Sosyal Medya

Dünya

24 Çocuk, 1.5 Milyon Euro: ‘Mister Cash Money’ Sahtekrarlığı Ortaya Çıkarıldı – Dortmund’u Sarsan Sosyal Yardım Dolandırıcılığı

yazar

Yayınlayan

on

Dortmund-Mengede’de bir sosyal yardım skandalı gün yüzüne çıkıyor: ‘Mister Cash Money’ lakaplı Jonathan A. (44), 24 çocuğunun tanınmasıyla milyonlarca euro değerinde bir ağ kurmuş durumda. Bu olay Alman medyasında geniş yankı uyandırıyor. Olayın perde arkasına bir göz atalım.

Dortmund-Mengede’de Skandalın Ortaya Çıkması

Dortmund-Mengede’nin sakin mahallelerinde çarpıcı bir sosyal yardım skandalı patlak veriyor: ‘Mister Cash Money’ takma adı altında bilinen Jonathan A. (44), 24 çocuğunun tanınmasıyla devlet kaynaklarından milyonlarca euro alıyor.

“Milyonluk Dolandırıcılık Ortaya Çıkıyor: Mister Cash Money ve Devasa Sosyal Yardım Ağı – Alman Vergi Mükellefleri Faturayı Ödüyor!”

Bu çarpıcı sosyal yardım dolandırıcılığı haberi Ruhr bölgesini sarsıyor. Jonathan A. (44), yani ‘Mister Cash Money’, Alman vergi mükelleflerine milyonlarca euroya mal olan cesur bir dolandırıcılık ağının merkezinde. Sicherheitskonferenz (Siko) Ruhr, Jonathan A.’nın 24 çocuğunu tanımasından kaynaklı devlet yardımlarını içeren etkileyici bir ağı gün yüzüne çıkarıyor.

Dolandırıcılığın Ağacı: 24 Çocuk, 1,5 Milyon Euro

Ermelerin grafikleri, Jonathan A.’nın 24 çocuğunu tanımasından dolayı 94 kişinin yılda en az 1,5 milyon euro devlet yardımı aldığını gösteriyor. Bu kapsamlı dolandırıcılığın boyutlarını ve karmaşıklığını gözler önüne seren bir ağaç ortaya çıkıyor.

Görünüşte Sıradan Bir Hayat Tarzı

Jonathan A., Dortmund-Mengede’deki bir apartman dairesinde sıradan bir hayat yaşadığı izlenimini veriyor. Ancak TikTok’ta paylaşılan provokatif bir video, aslında lüks bir hayat yaşadığını ve bunun Alman vergi mükellefleri tarafından finanse edildiğini ortaya koyuyor.

Arama Şoku: 85 İnçlik Televizyon ve Deri Koltuk

Ermeler, ‘Mister Cash Money’ın eski eşi tarafından kullanılan 85 inçlik akıllı bir televizyon ve yeni bir deri koltuk gibi lüks eşyaların devlet kaynaklarıyla alındığını tespit ediyor.

Savunma ve Soruşturmanın Karmaşıklığı

Jonathan A., kendisine yöneltilen suçlamaları reddediyor ve bu suçlamaların illegal fotoğraf ve videolarla desteklendiğini iddia ediyor. Soruşturmacılar, bu tür dolandırıcılık ağlarının karmaşıklığını ve bu tür suçların açığa çıkarılmasındaki zorlukları gözler önüne seriyor.

Siko Ruhr’un Uzmanı Keppke: Sosyal Yardım Dolandırıcılığı Sınırları Aşar

Siko Ruhr’un uzmanı Andreas Keppke, sahte baba tanıma belgeleriyle yapılan profesyonel sosyal yardım dolandırıcılığının belirli bir ulusal kimliğe indirgenmemesi gerektiğini vurguluyor. Bu dolandırıcılık yöntemi sadece Nijeryalılar veya diğer Afrikalılarla sınırlı değil, aynı zamanda Vietnamlılar ve Balkan göçmenleri arasında da yaygın olarak kullanılıyor.

Sahte Baba Tanıma Belgeleri ile Kapsamlı Bir Taktik

Ermeler, evsiz ve alkollü kişileri hedef alarak noterde sahte baba tanıma belgelerini imzalama karşılığında birkaç yüz euro ödüyorlar. Rheinland’daki bir örnek, 16 çocuğu olduğunu iddia eden bir evsizi gösteriyor, ancak çocukların annelerinin göçmen olduğu ortaya çıkıyor.

