğinden kaynaklanıyor. Ancak, aile dostu yaklaşımlarıyla dikkat çeken Almanya ve Avusturya, sıralamada üst sıralarda yer almayı başardı.

Metodoloji ve İnceleme Detayları:

Araştırmanın yürütülme süreci ve kullanılan metodoloji, dünyanın dört bir yanındaki turistlerin deneyimleri üzerinden elde edilen verilere dayanıyor. Touristenankünfte ve İngilizce bilgisi gibi niceliksel verilerin yanı sıra, yerel halkın yardımseverliği ve turistik yerlerin değerlendirmeleri gibi niteliksel ölçütler de incelendi. Bu kapsamlı araştırma, Avrupa’nın misafirperverlik konusundaki çeşitliliği ve öne çıkan ülkeleri gözler önüne seriyor.

Haberin Devamını Oku
Yorum Yapın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

İSVİÇRE’DE İLAÇ KARTELİNE 600 BİN FRANK PARA CEZASI

yazar

Yayınlayan

on

By

🕒 Okuma süresi: 2 dakika
📅 10 Nisan 2025 – Bern

İsviçre Rekabet Kurumu (Weko), yedi uluslararası ilaç şirketinin karıştığı bir kartel anlaşmasını ortaya çıkardı. Söz konusu firmalar, mide spazmı ilacı Buscopan’ın ana etken maddesi olan Butylscopolaminbromid (SNBB) maddesinin satışı konusunda yıllarca gizli anlaşmalar yaptı. Weko, karteli bozdu ve firmalara toplam 600’000 Frank para cezası verdi.

2005-2019 yılları arasında yürütülen yasadışı iş birliğinde, firmalar minimum satış fiyatları üzerinde anlaştı, pazar paylarını paylaştı ve ekonomik açıdan hassas verileri birbirleriyle paylaştı. Ceza, anlaşmalı çözüm süreci dikkate alınarak verildi.

Kartelde yer alan şirketler:

  • Boehringer Ingelheim (Almanya)
  • Alkaloids of Australia (Avustralya)
  • Alkaloids Corporation (Hindistan)
  • Alchem (Hindistan)
  • C2 Pharma (İrlanda)
  • Linnea (İsviçre – Ticino)
  • Transo-Pharm (Almanya)

Weko Direktörü Patrik Ducrey, en yüksek cezanın Boehringer Ingelheim’a verildiğini belirtti ancak kesin miktarı açıklamadı. Karteli açığa çıkaran C2 Pharma ise tamamen ceza muafiyeti aldı. Transo-Pharm ve Linnea ise cezalarında indirime gitti.

FİYAT MANİPÜLASYONU: HASTALAR NE KADAR ZARAR ETTİ?

Buscopan gibi spazm çözücü ilaçlarda kullanılan etken madde İsviçre’de işlenmiyor ancak ithal ediliyor. Weko, kartelin hasta fiyatlarına ne kadar etkisi olduğunu araştırmadığını belirtti. Yine de bu tarz anlaşmaların tüketicilere dolaylı zarar verdiği biliniyor.

Bu karar, İsviçre’de bir etken madde üzerinden ceza verilen ilk ilaç karteli davası olarak tarihe geçti. Avrupa ve Avustralya rekabet kurumlarının desteğiyle yürütülen soruşturmada firmalara, kararın ardından İsviçre Federal İdare Mahkemesi’ne itiraz etme hakkı tanındı.

Haberin Devamını Oku

Gündem

AVRUPA GENELİNDE PEDOKRİMİNAL AĞA DARBE: 166 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI

yazar

Yayınlayan

on

By

🕒 Okuma süresi: 3 dakika
📅 10 Nisan 2025 – Almanya

Avrupa çapında düzenlenen “Operation Fever” adlı büyük çaplı bir operasyonla çocuk istismarı ve çocuk pornografisine karşı ciddi bir darbe indirildi. Polonya’nın liderliğinde ve Europol koordinasyonunda yürütülen operasyon kapsamında 12 Avrupa ülkesinde ve ABD’de toplam 166 kişi gözaltına alındı.

