Dünya
TALİBAN, CENEVRE MERKEZLİ VAKFA AİT LÜKS OTELİ ELE GEÇİRDİ

📍 Kabil, Afganistan
Taliban yönetimi, Afganistan’ın başkenti Kabil’de bulunan ve ülkenin en prestijli otellerinden biri olarak kabul edilen Serena Hotel’in kontrolünü ele geçirdi. Otel, Cenevre merkezli Aga Khan Vakfı’na aitti.
OTEL FAALİYETLERİNE SON VERİLDİ
2005 yılında açılan ve Kabil’in simgelerinden biri olan otelin faaliyetleri 1 Şubat itibarıyla durduruldu. Otelin yönetimi, Afganistan’daki kamuya ait bir otel işletmesi tarafından devralındı. Serena Otel Grubu, yaptığı açıklamada Kabil’deki otelin artık web sitelerindeki konaklama seçenekleri arasında yer almadığını duyurdu. Konuya ilişkin Taliban yetkililerinden ve Aga Khan Vakfı’ndan herhangi bir açıklama gelmedi.
GÜVENLİK TEHDİTLERİ VE TALİBAN SALDIRILARI
Serena Hotel, geçmişte Taliban’ın hedef aldığı yerlerden biri olmuştu. 2008 yılında düzenlenen intihar saldırısında altı kişi hayatını kaybetmiş, aralarında Amerikalı ve Norveçli gazetecilerin de bulunduğu birçok kişi yaşamını yitirmişti. Taliban’ın mevcut İçişleri Bakanı Siraceddin Hakkanî, saldırının arkasındaki isim olmakla suçlanmıştı.
2014 yılında otel, silahlı bir Taliban grubu tarafından bir kez daha saldırıya uğramış, aralarında bir AFP gazetecisi ve ailesinin de bulunduğu dokuz kişi öldürülmüştü.
Taliban’ın Ağustos 2021’de yeniden yönetimi ele geçirmesinin ardından ABD ve İngiltere vatandaşlarını lüks otellerden, özellikle Serena Hotel’den uzak durmaları konusunda uyarmıştı.
EKONOMİ VE KADIN İSTİHDAMI ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ
Serena Hotel, yalnızca diplomatik misyonlar ve iş insanları için bir konaklama merkezi değil, aynı zamanda Afganistan’da kadınların iş hayatına katılımına öncülük eden işletmelerden biri olarak görülüyordu. Otel ayrıca yerel ekonomiye ve işletmelere önemli katkılar sunan bir merkez olarak kabul ediliyordu.
Serena Otel Grubu yaptığı açıklamada, “Otel, devlet adamları, diplomatlar, iş insanları ve gezginler için önemli bir buluşma noktası olmanın yanı sıra yerel toplulukların ekonomik gelişimine büyük katkı sağlamıştır” ifadelerine yer verdi.
Avrupa
İSVİÇRE’DE OTURUM VE İŞ BULMA DESTEĞİ

İSVİÇRE’DE “JOB IN SWITZERLAND GmbH” İLE KARİYER FIRSATLARI
Haber: Cemil Baysal
İsviçre’de iş bulmak ve kariyer yapmak isteyenler için özel çözümler sunan Job in Switzerland GmbH, Hollanda ve Almanya’da yıllardır sürdürdüğü hizmetlerine ek olarak artık İsviçre pazarında da faaliyet gösteriyor. Deneyimli ve uzman kadrosu, güçlü iş bağlantıları ve iş birlikleri sayesinde şirket; profesyonellere, işverenlere ve yatırımcılara iş bulma, şirket kurma, oturma izni alma ve kariyer danışmanlığı gibi yenilikçi hizmetler sunuyor.
İSVİÇRE’DE SAĞLIK VE TEKNOLOJİ SEKTÖRLERİNDE KRİTİK İŞGÜCÜ AÇIĞI
Son yıllarda İsviçre’de nitelikli eleman eksikliği ciddi boyutlara ulaştı. Özellikle sağlık sektöründe, yaşlanan nüfus nedeniyle hemşire, doktor ve diğer sağlık personeli bulmak giderek zorlaşıyor. Bilişim teknolojileri, mühendislik ve inşaat gibi teknik alanlarda da iş gücü açığı, şirketleri yurtdışından uzman personel aramaya yönlendiriyor.
