Sosyal Medya

Gündem

TUVALET MOLASI ÇALIŞMA SÜRESİNDEN SAYILACAK MI?

yazar

Yayınlayan

on

İsviçre’de Yeni Bir Öneri

Ulusal Milletvekili Giorgio Fonio, tuvalet molalarının yasal olarak çalışma süresine dahil edilmesi gerektiğini savunuyor. Fonio’ya göre, “Tuvalete gitmek fizyolojik bir ihtiyaçtır ve çalışma süresine dahil edilmelidir.” Ancak bu durumun yasalarda açıkça düzenlenmediği ortaya çıktı.

Yasal Boşluk: Çalışma Kanununda Tuvalet Molaları

İsviçre Çalışma Kanunu’nda molalar düzenlenmiş olsa da, bu molaların amacı tanımlanmamış durumda. Bu belirsizlik, Neuchâtel Kantonu Mahkemesi’nin dikkat çeken bir kararıyla gündeme geldi. Mahkeme, tuvalet molalarının diğer kısa molalar gibi işten ayrılma süresi olarak sayılabileceğine karar verdi. Bu nedenle bazı işverenler, çalışanlarından tuvalete giderken “çıkış yapmalarını” talep edebiliyor.

İşverenlerin ve Siyasetin Tavrı

Çoğu iş yerinde tuvalet molalarının çalışma saatine dahil edilmesi alışıldık bir uygulama olsa da, bazı işverenler ve siyasetçiler yeni bir düzenlemeye gerek olmadığını düşünüyor.

  • İsviçre İşverenler Derneği, tuvalet molalarının genellikle çalışma saatine dahil edildiğini ve bu konuda bir yasal düzenlemeye ihtiyaç olmadığını belirtiyor.
  • İsviçre Halk Partisi’nden (SVP) Diana Gutjahr ise öneriyi “mikroyönetim” olarak değerlendiriyor ve bunun gereksiz olduğunu savunuyor. Ona göre, tuvalet molalarının yanı sıra sigara molaları ve kısa yürüyüşler de bu durumda düzenlenmek zorunda kalabilir.

Gutjahr’ın işletmesinde çalışanlar tuvalet molaları için çıkış yapmak zorunda kalmasa da, bu tür molaların suistimal edilmesi ekip içindeki uyumu olumsuz etkileyebiliyor.

Fonio’nun Hedefi ve Tepkiler

Fonio, önerisinin amacının yalnızca fizyolojik ihtiyaçların korunması değil, aynı zamanda kötüye kullanımı önlemek olduğunu belirtiyor. “Güven esasına dayalı bir yaklaşım benimsenmeli,” diyor Fonio. Ancak, bu düzenlemenin pratikte kabul edilip edilmeyeceği tartışmalı.


Haberin Devamını Oku
Yorum Yapın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

15 FARKLI SOMON BALIĞI TEST EDİLDİ: ALDİ, COOP VE MİGROS’UN ÜRÜNLERİ SINIFTA KALDI

yazar

Yayınlayan

on

By

YILBAŞI SOFRALARI İÇİN SOMON TERCİHLERİNE DİKKAT
Yılbaşı sofralarının vazgeçilmez lezzetlerinden tütsülenmiş somon, bu yıl tüketici testlerinden düşük not aldı. İsviçre’nin ünlü tüketici dergisi Saldo, 15 farklı tütsülenmiş somon ürününü hijyen, besin değeri ve kalite açısından değerlendirdi. Test sonuçları hem tüketici güvenliği hem de tercih edilen markalar konusunda dikkat çekici bulgular içeriyor.

DÖRT ÜRÜN “YETERSİZ” BULUNDU
Testte Migros, Coop ve Aldi’ye ait dört somon ürününde ciddi hijyen sorunları tespit edildi. Özellikle bu ürünlerin son kullanma tarihine kadar tazeliğini koruyamadığı, tüketimlerinin mide rahatsızlıklarına ve gıda zehirlenmesine yol açabileceği bildirildi. Ayrıca Coop ve Migros’un bazı ürünlerinde yüksek seviyede aerobik mezofilik bakteri bulundu. Aldi ise hijyen standartlarını geliştirme taahhüdünde bulundu.

