Sosyal Medya

Gündem

ZUG POLİSİ’NDEN BÜYÜK OPERASYON: EROTİK İŞLETMELERİ İŞLETEN ÇİFT TUTUKLANDI

yazar

Yayınlayan

on

Zug kantonunda yapılan kapsamlı bir soruşturma sonucunda, bir çift ve iki seks işçisi tutuklandı. Yapılan operasyon, erotik işletmelerin yasadışı fuhuş faaliyetlerine karıştığı ve yabancıların entegrasyon yasalarını ihlal ettiği iddialarına yönelikti.

Yasadışı Fuhuşa Karışan Çift Tutuklandı

Zug, Obwalden ve Aargau kantonlarında gerçekleştirilen koordineli polis operasyonunda, erotik bir işletme işleten bir çift tutuklandı. Çift, Çinli kadınları seks işçiliği yapmaları için yasa dışı bir şekilde çalıştırmakla suçlanıyor. Uzun süreli araştırmalar sonucunda, bu çiftin, farklı kantonlarda Çinli kadınları fuhuş sektöründe çalıştırdığı belirlendi.

Operasyonun Detayları

11 Aralık 2024 tarihinde yapılan operasyonlarda, çiftin hem evine hem de işlettiği erotik işletmeye baskın düzenlendi. Baskın sırasında, iki Çinli seks işçisi daha bulundu. Bu kadınlar, yasadışı bir şekilde çalıştırılıyordu.

Seks İşçilerine Yönelik Yasal İşlemler

Baskın sonucu tutuklanan iki kadın, Zug Hızlı Mahkemesi tarafından “Yabancıların Entegrasyonu Yasası”na aykırı hareket ettikleri gerekçesiyle şartlı para cezasına çarptırıldılar. Ayrıca, bu kadınlara ülkeye iki yıl boyunca giriş yasağı getirildi.

Çifte Yönelik Soruşturma Başlatıldı

Zug Savcılığı, erotik işletme işleten çift hakkında fuhuşu teşvik etmek ve yabancıların entegrasyon yasalarını ihlal etmekten soruşturma başlattı. Şüpheli çiftin, 58 yaşındaki bir İsviçreli erkek ve 51 yaşındaki bir Çinli kadın olduğu açıklandı.

Koordineli Operasyon ve Polis Destekleri

Zug Polis Teşkilatı, bu operasyonda yalnızca kendi ekibini değil, Obwalden ve Aargau kantonlarından gelen polis ekiplerini de dahil etti. Bu işbirliği, operasyonun başarılı bir şekilde gerçekleştirilmesine olanak sağladı. Zug Polisi, yasadışı fuhuşa karşı kararlı bir mücadele verdiklerini vurguladı.

Gelecekteki Yasal Düzenlemeler ve Mücadele

Bu operasyon, sadece Zug kantonundaki durumla sınırlı kalmayıp, ülke genelinde fuhuş ve insan ticaretiyle mücadeleye olan ihtiyacı bir kez daha gözler önüne serdi. İsviçre’deki yasaların, yasadışı fuhuşa karşı daha sıkı bir denetim ve düzenlemeyi hedeflemesi bekleniyor.

Haberin Devamını Oku
Yorum Yapın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

LUZERN’DE TUR OTOBÜSLER İÇİN YOLCU ALMAK İÇİN DURMA PARK ÜCRETİ 100 FRANKA YÜKSELDİ

yazar

Yayınlayan

on

By

Luzern, kitle turizmini denetim altına almak amacıyla şehir merkezindeki bazı bölgelerde yolcu almak için duran tur otobüslerinden 100 Frank park ücreti almaya başlıyor. Bu yeni uygulama, 2025 Mart ayında yürürlüğe girecek.

Yeni Uygulama: Park Ücreti ve Slot Yönetimi

Luzern’de yaz aylarında, özellikle Löwen Denkmal – Aslan Anıtı gibi popüler noktalarda, ortalama 280 tur otobüsü turistleri indirip alıyor. Bu yoğunluk, bazı yerel halk tarafından rahatsız edici bulunuyor. Bu nedenle Luzern Şehir Parlamentosu, merkezi bölgelerde park etmek ve yolcu almak için 100 Frank ücret almayı kararlaştırdı. Schwanenplatz, Kasernenplatz ve Löwenplatz gibi bölgelerde geçerli olacak bu uygulama, İsviçre’de ilk kez hayata geçirilecek. 2026 yılında devreye girmesi planlanan Slot Yönetimi sistemiyle, turist otobüslerinin şehirdeki dağılımı daha düzenli hale getirilecek.

