Gündem
2024 Yılı Askerlik Yoklama İşlemleri Hakkında Duyuru Yayınlandı
2024 Yılı Askerlik Yoklama İşlemleri Hakkında Duyuru Yayınlandı: İşte Detaylar!
Yeni yıla girmemizle birlikte askerlik çağına girecek gençleri ve belirli şartları olanları ilgilendiren önemli bir duyuru geldi. 7179 sayılı Askeralma Kanunu kapsamında yapılan duyuruya göre, 2024 yılı içerisinde askerlik yoklamasına tabi tutulacak bireyler için bazı önemli adımlar belirlendi.Hangi Durumlarda Yoklama Yapılacak?01 Ocak 2024 tarihinde askerlik çağına girecek 2005 doğumlu yükümlülerden kanuni erteleme hakkı bulunmayanlar, erteleme süresi 2024 yılı içinde bitecek olanlar ve daha önce erteleme yapmış ancak süreleri dolacak olanlar için yoklama zorunluluğu getirildi.Yoklama İşlemleri Nasıl Yapılacak?Yükümlülerin yoklama işlemlerini e-Devlet üzerinden başvuru yaparak veya en yakın askerlik şubesine bizzat müracaat ederek gerçekleştirmeleri gerekiyor. Özellikle e-Devlet üzerinden yapılan başvurularda, vesikalık fotoğraf yüklenmesi ve gerekli formların doldurulmasının ardından aile hekimlerine sağlık muayenesi için başvurulması gerekiyor.Gerekli Belgeler Neler?Yoklama işlemleri için T.C. kimlik kartı yanı sıra, varsa mezuniyet belgesi, sürücü belgesi, meslek veya sanat belgeleri ve sağlık durumuyla ilgili raporlar gerekiyor.Yurt Dışında Bulunanlar ve Mezun Olanlar Ne Yapmalı?Yurt dışında olanlar, bulundukları ülkedeki temsilciliklere veya yurt içindeki askerlik şubelerine başvurarak yoklama işlemlerini gerçekleştirebilecekler. Lise ve üzeri seviyedeki okullardan mezun olanlar ise ertelemeyi tercih ederlerse, 31 Aralık 2024 tarihine kadar dilekçe ve mezuniyet belgeleri ile birlikte en yakın askerlik şubesine başvurmalı veya e-Devlet üzerinden başvurmalıdır.Son Tarih Unutulmamalı!Yoklama işlemlerini 31 Aralık 2024 tarihine kadar tamamlamayanlar hakkında, 7179 sayılı Askeralma Kanunu’nun 24’üncü maddesi gereğince cezai müeyyide uygulanacak.Sonuç Olarak…Bu duyuru, 7179 sayılı Askeralma Kanunu’nun gerekliliklerini hatırlatmak üzere yapıldı ve 2024 yılı askerlik yoklama işlemlerini düzenlemektedir. Hedef kitle olan gençlerin ve belirli durumları olan bireylerin bu hususta gerekli adımları zamanında atarak, kanuni yükümlülüklerini yerine getirmeleri önem arz ediyor
2024 Yılı Askerlik Yoklama İşlemlerine İlişkin Duyuru

- Yoklama İşlemleri ve Kanuni Yükümlülükler 7179 sayılı Askeralma Kanunu kapsamında, 2024 yılında askerlik çağına girecek olan ve belirli şartları taşıyan yükümlüler için yoklama işlemleri belirlenmiştir.
- Kimler Yoklamaya Tabi?
- 01 Ocak 2024’de askerlik çağına girecek 2005 doğumlu yükümlülerden kanuni erteleme hakkı bulunmayanlar,
- 2024 yılı içinde erteleme süresi sona erecek olanlar,
- 2022 ve önceki tarihlerde ertelemesi olanlar (sınıflandırıldıktan sonra ertelenenler hariç) için erteleme süreleri 2024 yılı içinde sona erecek olanlar, 01 Ocak-31 Aralık 2024 tarihleri arasında yoklamalarını yaptırmalıdır.
- Diğer Durumlar
- 2005 ve daha yaşlı doğumlulardan, erteleme hakkı bulunmasına rağmen kullanmayan veya erteleme süresi içinde silahaltına alınmak isteyenlerin de yoklama işlemlerini gerçekleştirmeleri gerekmektedir.
- Yoklama İşlemleri Nasıl Yapılacak?
- E-Devlet üzerinden başvuru yaparak veya en yakın askerlik şubesine bizzat müracaat ederek yoklama işlemlerini tamamlamaları gerekmektedir.
