Gündem
UÇUŞ KORKUSU: “Birçok İnsan Uçuşun Neden Bu Kadar Güvenli Olduğunu Anlamıyor”
Anja Zobrist | 20min | 1 Ocak 2025
Uçuş, dünya çapında en güvenli ulaşım yöntemlerinden biri olarak kabul ediliyor, ancak uçan birçok kişi hâlâ uçuş korkusuyla mücadele ediyor. Son dönemde yaşanan trajik uçak kazalarının ardından uçuş korkusuna yönelik talep artarken, uzmanlar bu korkunun çoğu zaman bilgisizlikten kaynaklandığını belirtiyor.
Pilot ve uçuş korkusu koçu Tom Schneider, uçuşun güvenliğine dair halk arasında oluşan yanlış anlayışların, bu korkuyu tetikleyen başlıca etkenlerden olduğunu vurguluyor. Schneider, uçuşun teknik süreçleri ve güvenlik önlemleri hakkında bilgi edinmenin, korkuyu aşmada önemli bir rol oynadığını ifade ediyor.
“Uçuş Korkusu Çoğunlukla Yanlış Anlamalardan Kaynaklanıyor”
Schneider, uçuş korkusunun çoğunlukla yanlış bilgi ve yanlış anlamalardan kaynaklandığını belirtiyor. “Birçok insan, uçmanın aslında neden bu kadar güvenli olduğunu anlamıyor. Bu anlayış eksikliği, kaygıyı artırıyor. İnsanlar, uçmanın fiziksel olarak güvenli olduğunu bilse de, bu bilgiyi anlamak ve sindirmek önemli” diyor.
Geçtiğimiz günlerde Güney Kore’nin Muan şehrinde meydana gelen bir uçak kazasında 179 kişi hayatını kaybetti. Bu tür olaylar, medya tarafından geniş bir şekilde yayıldıkça halk arasında uçuş korkusunu artırıyor. Bu olaylar sonrası, Schneider, uçuş korkusu konusunda artan talepler aldığını belirtiyor.
Uçuş Korkusunun Sebepleri
Schneider’e göre, uçuş korkusunun kökeninde genellikle iki temel faktör bulunuyor. İlk olarak, uçuşun güvenliğine dair eksik bilgi, insanları endişelendiren en büyük etkenlerden biri. Uçakların aslında otomobillerden çok daha güvenli olduğunu bilen kişiler bile, uçmanın güvenli olduğunu mantıklı bir şekilde anlamadıklarında korku duyarlar. Ayrıca, uçuş korkusu bazen aileden ya da çevreden aktarılan bir korku olabiliyor; yani, uçak korkusu, ailesinde uçmaktan korkan kişileri gözlemleyen bireyler tarafından da edinilebiliyor.
Güvenlik Tedbirleri ve Teknolojik Gelişmeler
Uçuşların güvenliği, modern teknolojiler ve sıkı güvenlik önlemleri sayesinde büyük oranda artırılmıştır. Schneider, kalkış ve inişin uçuşun en tehlikeli bölümleri olarak görülmesinin eski bir algı olduğunu belirtiyor. Günümüzde, bu aşamalar, yeni teknolojiler ve güvenlik standartlarıyla son derece güvenlidir. Ayrıca, uçuşlarda turbolans nedeniyle uçak kanatlarının kırılacağına dair korkuların da temelsiz olduğunu vurguluyor.
“Uçuş Korkusu Rasyonel Bir Şekilde Aşılabilir”
Tom Schneider, uçuş korkusunun aslında rasyonel ve etkili bir şekilde yönetilebileceğini söylüyor. “Korkular genellikle bilinçsizce yaşanır, ancak eğitim ve doğru bilgi ile bu korkular aşılabilir” diyor. Uçuşun fiziksel süreçlerini, hava koşullarını ve güvenlik sistemlerini öğrenmek, kişilerin kendilerini daha güvende hissetmelerine yardımcı olabilir. Schneider, “Uçuş korkusuyla başa çıkmanın en iyi yolu, güvenliğin arkasındaki bilimsel gerçekleri anlamaktır. Bu, korku merkezimizi yatıştırarak korkularımızı kontrol edebilmemizi sağlar” şeklinde konuşuyor.
