Gündem
NETANYAHU’NUN TUTUKLANMA KARARI İSVİÇRE’Yİ BÖLÜYOR

İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu’ya yönelik uluslararası bir tutuklama kararı, İsviçre’de farklı kesimleri ikiye böldü. İsviçre, Uluslararası Ceza Mahkemesi (ICC) ile işbirliği yapma yükümlülüğü taşıyor. Ancak, İsviçre’nin, İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu’yu zorunlu olarak teslim etmesi gerekmiyor.
Uluslararası Ceza Mahkemesi, İsrail lideri Netanyahu hakkında savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar işlediği gerekçesiyle tutuklama kararı çıkardı. Buna karşın, İsviçre’nin ICC’ye üyeliği ve işbirliği taahhütleri olsa da, hükümet, bir devlet başkanının dokunulmazlık statüsüne sahip olduğu durumlarda, teslim etme kararını almakta özgür. Bu durumda, İsviçre’nin tutumu, hukuki ve siyasi bir değerlendirmeye tabi olacak.
Uluslararası Ceza Mahkemesi, Netanyahu ve eski İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar işledikleri gerekçesiyle tutuklama kararı çıkardı. Mahkeme, Netanyahu’nun Gazze halkına insani yardım ve temel yaşam malzemelerinin ulaşımını engellediğini ve bu şekilde sivillere zarar verdiğini belirtiyor. Aynı zamanda, Hamas’ın askeri lideri Mohammed Deif’e yönelik tutuklama süreci de devam ediyor.
İsviçre’nin politik arenasında, bu karar büyük tartışmalara yol açtı. İsviçreli siyasiler arasında görüş ayrılıkları belirgin şekilde ortaya çıktı. İsviçre’nin eski dışişleri bakanı ve Orta Sağ Parti’nin Ständerat üyesi Marianne Binder, mahkemenin kararını “şaşırtıcı” olarak nitelendiriyor. Binder, ICC’nin bir demokratik devletin başbakanını teröristlerle aynı kefeye koyduğunu belirterek, İsrail’in varlık hakkının korunması gerektiğini savundu.
FDP Ständerat üyesi Damian Müller ise, Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin bağımsızlığını kabul etse de, verilen tutuklama kararının çatışmalara daha fazla gerginlik ekleyeceğini düşünüyor. Müller, kararın, Netanyahu’nun İsrail halkı arasındaki desteğini artıracağını ve ICC’nin siyasi araç haline gelmemesi gerektiğini ifade etti.
Öte yandan, Sosyalist Parti (SP) Eşbaşkanı Cédric Wermuth, mahkemenin kararını savunarak, “Tüm savaş suçları cezalandırılmalıdır” açıklamasını yaptı. Aynı görüşü paylaşan Yeşiller Partisi’nden Nicolas Walder, mahkemenin uluslararası hukuku uygulama sorumluluğunun önemine vurgu yaptı ve ICC’nin uluslararası baskılara boyun eğmeden karar verdiğini belirtti.
İSVİÇRE’NİN YAKLAŞIMI SORU İŞARETLERİ YARATIYOR
İsviçre’nin bu süreçte nasıl bir tutum sergileyeceği ise büyük bir belirsizlik taşıyor. İsviçre, ICC’ye destek verme taahhüdünde bulunmuş olsa da, devlet başkanları ve hükümet yetkililerine yönelik tutuklama işlemlerinin politik boyutu söz konusu olduğunda Federal Hükümetin nihai kararına bağlı.
İsviçre’nin Adalet Bakanlığı, Netanyahu’nun ülkeye girmesi durumunda tutuklanarak ICC’ye teslim edileceğini belirtiyor. Ancak, uluslararası hukuka göre bir devlet başkanının görevdeyken sahip olduğu dokunulmazlık durumu, Federal Hükümet tarafından değerlendirilecek. Bakanlık, bu konuda son kararı Federal Konsey’in vereceğini ifade etti.
Netanyahu’nun İsviçre’ye giriş yapması durumunda, Davos’ta düzenlenen Dünya Ekonomi Forumu (WEF) veya Cenevre’deki barış konferanslarına katılma gibi planlarının olup olmayacağı ise merak konusu. Ancak, ICC kararının ardından Netanyahu’nun uluslararası seyahatleri büyük bir risk taşıyor.
SİYASİ SONUÇLAR VE İSVİÇRE’NİN DURUMU
Bu gelişmeler, İsviçre’nin uluslararası ilişkilerdeki rolünü sorgulatırken, ülke içinde de ciddi bir iç tartışmayı tetiklemiş durumda. İsviçre’nin ICC ile işbirliği yapmaya devam edip etmeyeceği ve savaş suçları konusunda verdiği mesajlar, ilerleyen günlerde daha da netleşecek.
