İsviçre
Bern: İsviçreli Perakendeciler Çinli Temu’ya Karşı Hukuki Mücadeleye Başladı

İsviçreli perakendeciler, Çinli ucuz perakendeci Temu’nun iş uygulamalarına karşı federal mahkemeye başvurdu. Bu adım, Çin’den gelen ilk tepkileri de beraberinde getirdi.
Temu’nun İsviçre pazarına giriş yapması, yerli perakendeciler arasında ciddi sorunlara yol açtı. Temu’nun İsviçre’deki şirketlere kıyasla birçok konuda ayrıcalıklı avantajlar sağlaması, yerli işletmelerin yüksek vergi, KDV, depo maliyetleri ve İsviçre standartlarına uygun işçi maaşları gibi nedenlerle Temu’nun ürünlerini yarı fiyatından da düşük fiyata satması ve sunması, pek çok mağaza ve firmanın kapanmasına, işçilerin işlerini kaybetmesine neden oluyor. Bu nedenle yerli perakendeciler, Temu’nun ucuz satış politikalarına karşı hukuki bir mücadeleye girişti. Swiss Retail Federation (İsviçre Perakende Federasyonu), Temu’nun uygulamalarını İsviçre’nin haksız rekabet ve fiyat açıklama düzenlemeleri çerçevesinde yargıya taşıdı ve Temu’nun çeşitli yasal düzenlemeleri ihlal ettiğini öne sürdü.
Temu, gıda dışında oyuncak, elbise, ev eşyaları, mobilya ve daha birçok sektörde etkili oldu ve yüzlerce firma iflas etti ya da kapanma tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. Müşteri profili ikiye ayrılmış durumda: Bir grup, Temu ve Shein gibi yerlerden mümkünse bedava ürün almak isteyenler. Bu kişiler, ürünlerin neden bu kadar ucuz olduğunu ve uzun vadede İsviçre’deki firmaların iflas ederek binlerce kişinin işini kaybetmesine yol açacağını pek umursamıyor. Temu gibi şirketler, düşük maliyetli işçi çalıştırarak ürünlerini ucuz satabiliyor. O tarafta ucuz maaş alan işcinin aksine aynı müşteri, İsviçre’deki işyerinde mümkünse İsviçre standartlarının çok üzerinde maaş bekliyor. Ayrıca, satın aldıkları ürünlerden birkaç tane alıp beğenmediklerini geri gönderirken, geri gönderim maliyetini de satıcıdan talep ediyor. Bu yaklaşım, işçilerin işini kaybetmesine, maaşlarının düşmesine ve çalışma koşullarının kötüleşmesine neden oluyor; fakat bu kesim için pek önemli değil.
Diğer bir müşteri kesimi ise, uzun vadede işyerlerinin ayakta kalması ve ülke ekonomisine katkıda bulunma gerektiğini savunuyor. Bu grup, gerekirse 5 frank fazla ödeyerek yerli firmaların ayakta kalmasına yardımcı olmayı tercih ediyor. Eğer İsviçre standartlarında maaş bekliyorsam, çalıştığım işyerinde, ürünleri adil bir fiyatla satmalı ki maliyetlerini karşılayabilsin. Bu yaklaşım, gelecekte çocuklarımızın meslek eğitimi alabilecekleri ve çıraklık yapabilecekleri işyerlerinin bulunabilmesini sağlıyor.