Korkuyu Yenmek İçin Yapılması Gerekenler
Uçuş korkusu yaşayanlar için, uçuş öncesi eğitim ve bilgi edinme süreci önemli bir adım olarak öne çıkıyor. Uçuş korkusunu aşmanın bir diğer yolu ise bilinçli olarak bu korku ile yüzleşmek ve doğru bilgiyi öğrenmek. Özellikle tatil uçuşları yapan kişilerde korku daha geri planda kalabilirken, sık seyahat edenlerde bu kaygı daha yoğun yaşanabiliyor.
İlaç Kullanımı ve Kısa Vadeli Çözümler
Uçuş korkusu için bazı kişiler, uçmadan önce sakinleştirici ilaçlar kullanmayı tercih edebiliyor. Ancak uzmanlar, ilaç kullanımının yalnızca semptomları geçici olarak hafiflettiğine dikkat çekiyor. Schneider, “İlaçlar kısa vadede rahatlatıcı olabilir fakat uzun vadede çözüm getirmez. Gerçek çözüm, korkunun kökenine inmek ve onu aşabilmektir” diyor.
Uçakta Ne Yapmalı?
Aviophobi – uçma fobisi olan hastalarının uçak içinde rahatlamalarına yardımcı olabilecek bazı teknikler bulunuyor. Uçak içindeki kabin ekibine durumu önceden bildirerek, gerektiğinde destek almak faydalı olabilir. Ayrıca, uçuş boyunca dikkat dağıtıcı aktiviteler yapmak, örneğin müzik dinlemek veya podcast’ler dinlemek, kişinin kendini rahatlamasına yardımcı olabilir. Ancak, aşırı alkol tüketiminden kaçınılması gerektiğini belirten Schneider, bunun duygusal yoğunluğu artırarak korkuyu tetikleyebileceğini belirtiyor.
Uçuş korkusu, doğru yaklaşım ve bilgiyle yönetilebilen bir durumdur. Ancak, bu korkuyla başa çıkmak için atılacak ilk adım, uçuşun güvenliğine dair doğru bilgiyi edinmektir.
Ekonomi
JELMOLİ DE KAPANIYOR: 126 YILLIK TARİHİN SONU
Zürih’in simgesi haline gelen Jelmoli, 126 yıllık köklü geçmişini sona erdiriyor. Geleneksel alışveriş merkezinin son indirim dönemi başladı.
SON İNDİRİMLER BAŞLADI
3 Ocak 2025 itibarıyla Jelmoli’nin toplam tasfiye”Ausverkauf” satışları başladı. Ancak satışlar artık yalnızca üç katta gerçekleşiyor. “Blick” gazetesinin haberine göre, üst katlar tamamen boşaltıldı. Ayrıca mağazada nakit ödeme kabul edilmiyor; alışverişler sadece kredi veya banka kartı ile yapılabiliyor.
SON YILBAŞI DÖNEMİ
Jelmoli, kapanış tarihini Şubat 2025’e uzatarak son bir yılbaşı sezonundan faydalandı. CEO Reto Braegger, bu dönemin potansiyel gelirini en üst düzeye çıkarmayı hedeflediklerini belirtti. 2024 yılının Aralık ayı sonuna kadar mağaza altı katında hizmet verirken, Ocak itibarıyla faaliyetler üç katla sınırlı tutuluyor.
MAĞAZANIN GELECEĞİ
Jelmoli’nin kapanışından sonra binada kapsamlı bir yenileme çalışması yapılacak. “Blick” gazetesine göre, yenileme sonrası 13.000 metrekarelik alanda Manor hizmet verecek. Bununla birlikte, Jelmoli’nin online mağazası jelmoli-shop.ch ve otoparkı kapanıştan etkilenmeyecek; çünkü bu birimler farklı mülkiyetlere ait.
ÇALIŞANLARIN ZORLU VEDASI
CEO Reto Braegger, çalışanlar arasında duygu durumunun dalgalandığını belirtti. Braegger, ekibinin kapanış sürecini olumlu bir şekilde tamamlamasına yardımcı olmak ve Jelmoli’nin güzel hatırlanmasını sağlamak için çaba harcadığını ifade etti.
Gündem
İSVİÇRE’DE GRİP DALGASI HIZLA YAYILIYOR
Grip salgını İsviçre’de hızla yayılmaya devam ediyor. Son haftalarda vakaların artış gösterdiği belirtiliyor. Ancak, başka soğuk algınlığı virüsleri de hastalık oranlarını etkiliyor ve birçok kişi evde dinlenmek zorunda kalıyor. Salgının doruk noktasına ulaşması ise henüz gerçekleşmedi.
