Dünya
TÜRKİYE VATANDAŞLIĞINI GİZLEYEREK 200 BİN AVROYA YAKIN SOSYAL YARDIM ALDI
Söz konusu, 13 Ağustos 2014 ile 22 Ocak 2024 tarihleri arasında bir Suriyeli mültecinin, Avusturya’dan usulsüz olarak elde ettiği 197.340 Euro tutarındaki önemli bir meblağ. Peki, bu kişi gerçekten Türk mü? Yoksa her ikisi de mi? Her halükarda, 62 yaşındaki sanık, Eisenstadt Bölge Mahkemesi’ndeki duruşmasında Kürtçe bilen bir tercümanın yardımına başvurdu.
Burgenland, Avusturya – Bir Suriyeli mültecinin, sahip olduğu Türk vatandaşlığını gizleyerek, Avusturya’dan yaklaşık 200.000 Euro tutarında haksız sosyal yardım aldığı iddia ediliyor. 62 yaşındaki mülteci, 2014 yılından itibaren Avusturya’dan düzenli olarak yardımlar alırken, Türk vatandaşlığını açıklamayı bilerek sakladı. Şimdi, yasal makamlar, yıllarca aldığı yardımların ve yapılan işlemlerin hukuki durumunu araştırıyor.
Olayın Başlangıcı: Haksız Yardım İddiası
Söz konusu olay, 2013 yılında Suriye’den kaçan ve Avrupa’ya sığınan 62 yaşındaki mülteci ile başladı. Mülteci, Avusturya’ya geldiği sırada sadece Suriyeli olduğunu bildirdi ve bu açıklama üzerinden kendisine, 13 Ağustos 2014 ile 22 Ocak 2024 arasında toplamda 197.340 Euro tutarında sosyal yardım ödemesi yapıldı. Ancak, mültecinin 2010 yılından beri Türk vatandaşlığına sahip olduğu, başvuruda bu durumu açıklamayı tercih etmediği ortaya çıktı. Bu durum, ödemelerin yasal olup olmadığı konusunda ciddi bir soru işareti oluşturdu.
“Sadece Suriyeliyim, Başka Bir Şey Sormadılar”
Mahkemede, mülteci, başvurusu sırasında sadece Suriyeli olduğunu belirttiğini ve bu konuda kendisinden başka bir bilgi talep edilmediğini ifade etti: “Suriyeli olduğumu söyledim, ve başka bir şey sormadılar.” Mülteci, başlangıçta yaşadığı bu deneyimi, kendi lehine yorumladı ve yasal süreçte eksik bilgi verdiği yönündeki eleştirileri reddetti. Ancak, gerçekler ortaya çıktığında, söz konusu bilgilerin saklanması, mültecinin yalnızca maddi kazanç sağlamayı amaçladığı izlenimini yarattı.
Sosyal Yardımın Başlangıcı ve Süreç
Mülteci, Avusturya’ya geldikten sonra Burgenland’a yerleşti ve burada kendisi ve ailesi için sosyal yardım başvurusunda bulundu. Yardımlar, her ay 1630 Euro olarak ödenmeye devam etti. Mülteci, başvurusunda Suriyeli olduğunu belirttikten sonra, bu yardım ödemelerinin sekiz yıl boyunca aralıksız olarak süregeldiği belirtiliyor. Ancak, bu ödemelerin arkasında yasal bir engel bulunup bulunmadığı, şimdi yargı tarafından değerlendirilmeye alındı.
Türk Vatandaşlığını Sonradan Açıkladı
2017 yılında, mültecinin Türkiye’ye annesini ziyaret etmek amacıyla seyahat etmeyi planladığı ortaya çıktı. Ancak, Türk Konsolosluğu tarafından vize başvurusu reddedildi. Vize başvurusu sürecinde, mülteci Türk vatandaşlığını açıklamak zorunda kaldı. Bu itiraf, hem Türk pasaportunu almasını sağladı hem de önemli bir sorun ortaya çıkardı. Çünkü, eğer mülteci, başvurusu sırasında çift vatandaşlığını bildirmiş olsaydı, Avusturya hükümeti muhtemelen onu Türkiye’ye geri gönderecekti. Dolayısıyla, olumlu bir sığınma kararı verilmesi ve sosyal yardımların ödenmesi mümkün olmayacaktı.