Destek ve Eleştiriler

Luzern’deki Sosyalist Parti (SP), bu düzenlemeyi şehirdeki trafik ve turizm politikaları açısından olumlu bir gelişme olarak değerlendiriyor. Ancak, İsviçre Halk Partisi (SVP), uygulamanın şehre olan ilgiyi azaltabileceğini ve turist sayısının düşmesine neden olabileceğini savunuyor. SVP, özellikle Slot Yönetimi sisteminin gereksiz bir bürokrasi getirdiğini iddia ediyor.

Turizm Sektörünün Görüşleri

Luzern Turizm Sorumlusu Marcel Perren, yeni park ücretlerinin şehirdeki ticari faaliyetleri nasıl etkileyeceğini tahmin edemediklerini belirtiyor. Souvenir dükkanları, bu değişikliklerin satışlarını nasıl etkileyeceği konusunda belirsizlik yaşıyor.

Bu yeni düzenleme, Luzern’in kitle turizmiyle ilgili yaşadığı sorunları azaltmayı hedefliyor. Ancak, uygulamanın şehir turizmi üzerindeki etkileri önümüzdeki dönemde netleşecek.

Haberin Devamını Oku

Gündem

LEİLA MOON’A DESTEK İÇİN ANONİM BAĞIŞ KAMPANYASI BAŞLATILDI

yazar

Yayınlayan

on

By

Basel-Stadt’ta, DJ Leila Moon’un İsrail’e yönelik boykot çağrıları nedeniyle kültür ödülünün geri alınmasının ardından, anonim bir kolektif grup, sanatçıyı desteklemek amacıyla bağış toplama başlattı. Yeni ödül, artık kanton yerine, isimsiz bir grup tarafından finanse edilecek.

Kültür Ödülünün Geri Alınması
Leila Moon, geçtiğimiz haftalarda yaptığı İsrail eleştirileri nedeniyle Basel-Stadt kantonundan aldığı kültür ödülünü kaybetti. Kanton yetkilileri, Moon’un açıklamalarının ödülün amacına aykırı olduğunu belirterek ödülü iptal etti. DJ, bir Instagram paylaşımında, İsrail-Amerikan grubu “Yemen-Blues”un da yer aldığı bir etkinlikten çekildiğini açıklamıştı. Bu durum, bazı İsviçre Halk Partisi (SVP) üyeleri tarafından Moon’un “İsrail düşmanı” olarak nitelendirilmesine yol açtı.

Yeni Bir Bağış Kampanyası
Ödülün geri alınmasının ardından, anonim bir grup, Leila Moon için “bağımsız bir kültür ödülü” fonlamak amacıyla internet üzerinden bağış toplamaya başladı. Kampanya, sanatçının haksız yere hedef alındığı ve “politik nefret kampanyası”na maruz kaldığı görüşünü savunuyor. Kampanya, Basel kültürünün cesur bir şekilde ayakta durması gerektiğini ve Moon’a layık bir ödül verilmesi gerektiğini vurguluyor.

Kim Bu Anonim Grup?
Bağış kampanyasını yürüten grubun kimliği hala gizli. Web sitesinde, bağışların “kar amacı gütmeyen bir dernek” aracılığıyla toplanacağı belirtilse de, herhangi bir açık kimlik bilgisi bulunmuyor. Kullanıcılar, kendi katkılarını yapabilecekleri bir platforma yönlendiriliyor. Sitenin domaini 2000 yılında kaydedilmiş, ancak hangi kişilerin ya da kolektiflerin bu platformu yönettiği bilinmiyor.

Tartışmalar ve Eleştiriler
SVP Basel-Stadt temsilcisi Lorenz Amiet, anonim bağış kampanyasını eleştirerek, “Bu sadece bir kişiye yönelik bağış toplama girişimi” dedi. Amiet, kültür ödüllerinin ciddiyetle ele alınması gerektiğini, “Kültür ödülü” kavramının anonim bir bağış çağrısına dönüştürülmemesi gerektiğini savunuyor.

Öte yandan, “Basta” adlı grup temsilcisi Oliver Bolliger, kampanyayı bir dayanışma hareketi olarak gördüğünü ve bunun resmi bir ödül yerine toplumsal destek amacı taşıdığını ifade etti. Bolliger, ödülün bir uzman jüri tarafından verilmesi gerektiğini kabul etmekle birlikte, bağış kampanyasına destek verdiğini belirtti.

Sonuç
Leila Moon’un ödülünün geri alınması, Basel’deki kültürel ödüllerle ilgili daha geniş bir tartışma başlattı. Bağış kampanyası, anonimliği ve şeffaflık eksikliği nedeniyle eleştirilse de, bazı çevrelerce sanatçıya verilen destek olarak değerlendiriliyor. Moon’a verilecek olası yeni ödül, kantonun kültür politikalarına karşı bir tepki olarak şekillenmeye devam ediyor.