Grip Salgını İsviçre’yi Etkisi Altına Aldı
İsviçre’de grip salgını hızla yayılmaya devam ediyor. Şu anda birçok kişi grip ve diğer soğuk algınlığı virüsleri nedeniyle evde dinleniyor. Grip virüslerinin yanı sıra, soğuk algınlıklarına yol açan diğer virüsler de aktif durumda. Ülke genelinde her yerde öksürük ve hapşırık sesleri duyuluyor.
Salgının Artışına Dikkat Çekiliyor
İsviçre’de grip salgını hızla yayıldı ve zirve noktasının Ocak sonlarına doğru yaşanması bekleniyor. Geleneksel grip virüsünün yanı sıra, RSV virüsleri ve koronavirüsler gibi diğer soğuk algınlıklarına neden olan virüsler de halk arasında yayılmaya devam ediyor. Bu durum, grip benzeri hastalıklar nedeniyle yapılan başvurularda son haftalarda iki katına varan bir artışa neden oldu.
Eczaneler de artan başvuruların etkisini hissediyor. Zürich’teki Dr. Andres Eczanesi’nden Leo Grossrubatscher, “Çok sayıda müşteri, tipik soğuk algınlığı belirtileriyle başvuruyor. Boğaz ağrısı, ateş, öksürük, burun akıntısı ve kas ağrıları en sık görülen şikayetler arasında” diye belirtti.
Zirve Noktasına Ne Zaman Ulaşılacak?
Eczacı Grossrubatscher, grip salgınının zirveye ulaşmasının büyük ihtimalle Ocak sonlarına doğru olacağını belirtiyor. Ancak, bu zirve yalnızca geleneksel grip virüsüne işaret ediyor. Bu sezon grip nedeniyle birçok kişi yatak döşek hastalık geçirse de, eczanelere grip nedeniyle başvuran kişilerin çoğu aslında farklı bir virüse yakalanmış durumda.
Farklı Virüsler de Yayılıyor
Grip virüsünün yanı sıra, RSV virüsleri ve SARS-CoV-2 gibi koronavirüslerin de soğuk algınlıklarına yol açtığı ifade ediliyor. Grossrubatscher, “Bu virüsler şu anda birçok kişide belirtiler oluşturuyor ve şikayet edilen rahatsızlıkların çoğu, bu virüslerden kaynaklanıyor. Ancak, hangi virüsün etken olduğunu belirlemek her zaman mümkün olmuyor, çünkü genellikle test yapılmıyor” dedi.
Covid-19 Vakalarıyla Durum
BAG (İsviçre Federal Sağlık Dairesi) verilerine göre, Covid-19 vakalarında bir azalma eğilimi gözlemleniyor. Bu dalga, mevcut sezonun zirvesini geçmiş gibi görünüyor. Son birkaç haftada SARS-CoV-2 enfeksiyonları azalmaya başladı.
Soğuk Algınlıklarının Uzun Sürebilmesi
Eczacı Grossrubatscher, son bir yılda soğuk algınlıklarının daha uzun sürdüğünü gözlemlediklerini belirtiyor. Eskiden bir hafta süren öksürükler, artık dört hafta sürebiliyor. “Birçok müşteri, aynı soğuk algınlığı nedeniyle birkaç kez eczanemize geliyor, çünkü ilaçlar genellikle rahatlatıcı etki göstermiyor” diyor. Ancak, bu durumun bir endişe nedeni olmadığını, soğuk algınlıklarının belirtilerine yönelik doğru tedavi ve danışmanlık almanın önemli olduğunu vurguluyor.
Bağışıklık Sistemini Güçlendirme Önerisi
Eczacılar, bağışıklık sistemini güçlendirmek için C vitamini alımını öneriyor. Ayrıca, yeterince dinlenmek ve evde kalmak da soğuk algınlıklarının daha kısa sürmesine yardımcı olabilir. “Aksi takdirde, soğuk algınlıkları daha uzun sürebilir” diye ekliyor Grossrubatscher.
Gündem
YENİ GÜMRÜK MUAFİYET LİMİTİ: ALIŞVERİŞ TURİSTLERİ NASIL ETKİLENİYOR?
