Haber: Cemil Baysal

2024 yılı, yapay zekanın (YZ) tıp alanındaki devrim niteliğindeki ilerlemeleriyle öne çıkıyor. Kanser araştırmalarında yeni tedavi yöntemleri, üreme tıbbında ve diyabet tedavisinde kaydedilen önemli yenilikler, bilim insanlarına büyük umutlar sunuyor. Ayrıca, çevreyi ve insan sağlığını tehdit eden hava ve ışık kirliliğiyle ilgili çarpıcı bulgular elde edildi.

KANSERDE YENİ YAKLAŞIMLAR
MIT ( Massachusetts Teknoloji Enstitüsü) araştırmacıları, kanser tedavisinde kemoterapi ve ısıl tedavi kombinasyonunu kullanarak tümörleri etkili bir şekilde yok etmeyi başardı. Çin’den elde edilen bir mantar türü, kanserle mücadelede önemli bir çözüm olarak öne çıkarken, aspirin bağırsak kanseri tedavisinde umut verici bir ilaç olarak belirlendi. Diğer taraftan, esrarın kanser riskini artırdığı tespit edildi. Bununla birlikte, beynin zarar görmesi durumunda gelecekte onarıma yönelik tedavi yöntemleri geliştirilebilir.

ÜREME TIPINDA YENİLİKLER
Üreme tıbbında 2024 yılında önemli ilerlemeler kaydedildi. Yeni teknolojiler sayesinde tendon yedek parçaları yetiştirilebiliyor ve birden fazla olgun yumurta üretilebiliyor. Yapay zeka (YZ) destekli çözümler, hastalıkları dil analiziyle tespit edebiliyor ve Alzheimer’ı ses örnekleriyle teşhis edebiliyor.

OBEZİTE TEDAVİSİ VE SAĞLIK ÜZERİNDEKİ YENİ GELİŞMELER
Yeni nesil zayıflama iğneleri, kalp sağlığını artırıyor ve böbrek yetmezliğini engelliyor. Amerika’da kilo verme ilaçlarına olan talep artarken, fast-food tüketiminin hastalıklara yol açtığı ve erken yaşlanmayı tetiklediği biliniyor. Ayrıca, diyabet hastaları için insülin yerine kullanılabilecek yeni tedavi seçenekleri ortaya çıktı.

ÇEVRESEL TEHDİTLER VE IŞIK KİRLİLİĞİ
Çevre açısından önemli gelişmeler yaşanıyor. Biyolojik olarak çözünebilen içme pipetleri okyanusları tehdit etmiyor. Ancak mikroplastikler, vücutta yayılma riski taşıyor ve sağlık üzerinde olumsuz etkiler yaratabiliyor. Hava kirliliği, kalp hastalıkları için bir risk oluştururken, çocukların beyin gelişimini de olumsuz etkiliyor. Işık kirliliği ise Alzheimer riskini artırıyor ve Arktik bölgesinde etkileri giderek artıyor.

İLGİNÇ VE SKURRİL SAĞLIK BULGULARI
2024’te sağlık alanında dikkat çeken diğer gelişmeler arasında evli erkeklerin daha uzun yaşaması, güçlü insanların daha az sadık olmaları gibi ilginç bulgular da yer alıyor. Ayrıca, Japonya’dan gelen bir araştırma, saç dökülmesi yaşayanlara tarçın öneriyor: Tarçın, saçın yeniden uzamasına yardımcı oluyor.

2024 yılı, tıp alanındaki yenilikler ve çevresel gelişmelerle hem sağlık hem de çevre açısından önemli bir dönüm noktası olma potansiyeline sahip.

Güneykore’nin Muan Uluslararası Havalimanı‘nda meydana gelen uçak kazasında büyük bir trajedi yaşandı. Tayland’dan gelen Jeju Air‘a ait yolcu uçağı, iniş sırasında kontrolden çıkarak alev aldı. Kazada 179 kişi yaşamını yitirirken, yalnızca iki kişi kurtulabildi.

Kaza Nasıl Gerçekleşti?

Yerel saatle sabah 09.00 sularında meydana gelen kazada, Boeing 737-8AS tipi uçak iniş sırasında pistten çıktı ve bir çit bariyerine çarptı. İlk raporlara göre, uçağın iniş takımlarında bir arıza oluştu ve pilotlar ilk iniş denemesini iptal etmek zorunda kaldı. Ancak ikinci iniş girişiminde uçak, pist boyunca sürüklendi ve alevler içinde kaldı.

Yonhap Haber Ajansı, uçakta 173 Koreli ve 2 Taylandlı yolcu bulunduğunu bildirdi. Kazanın nedeni olarak, iniş sırasında bir kuş sürüsünün motorlara çarptığı ihtimali üzerinde duruluyor.