İsviçreli müşteriler arasında da çelişkiler yaşanıyor. Temu’nun Çin’de saatte 3 dolara çalıştırdığı işçilerle ürettiği ürünler, İsviçre’de aynı ürünleri maliyetlerinin yüksek olmasından dolayı 3 katı fiyatla satmak zorunda firmalar için büyük bir dezavantaj oluşturuyor. İsviçreli firmalar, İsviçre standartlarında maaşlı işçi çalıştırmak zorunda kalırken, depo fiyatlarından vergiye kadar birçok mali yükümlülük altındalar. Müşteriler, İsviçre’de çalıştıkları işyerlerinde İsviçre standartlarında maaş beklerken, Temu gibi firmalardan kalite ve işçi çalışma koşullarına önem vermemekte ve bu durumun yerli firmalara zarar verdiğini umursamıyor. Bir online firma sahibi, “İsviçre’de çalıştıkları işyerlerinde İsviçre standartlarında maaş bekleyen insanlar, çocukları için meslek eğitimi arıyor. Ancak Temu gibi firmaların dengesiz rekabeti sonucu bu işyerleri kapanırsa, çocuklar için meslek öğrenebileceği yer bulmak zorlaşacak. Bu durumda çocuklarını meslek eğitimi bulmak için bir gün Çin’e göndermek zorunda kalırlar” dedi. Ayrıca, bazı İsviçreli firmalar, müşterilerin bir üründen beş farklı renk ve beden satın alıp ardından hoşuma gitmedi mantığıyla ”denedim olmadı” gerekcesiyle beğenmedikleri ürünleri geri gönderip, iki kez kargo ücreti talep etmelerini eleştiriyor. İsviçreli firmalar, “Gönderirken kargo ücreti ödeyen firma, geri alırken de kargo maliyetini karşılamak zorunda kalıyor. Bu durumda, hiç para kazanmadan iki kez kargo ücreti ödemek zorunda kalıyor. Geri gönderirken de kargo maliyetini firmadan bekleyen müşteriler iyi düşünmeli. Bu maliyet işcinin maaşından başka bir yerden finanse edilmek zorunda” diyor. Ayrıca, bu yılın başından itibaren İsviçre postasının kargo maliyetlerine yaptığı 2 franklık zam, Temu’yu etkilemiyor. İsviçre, yerli firmalarını cezalandırırken, Çin ve benzeri şirketlere her türlü kolaylığı sağlıyor.
Swiss Retail Federation, Temu’nun sunduğu ürünlerin birçok yerel güvenlik standartını karşılamadığını, ürünlerini alış fiyatının altında sattığını, sahte indirimler sunduğunu ve müşterileri yanıltıcı ifadelerle cezbettiğini iddia ediyor. Federasyona göre, Temu’nun bu uygulamaları İsviçre yasalarına aykırı.
Swiss Retail Federation’ın Direktörü Dagmar Jenni, “İsviçre’nin, böyle platformların yerel kurallara uymadan faaliyet göstermesine göz yumması kabul edilemez. Bu tür bir sinyal, diğer rekabetçiler için son derece yanlış bir mesaj veriyor” diyor.
Temu’nun Tepkisi ve Seco’nun Rolü
İsviçreli perakendecilerin baskısı, Temu’yu etkilemiş görünüyor. Şirketin hukuki departmanı, Temu’nun Almanya’da benzer durumlarla karşılaştığını ve orada hukuki süreçlerden kaçınmak için ceza koşuluyla bir taahhütname imzaladığını belirtti. Şirket, İsviçre’de de benzer bir anlaşma yapmayı teklif ediyor. Ancak, Temu’nun hukuki departmanının iletişim bilgileri şeffaf değil ve Temu’nun hangi yargı yetkisine tabi olduğu belirsiz.
Dagmar Jenni, “Bu kadar belirsiz bir yaklaşım, ciddi müzakereleri neredeyse imkansız hale getiriyor” diyor.
Seco’nun Rolü ve Politika Talepleri
Federasyon, Seco’nun Temu’ya karşı başlattığı hukuki sürecin devamını umut ediyor. Seco’nun, Temu’nun İsviçreli perakendecilere zarar verdiği sonucuna vardığı belirtiliyor. Ancak, Seco’nun Temu’ya karşı hangi hukuki adımları atacağı belirsiz. Bu süreç, İsviçre’de bir ilk olduğu için, Seco’nun hangi yargı yerinde dava açacağı konusunda netlik bulunmuyor.
Politikada da bu durumun yankıları var. Yeşiller Partisi’nden Ulusal Meclis Üyesi Sophie Michaud Gigon, İsviçre’deki yabancı platformların daha etkin bir şekilde hesap vermesi için bir önerge sundu. Gigon, Temu’nun İsviçre’de bir hukuki temsilcilik kurmasını talep ediyor. “Temu gibi şirketler, İsviçre pazarında aktif olsalar da, çoğu zaman yerel yasaları ihlal ediyorlar. Bu durumun değişmesi gerekiyor” diyor Gigon.