YENİ GÜMRÜK MUAFİYET LİMİTİ: İSVİÇRE SINIR ALIŞVERİŞİNDE YENİ DÖNEM
İsviçre hükümeti, 2025 itibarıyla yurt dışından gümrüksüz alışveriş limiti olan 300 Frank’ı 150 Frank’a düşürdü. Yeni düzenleme, sınır alışverişi yapan tüketicilerin davranışlarını ve ekonomik dengeleri etkilerken, gümrük kontrollerine dair merak edilenleri de gündeme taşıyor. İşte bu kapsamlı değişikliğin tüm yönleri.
YENİ DÜZENLEME NE ANLAMA GELİYOR?
Daha önce İsviçre’ye 300 Frank’a kadar gümrüksüz mal getirme hakkı tanınırken, bu limit 1 Ocak 2025’ten itibaren 150 Frank’a indirildi. Yeni düzenleme, sınır komşusu ülkelerde alışveriş yapan İsviçreliler için ciddi değişiklikler anlamına geliyor.
Gümrük ve sınır güvenliği sorumlusu David Venetz, yeni kuralın mevcut kontrol prosedürlerini değiştirmediğini belirterek, şunları söyledi:
“Kontroller yine risk bazlı şekilde yapılacak. Ancak yeni limiti aşanlar, sadece vergilerini ödemekle kalmayacak, aynı zamanda ceza ile karşılaşabilecekler.”
SINIRDA ALIŞVERİŞİN ZORLUKLARI VE ÇÖZÜMLER
Tüketicilerin tepkileri:
Almanya’nın Bad Säckingen kasabasındaki bir alışveriş merkezinde yapılan röportajlar, tüketicilerin farklı çözüm yolları bulduğunu ortaya koyuyor:
- Alışverişleri bölmek: Birçok tüketici, büyük alışverişlerini daha küçük parçalara bölerek sık sık sınır geçişi yapmayı tercih ediyor.
- Ailecek alışveriş: Limiti aşmamak için alışverişe ailece gitmek yaygın bir yöntem. Her birey için 150 Frank’lık ayrı bir limit tanınıyor.
Kaisten’den Rainer Ackermann, bu çözüm yöntemine esprili bir şekilde yaklaşıyor:
“Çocukları ve hatta mümkünse köpeği bile alıp alışverişe gidiyoruz! Herkesin ayrı bir limiti var sonuçta.”
SINIR ALIŞVERİŞİNDE PRAGMATİK ÇÖZÜMLER: ÇOCUKLAR VE EVE ALINAN TÜM ÜYELER DAHİL!
İsviçre’nin 2025’te yürürlüğe girecek olan yeni gümrük muafiyet limiti, Almanya sınırındaki alışveriş noktalarında pek çok İsviçreliyi yaratıcı çözümler bulmaya yöneltti. Bad Säckingen’deki alışveriş turistleri, limit kısıtlamalarını aşmak için aile üyeleri ve hatta evcil hayvanları dahil ederek alışverişlerini optimize etmeye çalışıyor.
PRAGMATİK YAKLAŞIMLAR
Sınırın hemen yakınında yaşayanlar için yeni kurallar, pek çok kişi tarafından pratik yöntemlerle karşılanıyor. İsviçre’nin Kaisten kasabasından Rainer Ackermann, bu konuda esprili bir yaklaşım sergiliyor.
Bu strateji, gümrük muafiyetinin kişi başına ve günlük olarak tanımlanması sayesinde işe yarıyor. Diğer bir yöntem ise alışverişleri daha küçük parçalara ayırarak sınır geçişlerini sıklaştırmak.
KONTROLLER VE YAPTIRIMLAR
Yeni düzenleme sonrası gümrük kontrollerinin sıklaşacağı endişesi var. Ancak Federal Gümrük ve Sınır Güvenliği Ofisi, ekstra bir yoğunluk planlamadıklarını vurguluyor. David Venetz, gümrük süreçlerinde bir değişiklik olmadığını ancak yeni düzenlemeye dikkat edilmesi gerektiğini şu sözlerle ifade etti:
“Yeni değer muafiyeti sınırı önemli. Limitin aşılması durumunda, tüm alışveriş vergilendirilir ve cezai işlem uygulanabilir.”