Polonya, Almanya, İsviçre ve diğer ülkelerde 774 farklı adrese eş zamanlı baskınlar düzenlendi. Baskınlarda çocuklara ait yasa dışı görüntülerin saklandığı dijital materyallerin yanı sıra silahlar ve uyuşturucular da ele geçirildi. Özellikle Polonya’da 98 kişi yakalanırken, bazı şüphelilerin tanınmış kişiler olduğu bilgisi dikkat çekti.

DİJİTAL KANITLAR VE ULUSLARARASI DESTEK

Polonya’nın AB Konseyi Başkanlığı görevini yürütmesi sebebiyle operasyonun merkezinde yer aldığı belirtildi. ABD Federal Soruşturma Bürosu (FBI) da operasyona destek verdi. Ele geçirilen yüzbinlerce dijital dosya şu anda kriminal incelemeden geçiriliyor.

Almanya’nın Hessen eyaletinde 105 kişi hakkında soruşturma yürütülürken, Rheinland-Pfalz bölgesinde de en az bir kişi tutuklandı. Yetkililer, şüphelilerin internette kurdukları forumlar aracılığıyla hem yasa dışı içerik alışverişi yaptıklarını hem de çocukları psikolojik olarak etkileyerek bazı durumlarda intihara yönlendirdiklerini açıkladı.

İSVİÇRE DE YASALARIYLA KARŞI KOYUYOR

İsviçre’de çocuklara yönelik istismar içeriklerinin bulundurulması ve paylaşılması ağır suç olarak kabul ediliyor. İsviçre Ceza Kanunu’nun 197. maddesine göre bu suçlar için 5 yıla kadar hapis veya para cezası öngörülüyor. İsviçre de bu tarz uluslararası operasyonlara aktif olarak destek veriyor.

Bu geniş kapsamlı operasyon, sınır ötesi iş birliğinin çocuk istismarıyla mücadelede ne kadar hayati olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.

Haberin Devamını Oku

Gündem

YAPAY DÖLLENMEYLE İKİZ DOĞUMLARINDA BÜYÜK DÜŞÜŞ

yazar

Yayınlayan

on

By

Son yirmi yılda, yapay döllenme (IVF) ile çoğul gebeliklerin sayısında belirgin bir azalma yaşandı. 2002 yılında %17,4 olan ikiz doğum oranı, 2023 yılı itibarıyla %2,8’e düştü. Bu düşüş, büyük ölçüde 2017 yılında yürürlüğe giren Üreme Tıbbı Yasası’ndaki değişikliklere bağlanıyor.

2017 reformu ile birlikte, embriyo saklama miktarı artırıldı ve bu sayede doktorlar, hangi embriyoların yapılacak yapay döllenme işleminde kullanılacağını daha iyi belirleyebilmeye başladı. Federal İstatistik Dairesi’nin (BFS) Reprodüksiyon İstatistikleri Bölümünden Tonia Rihs, bu gelişmeyi şu şekilde açıklıyor: “Tek embriyo transferi çok daha yaygın hale geldi.”

Yasalar, Tıbbi Uygulamaları Etkiledi

2017 yılında, 4085 yapay döllenme işleminde iki embriyo transfer edildi. Oysa tek embriyo transfer edilen vaka sayısı 3789’dur. 2023 yılında ise, transferlerin çoğunluğu tek embriyo içermekteydi (7341). İki embriyo yalnızca 811 kez transfer edildi.

2023 yılı itibarıyla, 6513 çift yapay döllenme tedavisi aldı ve bu sayı, bir önceki yıla göre %1,5’lik bir düşüşü gösteriyor. Ancak doğan çocuk sayısı 2511’e yükseldi, bu da %5,9’luk bir artışı ifade ediyor. Bu 2511 çocuk, İsviçre’de doğan tüm bebeklerin %3’ünü oluşturuyor. Bu bebeklerden 67’si sperm bağışı ile dünyaya geldi. Yine de, toplam embriyo transferlerinin yalnızca %30’u doğumla sonuçlandı. Bu oran, 2017’de %23, 2022’de ise %27,6 idi.

Haberin Devamını Oku

Trendler