Haberin Devamını Oku

Gündem

TELEGRAM’DA ŞOK EDEN GRUPLAR: TECAVÜZ AĞLARI VE K.O. DAMLALARI

yazar

Yayınlayan

on

By

Telegram üzerinde faaliyet gösteren uluslararası tecavüz ağları, erkeklerin cinsel tecavüz saldırılarının videolarını yayınladıkları ve K.O. damlaları gibi yöntemlerle kadınları nasıl etkisiz hale getirebileceklerine dair “tavsiye” paylaştıkları gruplarla gündeme geldi. Uzmanlar, bu tür grupların İsviçre’de de var olabileceğini öne sürüyor.


Detaylar

  • Uluslararası Ağlar: Alman medya kuruluşu NDR’nin “STRG_F” programının araştırması, bu tür ağların dünya çapında organize olduğunu ve Telegram üzerinde 70.000 kişilik gruplar halinde faaliyet gösterdiğini ortaya koydu. Erkekler burada tecavüz görüntülerini paylaşıyor, hatta bazı saldırılar canlı yayınlanıyor.
  • Kolay Erişim: Araştırmalara göre, bu gruplarda kullanılan K.O. damlaları gibi kimyasal maddeler, “masum” ürünler olarak internet üzerinden hiçbir kısıtlama olmadan satın alınabiliyor.

Telegram, Bu Tür Gruplar İçin İdeal Bir Platform

Kriminolog Dirk Baier, Telegram’ın, tecavüz ağları ve nefret dolu gruplar için ideal bir ortam sağladığını belirtiyor. Baier, “İsviçre’de de böyle ağların olduğundan eminim,” diyerek, genç erkekler arasında artan kadın düşmanlığının, Andrew Tate gibi figürlerin popülaritesinde ve onların kadınlara yönelik nefret dolu mesajlarında kendini gösterdiğini vurguluyor.

Baier, genç erkeklerin, güç ve egemenlik odaklı erkeklik anlayışlarının tekrar popüler olduğunu ve bunun, bu grubun daha fazla zamanını sosyal medyada geçirmesi nedeniyle daha kolay yayıldığını ifade ediyor. Bu durum, onların, sosyal medya platformlarında şiddet içerikli mesajlarla daha sık karşılaşmalarına yol açıyor.


İsviçre’deki Durum

Kriminolog Dirk Baier, İsviçre’de de bu tür ağların aktif olabileceğini belirtiyor:

“Telegram gibi platformlar, bu tür faaliyetler için ideal bir ortam sunuyor. İçerikler denetlenmediği için nefret ve şiddet dolu gruplar burada rahatça varlıklarını sürdürebiliyor.”

Brigitte Kämpf, İsviçre’deki “Kadın Danışma Merkezi Cinsel Şiddet” temsilcisi olarak, bu ağların faaliyetlerinin belgelenmesinin zor olduğunu ifade ediyor:

“K.O. damlaları genelde birkaç saat içinde vücuttan atılıyor. Bu da delil toplanmasını oldukça güçleştiriyor.”


Fransa’daki “Pelicot Olayı” ve İsviçre’ye Olası Yansımaları

DÜNYA, AVİGNON’DA TECAVÜZ DAVASINA KİLİTLENDİ
Bu hafta dünya, Fransa’nın Avignon kentine odaklandı. Burada, Pelicot davası kapsamında sanıklara yönelik cezalar açıklandı. Fransız kadın, yıllarca kocasının etkisiyle bayıltıldı ve internet üzerinden erkeklere satıldı. Bu erkekler, kadını evinde tecavüz etmek için çağrıldı. Ancak bu sadece bir örnek değil: Alman araştırma programı “STRG_F”, Telegram’da, erkeklerin tecavüzleri planladığı, bu suçların fotoğraf ve videolarını paylaştığı, hatta canlı yayınladığı ağlar olduğunu ortaya çıkardı.


Tecavüz Ağı ve K.O. Damlaları

Bu Telegram gruplarında, dünya çapından 70.000’den fazla üyeye sahip kişiler, K.O. damlalarının nasıl kullanılacağına dair “tavsiye” paylaşıyor. Bu damlalar, genellikle tehlikeli kimyasallar olup, masum görünümlü ürünler olarak satılmaktadır. Bu tür ürünlerin internet üzerinden kolayca temin edilebilmesi, şiddet suçlarının yayılmasına olanak tanıyor.


Telegram’ın Yanıtı

Telegram, bu tür gruplara karşı “sıfır tolerans politikası” uyguladığını ve kullanıcı şikayetlerini dikkate aldığını açıkladı. Ancak uzmanlara göre, bu açıklamalar yeterli değil; denetimsizlik bu tür platformları cinsel suçlar için cazip hale getiriyor.

Haberin Devamını Oku

Trendler