ESNAF VE EKONOMİK ETKİLER
Yurt dışındaki mağazalar ve esnaf, bu değişiklikten endişe duyuyor. Bad Säckingen’de bir gelinlik mağazası işleten Carina Gerspach, müşterilerinin büyük kısmını İsviçre’den gelenlerin oluşturduğunu belirtiyor. Gerspach, 2024’te 189 Euro’ya sattığı bir gelinlik örneğini paylaşarak şöyle dedi:
“O zaman muafiyet sınırına uygundu, ancak şimdi bu mümkün değil. İşlerimiz olumsuz etkilenebilir.”
Buna karşın, bazı tüketiciler değişiklikten memnun. İsviçre’nin yerel ekonomisinin bu düzenlemeden fayda sağlayacağını düşünenler, yurt dışı alışveriş turizminin azalabileceğini savunuyor.
GÜMRÜK SÜREÇLERİNDE TEKNOLOJİ: QUICKZOLL UYGULAMASI
Yeni düzenlemeye uyumu kolaylaştırmak için önerilen QuickZoll uygulaması, alışverişlerin gümrük vergilerini hesaplamada ve ödemede büyük kolaylık sağlıyor. Uygulama, toplam alışveriş tutarının Frank olarak hesaplanmasını ve gerekli durumlarda vergilerin dijital olarak ödenmesini mümkün kılıyor.
Venetz, bu uygulamanın önemini vurguladı:
“QuickZoll uygulaması zaman kazandırır ve süreci kolaylaştırır. Artık sınırda durmak zorunda kalmadan işlemleri tamamlayabilirsiniz.”
YENİ KURALLAR HAKKINDA BİLİNMESİ GEREKENLER
- Muafiyet sınırı kişi başı ve gün bazında geçerlidir. Çocuklar da bireysel limit haklarına sahiptir.
- Ticari kullanım için alınan ürünler: Bu tür ürünlerde KDV, sınır olmaksızın ödenmelidir.
- Yabancı para birimi: Alışveriş tutarı, İsviçre Frank’ına çevrilerek değerlendirilir.
- 150 Frank sınırını aşan alışverişler: Bu durumda sadece aşan miktar değil, toplam tutar vergilendirilir.
- Tek ürünlerin durumu: Değeri 150 Frank’ı aşan tek bir ürün, tüm limitlerden bağımsız olarak vergilendirilir.
SINIRDA YENİ BİR DÖNEM
Yeni düzenlemeler, hem tüketicilerin alışveriş alışkanlıklarını hem de sınır bölgelerindeki ekonomik dengeleri değiştiriyor. İsviçreliler, daha dikkatli alışveriş planlamaları yaparken, esnaf ve sınır kasabaları, İsviçre’den gelen müşteri yoğunluğunun azalabileceğinden endişeli.
Bu yeni dönemde tüketicilerin bilinçli olması ve dijital çözümlerden faydalanması büyük önem taşıyor. Çok kişi yeni kuraldan habersiz alışveriş yaptı ve ceza ödedi.
-
E-Dergi11 ay önce
İsviçre’nin Sesi Şubat 2024
-
Ekonomi10 ay önce
İsviçre’de Maaş Dengesi: Ortalama bir Kişinin Maaşı 6788 CHF
-
Yaşam9 ay önce
Kıskanç Kaynana Belirtileri: Gözden Kaçırmamanız Gereken 10 İşaret
-
İsviçre10 ay önce
Dünyanın En İyi Sağlık Kurumları: İlk 250 Hastane Sıralamasında İsviçre’den 10 Hastane
-
Dünya2 ay önce
META’NIN COVİD-19 AŞILARIYLA İLGİLİ YANILTICI BİLGİ KARARI: İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ KISITLIYOR MU?
-
Gündem2 ay önce
ERDOĞAN KARŞITI PAYLAŞIMLARI SIĞINMA BAŞVURUSUNDA HAKLI GEREKÇE OLARAK GÖRÜLMEDİ
-
Gündem2 ay önce
TÜRKİYE’DEN GELEN SIĞINMA BAŞVURULARINA GETİRİLEN SERT UYGULAMALARA TEPKİ
-
Gündem4 ay önce
HÄGENDORF’TA TÜRKÇE “SİZ BENİ YAKTINIZ SİZ!” DİYE BAĞIRDIĞI DUYULAN ADAM KENDİNİ YAKTI: DURUMU AĞIR, HELİKOPTERLE HASTANEYE KALDIRILDI