Yargılama Süreci ve Savunma
Davanın görüldüğü Landesgericht Eisenstadt (Eisenstadt Bölge Mahkemesi) sırasında, mültecinin avukatı, müvekkilinin durumunun ciddiyetini ve süreci düzgün bir şekilde izlediğini öne süren çeşitli belgeler sundu. Bu belgeler arasında, mültecinin önceki pasaportları, askeri hizmet belgesi, aile cüzdanı ve bir kredi kartı yer aldı. Ancak, bu belgelerin yalnızca kişinin Suriyeli kimliğini doğruladığı ve sosyal yardımların yasallığını kanıtlamadığı ifade ediliyor.
Yargıç, sürecin nihai kararını vermeden önce, mülteciye verilen olumlu sığınma kararının iptal edilip edilmediğini bekleyeceğini açıkladı. Bu, davanın ilerleyen süreçte yeniden görülmesine karar verildiği anlamına geliyor.
Hukuki Belirsizlik ve Sosyal Yardımların Durumu
Mahkeme, mültecinin aldığı sosyal yardımların yasal olup olmadığı konusunda kesin bir karar verilebilmesi için, mülteciye verilen olumsuz sığınma kararının kesinleşmesini bekleyecek. Bu aşama, Avusturya’da sosyal yardım alan sığınmacıların yasal durumu konusunda önemli bir örnek teşkil edebilir. Eğer mültecinin yaptığı başvurudaki bilgi eksiklikleri doğrulanırsa, yıllar süren ödemeler geri alınabilir ve yasal işlemler başlatılabilir.
Bu dava, Avusturya’da sığınmacıların başvurularındaki şeffaflık ve doğruluk konusunda ciddi bir uyarı işareti oluşturuyor.
#Suriye #TürkVatandaşlığı #Burgenland #Avusturya #SosyalYardım #MülteciDavası #SığınmaBaşvurusu #HaksızYardım #Yasalİşlem #EisenstadtMahkemesi #VatandaşlıkGizleme #YargıSüreci #SosyalYardımHukuku #AvusturyaHukuku #SosyalYardımSistemi #ÇiftVatandaşlık #YardımSüreci #AvusturyaSığınmacıYasa
Avrupa
HER GÜN 52 CİNSEL TACİZ ŞİKAYETİ: SAYILAR SON 6 YILDA İKİYE KATLANDI
Almanya’da cinsel taciz vakaları son yıllarda ciddi şekilde arttı. Federal Kriminal Dairesi’ne (BKA) göre, 2023 yılında yaklaşık 19.000 cinsel taciz soruşturması açıldı. Bu, günde ortalama 52 şikayet anlamına geliyor. Mağdurların yaşadığı psikolojik etkiler ise uzun süre devam ediyor.
YASAL DEĞİŞİKLİKLER VE ARTIŞ GÖSTEREN RAKAMLAR
Cinsel taciz, Almanya’da 2016 yılında Ceza Kanunu’nun 184i maddesiyle suç kapsamına alındı. Öncesinde, bir kişiye dokunma gibi durumlar sadece hakaret olarak değerlendiriliyordu. Yasanın ardından şikayetler hızlı bir şekilde arttı. 2017 yılında 9.619 olan şikayet sayısı, 2023’te 19.307’ye yükseldi.
TÜM TARAFLAR ÜZERİNDE DERİN ETKİLER
Şikayetlerde tespit edilen şüphelilerin %41,1’ini yabancı uyruklular oluşturuyor. Bu oran, 2021 yılında %39 seviyesindeydi. Vakaların çoğu, mağdurlar üzerinde kalıcı psikolojik travmalara yol açıyor. BILD’e konuşan iki kadın, bu tür olaylardan sonra hayatlarının nasıl değiştiğini anlattı.
“BANA ANİDEN SARILDI VE DOKUNDU”
Dresden’de bir gençlik misafirhanesinde temizlik görevlisi olarak çalışan Johanna V. (41), 8 Haziran 2024’te çalışırken bir otel misafiri tarafından tacize uğradı. Magdeburg’dan gelen Slatko A. (54), vedalaşma bahanesiyle Johanna’nın yanına gelip önce yanağından öptü, ardından göğsüne dokundu. Olayın ardından Johanna işinden ayrıldı ve daha mesafeli bir yaşam tarzı benimsedi. Mahkeme, Slatko A.’yı 1350 Euro para cezasına çarptırdı.