Yeni önerge, İsviçre’deki tüketicilerin doğrudan perakendeciyle iletişime geçebilmesini sağlayacak ve sipariş sorunları, yanlış faturalandırma gibi durumları çözmeyi amaçlıyor.
#TemuSkandalı#İsviçrePerakende#ÇinliPerakendeciler#HaksızRekabet#İsviçreEkonomisi#Yerelİşletmeler#TüketiciHakları#UluslararasıTicaret#TemuKriz#İsviçreGündemi#E-ticaretSorunları#YerliŞirketler#HukukiMücadele#İsviçreYasaları#Temuİddiaları
İsviçre
YABANCILAR SAĞLIK SİGORTASI’NA YÜK DEĞİL

İstatistikler SVP’nin iddialarını çürüttü
🕒 Okuma süresi: 2 dakika
📅 Yayın tarihi: 08.07.2025
BERN – İsviçre Halk Partisi (SVP) Grup Başkanı Thomas Aeschi’nin “Yabancılar sağlık sigortası primlerini artırıyor” yönündeki iddiası, Federal İstatistik Dairesi’nin (BFS) güncel verileriyle çürütüldü. BFS tarafından yapılan analize göre, yabancılar İsviçrelilere kıyasla sağlık sistemine çok daha az maliyet yüklüyor.
2019-2022 yıllarını kapsayan ve İçişleri Bakanı Elisabeth Baume-Schneider’in talebiyle hazırlanan analizde, temel sağlık sigortası kapsamındaki net sağlık harcamaları incelendi. Bu analiz, sigortalıların ödediği katkı payları (franchise ve Selbstbehalt) düşüldükten sonraki net masrafları baz alıyor.
🔍 RAKAMLAR KONUŞUYOR:
- İsviçreliler: Yıllık ortalama 3554 Frank net maliyet
- Yabancılar: Yıllık ortalama 2569 Frank net maliyet
Yani yabancı kökenli sigortalılar, İsviçrelilere kıyasla sağlık sistemine yılda yaklaşık 1000 Frank daha az yük oluyor.
Bu farkın temel nedeni olarak yabancı nüfusun genel olarak daha genç olması gösteriliyor. Zira sağlık harcamaları yaşla birlikte artış gösteriyor. Ayrıca birçok yabancının emeklilik yaşına gelmeden İsviçre’den ayrılması da maliyetleri düşürüyor.
🧾 SVP’Lİ AESCHI ELEŞTİRDİ, BFS YANIT VERDİ
Thomas Aeschi, yaş gruplarına göre bir ayrım yapılmadığını öne sürerek verileri eleştirse de, BFS yaş etkisinin dikkate alındığını ve buna rağmen yabancıların maliyetinin anlamlı ölçüde daha düşük kaldığını açıkladı.
🌍 ÜLKELERE GÖRE FARKLAR
193 uyruk arasında yalnızca 30’u İsviçrelilerden daha yüksek maliyete neden oluyor.
- En yüksek maliyet: Gürcistan kökenli bireyler – yıllık 6267 Frank
(Bunun nedeni, ciddi hastalığı olan bazı Gürcü vatandaşlarının İsviçre’de iltica başvurusu yaparak tedavi olmaları.) - En düşük maliyet: Malavili bireyler – yıllık sadece 593 Frank
Polonya, Macaristan, Bulgaristan, Hindistan, Tayland, Eritre ve Romanya gibi ülkelerden gelen göçmenlerin ortalama masrafları ise İsviçrelilerin yarısından bile az.
🔻 Bu veriler, kamuoyundaki “yabancılar sağlık sistemine yük oluyor” algısının verilerle örtüşmediğini gösteriyor. Politik söylemlerin ötesinde, gerçekler daha farklı bir tablo çiziyor.