YAĞ ASİDİ VE BESİN DEĞERİ İLE İLGİLİ SORUNLAR
Somonun sağlıklı kabul edilmesinde etkili olan Omega-3 yağ asitleri, çiftlik somonlarında yeterli seviyede bulunmadı. Bazı ürünlerde Omega-6 yağ asitlerinin, Omega-3’e oranla daha yüksek olduğu belirlendi. Uzmanlar, bu dengesizliğin sanayileşmiş ülkelerde halihazırda yüksek olan Omega-6 tüketimini artırdığını vurguladı. Ayrıca çiftlik somonlarının yabani somonlara göre daha az kalsiyum, iyot ve B12 vitamini içerdiği kaydedildi.

TÜKETİCİLER HATALI AĞIRLIK BİLGİLERİYLE KARŞILAŞTI
Ambalajlarda belirtilen ağırlık değerlerinin de tutarsız olduğu tespit edildi. Altı ürün, paket içeriği açısından eksik bulunurken, yedi ürün yasal sınırlar içinde değerlendirildi.

TESTİN KAZANANLARI: GLOBUS VE DENNER
Globus Delicatessa’nın Alaska Sockeye Pasifik Somonu ve Denner’in Sockeye Yabani Somonu, testte “çok iyi” derecesi alarak ilk sıralarda yer aldı. Bu ürünlerin hem tazelik hem de besin değeri açısından yüksek standartları koruduğu belirtildi. Globus’un ürünü 100 gram için 19.33 Frank fiyatıyla en pahalı ürün olarak dikkat çekerken, herhangi bir kusur tespit edilmedi. Denner’in ürünü ise ambalajdaki ağırlık sapması nedeniyle yarım puan kaybetti.

“YETERSİZ” OLARAK DEĞERLENDİRİLEN MARKALAR
Saldo’nun testine göre şu dört ürün “yetersiz” kategorisinde değerlendirildi:

  • M-Budget/Migros: Atlantik Brötli Somonu
  • Prix Garantie/Coop: Rauchlachs Sockeye
  • Aldi: Almare Norwegese Seafood
  • Migros: Alaska Yabani Somonu (Coho)

UZMANLARDAN TAVSİYE: YABANİ SOMON TERCİH EDİN
Saldo, tüketicilere özellikle Alaska’dan gelen yabani somon ürünlerini tercih etmelerini öneriyor. Besin değerleri açısından daha zengin olan yabani somonlar, hem sağlık hem de kalite açısından daha güvenilir bir seçenek sunuyor.

Haberin Devamını Oku

Avrupa

MİLYONLUK VURGUN: YASEMİN G.’YE 6 YIL 9 AY HAPİS CEZASI!

yazar

Yayınlayan

on

By

Bremen’de Duruşma Salonunda Lüks Gösterisi
Chanel gözlükler, Moncler marka pahalı bir mont, altın takılar… Yasemin G. (32), duruşma salonunda lükse olan düşkünlüğünü bir kez daha gözler önüne serdi. Almanya’nın Bremen kentinde yargılanan Yasemin G., 8,2 milyon Euro’luk soygun suçundan 6 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldı. Ayrıca çalınan miktarı geri ödemesi kararlaştırıldı.

SUÇUN İTİRAFI: “SADECE 20 BİN EURO ALABİLDİM”

Bremen Eyalet Mahkemesi’nde görülen davada Yasemin G., suçunu itiraf etti:
“Soygun sırasında yaklaşık 8 milyon Euro saydım. Planım paranın büyük kısmını, yani 6 milyon Euro’yu kendime ayırmaktı. Ancak sonunda sadece 20 bin Euro alabildim. Daha fazlasını değil.”

SOYGUN NASIL GERÇEKLEŞTİ?

