Gündem
EBEVEYNLERİN ÇOCUKLARIN YURTDIŞINA KAÇIRMA VAKALARINDA ARTIŞ: İSVİÇRE’DE 100 AÇIK DOSYA BULUNUYOR

İsviçre’de çocuk kaçırma vakaları artış gösteriyor. 2023 yılında 80 çocuk yurtdışına kaçırıldı. Çoğu durumda, kaçırma eylemini gerçekleştiren ebeveyn oluyor. Peki, bu durumlarda ne yapılabilir?
Ana Noktalar:
- İsviçre’de şu anda 100 açık çocuk kaçırma dosyası bulunuyor.
- 2023 yılında 80 çocuk İsviçre’den yurtdışına kaçırıldı.
- Kaçırmaların çoğu annenin çocuğu kendi memleketine götürmesiyle gerçekleşiyor.
- Lahey Sözleşmesi uluslararası çocuk kaçırma vakalarına çözüm sunuyor.
- İsviçre Adalet Bakanlığı, yasal düzenlemelerin uygulanmasını iyileştirmeyi hedefliyor.
ÇOCUK KAÇIRMA NEDİR?
İsviçre Adalet Bakanlığı’na (BJ) göre çocuk kaçırma, bir çocuğun bir ebeveyni tarafından diğer ebeveynin rızası olmadan yurtdışına götürülmesi veya yurtdışında tutulması anlamına geliyor. 2014 yılından bu yana İsviçre’de ebeveynlik sorumluluğu eşit olarak paylaşılmakta. Bu nedenle, ebeveynler çocuğun nerede yaşayacağına birlikte karar vermek zorunda.
2023’TE 80 ÇOCUK YURTDIŞINA KAÇIRILDI
2023 yılı istatistiklerine göre, İsviçre’den yurtdışına kaçırılan çocukların sayısı son 10 yılın en yüksek seviyesine ulaştı. 2024 yılına ait kesin veriler henüz açıklanmamış olsa da, vakaların arttığı belirtiliyor. İsviçre Adalet Bakanlığı sözcüsü Liliane Marti, şu anda 100 açık dosyanın incelendiğini ifade ediyor.
Kaçırma vakalarının detayları:
- Kaçırılan çocukların ortalama yaşı: 7,5 yıl
- Kaçırma vakalarının %80’i: Avrupa ülkelerine (Fransa, Almanya, İtalya) gerçekleşiyor.
- Kaçıran ebeveynin %80’i: anne
NEDENLER VE ARTAN VAKALAR
Adalet Bakanlığı’na göre, artışın nedenleri arasında nüfus artışı, artan uluslararası evlilikler ve hareketliliğin artması yer alıyor. Özellikle boşanma veya aile içi anlaşmazlıklar sonrasında ebeveynlerden birinin kendi ülkesine dönmek istemesi, çocuk kaçırma vakalarının temel nedenlerinden biri.
HUKUKİ ÇÖZÜMLER VE LAHEY SÖZLEŞMESİ
Lahey Sözleşmesi, uluslararası çocuk kaçırma vakalarını ele almak ve mağdur olan ebeveynlere destek sunmak amacıyla imzalanmıştır. Bu sözleşmeye taraf olan 101 ülke, kaçırılan çocukların altı hafta içinde iadesini sağlamakla yükümlüdür.
Ebeveynler ne yapabilir?
Kaçırılan çocuğun geri alınması için:
- İsviçre’nin uluslararası çocuk kaçırma birimine başvuru yapılabilir.
- Doğrudan çocuğun bulunduğu ülkenin ilgili makamlarına müracaat edilebilir.
Bu süreçlerin uzun ve stresli olabileceği belirtiliyor. Başarının, çocuğun bulunduğu ülkenin hukuk sistemine bağlı olduğu ifade ediliyor. Nihai kararı ise yerel mahkemeler veriyor.
YASALAR YETERLİ Mİ?
İsviçre hükümeti, çocuk kaçırma yasalarının geliştirilmesi gerektiğini kabul ediyor. Ağustos 2024’te yayınlanan bir rapora göre, mevcut yasalar hızlı çözümler sunarken, çocukların çıkarlarının ve refahının daha iyi gözetilmesi gerektiği vurgulanıyor.