İŞGÜCÜ AÇIĞININ NEDENLERİ
✅ Yaşlanan Nüfus: Düşük doğum oranları ve artan yaşlı nüfus, aktif iş gücünü azaltıyor.
✅ Genç Nüfusun Yönelimi: Yeni nesil çalışanlar, bazı meslek gruplarına ilgi göstermiyor.
✅ Yabancı Çalışan Politikaları: AB ve diğer ülkelerden gelen iş gücüne yönelik kısıtlamalar, nitelikli eleman teminini zorlaştırıyor.
ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
🔹 Mesleki Eğitim Programları: Gençleri ve kariyer değiştiren bireyleri teknik alanlara yönlendiren eğitim ve sertifika programları.
🔹 Esnek Göçmenlik Düzenlemeleri: Belirli sektörlerde yabancı çalışan kabulünü kolaylaştıran mevzuat düzenlemeleri.
🔹 Çekici Çalışma Koşulları: Esnek çalışma saatleri, ek sosyal yardımlar ve cazip maaşlarla iş gücü ihtiyacına çözüm sağlanması.
İŞ ARAYANLAR İÇİN
Job in Switzerland GmbH, İsviçre, Hollanda veya Almanya’da kariyerine başlamak veya mevcut kariyerini ilerletmek isteyen profesyonellere özel rehberlik hizmetleri sunuyor. Türkiye ve dünyanın çeşitli bölgelerinden birçok yetenek, şirketin sunduğu iş bulma ve oturma izni hizmetlerinden faydalanarak profesyonel bir kariyer süreci yönetebiliyor.
Adaylardan ilk talep edilen bilgiler şunlardır: Eğitim durumu, eğitimle ilgili tüm diploma ve sertifikalar, yabancı dil bilgisi, lisans durumu, başvuruya ilişkin CV ve aile fertlerinin bilgileri.
İŞVERENLER İÇİN
Şirket, işletmelerin büyüme ve verimlilik hedeflerine ulaşmasına destek olmak amacıyla uluslararası profesyonel kadrolarla iş gücü çözümleri sağlıyor. İsviçre pazarındaki yasal gereklilikler ve oturma izni işlemleri konusunda da işverenlere rehberlik ederek, iş gücü açığının yarattığı zorlukların üstesinden gelinmesine yardımcı oluyor. Ayrıca İsviçre’de şirket kurmak isteyenler için şirket kurma ve banka hesabı açma sürecini de yönetiyor.
YATIRIMCILAR İÇİN
İsviçre’de yatırım yapmayı veya iş kurmayı planlayan girişimciler için uzman desteği sunan Job in Switzerland GmbH, ülkenin güçlü ekonomik yapısı ve dinamik iş ortamı hakkında detaylı rehberlik sağlıyor. Şirket, yatırımcılara firma kurma, banka hesabı açma ve diğer iş süreçleriyle ilgili kapsamlı danışmanlık hizmetleri sunuyor.
HOLLANDA VE ALMANYA’DA DA HİZMET VERİYOR
Job in Switzerland GmbH, İsviçre, Hollanda ve Almanya’da sunduğu hizmetlerle uluslararası iş gücü çözümleri ve profesyonel rehberlik konularında geniş bir yelpazeye sahip. Her iki ülkede de kariyer fırsatları, oturma izni işlemleri ve danışmanlık hizmetleri sunarak iş arayanlara ve işverenlere destek oluyor.
Hollanda, Almanya veya İsviçre’de kendisi veya ailesiyle birlikte iş bulmak ya da oturum almak isteyenler, şirketten daha detaylı bilgi alabilirler. Hizmet paketi, evli bir ailenin tüm fertlerini, 18 yaşına kadar olan tüm çocukları ve 21 yaşına kadar eğitimini sürdüren çocukları kapsayan bir pakettir.
KİMLER BAŞVURU YAPABİLİR?
İsviçre’de, Hollanda veya Almanya’da en çok aranan sektörlerde çalışabilecek nitelikli profesyoneller, AB vatandaşı olmayan kişiler ve dünyanın farklı bölgelerinden gelen expat işçiler başvuru yapabilir.
✔ 90 gün içinde iş ve oturma izni
✔ Gerekli belge ve sertifikaları tamamlayan adaylar için süreç yaklaşık 90 gün sürmektedir.