- E-Devlet Üzerinden İşlem Adımları
- Yükümlüler, e-Devlet üzerinden http://www.turkiye.gov.tr adresindeki “e-Hizmetler” menüsü altındaki “Kişisel Bilgiler” sekmesi içerisinde yer alan MSB sekmesine girerek “Askerliğim” menüsü linkinden başvuru yapabilirler. Vesikalık fotoğraflarını yükleyip gerekli formları doldurduktan sonra kayıtlı oldukları aile hekimlerine sağlık muayenelerini yaptıracaklardır.
- Gerekli Belgeler
- Yoklamalarını askerlik şubesi vasıtasıyla yaptıracak yükümlüler; T.C. kimlik kartları, mezuniyet belgesi, sürücü belgesi, meslek veya sanatlarına ilişkin belgeler ve sağlık durumlarına ilişkin raporları yanlarında bulundurmalıdır.
- Yurt Dışında Bulunanlar
- Yurt dışında olan yükümlüler, bulundukları ülkedeki yurt dışı temsilciliklerimize veya yurt içinde en yakın askerlik şubesine başvurarak işlemlerini tamamlayabilirler.
- Mezun Olanlar
- Lise ve üzeri seviyedeki okullardan mezun olanlar, erteleme hakkını kullanmak istiyorlarsa 31 Aralık 2024 tarihine kadar dilekçe ve mezuniyet belgeleri ile birlikte en yakın askerlik şubesine müracaat etmeleri veya e-Devlet üzerinden başvurmaları gerekmektedir.
- Son Tarih
- Yoklama işlemlerini 31 Aralık 2024 tarihine kadar tamamlamayanlar hakkında 7179 sayılı Askeralma Kanunu’nun 24’üncü maddesi gereğince cezai müeyyide uygulanacaktır.
- Duyuru Mahiyeti
- Bu duyuru 7179 sayılı Askeralma Kanunu’nun 27’nci maddesi gereğince yükümlülere tebliğ mahiyetindedir.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
Avrupa
İNGİLİZ TURİSTİN İSTANBUL’DA ŞOK ÖLÜMÜ: CENAZESİ KALPSİZ TESLİM EDİLDİ!

🕒 Okuma süresi: 4 dakika
📆 Yayın: 23.05.2025
İngiltere’nin Portsmouth kentinde yaşayan 28 yaşındaki Beth Martin, eşi Luke Martin ve iki küçük çocuğuyla birlikte 27 Nisan’da tatil için İstanbul’a geldi. Ancak tatil, kısa sürede trajik bir olaya dönüştü. Genç kadın İstanbul’a iniş yaptıktan kısa bir süre sonra rahatsızlandı ve hastaneye kaldırıldı. Ertesi gün, 28 Nisan’da hayatını kaybetti. Ölüm nedeni belirsizliğini korurken, asıl şok edici detay ise cenaze İngiltere’ye ulaştığında ortaya çıktı: Beth Martin’in kalbi yoktu.
EŞİ TEDAVİ SÜRECİNDE BİLGİ ALAMADI, ZEHİRLEMEYLE SUÇLANDI
Eşi Luke Martin, Beth’in hastaneye yatırıldıktan sonra hızla kötüleştiğini ve “deliryum” benzeri belirtiler gösterdiğini ifade etti. Yoğun bakımda tedavi altına alınan Beth’in durumu ağırlaşırken, Luke’un eşiyle görüşmesine izin verilmedi. Bilgilendirme talepleri yanıtsız bırakıldı. Beth hâlâ yaşam destek ünitesine bağlıyken, Türk polisi tarafından eşi Luke’a “eşini zehirlediği” suçlaması yöneltildi. Ancak bu iddialar daha sonra düşürüldü.
KALBİ YOKTU: AİLE BÜYÜK ŞOK YAŞADI
Beth’in cenazesi, ailenin büyük maddi yük altına girerek aldığı kararla İngiltere’ye getirildi. Orada yapılan adli tıp incelemesinde, genç kadının kalbinin vücudundan çıkarıldığı ortaya çıktı. Aileye bu konuda ne bilgi verildi ne de izinleri alındı. Olayla ilgili detaylar, aile yakınları tarafından kurulan Gofundme sayfasında duyuruldu. Açıklamada, “Türk doktorlar Beth’in bedenine saygı göstermedi, kalbini aldılar ve hiçbir açıklama yapmadılar. Aile perişan durumda” ifadeleri yer aldı.
CENAZENİN YAKILMASI İÇİN BASKI İDDİASI
Luke Martin, Türk makamlarının cenazeyi 24 saat içinde ya yakmaları ya da gömmeleri yönünde baskı yaptığını öne sürdü. Ancak aile, hızlı defin yerine, cenazeyi İngiltere’ye götürüp otopsi yaptırmayı tercih etti. Bu süreç büyük bir maddi külfet oluşturdu. “Yalnızca üçümüz geri dönebildik,” diyen Luke, çocuklarına annelerinin artık dönmeyeceğini anlatmak zorunda kaldığını söyledi.