Gündem
BAKAN BEAT JANS’TAN SCHENGEN’DEKİ SINIR KONTROLLERİNE TEPKİ

İsviçre Adalet ve Polis Bakanı Beat Jans, AB İçişleri Komiseri Magnus Brunner ile yaptığı görüşmede Schengen Bölgesi’ndeki artan sınır kontrollerine ilişkin endişelerini dile getirdi. Jans, serbest sınır geçişinin ekonomi ve halkın serbest dolaşımı için önemli olduğunu vurguladı.
SCHENGEN’İN GELECEĞİ MASADA
Cuma günü Zürih’te gerçekleşen görüşmede, 1 Ocak 2025 itibarıyla Romanya ve Bulgaristan’ın Schengen Bölgesi’ne katılımıyla ilgili gelişmeler ele alındı. İsviçre Federal Adalet ve Polis Bakanlığı (EJPD), görüşmeye ilişkin yaptığı açıklamada, iç sınır kontrollerinin hukuki çerçevede ve koordineli bir şekilde uygulanması gerektiğini belirtti.
AB Komiseri Brunner ise AB’nin dış sınırlarının etkili şekilde korunmasının önemine dikkat çekerek, Schengen ülkeleri arasında iş birliğinin güçlendirilmesi gerektiğini ifade etti.
İSVİÇRE’NİN ROLÜ VURGULANDI
Brunner, İsviçre’nin Schengen bölgesine bağlı bir ülke olarak AB’nin göç politikalarında kilit bir rol oynadığını belirtti. Brunner’a göre göç yönetimi doğru şekilde ele alınırsa bir kriz değil, fırsat olabilir.
GÖÇ VE İADE POLİTİKALARI GÜNDEMDE
Görüşmede AB Göç ve İltica Paktı da ele alındı. Jans, İsviçre hükümetinin bu pakete ilişkin raporunu parlamentoya sunduğunu ve paketin Avrupa genelinde göç yönetimini daha verimli hale getireceğini ifade etti.
Ayrıca, AB Komisyonu’nun sunduğu yeni iade düzenlemeleri de masaya yatırıldı. Bu düzenlemelerin amacı, göçmenlerin ülkelerine geri dönüş süreçlerini hızlandırmak. Ancak Jans, bu süreçlerde temel insan haklarının korunması gerektiğini belirtti.
SURİYE VE UKRAYNA’DAN GÖÇMENLER
Jans ve Brunner, Suriye’deki güvenlik durumu ve Ukraynalı mültecilerin korunması konularını da görüştü. İsviçre, AB ile koordineli hareket ederek Schengen bölgesindeki ikincil göç akışlarını önlemek istiyor.
Brunner, 1 Aralık 2024’ten bu yana AB İç Güvenlik ve Göç Komiseri olarak görev yapıyor. İsviçre için, Schengen ve Dublin Anlaşmaları çerçevesinde AB ile güçlü bir iş birliği büyük önem taşıyor. Bu kapsamda, Jans düzenli olarak Schengen ülkelerinin içişleri ve adalet bakanları toplantılarına katılıyor.
Gündem
ZÜRİH’TE TÜM KÖPEK SAHİPLERİ İÇİN ZORUNLU KURS BAŞLIYOR

Zürih kantonunda uzun süredir ertelenen yeni köpek yasası, 1 Haziran itibarıyla yürürlüğe giriyor. Yeni düzenlemeye göre, köpek sahipleri, sahip oldukları köpeğin boyutu ne olursa olsun, zorunlu bir eğitim kursuna katılmak zorunda olacak.
HERKES KURSA GİTMEK ZORUNDA
Daha önce yalnızca büyük ve güçlü köpekleri olanlar için geçerli olan zorunlu kurs uygulaması, artık tüm köpek sahiplerini kapsayacak. Chihuahua, Dachshund gibi küçük ırklar dahil, her köpek sahibi bu kurallara uymak zorunda olacak.
Yeni düzenleme kapsamında:
✅ İlk kez köpek sahibi olacak veya uzun bir aradan sonra yeniden köpek sahiplenen kişiler 2 saatlik bir teorik eğitim alacak.
✅ Tüm köpek sahipleri, ilk veya sonraki köpekleri için fark etmeksizin, 6 saatlik pratik eğitime katılmak zorunda olacak.
KURS EĞİTMENLERİ DE SINAVDAN GEÇECEK
Köpek eğitmenleri için de yeni bir zorunluluk getirildi. Artık köpek eğitim kurslarını veren eğitmenlerin, teorik ve pratik olmak üzere bir sınavdan geçmeleri gerekiyor.
Bu şart, yasanın yürürlüğe girmesinin gecikmesine neden olmuştu. Daha önce 14 eğitmen, zorunlu sınav uygulamasına itiraz ederek konuyu İsviçre Federal Mahkemesi’ne taşımıştı. Ancak mahkeme, eğitmenlerin bu sınavı geçmesinin makul bir şart olduğuna karar verdi ve itirazları reddetti.