İsviçre
İSVİÇRE’DEN ULUSAL GÜVENLİK ALARMI: SİBER TEHDİT VE GENÇLERDE RADİKALLEŞME ARTIYOR

Bern’de yayımlanan “Güvenlik 2025” raporu, çarpıcı tespitlerle İsviçre’ye yönelik istihbarat ve güvenlik tehditlerine dikkat çekti
İsviçre Federal İstihbarat Servisi (FIS) tarafından yayımlanan “Sicherheit Schweiz 2025” başlıklı rapor, ülkenin karşı karşıya olduğu yeni güvenlik tehditlerini gözler önüne serdi. Bern’de kamuoyuyla paylaşılan belge, özellikle ABD‑Çin‑Rusya eksenindeki jeopolitik gerilimlerin İsviçre’ye doğrudan yansıdığına ve siber ortamda gençlerin radikalleştiğine dikkat çekiyor.
📌 CASUSLUK FAALİYETLERİNDE ARTIŞ
Rapora göre, başta Çin ve Rusya olmak üzere bazı ülkelerin istihbarat servisleri, İsviçre’deki federal kurumları, araştırma merkezlerini ve uluslararası kuruluşları hedef alıyor. Bilimsel araştırmalar, ilaç sektörü ve diplomatik çevreler, casusluk faaliyetlerinin başlıca hedefleri arasında yer alıyor. FIS, bu tehditlerin özellikle nötr politik çizgisiyle bilinen İsviçre’nin itibarını ve veri güvenliğini tehdit ettiğini belirtiyor.
💻 SİBER SALDIRILARDA KIRILGANLIK
Rapor, enerji ve telekomünikasyon altyapılarının siber saldırılara açık olduğunu vurguluyor. 1 Nisan 2025’ten itibaren yürürlüğe giren yeni düzenleme ile, kritik altyapı işletmecilerinin 24 saat içinde tüm siber olayları Ulusal Siber Güvenlik Merkezi’ne (NCSC/BACS) bildirmesi zorunlu hâle getirildi. Bu önlem, saldırılara karşı hızlı tepkiyi ve bilgi paylaşımını artırmayı amaçlıyor.
👥 ÇEVRİM İÇİ RADİKALLEŞME VE GENÇLER
En dikkat çekici bulgulardan biri ise, çevrim içi platformlarda gençler arasında radikalleşmenin ciddi boyutlara ulaşması. Sosyal medya üzerinden yayılan ideolojik içeriklerin, özellikle ergenlik çağındaki bireyleri etkilediği ve bazı durumlarda aşırı gruplara yönlendirdiği belirtildi. FIS, bu durumun hem toplumsal bütünlüğü tehdit ettiğini hem de güvenlik kurumlarının müdahale kapasitesini zorladığını açıkladı.
🛑 TERÖRİZM VE DEZENFORMASYON
Rapor ayrıca, uluslararası terör tehdidinin hâlâ yüksek seviyede olduğunu vurguluyor. Bununla birlikte, dijital ortamda yayılan dezenformasyon kampanyalarının demokratik karar alma süreçlerini etkileyebileceği uyarısı yapıldı. Özellikle seçim dönemlerinde bilgi kirliliğine karşı daha güçlü bir dijital farkındalık çağrısı yapıldı.
🛠️ ÖNERİLER VE STRATEJİK YAKLAŞIM
FIS, mevcut tehditlere karşı şu stratejik adımları öneriyor:
- Kamu ve özel sektör arasında daha etkin iş birliği
- Siber savunma kapasitesinin artırılması
- Gençler için dijital farkındalık programlarının geliştirilmesi
- Dezenformasyona karşı ulusal düzeyde bilgi güvenliği kampanyaları
İsviçre’nin tarafsızlık politikası, onu istihbarat savaşlarında bir “hedef ülke” hâline getiriyor. Bu nedenle ülkenin, yalnızca fiziksel değil dijital sınırlarını da güçlü biçimde koruması gerektiği raporla bir kez daha gözler önüne serildi.