Arap Klanları ile Etkileşim ve İşbirliği Şüphesi

Arap klanlarının, bu evsiz sahte babaları Balkan göçmenlerine yönlendirdiği ve daha sonra bu dolandırılmış sosyal yardımlardan pay aldığı şüphesi de bulunmaktadır. Araştırmacılar, yanlış baba sayısının çok daha yüksek olduğunu tahmin ediyorlar, bu da bu kapsamlı dolandırıcılığın boyutlarını ve karmaşıklığını ortaya koyuyor.

Tedbir Çağrısı: Siko Ruhr, Sosyal Yardım Sisteminin İtibarını Koruyor

Siko Ruhr, bu tür kötüye kullanımları önlemek ve sosyal yardım sisteminin itibarını korumak için güçlü tedbirlerin alınması gerektiğini vurguluyor. Bu süreçte kaç “Mister Cash Moneys” gibi dolandırıcıların olduğu ise hala bir soru işareti olarak kalıyor.

Haberin Devamını Oku
Yorum Yapın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

AVUSTRALYA ÇOCUKLARA SOSYAL MEDYA YASAĞI GETİRMEYE HAZIRLANIYOR

yazar

Yayınlayan

on

By

Avustralya Başbakanı Anthony Albanese, sosyal medya platformlarının çocuklar üzerindeki etkilerine dikkat çekerek, çocuklar için sosyal medyayı yasaklayacaklarını duyurdu.

ABC News Avustralya’nın haberine göre, Albanese, yıl sonuna kadar sosyal medya platformlarına yaş sınırı getirecek bir yasa tasarısını meclise sunmayı planladıklarını açıkladı. Başbakan, bu yasayla çocukların sosyal medyanın olumsuz etkilerinden korunmasını amaçladıklarını belirtti. Hangi yaş grubuna yönelik bir yasak getirileceği konusunda ise istişarelerin sürdüğü ifade edildi.

Albanese, sosyal medyanın çocukları gerçek hayattan, ailelerinden ve arkadaşlarından uzaklaştırdığını ve ebeveynlerin bu durumdan endişe duyduğunu vurguladı. Uzun süredir ülkenin gündeminde olan bu sosyal medya yasağı önerisi, kamuoyunda tartışmalara yol açtı.

Yasağa destek verenler, sosyal medyanın çocukların gelişimini olumsuz etkilediğini savunurken, bazı karşıt görüşlü kişiler, sosyal medyadan uzaklaştırılan çocukların gizlice hesap açıp karşılaştıkları sorunları saklayabilecekleri ve yardım istemekten çekinebilecekleri endişesini dile getiriyor.

Geçtiğimiz günlerde Güney Avustralya eyaleti, 14 yaşından küçük çocuklar için sosyal medya yasağı getirmeye hazırlandığını açıklayarak bu yöndeki adımları hızlandırmıştı.

#Avustralya #SosyalMedyaYasağı #AnthonyAlbanese #ÇocukKoruma

Haberin Devamını Oku

Dünya

STUTTGART’TA ŞOKE EDEN OLAY! 110 SUÇA KARIŞAN SURİYELİ AİLE

yazar

Yayınlayan

on

By

Stuttgart’ta yaşayan Suriyeli H. ailesi, 2016 yılında Aleppo’dan Almanya’ya göç ettikten sonra, işledikleri suçlarla gündeme gelmeye devam ediyor. Ailenin fertleri toplamda 110 suç işledi, ve bu sayının artmaya devam ettiği belirtiliyor. Aile üyelerinden Mufed H. (21) ve kardeşi Khalil H. (17) bu suçlarda başı çekiyor.

KHALIL VE MUFED’İN SUÇ DOSYALARI KABARIK

Khalil H., henüz 17 yaşında olmasına rağmen iki buçuk yıl içinde 34 suç işledi ve son olarak bıçaklı saldırılar nedeniyle tutuklu yargılanıyor. Ailesinin diğer fertleri de benzer şekilde suçlara karışmış durumda. Mufed H. ise üç yıllık cezasının ardından sadece iki ay önce tahliye edilmişti. Ancak bu hafta içinde Stuttgart şehir merkezinde iki ayrı bıçaklı soyguna karıştığı gerekçesiyle yeniden tutuklandı. Mufed, iddialara göre bir kutu açacağı bıçağıyla iki 16 yaşındaki kız çocuğunu tehdit ederek telefonlarını gasp etti. Ardından, yakındaki başka bir kadını da benzer şekilde tehdit etti ancak bu girişimi başarısız oldu.