21 Mayıs 2021’de Yasemin G., çalıştığı Bremen’deki “Loomis” isimli para taşıma şirketinde milyonluk bir vurgun yaptı. Şirkette, bankaların ATM’lerine yerleştirilecek para kasetlerini hazırlamakla görevli olan Yasemin G., 8,2 milyon Euro’yu çöp poşetlerine gizledi ve bu değerli “çöpü” dışarı taşıyarak kayıplara karıştı.

Ancak olayın ardından polis tarafından başlatılan kamuya açık arama sonuçsuz kaldı. Polis, Yasemin G.’yi tam 1033 gün boyunca aradı.

“KANKAM VE SEVGİLİSİ SUÇA ORTAK OLDU”

Yasemin G., suç ortaklarını mahkemede açıkladı: “En iyi arkadaşım Büşra S. ve onun sevgilisi Yiğit T. bana yardım etti.”
Yiğit T., Türkiye’de dokuz çalışanı olan bir çağrı merkezi işletiyor ve dolandırıcılık suçlarıyla tanınıyor. Yasemin G., Yiğit T.’nin soygun fikrini ortaya attığını ve daha karmaşık yöntemler (tünel kazma, rehin alma veya silahlı soygun) planladığını ancak bu önerileri kabul etmediğini belirtti.

TÜRKİYE’YE KAÇIŞ VE LÜKS İÇİNDE GİZLENME

Soygunun ardından Yasemin G., tek başına Türkiye’ye uçtu. İlk başlarda lüks otellerde konaklayan Yasemin, bir süre sonra Yiğit T.’nin ailesinin havuzlu villasında yaşamaya başladı. Ancak yaklaşık bir yıl boyunca dışarı çıkamamak ve izole bir hayat sürmek onu bunaltmaya başladı.

“HAYAL KIRIKLIĞINA UĞRADIM”

Yasemin G., Türkiye’de çeşitli suç şebekeleriyle iletişime geçerek çalınan milyonlara ulaşmaya çalıştı ancak bu çabaları sonuçsuz kaldı. Bu süre zarfında Büşra S., 2022 yılında suç ortaklığı nedeniyle 3 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

TEHDİTLER VE TESLİM OLMA KARARI

Bir yıl boyunca İstanbul’da saklanan Yasemin, “yeni erkek arkadaşının” Yiğit T.’nin ailesine ait bir nargile kafeye gidip para talep etmesinin ardından ölümle burun buruna geldi. Erkek arkadaşı, birkaç gün sonra sokakta silahlı saldırıya uğradı ve vücudunda 9 kurşun yarasıyla hayatta kalmayı başardı. Bu olay, Yasemin G.’nin teslim olma kararını hızlandırdı.

MİLYONLAR HALA KAYIP

Mahkemede Yasemin G., çalınan paranın Türkiye’ye küçük gruplar halinde taşındığını söyledi. Ancak paranın izine hala rastlanmadı. Mahkeme, Yasemin G.’nin “kadın Robin Hood” olmadığını ve çalınan parayla lüks bir hayat sürmeyi amaçladığını belirtti.

Haberin Devamını Oku

Gündem

İSVİÇRE’DE YENİ YASA: TEMU VE RICARDO GİBİ PLATFORMLARA KDV YÜKÜMLÜLÜĞÜ GELİYOR – FİYATLAR ZAMLANACAK

yazar

Yayınlayan

on

By

İsviçre’de dükkan kiralayıp, depo kiralayıp personel çalıştırarak İsviçre standartlarında maaş ödeyen yerel işletmeler ayakta kalmaya çalışırken, Temu ve benzeri şirketler ülkede ne depo kiralıyor ne de personel çalıştırıyor. Üstelik Çin Postası ile İsviçre Postası arasındaki ikili anlaşma sayesinde düşük maliyetle paketlerini müşterilere ulaştırıyor. Artan şikayetler ve esnafların tepkisi sonucu siyasiler bu duruma müdahale etti.

YENİ YASA NELERİ DEĞİŞTİRİYOR?