RESMÎ AÇIKLAMA: ORGAN ALIMI BAZEN BİLGİ VERİLMEDEN YAPILIYOR
İngiltere Dışişleri Bakanlığı, Türkiye’deki mevcut yasalara göre doktorların bazı durumlarda aile izni olmaksızın organ alabileceğini doğruladı. Ancak bu uygulamanın sadece istisnai durumlarda yapıldığı ve genellikle aileye bilgi verilmediği belirtildi. Hangi hastane olduğu bilgisi paylaşılmazken, İngiliz elçiliğinin Türk makamlarıyla iletişim hâlinde olduğu kaydedildi.
AİLE: “GERÇEKLER ORTAYA ÇIKANA KADAR PES ETMEYECEĞİZ”
Beth’in ailesi, yaşananların sadece tıbbi bir ihmal değil, aynı zamanda etik dışı bir olay olduğunu vurguluyor. “Biz Beth’in başına ne geldiğini öğrenmek istiyoruz. Kalbi neden alındı? Neden bize hiçbir şey söylenmedi? Bu soruların cevabını almadan susmayacağız,” açıklamasında bulundu. Gofundme kampanyası kapsamında şimdiye kadar 166.000 Sterlin’den fazla bağış toplandı. Toplanan paranın hem yasal süreç hem de çocukların geleceği için kullanılacağı belirtildi.
Gündem
KAZA NEREDEYSE VATANDAŞLIĞA MAL OLUYORDU: FEDERAL MAHKEME ORHAN’I HAKLI BULDU

İsviçre’de 31 yıldır yaşayan ve tam anlamıyla topluma entegre olmuş olan Orhan’a, 2020’de geçirdiği tek taraflı trafik kazası nedeniyle vatandaşlık verilmemişti. Ancak Federal Mahkeme, bu kararı bozarak Orhan’ın entegrasyonunun bütüncül değerlendirilmesi gerektiğine hükmetti.
İsviçre’de yaşayan 60 yaşındaki Orhan, 1990’lı yılların başında Türkiye’den İsviçre’ye göç etti. Aradan geçen 31 yıl boyunca İsviçre toplumuna uyum sağladı, iş kurdu ve yerel sosyal yaşama aktif olarak katıldı. Ancak 2020 yılında geçirdiği basit bir trafik kazası, onu vatandaşlığa giden yoldan alıkoydu.
Trafik kazası kaderini belirledi
Haziran 2020’de Berner Oberland bölgesinde bir yürüyüş sonrası yorgun bir şekilde direksiyon başına geçen Orhan, dönüş yolunda uykusu gelince direksiyon hâkimiyetini kaybederek bir sokak lambasına çarptı. Kazada kimse zarar görmedi. Ancak “sürüşe elverişsiz şekilde araç kullanmak” suçundan 900 Frank para cezasına çarptırıldı ve sabıka kaydına işlem yapıldı.
Kanton Schwyz: “Sabıka kaydı vatandaşlığa engel”
Orhan’ın vatandaşlık başvurusu, bu sabıka kaydı gerekçe gösterilerek Kanton Schwyz tarafından reddedildi. İsviçre Vatandaşlık Yasası uyarınca entegrasyon kriterlerini karşılayan bireylerin vatandaşlık hakkı kazanabileceği belirtilse de, Federal Göç Sekreterliği (SEM) ve kantonlar, sabıka kaydını bir “hariç tutma gerekçesi” olarak değerlendirip başvuruları reddedebiliyor.
Kanton mahkemesi cezayı hafife aldı, SEM karara itiraz etti
Orhan karara itiraz etti. Schwyz İdare Mahkemesi, başvuruyu haklı bularak beş yıllık erteleme süresini iki yıla indirdi. Mahkeme, tek seferlik bir hatanın, yıllar süren başarılı bir entegrasyonu gölgeleyemeyeceğine hükmetti. Ancak bu kararın ardından SEM devreye girerek beş yıllık erteleme süresinde ısrar etti.
Federal Mahkeme son noktayı koydu
Orhan, hukuki mücadelesini bir sivil toplum kuruluşunun da desteğiyle Federal Mahkeme’ye taşıdı. Federal yargıçlar, geçtiğimiz günlerde verdikleri kararda, yalnızca cezai sicilin değil, bireyin genel entegrasyon durumunun da dikkate alınması gerektiğini vurguladı. Mahkeme, sabıka kaydının otomatik olarak vatandaşlığa engel teşkil etmeyeceğini ve her başvurunun bireysel olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirtti.
Orhan’ın hayali gerçekleşiyor
Federal Mahkeme’nin bu kararı, Orhan’ın vatandaşlık yolunu açmış oldu. Her ne kadar beş yıllık bekleme süresi Ağustos 2025’te sona erecek olsa da, bu karar yalnızca Orhan için değil, benzer durumda olan birçok kişi için emsal teşkil edecek nitelikte.
