Sosyal Medya

Turizm

100 Dolarla Türkiye’de Tatil Yapma Dönemi Bitti: Avrupa’yı Geride Bıraktık

yazar

Yayınlayan

on

Türkiye’de Fiyatlar, Avrupa’yı Geride Bıraktı!

Yabancı turistler için Türkiye, konaklama ve uçak biletleri konusunda artık daha pahalı hale geldi. Dorak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Serdar Körükçü, Türkiye’de bu yıl otel ve uçak bilet fiyatlarının yüzde 40 arttığını belirterek “Turizm Bakanlığı da müze fiyatlarını iki katına çıkardı. Turizmde Avrupa’ya göre pahalı hale geldik. Yunanistan ve Mısır bile bizden ucuz” dedi.

Geçtiğimiz yıl 56,7 milyon turist ve 54,3 milyar dolar gelir ile kapatan turizm sektörü bu yıl 60 milyon turist 60 milyon dolar hedefliyor. Ancak dolar kurunun enflasyon ve faizin gerisinde kalması Türkiye’yi turizmde pahalı bir ülke haline getiriyor. 23 ülkedeki turizm ofisiyle incoming hizmeti veren Dorak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Serdar Körükçü konaklama ve seyahat ücretlerinin arttığını ifade ederek, “Bu yıl Turizm Bakanlığı müze fiyatlarını iki katına çıkardı. Uçak bilet fiyatları ve konaklama ücretleri geçen yıla göre yüzde 40 artış gösterdi. THY ile gidiş-dönüş 1.700 doları buluyor. Avrupa’ya göre pahalı hale geldik. Şu an Yunanistan ve Mısır bizden ucuz” dedi. Bunun otel doluluk oranlarına yansıdığına dikkat çeken Körükçü “İstanbul’da nisan ayının ilk haftasına göre doluluk oranları geçen yılın aynı dönemini göre düşüş var. Doluluk oranı geçtiğimiz yıl yüzde 90 iken bu yıl aynı dönemde yüzde 70’e geriledi” diye konuştu.

Dorak Grup olarak geçtiğimiz yıl dünyanın beş kıtasından 480 bin turisti ağırladıklarını, bu yılki hedeflerinin ise 600 bin turist olduğunu söyleyen Körükçü, yılda 10 milyon geceleme gerçekleştirdiklerini ifade etti. Nevşehir merkezli bir şirket oldukları için yatırımlarının ağırlıklı olarak Kapadokya’da olduğunu dile getiren Körükçü, bölgenin en lüks kaya oteli Sacred Mansion’ı açtıklarını belirtti. Ayrıca, dünyanın 64 ülkesinde bulunan Dinner in The Sky’ın ilkini Kapadokya’ya getirdiklerini ve ünlü Japon şef Hiroki Tekamura imzasıyla Takesushi Restoranı’nı Ürgüp’te açacaklarını duyurdu. Körükçü, bu sene açılan Kapadokya’nın ilk gece kulübü Flue Club’da ünlü isimlerin sahne alacağını ve Temmuz 2024’te Ankara’nın doğusundaki en lüks otel olacak Marriot Hotel Kapadokya’yı ziyaretçilerle buluşturacaklarını söyledi.

Kapadokya’nın dünya çapında artan popülaritesiyle birlikte turizm gelirinin yaklaşık 10 milyar dolarının bu bölgeden elde edileceğini vurgulayan Körükçü, “Kapadokya’da balon hizmeti de veriyoruz. Başta Japonlar, Çinliler ve Koreliler olmak üzere doğa ve kültür turizmi tutkunu yabancıların seyahat listelerinde baş sıralarda yer alan Kapadokya, en fazla para harcayan turist kitlesini çeken bölge konumunda. Bölgede ortalama turist harcaması İstanbul’un iki katı, yani ortalama 1.500 dolar. Buna rağmen Kapadokya’da oteller yüzde 100 dolu. Bu yılki 50 milyar dolar turizm gelirinin yaklaşık 10 milyar doları da buradan gelecek. 2025’te ise Kapadokya’nın 10 milyon turiste ulaşma potansiyeli var” dedi.