Planlanan iyileştirmeler şunları içeriyor:
- Çocukların hukuki süreç boyunca profesyonel destek alması.
- Yetkililer ve uzmanlar arasında iş birliğinin artırılması.
- Çocuğun bireysel durumunun daha fazla dikkate alınması.
Adalet Bakanlığı, bu değişikliklerle çocukların refahını ön planda tutmayı hedefliyor.
Gündem
ST. GALLEN’DE KÖPEKLERE YÖNELİK TEHLİKE: CAM KIRIKLARIYLA HAZIRLANMIŞ SOSİS BULUNDU

St. Gallen’de bir köpek sahibi, Gübsensee’nin güneyinde cam kırıklarıyla hazırlanmış bir sosis buldu. Şehir Polisi, bölgede benzer yemlerin olabileceği uyarısında bulunarak hayvan sahiplerini dikkatli olmaya çağırdı.
Polis tarafından yapılan açıklamada, köpek sahibinin tehlikeli maddeyi fark ederek hayvanını son anda kurtardığı belirtildi. Veteriner hekim tarafından yapılan muayenede herhangi bir yaralanma tespit edilmedi.
Yetkililer, köpek sahiplerine şüpheli yiyeceklerle karşılaşmaları halinde derhal polise haber vermeleri çağrısında bulundu.
Gündem
FEDERAL HÜKÜMET, ÇİN’İN GÖZETİM VE BASKI FAALİYETLERİNE KARŞI KORUMA ÖNLEMLERİNİ DEĞERLENDİRİYOR

İsviçre’deki Uygurlar ve Tibetliler, Çin’in gözetim ve baskı uygulamalarına maruz kalıyor. İsviçre Federal Hükümeti, Çin’in bu gruplar üzerindeki transnasyonel baskı uygulamalarını inceleyen bir rapor yayımladı. Bu rapor, Çin’in, İsviçre’deki Tibetli ve Uygur diasporalarını gözetlediğini, toplulukları içinden casuslar yerleştirerek baskı yaptığını ve bu kişilerin gözlemlerini kaydederek tehditlerde bulunduğunu ortaya koyuyor.
Federal Hükümet’in yayımladığı raporda, Çin’in bu tür faaliyetlerini, diplomatik engeller nedeniyle tam anlamıyla cezalandırmanın zor olduğuna dikkat çekildi. Ancak, söz konusu casusluk eylemlerinin hukuki yollarla takip edilebileceği ve hedef alınan kişilerin dikkatli olmaları gerektiği ifade ediliyor. Çin’in istihbarat birimleri, İsviçre’deki Tibetli ve Uygur topluluklarının içindeki bazı bireyleri casus olarak kullanarak, bu grupların faaliyetlerini izliyor. Örneğin, gizli ajanlar, basın mensubu, turist veya öğrenci kılığında topluluklara sızabiliyor.
Hukuki ve Sosyal Zorluklar
Rapor, bu tür gözetim ve baskı faaliyetlerinin, özellikle dijital araçlar ve otoriter devletlerin işbirliğiyle daha karmaşık hale geldiğine dikkat çekiyor. Bu durumun, İsviçre’nin egemenliğini tehdit edebileceği belirtiliyor. Ancak, bu tür faaliyetlerin cezai yaptırımlarla karşılanması için siyasi casusluk gibi suçların kanıtlanması gerektiği ifade ediliyor.
Özel gözetim ve tehditlere karşı, bireylerin sivil yasal yollarla başvurabileceği ancak genellikle tanımadıkları kişilerle ilgili dava açmanın mümkün olmadığı vurgulanıyor. Hükümet ayrıca, hedef alınan kişilerin daha dikkatli olmalarını sağlamak için eğitim ve farkındalık artırma önlemleri öneriyor.