Gündem
İSVİÇRE, BEKAR VE SAĞLIKLI AFGAN SIĞINMACI ERKEKLERİ SINIR DIŞI ETMEYE HAZIRLANIYOR

İsviçre, Afganistan’daki mevcut durumu göz önünde bulundurarak sığınma politikasında değişikliğe gidiyor. Nisan ortasından itibaren, sığınma başvurusu reddedilen Afgan erkekler ülkelerine geri gönderilecek. Kadınlar, aileler ve çocuklar ise İsviçre’de kalmaya devam edecek.
AFGANİSTAN’A DÖNÜŞ MÜMKÜN MÜ?
İsviçre Devlet Göç Sekreterliği (SEM), yaptığı açıklamada, yalnız yaşayan, sağlıklı ve yetişkin erkeklerin geri gönderilmesinin mümkün olduğunu belirtti. SEM, bu kararını güncellenmiş güvenlik raporlarına dayandırarak, Afganistan’daki genel güvenlik ve sosyoekonomik durumun 2021 yılındaki Taliban yönetimi devraldığındaki kadar kötü olmadığını vurguladı.
Ancak, sınır dışı edilecek kişilerin Afganistan’da bir sosyal ve ekonomik destek ağına sahip olmaları gerektiği ifade edildi. Bu, geri dönen kişilerin ülkeye yeniden uyum sağlaması için önemli bir kriter olarak belirlendi.
KİMLER SINIR DIŞI EDİLMEYECEK?
Kadınlar, çocuklar, aileler ve sağlık durumu elverişli olmayan kişiler sınır dışı edilmeyecek. Bu gruptaki kişiler, başka bir Dublin ülkesi sığınma başvurularından sorumlu değilse İsviçre’de geçici olarak kalmaya devam edecek.
SUÇ İŞLEYENLER DAHA ÖNCE GÖNDERİLDİ
İsviçre, 2021 yılında Taliban’ın kontrolü ele geçirmesiyle Afganistan’a sınır dışı işlemlerini askıya almıştı. Ancak, ciddi suçlara karışan ve İsviçre’nin iç veya dış güvenliğini tehdit eden kişiler için istisnalar uygulanmıştı. 2024 yılında, bu kapsamda beş Afgan vatandaşı ülkelerine geri gönderildi.
SİYASİ TARTIŞMALAR VE REDDEDİLEN ÖNERGELER
Afgan kadın ve kız çocuklarının İsviçre’de genellikle sığınma hakkı kazanmaları, siyasi tartışmalara neden oldu. FDP tarafından sunulan ve bu uygulamayı değiştirmeyi amaçlayan önerge, 2023 sonbahar oturumunda Ständerat (Kantonlar Konseyi) tarafından reddedildi. Aynı şekilde, Mayıs 2024’te SVP ve FDP tarafından sunulan bir başka önerge de Ulusal Meclis’te sadece bir oy farkla kabul edilmedi.
İSVİÇRE’DE DAHA AZ SIĞINMACI BEKLİYOR
İsviçre hükümeti, 2025 yılı için 24.000 yeni sığınma başvurusu bekliyor. Bu sayı, 2024 yılına kıyasla 4.000 daha az. Geçtiğimiz yıl İsviçre’ye en çok sığınma başvurusu Afganistan’dan yapılmıştı.
-
E-Dergi1 yıl önce
İsviçre’nin Sesi Şubat 2024
-
Ekonomi1 yıl önce
İsviçre’de Maaş Dengesi: Ortalama bir Kişinin Maaşı 6788 CHF
-
Yaşam11 ay önce
Kıskanç Kaynana Belirtileri: Gözden Kaçırmamanız Gereken 10 İşaret
-
İsviçre1 yıl önce
Dünyanın En İyi Sağlık Kurumları: İlk 250 Hastane Sıralamasında İsviçre’den 10 Hastane
-
Gündem4 ay önce
ERDOĞAN KARŞITI PAYLAŞIMLARI SIĞINMA BAŞVURUSUNDA HAKLI GEREKÇE OLARAK GÖRÜLMEDİ
-
Dünya4 ay önce
META’NIN COVİD-19 AŞILARIYLA İLGİLİ YANILTICI BİLGİ KARARI: İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ KISITLIYOR MU?
-
Gündem4 ay önce
TÜRKİYE’DEN GELEN SIĞINMA BAŞVURULARINA GETİRİLEN SERT UYGULAMALARA TEPKİ
-
Kültür Sanat1 yıl önce
Ferdi Tayfur’un Mücadele Dolu Hikayesi: Şeker Hastalığı ve Organ Nakli