Turizmden kuyuma deriden seramiğe, halıdan tekstile, yeme içmeden madenciliğe kadar 65 markası bulunan Dorak Holding’in yatırım hamlelerinde hız kesmediğini söyleyen Körükçü, bu yılın ilk yarısında halka açılmayı planladıklarını ve buradan elde edecekleri gelirin tamamını yatırımlarda kullanacaklarını belirtti. Bu kapsamda 10 tane şubesi bulunan yabancı bir otel zincirini almak için görüşme yaptıklarını ve 300 milyon doları gözden çıkardıklarını dile getirdi.

Körükçü, “İkisi İstanbul’da, biri Kuşadası’nda, diğerleri de Kapadokya’da olmak üzere toplam 12 otel ile hizmet veriyoruz. İstanbul’da Hilton’un Curio Collection markası altındaki ilk oteli Hagia Sofia Mansions’ın işletmesini de 25 yıllığına biz yürütüyoruz. Türkiye’de 4, yurtdışında ise İspanya, İtalya, Almanya, Prag, Hırvatistan ve Avusturya’da otelleri olan 10 otelli bir zinciri satın alacağız. Pamukkale’de devam eden otel yatırımımızı 2025 yılında açacağız. Bodrum’da da 300 odalı bir otel planlamamız var” dedi.

Kapadokya’dan başlayarak sağlık turizmine de adım atacaklarını belirten Körükçü, Dorak Health şirketi ile sağlık turizmi alanında faaliyet göstereceklerini ve İstanbul ağırlıklı olmak üzere 50’den fazla anlaşmalı kurum ve doktorlarıyla Türkiye’nin sağlık potansiyelini dünya ile buluşturacaklarını ifade etti.

Haberin Devamını Oku
Yorum Yapın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Dünya

Kärnten, TRAVELBOOK ÖDÜLÜ 2024’Ü KAZANDI: EN İYİ YÜRÜYÜŞ TATİLİ BÖLGESİ!

yazar

Yayınlayan

on

By

Berlin’de 9 Ekim 2024 tarihinde düzenlenen üçüncü TRAVELBOOK ÖDÜL Töreni’nde Kärntner Göl Bölgesi, “En İyi Yürüyüş Tatili Bölgesi (DACH)” olarak ödüllendirildi. Almanya’nın en büyük çevrimiçi seyahat dergisi TRAVELBOOK, bu ödülle önümüzdeki sezonun en iyi seyahat trendlerini ve destinasyonlarını onurlandırdı. Seçim, sekiz kişilik bir uzman jüri ve okuyucuların katıldığı bir anketle belirlendi.

Kärntner Göl Bölgesi: Doğa ve Sürdürülebilirlikte Zirve

Kärntner Göl Bölgesi, toplamda 164 puan alarak, güçlü rakipleri arasında öne çıktı. Bu rakipler arasında İsviçre’nin Vierwaldstättersee bölgesi, Almanya’nın Moseltal bölgesi ve Schwäbische Alb gibi yerler bulunmaktaydı. Angelika Pickardt, TRAVELBOOK’un editörlerinden biri, şöyle açıkladı: “Kärntner Göl Bölgesi, yürüyüş yapmak isteyenler için en iyi seyahat destinasyonu. Özellikle mükemmel altyapısı, sürdürülebilirlik konusundaki çabaları ve doğal çeşitliliği ile dikkat çekiyor.”

Misafirlerden Olumlu Geri Bildirimler

Kärnten Turizm Ofisi Genel Müdürü Klaus Ehrenbrandtner, bu ödül için şunları ifade etti: “Bu ödül, misafirlerimizin olumlu geri bildirimlerinin bir yansımasıdır. Kärnten, sadece yüzme gölleri ile değil, aynı zamanda çeşitli yürüyüş olanaklarıyla da tanınmaktadır.” T-MONA misafir anketine göre, 2023 yılında Kärnten’i ziyaret edenlerin %71’i yürüyüş yaparken, bu oran 2019‘da %68 idi.