Uygurların Durumu
Raporda, Çin’in Uygur topluluğuna yönelik benzer baskılar uyguladığı da belirtiliyor. Ancak İsviçre’deki Uygur nüfusunun az olması nedeniyle, ülke genellikle bu tür operasyonların geçiş noktası olarak kullanılmakta. Federal Hükümet, bu tür baskılara karşı daha fazla koruma önlemi geliştirilmesi gerektiğini savunuyor. Bu önlemler, hem yerel yetkililer için eğitim ve bilinçlendirme, hem de mağdurlara yönelik destek ve danışmanlık hizmetlerini içeriyor.
Sonuç ve Öneriler
Federal Hükümet, özellikle Tibet ve Uygur toplulukları için Çin’in gözetim faaliyetlerinin artarak devam edeceğini öngörüyor. Hükümet, daha fazla önlem alınması gerektiğini belirterek, transnasyonel baskıya karşı daha etkili çözümler geliştirilmesi gerektiğinin altını çiziyor.
İsviçre’deki 7.500 Tibetli ve 150 Uygur’un güvenliği için önerilen koruma önlemleri, diğer ülkelerdeki benzer baskılara karşı daha geniş çaplı bir stratejinin parçası olarak değerlendirilmektedir. Bu tür baskıların yalnızca Çin tarafından değil, Rusya ve Türkiye gibi diğer ülkeler tarafından da uygulandığı ifade ediliyor.
Gündem
ZÜRİH’TE KADIN SÜNNETİNE KARŞI ÖNLEMLER ARTIRILACAK

Zürich’te bir yıldır hizmet veren ve kadınlara yönelik genital sünnetin önlenmesi konusunda çalışan danışma merkezi, bu alandaki faaliyetlerini genişletmeyi planlıyor. 🩺
ZÜRİH’TE 2900’Ü AŞKIN KADIN TEHLİKE ALTINDA
Zürich kantonunda, 2900’den fazla kadın, genital sünnet nedeniyle ya geçmişte mağdur olmuş ya da bu tehlikeyle karşı karşıya kalmış durumda. Çoğu kadın Afrika, Orta Doğu ve Asya kökenli. Bu durumu engellemeye yönelik çalışmalar, 2012’den bu yana İsviçre’de yasal olarak suç sayılıyor. 🚫👩⚖️
DANIŞMANLIK HİZMETLERİ ARTTIRILACAK
Zürich’teki Ambulatorium Kanonengasse’deki sağlık hizmeti, kadınlar, kız çocukları ve ailelerine ücretsiz danışmanlık veriyor. Hizmet, özellikle illegal genital sünnete karşı farkındalık yaratmayı ve aileleri eğitmeyi amaçlıyor. Geçtiğimiz yıl 25 önleyici etkinlik düzenlendi. 🎓💬
Sağlık Bakanı’ndan Önemli Aksiyon
Zürich sağlık direktörü Natalie Rickli (SVP), kadınları ve kızları bu tür uygulamalardan korumak için büyük çaba sarf ediyor. Rickli, geçmişte, Ulusal Konsey’de bu konuda daha fazla önlem alınmasını talep etmişti. 👩⚖️🛡️
-
E-Dergi12 ay önce
İsviçre’nin Sesi Şubat 2024
-
Ekonomi11 ay önce
İsviçre’de Maaş Dengesi: Ortalama bir Kişinin Maaşı 6788 CHF
-
Yaşam10 ay önce
Kıskanç Kaynana Belirtileri: Gözden Kaçırmamanız Gereken 10 İşaret
-
İsviçre12 ay önce
Dünyanın En İyi Sağlık Kurumları: İlk 250 Hastane Sıralamasında İsviçre’den 10 Hastane
-
Gündem3 ay önce
ERDOĞAN KARŞITI PAYLAŞIMLARI SIĞINMA BAŞVURUSUNDA HAKLI GEREKÇE OLARAK GÖRÜLMEDİ
-
Dünya3 ay önce
META’NIN COVİD-19 AŞILARIYLA İLGİLİ YANILTICI BİLGİ KARARI: İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ KISITLIYOR MU?
-
Gündem3 ay önce
TÜRKİYE’DEN GELEN SIĞINMA BAŞVURULARINA GETİRİLEN SERT UYGULAMALARA TEPKİ
-
Kültür Sanat1 yıl önce
Ferdi Tayfur’un Mücadele Dolu Hikayesi: Şeker Hastalığı ve Organ Nakli