📞 Daha fazla bilgi almak için telefon veya web sitesi üzerinden iletişime geçebilirsiniz:
🌐 www.jobinswitzerland.ch
Avrupa
İSVİÇRE’DEN GELEN BOMBALI TEHDİT ŞÜPHELİSİ HÂLÂ ÖZGÜR

Geçtiğimiz sonbaharda Avusturya’da bir dizi bombalı tehdit olayıyla gündeme gelen ve İsviçre vatandaşı olduğu belirtilen şüpheli, hâlâ serbest. St. Gallen Savcılığı, şüphelinin bilgisayar ve telefonuna erişim sağladığını ancak suçlu olduğuna dair henüz kesin bir kanıt bulunmadığını açıkladı. Savcılık, suçsuzluk karinesinin geçerli olduğunu vurguladı.
Avusturya’daki Tehditler ve Ekonomik Zarar
Avusturya’nın demir yolu şirketi Österreichische Bundesbahnen (ÖBB), bombalı tehditler nedeniyle 690 tren seferinin iptal edildiğini duyurdu. Bu tehditler, 53 trenin her biri için kısıtlamalara yol açtı ve yaklaşık 29.000 dakikalık gecikmelere neden oldu. Öte yandan, tehditlerin okullar, alışveriş merkezleri ve tren istasyonlarına yönelik olduğu ve bunların Eylül ve Ekim aylarında mail yoluyla yapıldığı bildirildi.
İlk etapta benzer dilde yapılan tehditler nedeniyle, Avusturya yetkilileri bu eylemlerin tek bir kişi tarafından gerçekleştirildiğini düşündü. Ancak şüphelinin kimliği hala belirsizliğini koruyor.
İsviçre ve Avusturya Arasında Hukuki Süreç
Avusturya, şüphelinin yakalanabilmesi için AB tutuklama kararı çıkarırken, İsviçreli yetkililer, kendi vatandaşlarını başka ülkelere teslim etmeden önce onay almak zorunda oldukları için sürecin uzamasına neden oldu. St. Gallen Savcılığı, Avusturya’dan daha fazla bilgi talep ettiğini ve henüz gerekli belgelerin tamamlanmadığını belirtti. Bu nedenle, şüpheli hala serbest.
Psikolojik Durum ve İddialar
Şüphelinin psikolojik sağlık durumu hakkında da spekülasyonlar yapıldı. Birçok iddiaya göre, şüpheli, ruhsal sorunları olan ve tehditleri bir klinikten gönderen bir kişi olarak tanıtıldı. Ancak St. Gallen Savcılığı, bu söylentileri yalanladı ve şüphelinin psikolojik durumu hakkında herhangi bir açıklama yapmadı.
Sonuç ve Beklentiler
İsviçre ve Avusturya arasındaki hukuki süreç, uluslararası suçlu takibinde karşılaşılan zorlukları ortaya koyuyor. Şüphelinin yargılanması ve Avusturya’ya teslim edilmesi için gereken adımların atılması bekleniyor. Bu olayın, uluslararası iş birliğinin gerekliliğini bir kez daha gözler önüne serdiği ifade ediliyor.
Avrupa
CORONA SONRASI ZARARLAR: CORONA AŞI ZARARLARI İÇİN DAHA FAZLA YARDIM TALEBİ

Brandenburg’da, Covid-19 aşıları sonrası sağlık sorunları yaşayan veya uzun süreli etkiler (Long Covid) ile mücadele eden insanlar için daha fazla destek sağlanması talep ediliyor. SPD ve BSW koalisyon fraksiyonları, bu tür hastaların teşhis ve tedavi süreçlerinde ilerleme kaydedilmesi için başlatılan bir ağın kurulmasını sürdürmeyi ve ilgili araştırma projelerini desteklemeyi kabul etti.
Ancak, muhalefetin talep ettiği özel bir poliklinik kurma önerisi şu anda gerçekleşmiş değil. CDU fraksiyonu, Post-Vac Sendromu adı verilen aşı sonrası sendromu olan kişiler için özel bir poliklinik kurulmasına dair sunduğu öneriyi kabul ettiremedi. Aynı şekilde, AfD fraksiyonu da bu poliklinik için bir yuvarlak masa talep etti, ancak bu öneri de çoğunluk tarafından reddedildi.