Kärnten’deki Popüler Yürüyüş Rotaları

Kärntner gölleri artık sadece yüzme imkanı sunmuyor. Bölgedeki popüler yürüyüş rotaları şunlardır:

  • Wörthersee Çevre Yürüyüş Yolu: 58,5 km uzunluğunda ve 1.500 metre yükseklik farkı bulunan bu rota, Wörthersee ve çevresindeki Karawanken Dağları’na nefes kesici manzaralar sunuyor. Yürüyüşçüler, akşamları tekne ile başlangıç noktasına geri dönebilirler.
  • Via Paradiso: 55 km uzunluğunda ve 4 etaplı bu rota, Döbriach’tan Millstatt’a ve ardından Seeboden’a kadar uzanıyor. Bu yürüyüş sırasında, doğal güzellikleriyle ünlü Millstätter Gölü’nün güney kıyısını keşfedeceksiniz.
  • Alpe-Adria-Trail: Ambiyans arayan yürüyüşçüler için mükemmel bir zorluk sunan bu yol, 750 km boyunca uzanıyor ve Avusturya, Slovenya ve İtalya’yı kapsıyor. Yürüyüş, Grand Glockner’dan İtalyan Adriyatik kıyısına kadar en güzel su manzaralarını bir araya getiriyor.
  • Slow Trails: Daha kısa yürüyüş rotalarını tercih edenler için 20 Slow Trails seçeneği mevcut. 10 km’den kısa olan bu yollar, Kärntner göllerinin çevresinde yer almakta ve dinlenmek için harika manzaralar sunan birçok mola yeri barındırmaktadır.

TRAVELBOOK: Almanya’nın En Büyük Seyahat Dergisi

TRAVELBOOK, Eylül 2024’te 5,27 milyon ziyaretçi ile geniş bir kitleye ulaşarak Almanya’nın en önde gelen çevrimiçi seyahat dergisi olarak kendini kanıtladı. Kärnten, TRAVELBOOK ÖDÜLÜ ile bir başka başarıya imza atmış olup, yürüyüş severler için popüler bir destinasyon olma yolunda ilerlemeye devam edecektir.

Daha fazla bilgi için www.kaernten.at adresini ziyaret edebilirsiniz.

#TravelbookAward2024 #Kärnten #YürüyüşTatili #Seyahat #AçıkHavaMaceraları #GölBölgesi #Wörthersee #AlpeAdriaTrail #ViaParadiso #SlowTrails #DoğaDeneyimi #Avusturya’daTatil #AktifTatil #Sürdürülebilirlik #DağTatili #YazTatilİ #Kärnten’deYürüyüş #RüyaHedefler #Dinlenme #EnİyiSeyahatHedefi #yürüyüş

Haberin Devamını Oku

Dünya

AVUSTURYA’DA SONBAHARIN BÜYÜSÜ: YÜRÜYÜŞ KEYFİNE DAVET

yazar

Yayınlayan

on

By

Haber: Cemil Baysal

Sonbahar, doğanın renk paletinin en zengin halini aldığı, altın sarısı ladin ormanlarının ve parlayan dağ göllerinin göz kamaştırdığı bir dönem. Avusturya’nın yürüyüş köyleri, 2024 yılı için bu muhteşem manzaraları keşfetmek isteyen doğa tutkunları için 11 olağanüstü sonbahar yürüyüşü ve cazip teklifler sunuyor.

Paznaun – İschgl’de Bergliweg Turu: Tirol’ün en güzel dağ göllerine ulaşmak için Bergliweg üzerinden yapacağınız bu dairesel yürüyüş, azur mavisi Berglisee’ye uzanan yemyeşil patikalarıyla büyülüyor. Geri dönüş yolundaki etkileyici manzaralar ise yürüyüşünüze değer katıyor. Konaklama için önerimiz: See’deki Post Hotel.