KARANLIK OTOPARKTA TACİZ
Bir diğer mağdur, Simone P. (35), Dresden ana tren garı yakınındaki bir otoparkta akşam saatlerinde tacize uğradı. Otoparkta yalnızken, Frank P. (61) isimli bir şahıs aniden arkasından yaklaşarak eteğinin altına dokundu. Simone P. hızlı bir şekilde tepki verip polise haber verdi ve şüpheli kısa sürede yakalandı. Mahkeme, Frank P.’yi sekiz ay hapis cezasına çarptırdı ancak ceza ertelendi.
TACİZE KARŞI MÜCADELE: GÖRÜNÜR OLUN
Her iki kadın da yaşadıklarını paylaşarak, diğer mağdurları cesaretlendirmeyi amaçlıyor. Simone P., “Psikolojik destek aldım ve bu tür saldırılara karşı sessiz kalmanın yanlış olduğunu düşünüyorum” dedi.
CEZA KANUNUNDA TACİZ TANIMI
Almanya Ceza Kanunu’nun 184i maddesi, bir kişiye cinsel amaçla fiziksel temasta bulunmayı suç sayıyor ve iki yıla kadar hapis cezası veya para cezası öngörüyor. Daha ağır vakalarda, ceza beş yıla kadar çıkabiliyor.
Dünya
MAGDEBURG’DA KORKUNÇ OLAY: ARABA KALABALIK İÇERİSİNE DALDI
İKİ ÖLÜ, ÇOK SAYIDA YARALI
Magdeburg’daki geleneksel Noel Pazarı, dün akşam saatlerinde korkunç bir olayla sarsıldı. Bir otomobil, kalabalık bir insan grubuna daldı. Olayda en az iki kişi hayatını kaybetti, bunlardan biri bir yetişkin, diğeri ise bir çocuktu. Saxony-Anhalt Eyaleti Başbakanı Reiner Haseloff, bu trajik durumu doğruladı. Ayrıca, olayda en az 60 kişinin yaralandığı bildirildi.
Olayın Ardındaki Şüpheli: Suudi Arabistanlı Bir Doktor
Başbakan Haseloff’un açıklamalarına göre, olayın şüpheli faili, Suudi Arabistan asıllı bir doktor. Olayın gerçekleştiği bölgeye yakın olan sağlık kuruluşları, ilk yaralıları tedavi etmeye başladı. Klinik yetkilileri, ilk başta 10-20 kişinin tedavi altına alındığını ve daha fazla yaralı beklediklerini belirtti. Yoğun bakım yatakları da hazırda bekletilmektedir.
Olayın Olası Motivasyonu: Terörist Saldırı
Sachsen-Anhalt hükümet sözcüsü Matthias Schuppe, bu olayın büyük ihtimalle bir terör saldırısı olduğunu açıkladı. Ancak, olayın detayları ve saldırganın niyetleri hakkında daha fazla bilgi edinilebilmesi için soruşturma sürüyor. Magdeburg Belediye Sözcüsü Michael Reif, olay yerinde ne olduğunu net bir şekilde ifade edemediklerini, ancak araba sürücüsünün kalabalığa nasıl ve ne şekilde daldığını belirlemenin zor olduğunu belirtti.
Yaralılar İçin Acil Yardım Seferberliği
Magdeburg’daki Noel Pazarı’nda büyük bir kurtarma operasyonu başlatıldı. Yaralıların bir kısmı şehirdeki üniversite hastanesinde tedavi altına alındı. Yaralılar arasında çocukların da bulunduğu bildiriliyor. Tanıkların ifadelerine göre, pazarda acil yardım araçları ve ambulanslar yoğun şekilde çalışıyor.
Alman Liderlerden Taziye Mesajları
Almanya Şansölyesi Olaf Scholz, olayın hemen ardından taziye mesajı yayınladı. Scholz, “Düşüncelerim mağdurlar ve aileleriyle birlikte. Onların yanındayız, Magdeburg halkının yanındayız,” ifadelerini kullandı. İçişleri Bakanı Nancy Faeser de olaydan duyduğu derin üzüntüyü dile getirerek, “Magdeburg’dan gelen haberler derinden sarsıcı. Kurtarma ekipleri, yaralıları tedavi etmek ve hayatları kurtarmak için tüm gücüyle çalışıyor,” dedi.
Olayla İlgili Soruşturma Devam Ediyor
Olayın ardından güvenlik güçleri, saldırının arka planını araştırmaya devam ediyor. Suçlunun yakalanmasıyla birlikte soruşturma derinleştirildi. Polis ve yetkililer, bu olayın ne tür bir motivasyona dayandığını belirlemeye çalışıyor.