“Bu ülkeye artık resmen ait olmak istiyorum”
Siyasi baskılar nedeniyle Türkiye’yi terk eden ve İsviçre’yi yeni vatanı olarak benimseyen Orhan, karar sonrası yaptığı açıklamada, “Bu ülkeye gönülden bağlıyım. Burada yaşamımı kurdum, işimi, ailemi, geleceğimi buraya adadım. Bu kararla birlikte artık resmen de ait olacağım,” dedi.
Gündem
İSVİÇRE, GAZZE İÇİN HAZIRLANAN ULUSLARARASI YARDIM DEKLARASYONUNU İMZALAMADI

🕓 Okuma süresi: 2 dakika
📍 Bern, 22 Mayıs 2025 – İsviçre, Gazze’ye acil insani yardım erişimini hedefleyen uluslararası bir deklarasyonu imzalamama kararı aldı. Gerekçe olarak ise metindeki bazı ifadelerin “yetersiz ve belirsiz” olduğu gösterildi.
Birleşmiş Milletler ve çeşitli yardım kuruluşlarının haftalardır uyardığı gibi, Gazze’deki insani durum gün geçtikçe kötüleşiyor. Swissinfo‘nun aktardığına göre, bölgede yaşayanların yaklaşık yüzde 75’i akut açlık ve ciddi ihtiyaç içinde yaşıyor. Birçok yardım konvoyunun bölgeye ulaşmasına izin verilmiyor ve yardımlar aylardır engellenmiş durumda.
💬 SİYASİ TEPKİLER GELDİ
İsviçre Federal Hükûmeti’nin Gazze’ye yardım deklarasyonuna imza atmaması, özellikle Sosyal Demokrat Parti (SP) ve insan hakları kuruluşları tarafından eleştirildi. SP Eşbaşkanı Cédric Wermuth, İsviçre’nin Almanya, Fransa ve İtalya gibi 24 ülkenin imzaladığı bildiriyi desteklemesi gerektiğini söyledi.
SP Ulusal Milletvekili Fabian Molina ise, İsviçre’nin BM Filistinli Mültecilere Yardım Ajansı’na (UNRWA) gönderdiği fonların Gazze’de kullanılmamasına ilişkin kararı “yıkıcı” olarak nitelendirdi.
🚨 GAZZE’DE YIKIM VE AÇLIK
İsrail ordusu, Gazze’deki operasyonlarına devam ederken, birçok şehirde yıkım meydana geldi. Son saldırılarda en az 62 kişinin hayatını kaybettiği bildiriliyor. Uluslararası kuruluşlar, insani yardımların sivillere ulaştırılmasının siyasi gerekçelerle engellenmemesi gerektiğini vurguluyor.
Amnesty International ve BM kuruluşları, Gazze’de su, tarım ve sağlık sistemlerinin neredeyse tamamen çöktüğünü ve geniş bölgelerin hâlâ mayınlı olduğunu aktarıyor. Bölgede yardım ulaştırabilen tek büyük ağ ise hâlâ UNRWA’ya ait.
🧭 İSVİÇRE’NİN SORUMLULUĞU HATIRLATILDI
İsviçre, Cenevre Sözleşmeleri’nin resmi koruyucu (Depositarstaat) ülkesi olarak, tarafsız ve bağımsız insani yardımı destekleme sorumluluğu taşıyor. Ancak hükümetin çekimser tavrı, uluslararası alanda dikkat çekmeye devam ediyor.
-
E-Dergi1 yıl önce
İsviçre’nin Sesi Şubat 2024
-
Ekonomi1 yıl önce
İsviçre’de Maaş Dengesi: Ortalama bir Kişinin Maaşı 6788 CHF
-
İsviçre1 yıl önce
Dünyanın En İyi Sağlık Kurumları: İlk 250 Hastane Sıralamasında İsviçre’den 10 Hastane
-
Yaşam1 yıl önce
Kıskanç Kaynana Belirtileri: Gözden Kaçırmamanız Gereken 10 İşaret
-
Gündem6 ay önce
ERDOĞAN KARŞITI PAYLAŞIMLARI SIĞINMA BAŞVURUSUNDA HAKLI GEREKÇE OLARAK GÖRÜLMEDİ
-
Dünya6 ay önce
META’NIN COVİD-19 AŞILARIYLA İLGİLİ YANILTICI BİLGİ KARARI: İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ KISITLIYOR MU?
-
Gündem6 ay önce
TÜRKİYE’DEN GELEN SIĞINMA BAŞVURULARINA GETİRİLEN SERT UYGULAMALARA TEPKİ
-
Kültür Sanat1 yıl önce
Ferdi Tayfur’un Mücadele Dolu Hikayesi: Şeker Hastalığı ve Organ Nakli