Alpbachtal’daki Standkopf Zirve Turu: Kitzbüheler Alpleri’nde yer alan bu iki zirveli yürüyüş, Alpbachtal, Zillertal, Inntal ve Achensee’ye kadar uzanan nefes kesici manzaralar sunuyor. Yürüyüş sonrasında Alpbachtal Hüttenjause’yi tatmayı unutmayın; bu lezzet, yürüyüşünüzü taçlandıracak.

Leutascher Geisterklamm: Seefeld bölgesindeki bu büyüleyici kanyon, sonbaharda canlı bir şekilde parlıyor. Turkuaz suyun derinliklerde gürlediği bu alanda, aileler için yeni bir tema parkuru olan Klammgeist yürüyüşü, macera dolu anlar vaat ediyor. Konaklama önerisi: Seefeld’deki Hotel Zum Gourmet.

Wilden Kaiser’deki Sonnseit Rota No. 14: Bu yürüyüş parkuru, Wilden Kaiser’ın muhteşem panoramasını sunarken, güneşli meralardan ve sık ormanlardan geçiyor. Molalarınızı Wochenbrunner Alm ve Riedlhütte’de yapabilirsiniz; burada doğal lezzetlerle enerji depolayın.

Lesachtal’de İyileştirici Yürüyüş: Doğanın sunduğu bu huzur dolu bölge, stres atmak ve ruh halinizi iyileştirmek için ideal. “Dört doktor” – orman, su, çayır ve dağ – size tam bir dinlendirici deneyim sunacak. Dinlenmek isteyenler için gerçek bir sığınak.

Kärntner Seyir Terası’nda Gün Batımı: Mittelkärnten’deki Saualpe’nin kuzey-güney doğrultusu, Kärnten’den Slovenya ve İtalya’daki Julian Alpleri’ne kadar uzanan eşsiz bir manzara sunuyor. Gün batımında, batıda güneşin denize düşüşü, büyüleyici bir an yaratıyor.

Lackenkogel’e Yürüyüş: Altenmarkt-Zauchensee’nin ev sahibi olan bu dağ, Hohen Dachstein, Hochkönig ve Hohe Tauern ile Büyük Glockner üzerinde muhteşem bir görünüm sağlıyor. Doğanın kalbinde kaybolun.

Königsweg: Bu uzun yürüyüş rotası, Hochkönig bölgesini 5 etapta keşfetmenizi sağlıyor. Yolda birçok cazibe merkezi bulunuyor ve 5 günlük paketle bagaj transferi de mevcut.

Schladminger Tauern Yüksek Yolu: Kristal berraklığındaki dağ göllerinin ve renkli çayırların arasında uzanan bu rota, geleneksel dağ kulübelerine ulaşmayı sağlıyor. 5 günlük paket, yürüyüş keyfinizi artıracak.

Heukareck’teki Sonbahar Manzarası: Niggeltalalm üzerinden altın sarısı ladin ormanlarına doğru yapılan bu yürüyüş, hayran kalınacak bir doğa parçasına götürüyor. İpucu: Großarltal’daki çiftlik sonbaharını keşfetmeyi unutmayın!

Gastein’deki Leidalm Yürüyüşü: İdil dolu çayırlar, ihtişamlı çam ağaçları ve dağ vahşi doğasıyla bu rehberli yürüyüş, Gastein’in harika dağ manzarasını sunuyor. Konaklama için önerimiz: Bad Hofgastein’deki Hotel BLÜ.

Bu sonbahar yürüyüşleri, doğanın eşsiz güzelliklerini ve yenileyici etkisini deneyimlemek için harika bir fırsat sunuyor. Avusturya’nın bu büyüleyici manzaralarında doğayla bütünleşin ve sonbaharın keyfini çıkarın!