1 Ocak 2025 itibarıyla yürürlüğe girecek olan yeni yasa, dijital Online E Ticaret pazar yerlerini hizmet sağlayıcı olarak tanımlıyor. Bu kapsamda, İsviçre’deki kullanıcılar üzerinden yıllık 100 bin Frank veya daha fazla işlem hacmine ulaşan platformlar KDV ödemekle yükümlü olacak.

Hedefteki isimler: Temu ve Amazon
Bugüne kadar Temu ve Shein gibi uluslararası platformlar, İsviçre’deki satışlarından KDV ödemiyordu. Örneğin, Temu 2023 yılında İsviçre’de en az 350 milyon Frank gelir elde etti ancak bu satışlardan yaklaşık 28 milyon Frank KDV tahsil edilemedi.

Bunun nedeni, İsviçre gümrüğünün yalnızca 62 Frank üzerindeki ürünlere vergi uygulaması. Daha düşük bedelli ürünler için vergi tahsil etmek, işlem maliyetinden dolayı genellikle yapılmıyordu. Ancak yeni yasa, platformların bu vergiyi doğrudan ödemesini zorunlu hale getiriyor.

RICARDO KULLANICILARINI NASIL ETKİLEYECEK?

Ricardo.ch kullanıcılarının çoğu için önemli bir değişiklik olmayacak. Daha önce KDV mükellefi olmayanlar, yalnızca platformun yenilenen şartlarını kabul etmekle yetinecek. Ancak yıllık 100 bin Frank’ın üzerinde gelir elde eden satıcılar, artık KDV bilgilerini satış fiuyatlarına hesaplarına eklemek zorunda.

Ricardo CEO’su Francesco Vass, yeni düzenleme kapsamında kullanıcıların kafasında oluşan soru işaretlerini gidermek için yoğun çaba sarf ettiklerini belirtti. Ayrıca Ricardo, İsviçre Vergi Dairesi ile bilgi paylaşımını artıracak olsa da kullanıcı ücretlerine zam yapmayı planlamıyor.

AMERİKAN PLATFORMLARI TEPKİLİ

Ricardo, bu düzenlemeye karşı çıkmazken, Amazon gibi Amerikan devleri yasa değişikliğine sert tepki gösteriyor. Ancak İsviçre hükümeti, yurt dışındaki bu tepkilere rağmen düzenlemeyi uygulama kararlılığında.

Yeni yasanın, İsviçre ekonomisine milyonlarca Frank değerinde ek gelir sağlaması bekleniyor. Özellikle Temu ve Amazon gibi platformlardan elde edilecek KDV gelirleri, yerel ekonomiye önemli katkılar sunacak.

İsviçre’nin önde gelen e-ticaret mağazalarından www.swissgadget.ch’nin Türk sahibi C. Baysal, alınan kararla ilgili İsviçrenin Sesi’ne şu açıklamalarda bulundu:

“Bu kararın alınması için Perakendeciler Birliği ile büyük mücadele verdik. Biz İsviçre’de depo kirası ödeyip personel çalıştırıyor, çalışanlarımıza İsviçre standartlarında maaş ödüyoruz. Ayrıca İsviçre’de vergi ve KDV ödemek zorundayız. İsviçre Postası ile paket başı neredeyse 10 Frank kargo ödemek zorundayız. Bu nedenle fiyatlarımızı mecburen bu koşullara göre ayarlıyoruz. Ancak Temu ve benzeri oluşumlar her alanda dengesiz bir rekabet ortamı yarattı. Vergiü KDV ve kargo ödemeden ürün gönderiyorlar. Bu duruma bir ‘dur’ denilmeliydi. Ancak alınan önlemler yetersiz. Daha fazla kısıtlamalar şart.”

Bu ifadeler, İsviçre’deki e-ticaret sektöründe yerel işletmelerin yaşadığı zorlukları ve bu sorunların çözümüne yönelik beklentileri açıkça ortaya koyuyor.

Haberin Devamını Oku

Trendler