📎 Kaynak: Federal İstihbarat Servisi (FIS), “Sicherheit Schweiz 2025” Raporu
🔗 Daha fazla bilgi için: www.vbs.admin.ch
#İsviçre #Güvenlik2025 #SiberTehdit #Radikalleşme #Casusluk #FIS #Gençlik #UlusalGüvenlik #Dezenformasyon #İsviçreGündemi
İsviçre
İsviçre-Türkiye Dostluğunun 100’üncü Yılında Gençler İstanbul’da Tarih ve Kültürle Buluştu

İSTANBUL – İsviçre ile Türkiye arasındaki dostluğun asırlık yolculuğu, 23-27 Haziran tarihlerinde düzenlenen özel bir kültür değişim programıyla yeni bir sayfa açtı. Baden Kantonsschule’den beşi İsviçreli, dördü Türk toplam dokuz lise öğrencisi, İsviçre Türk Toplumu (İTT) Eğitim Komisyonu Başkanı Ayla Yanık Tüzel rehberliğinde İstanbul’da tarih, sanat ve diplomasi ekseninde yoğun bir gezi programı gerçekleştirdi.
Program, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) ile Türk Hava Yolları (THY) başta olmak üzere Aydeniz Reisen, Bern Büyükelçiliği ve T.C. Zürih Başkonsolosluğu’nun destekleriyle hayat buldu.
Altı Gün, Bir Şehir, Sayısız Deneyim
- 1. Gün | Galata’da Karşılama: Geleneksel İstanbul yemekleriyle açılış.
- 2. Gün | Tarihin İzinde: Dikilitaş ve Yerebatan Sarnıcı’nın ardından Kapalıçarşı turu.
- 3. Gün | Medeniyet Mirası: Ayasofya ve Sultanahmet Camii’nden Topkapı Sarayı’na; Arkeoloji Müzesi ile İslam Bilim ve Teknoloji Müzesi’nde interaktif keşifler.
- 4. Gün | Diplomasi ve Şehir Yürüyüşü: İstiklal Caddesi gezisi sonrası öğrenciler, Levent’teki İsviçre İstanbul Başkonsolosluğunda Başkonsolos Philippe Brandt, yardımcısı Roland Meier ve Kültür Sorumlusu Eylem Demirkol ile buluştu. Akşam onurlarına verilen yemekte iki ülke arasındaki kültürel iş birlikleri ele alındı.
- 5. Gün | Boğazda Veda: Boğaz turu eşliğinde panoramik İstanbul manzarası.
- 6. Gün | Dönüş: Katılımcılar Zürih’e hareket etti.
“Gençlerin Aidiyetini Pekiştirdik”
Etkinliği değerlendiren Ayla Yanık Tüzel, “Bu program yalnızca İstanbul’u gezmekten ibaret değildi; öğrencilerimizin kültürel bilinç, tarihsel bağ ve dostluk duygusunu canlı tutmayı amaçladık. Destek veren tüm kurumlara gönülden teşekkür ediyorum,” dedi.
Katılımcı gençler, 23 Mayıs’ta öğrendikleri Türk halk oyunlarıyla program boyunca renkli gösteriler sergileyerek kültürel etkileşime katkı sağladı.
Destekleyen Kuruluşlar
YTB • THY • Aydeniz Reisen • Bern Büyükelçiliği • T.C. Zürih Başkonsolosluğu










Deutsch – Almanca
-
E-Dergi1 yıl önce
İsviçre’nin Sesi Şubat 2024
-
Ekonomi1 yıl önce
İsviçre’de Maaş Dengesi: Ortalama bir Kişinin Maaşı 6788 CHF
-
İsviçre1 yıl önce
Dünyanın En İyi Sağlık Kurumları: İlk 250 Hastane Sıralamasında İsviçre’den 10 Hastane
-
Yaşam1 yıl önce
Kıskanç Kaynana Belirtileri: Gözden Kaçırmamanız Gereken 10 İşaret
-
Gündem8 ay önce
ERDOĞAN KARŞITI PAYLAŞIMLARI SIĞINMA BAŞVURUSUNDA HAKLI GEREKÇE OLARAK GÖRÜLMEDİ
-
Dünya8 ay önce
META’NIN COVİD-19 AŞILARIYLA İLGİLİ YANILTICI BİLGİ KARARI: İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ KISITLIYOR MU?
-
Gündem7 ay önce
TELEGRAM’DA ŞOK EDEN GRUPLAR: TECAVÜZ AĞLARI VE K.O. DAMLALARI
-
Gündem8 ay önce
TÜRKİYE’DEN GELEN SIĞINMA BAŞVURULARINA GETİRİLEN SERT UYGULAMALARA TEPKİ