Magdeburg’daki Noel Pazarı’ndaki bu trajik olay, şehrin sakinlerini ve Almanya genelinde birçok kişiyi derinden etkiledi.
Magdeburg’daki korkunç olayda, aracını kalabalığa sürerek en az iki kişinin ölümüne neden olan şüpheli, Suudi Arabistan’dan Almanya’ya gelmeden önce burada tıp eğitimi aldı. Ancak, Suudi Arabistan’ın güvenlik güçlerinin, bu kişiyi daha önce takip ettiği ve Almanya’ya geldiğinde yetkilileri uyardığı iddia ediliyor.
Bir Reuters kaynağının verdiği bilgilere göre, Suudi Arabistan, Magdeburg’daki ölümlü olayın faili Taleb A.’yı Almanya’ya gelmeden önce izlemeye almıştı. Üstelik, bu kişi sosyal medya platformu X üzerinde aşırıcı görüşler paylaştığı için Alman yetkililere uyarı yapıldı. Olayın hemen ardından, bu uyarının ve aşırıcı paylaşımlarının saldırıyı gerçekleştiren kişi hakkında bilgi verdiği düşünülüyor.
Soruşturma ise bu bilgiler ışığında devam etmekte, ve Suudi Arabistan’ın bu uyarılarına rağmen nasıl bir önlem alındığı konusu, yetkililer tarafından sorgulanıyor.
Dünya
BİRLEŞİK KRALLIK (United Kingdom) SEYAHATLERİ DAHA ZOR HALE GELİYOR
Birleşik Krallık’a seyahat etmek yakında daha karmaşık hale gelecek. Vize gerektirmeyen ülkelerden, örneğin İsviçre ve Avrupa Birliği (AB) ülkelerinden gelen ziyaretçilerin, 2 Nisan 2025 itibarıyla Elektronik Seyahat İzni (ETA) başvurusunda bulunması zorunlu olacak. İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre, uygulama diğer ülke vatandaşları için 8 Ocak 2025 tarihinde başlayacak.
ETA Hakkında Detaylar
- ETA ücreti: 11 Frank
- Geçerlilik süresi: 2 yıl
- Seyahat hakkı: Çoklu giriş ve altı aya kadar kalış.
ETA, dijital olarak pasaporta bağlanacak ve bu sistem sayesinde daha kapsamlı güvenlik kontrolleri yapılacak.
AB Ülkeleri de Benzer Uygulamaya Geçiyor
ABD’de uzun yıllardır kullanılan bu sisteme benzer bir düzenleme, 2025’in ilk yarısında Avrupa Birliği tarafından da uygulanmaya başlanacak. Bu kapsamda, Birleşik Krallık vatandaşlarının AB ülkelerine giriş yapmadan önce bir seyahat izni alması gerekecek.
-
E-Dergi10 ay önce
İsviçre’nin Sesi Şubat 2024
-
Ekonomi9 ay önce
İsviçre’de Maaş Dengesi: Ortalama bir Kişinin Maaşı 6788 CHF
-
Yaşam8 ay önce
Kıskanç Kaynana Belirtileri: Gözden Kaçırmamanız Gereken 10 İşaret
-
İsviçre10 ay önce
Dünyanın En İyi Sağlık Kurumları: İlk 250 Hastane Sıralamasında İsviçre’den 10 Hastane
-
Dünya1 ay önce
META’NIN COVİD-19 AŞILARIYLA İLGİLİ YANILTICI BİLGİ KARARI: İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ KISITLIYOR MU?
-
Gündem1 ay önce
ERDOĞAN KARŞITI PAYLAŞIMLARI SIĞINMA BAŞVURUSUNDA HAKLI GEREKÇE OLARAK GÖRÜLMEDİ
-
Gündem4 ay önce
HÄGENDORF’TA TÜRKÇE “SİZ BENİ YAKTINIZ SİZ!” DİYE BAĞIRDIĞI DUYULAN ADAM KENDİNİ YAKTI: DURUMU AĞIR, HELİKOPTERLE HASTANEYE KALDIRILDI
-
Gündem1 ay önce
TÜRKİYE’DEN GELEN SIĞINMA BAŞVURULARINA GETİRİLEN SERT UYGULAMALARA TEPKİ