Daha fazla bilgi için: Wanderdoerfer

#SonbaharYürüyüşleri #Avusturya #DoğaKeşfi #YürüyüşKöyleri #DağGölleri #österreich #austria #europa #avrupa #schweiz #suisse #schwiiz #svizzera #switzerland #özi #

Haberin Devamını Oku

Dünya

AVRUPA BİRLİĞİ, SINIR GÜVENLİĞİNDE YENİ DÖNEM: 10 KASIM’DAN İTİBAREN EES UYGULAMASI BAŞLIYOR

yazar

Yayınlayan

on

By

Avrupa Birliği (AB), sınır güvenliğini artırma ve yasadışı göçü önleme amacıyla önemli bir adım atarak, 10 Kasım 2024’ten itibaren Elektronik Giriş/Çıkış Sistemi (EES) uygulamasını devreye sokuyor. Bu yeni sistem, AB dışı ülkelerden Schengen bölgesine giriş ve çıkış yapan tüm yolcuların hareketlerini dijital ortamda kayıt altına alacak. Amaç, Schengen bölgesine seyahat eden yolcuların sınır geçişlerini daha güvenli hale getirmek ve daha etkili bir kontrol sağlamak.

EES Nedir ve Seyahatlerde Neleri Değiştirecek?

Yeni sistem, Schengen bölgesine kısa süreli seyahat eden üçüncü ülke vatandaşlarını kapsayacak. 10 Kasım’dan itibaren, AB dışı ülkelerden gelen yolcuların pasaportlarına fiziksel damga vurulmayacak. Bunun yerine, pasaport ve biyometrik veriler dijital olarak kaydedilecek. Pasaport kontrolü sırasında yolcuların yüz tanıma verileri ve dört parmak izi alınacak.

Sistem, Schengen bölgesindeki 27 ülkenin yanı sıra Bulgaristan ve Romanya’da da kullanılmaya başlanacak. Bu, sınır geçişlerinin daha hızlı ve güvenli olmasını sağlamayı amaçlıyor.

Türk Vatandaşlarını Neler Bekliyor?

Türk vatandaşları da bu yeni sisteme tabi olacak. Avrupa’ya seyahat edecek olan Türk vatandaşları, sınır geçişlerinde biyometrik veri toplama işlemi nedeniyle bekleme sürelerinde uzama yaşayabilir. Ancak, ek bir belge sunmaları gerekmeyecek. Sınır geçişlerindeki olası gecikmelere karşı seyahat planlarının buna göre yapılması öneriliyor.

Uzmanlardan Uyarılar

Göç ve sınır güvenliği uzmanları, EES’in Schengen bölgesi sınırlarında güvenliği güçlendireceğini ve dijital kayıtların geçiş süreçlerini hızlandıracağını belirtiyor. Ancak, biyometrik veri toplama işlemlerinin doğru yönetilmediği takdirde sınır geçişlerinde uzun bekleme sürelerinin yaşanabileceği konusunda da uyarılarda bulunuyorlar. Özellikle yoğun dönemlerde teknolojik aksaklıkların yolcular için zorluklar yaratabileceğine dikkat çekiliyor.

10 Kasım’dan itibaren hayata geçecek olan bu sistemle, Schengen bölgesine yapılan seyahatlerde daha güvenli ve etkin bir sınır geçişi hedefleniyor. Yolcuların, biyometrik verilerle ilgili yeni prosedürlere uyum sağlaması bekleniyor.

#AvrupaBirliği #SınırGüvenliği #ElektronikGirişÇıkışSistemi #Schengen #EES #TürkVatandaşları #Seyahat #BiyometrikVeri #GöçPolitikası #AB İsviçredeTürkler #switzerland #schweiz #suisse #svizzera #medya #gazeteci #haber #dergi #avrupa #europa #türkler #türkiye #reisen #grenzen #schengen

Haberin Devamını Oku
Reklam

Trendler