Daha Fazla Araştırma – Daha İyi Hizmet Yapısı
Koalisyon, somut yardımları başka şekilde artırmayı hedefliyor. Sağlık Bakanı Britta Müller (bağımsız), “İnsanlar yorgunluk, nefes darlığı, nörolojik rahatsızlıklar ve çoğu zaman doğru teşhis ve tedavi alıp almadıkları konusunda belirsizlik yaşıyorlar. Bu belirsizliği ortadan kaldırmak istiyoruz” dedi. Ayrıca, “Daha fazla araştırma yapmalı, mevcut sağlık yapılarımızı iyileştirmeli ve yeni bulguları hızlı bir şekilde pratikte uygulamalıyız” diye ekledi.
CDU ve AfD Özel Poliklinik Talep Ediyor
CDU milletvekili Saskia Ludwig, özel bir başvuru noktası kurulmasının gerektiğini savundu. “Bu insanlar iki kez mağdur edildi: önce yan etkiler nedeniyle, sonra da acılarına karşı duyarsızlıkla” diyen Ludwig, Covid-19 aşıları konusunda oldukça şüpheli bir tutum sergiliyor. “Bu insanlar, toplumun iyiliği için aşı olmaya teşvik edildiler, hatta baskı yapıldı, ancak ardından sonuçlarla yalnız bırakıldılar.”
AfD sağlık politikacısı Daniela Oeynhausen ise, bu kişilerin daha fazla dikkatle ele alınması gerektiğini söyledi. “Bu aşı zararlarını yaşayanları nihayet görmemiz gerekiyor” diyen Oeynhausen, aynı zamanda bir doktordur.
“Bu İnsanları Yalnız Bırakmayacağız”
SPD milletvekili Nadine Graßmel, “Bu insanları yalnız bırakmayacağız” dedi ve koalisyonun bu konuda kararlı olduğunu vurguladı. BSW politikacısı Jouleen Gruhn, “Koalisyon, mağdurların yanındadır” şeklinde açıklama yaptı. Gruhn, aynı zamanda bir doktordur.
Aşı Yan Etkileri Şüphesi
Almanya’da, Paul-Ehrlich Enstitüsü’ne göre, binlerce vaka aşı sonrası ciddi yan etkiler şüphesiyle rapor edilmiştir. Covid-19 aşı üreticilerine yönelik tazminat davaları açılmaktadır. Covid-19 enfeksiyonunun uzun süreli etkileri ise Long Covid olarak adlandırılmaktadır.
Olası aşı zararları yaşayan kişiler, aynı zamanda kendi eyaletlerinin sosyal hizmetler ofisinden de yardım alabilirler. Ancak, aşıdan kaynaklanan bir sağlık sorununda devlet desteği alıp alamayacaklarına, ilgili daire karar verir. Bu yardımlar, emeklilik ödemeleri veya tedavi hizmetleri gibi sağlık yardımlarını içermektedir.
-
E-Dergi1 yıl önce
İsviçre’nin Sesi Şubat 2024
-
Ekonomi12 ay önce
İsviçre’de Maaş Dengesi: Ortalama bir Kişinin Maaşı 6788 CHF
-
Yaşam11 ay önce
Kıskanç Kaynana Belirtileri: Gözden Kaçırmamanız Gereken 10 İşaret
-
İsviçre1 yıl önce
Dünyanın En İyi Sağlık Kurumları: İlk 250 Hastane Sıralamasında İsviçre’den 10 Hastane
-
Gündem4 ay önce
ERDOĞAN KARŞITI PAYLAŞIMLARI SIĞINMA BAŞVURUSUNDA HAKLI GEREKÇE OLARAK GÖRÜLMEDİ
-
Dünya4 ay önce
META’NIN COVİD-19 AŞILARIYLA İLGİLİ YANILTICI BİLGİ KARARI: İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ KISITLIYOR MU?
-
Gündem4 ay önce
TÜRKİYE’DEN GELEN SIĞINMA BAŞVURULARINA GETİRİLEN SERT UYGULAMALARA TEPKİ
-
Kültür Sanat1 yıl önce
Ferdi Tayfur’un Mücadele Dolu Hikayesi: Şeker Hastalığı ve Organ Nakli