SUÇLAR TEKRARLANIYOR, AYNI MEKANLAR

Olayların sıklıkla aynı bölgede, Stuttgart’ın merkezi Mailänder Platz’da gerçekleşmesi dikkat çekiyor. Mufed’in kardeşi Edo (19) da geçen yıl bu bölgede gerçekleşen bir bıçaklı kavga nedeniyle şu anda yargılanıyor. H ailesinin sadece kardeşleri değil, baba ve iki kız kardeşi de poliste tanınıyor. Suçların şiddeti artarken, aile üyelerinin ceza süreleri de uzuyor.

İÇİŞLERİ BAKANI’NDAN AÇIKLAMA: SURİYE’YE GERİ GÖNDERMEK GÜNDEMDE

İçişleri Bakanı Nancy Faeser, suç işleyen yabancı uyrukluların, güvenlik önceliği sebebiyle, Suriye’ye geri gönderilebileceğini belirtti. Stuttgart’ta H ailesinin yarattığı güvenlik sorunu halk arasında büyük endişeye yol açıyor. Yetkililer, bu suçların cezasının sınır dışı edilmek olması gerektiğini vurguluyor.

Aile üyelerinin suç geçmişi göz önünde bulundurulduğunda, kamuoyunda büyük bir tepki oluşmuş durumda. Almanya’nın çeşitli şehirlerinde benzer suçlara karışan aileler için bu tür sınır dışı politikalarının uygulanması talep ediliyor.

Toplumda güvenin sağlanması için adaletin, bu gibi sürekli suç işleyen yabancı uyruklu kişiler için en ağır şekilde tecelli etmesi gerektiği vurgulanıyor.

#Stuttgart #GöçmenSuçları #Almanya #Güvenlik #Hukuk #GöçmenPolitikası #SınırDışı #İçişleriBakanlığı #Suriye #İsviçre #Suisse #Svizzera #Switzerland #deutschland #asyl #migration

Haberin Devamını Oku

Dünya

ÜLKEYİ SARSAN SEKİZ YAŞINDAKİ NARİN’İN KAYBI VE ŞÜPHELİ ÖLÜMÜ DÜNYA MEDYASINDA

yazar

Yayınlayan

on

By

Türkiye’de, Diyarbakır’ın küçük bir köyünde 21 Ağustos’tan bu yana kayıp olan sekiz yaşındaki Narin’in cansız bedeninin bulunması, tüm ülkeyi derinden sarstı ve dünya basınında geniş yankı buldu.

Dünyanın sayısız medya kuruluşunda yer alan bu trajik olay, İsviçre’nin önemli haber kaynaklarından Swissinfo’da da geniş yer buldu. Haberin başlığı şöyleydi:

“TÜRKİYE’DE SEKİZ YAŞINDAKİ KIZ ÇOCUĞUNUN KAYBI VE ŞÜPHELİ ÖLÜMÜ ÜLKEYİ SARSTI.”

Swissinfo’da Yer Alan Haber:

Haftalar süren arama çalışmalarının ardından, Narin’in cesedi, memleketine yakın bir nehir kenarında, taşlar ve dallar altına saklanmış bir çuval içinde bulundu. Otopsi işlemi tamamlanmasına rağmen, ölüm nedeni ve zamanı henüz açıklanmadı. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un açıklamasına göre, Narin’in cesedinin bulunmasının ardından 24 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar arasında Narin’in annesi, babası ve kardeşi de bulunuyor. Daha önce, amcası cinayet ve özgürlüğü kısıtlama şüphesiyle tutuklanmış ve baş şüpheli olarak görülüyor.

Cenaze ve Toplumsal Tepki:

Narin’in cenazesi pazartesi günü defnedilecek. Olay, Türkiye genelinde büyük yankı uyandırırken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da olaya müdahil oldu ve sorumluların hesap vereceğini belirtti. Ünlü isimler ve halk, bu trajik olay karşısında taziye mesajları paylaşırken, kadın hakları örgütleri adalet talep ederek protesto gösterileri düzenleme çağrısında bulundu. Olayın vahameti ve suçluların cezalandırılmasına yönelik toplumsal talepler, Türkiye’de derin bir yankı uyandırmaya devam ediyor.

Bu acı olay, Türkiye’nin kayıpların bulunması ve adaletin sağlanması adına daha güçlü adımlar atmasının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.

#Türkiye #Turkey #Turquie #Türkei #Turquia #Turchia #Turkije #Turcja #Turki #Turquia
#Diyarbakır #TürkiyeNarinHaberleri #Narinkayıp #Adalet #ÇocukHakları #KadınHakları #ToplumsalTepki #Narin #Çocuk #KızÇocuğu #TürkiyeHaberleri #SonDakika #isviçre #swissinfo #isviçrehaberleri

Haberin Devamını Oku
Reklam

Trendler