Kurtulanların Durumu

Kurtarma ekipleri, hayatta kalan iki kişiyi hastaneye sevk etti. Bu kişilerden biri yolcu, diğeri ise uçuş görevlisiydi. Kurtulanlardan biri, kazadan önce motorlardan birinde duman fark ettiğini ifade etti.

Uçak Şirketinden Açıklama

Jeju Air, internet sitesi üzerinden bir özür mesajı yayımladı:
“Muan Havalimanı’nda meydana gelen olaydan etkilenen herkesten içtenlikle özür dileriz. Bu trajediyi tamamen aydınlatmak için elimizden geleni yapacağız.”

Havalimanındaki Durum

Kaza sonrası Muan Havalimanı‘ndan tüm uçuşlar iptal edildi. 2007 yılında hizmete giren havalimanı, başkent Seul’e yaklaşık 300 kilometre uzaklıkta yer alıyor. Kazanın ardından havalimanı çevresinde yoğun güvenlik ve kurtarma çalışmaları devam ediyor.

Soruşturma Devam Ediyor

Yetkililer, kazanın kesin nedenini belirlemek için kapsamlı bir inceleme başlattı. Olay yerinde yapılan ilk incelemelerde, pistin sonuna kadar sürüklenen uçağın tamamen kullanılamaz hale geldiği ve enkazın büyük bölümünün yandığı görüldü.

“İsviçreliler tembel mi?”

Almanya’da, iş saatleri ve esneklik konusu yeniden gündemde. Son tartışmalar ise, İsviçre’nin iş gücü verimliliği açısından örnek alınıp alınamayacağını sorgulayan bir dizi sert yorumla şekillendi. Hükümet üyeleri arasında, daha uzun çalışma saatlerinin etkinliği hakkında yapılan değerlendirmeler, İsviçre’nin bu konudaki duruşunu da mercek altına aldı.

Almanya’da Tartışma Alevlendi
Almanya Federal Meclisi’nin son oturumunda, iş saatlerinin esnek hale getirilip getirilemeyeceği tartışıldı. Bu talep, özellikle Almanya’daki Liberal Demokrat Parti (FDP) tarafından dile getirildi. Ancak beklenmedik bir şekilde, konu İsviçre’ye geldi ve tartışmalar derinleşti. İsviçre’de çalışanlar, Almanlardan yaklaşık 200 saat daha fazla çalışıyor. Bu da, ülkelerin verimlilik farklılıklarına dair bir dizi yorumun yapılmasına sebep oldu.

Almanya mı, İsviçre mi?
Sosyal Demokrat Parti (SPD) milletvekili Mathias Papendieck, uzun çalışma saatlerinin verimlilikle bir ilgisi olmadığını savundu. Papendieck, “Daha fazla çalışmak daha verimli olmak anlamına gelmez. Az çalışan biri de çok etkili olabilir,” diyerek, daha kısa çalışma saatlerinin de verimliliği artırabileceğini öne sürdü. Bu görüş, Almanya’da muhafazakâr CSU partisinden Max Straubinger’ın sert tepkisini çekti. Straubinger, Papendieck’e karşı “İsviçrelilerin etkisiz verimsiz olduğunu mu düşünüyorsunuz?” şeklinde soru yöneltti.

Papendieck, bu soru karşısında cevap vermekte zorlanırken, FDP milletvekili Otto Fricke ise ironik bir şekilde, “İsviçreliler tembel mi?” diye seslendi. Bu, tartışmanın zirveye ulaşmasını sağladı.

İsviçre Çalışma Saatleri
İstatistiklere göre, İsviçre’de ortalama yıllık çalışma saati 1495 saat iken, Almanya’da bu sayı 1332 saatte kalıyor. Bu fark, büyük ölçüde İsviçre’nin daha uzun haftalık çalışma saatlerinden kaynaklanıyor. 2022 verilerine göre, İsviçre’de tam zamanlı çalışanlar haftada ortalama 42,7 saat çalışırken, Almanya’da bu rakam 38,9 saatte kalıyor.

Tartışmanın Geleceği
Almanya’daki tartışmalar, uzun çalışma saatlerinin verimliliği artırıp artırmadığı sorusuyla devam ederken, bazı basın organları İsviçre’nin daha yüksek çalışma saatlerini bir örnek olarak gösteriyor. Almanya’nın ekonomik durumu da göz önünde bulundurulduğunda, iş saatlerinin esnetilmesi yönündeki tartışmaların daha da alevlenmesi bekleniyor. Ancak, Bundestag’daki bu tartışmanın sonuca bağlanması yeni yıl sonrasına kalabilir.

Alman parlamentosundaki bu tür sert yorumlar ve provoke edici çıkışlar, tartışmaların ne kadar derinleşebileceğini gösteriyor.