Sosyal Medya

Gündem

KANTONLARA GÖRE DEĞİŞEN SOSYAL YARDIM: SIĞINMA BAŞVURUSU YAPANLAR NE KADAR DESTEK ALIYOR?

yazar

Yayınlayan

on

Sığınma başvurusu yapanlar için sosyal yardımlarla ilgili birçok yanlış bilgi dolaşıyor. Gerçekten ne kadar yardım alıyorlar? İsviçreninsesi, takipçilerinden ve okuyucularından aldığı bilgilerle birlikte Türkiye’den İsviçre’ye gelen sığınma başvurusu yapanlarla yapılan görüşmeler sonucunda bazı kantonlar için yardım miktarlarını derledi.

Sığınma başvurusu yapanların geçimlerini sağlamak için ne kadar paraya ihtiyaçları var? Bu, kantona göre değişiklik göstermekte.

Sığınma ( asyl) başvuruların sayısı düşse de, bu konu siyasette hala gündemde. Eylül ayında parlamentoda olağanüstü bir sığınma oturumu bile düzenlendi. Ancak, İsviçre’de sığınma başvurusu ile yaşamanın ne anlama geldiği tam olarak nedir? Analizin odak noktası, “N belgesi” olan kişilerdir. Bunlar, İsviçre’de sığınma başvurusu yapmış ve Göç İdaresi Sekreterliği (SEM) kararını bekleyen kişilerdir.

Glarus, Schwyz, Schaffhausen, St. Gallen ve Zürich’te Ne Kadar Destek Alıyorlar?
Sığınma başvurusu yapanlar, geçimlerini kendi başlarına sağlayamıyorsa sosyal yardım alırlar. Bu yardım, mütevazı ancak insani bir yaşam sürmelerini ve sosyal hayata katılmalarını sağlamak amacıyla verilmektedir. Bu, İsviçre Sosyal Yardım Konferansı’nın (SKOS) yönergelerinde belirtilmiştir.

Temel maddi güvenceler; yaşam giderleri için asgari ihtiyaç, tıbbi temel hizmetler ve konut masraflarını kapsar – burada, her belediyeye göre farklı maksimum kira limitleri uygulanır. Yaşama yerlerine göre bu tutarlar oldukça farklılık gösterebileceğinden, aşağıdaki karşılaştırma yalnızca yaşam giderleri için asgari ihtiyacı dikkate alacaktır. Asgari ihtiyaç, hanehalkındaki kişi sayısına göre belirlenir – genellikle çocuklar ve yetişkinler arasında ayrım yapılmadan. Ödemeler, kantonların belirlediği oranlar ve önerilere göre, belediyeler tarafından yapılır.

N statüsündeki kişilere yönelik kurallar:

  • Çalışma ve entegrasyon: Çalışma izni gerekmektedir. Almanca kursları gibi entegrasyon önlemleri için herhangi bir yasal hak yoktur.
  • İkamet seçimi: İkamet yeri serbestçe seçilemez. Göç İdaresi Sekreterliği (SEM) ve kantonlar, kişileri bir belediyeye tahsis eder.
  • Aile birleşimi: Sığınma süresi boyunca izin verilmez.
  • Konaklama durumu: Yerleşim, mevcut olanaklara ve aile durumuna göre toplu veya bireysel barınma yerlerinde yapılır.
  • Sosyal yardım: Destek miktarı kantonlara göre değişiklik gösterir.

Glarus: Günde 12 Frank
Glarus kantonunda, sığınma başvurusu yapanlar günde 12 Frank alıyor. Tek bir kişi, 31 gün olan bir ayda 372 Frank alıyor. Bu miktar, gıda, içecek, hijyen, kişisel ulaşım, cep telefonu, boş zaman ve eğlence masraflarını karşılamayı amaçlamaktadır. Giysi için, günlük başına kişi başı 1 Frank ek olarak ödenmektedir. Bu dağıtım, tarihsel bir geçmişe dayanmaktadır; Glarus kantonunun iletişim departmanı bunu belirtmektedir. Normal temel ihtiyaçlar için entegrasyon planlanmaktadır. Giysi yardımı ile birlikte, yalnızca tek bir kişi bir ayda 403 Frank alırken, dört kişilik bir aile 1.612 Frank almaktadır.

Schwyz: Günde 14 veya 13.50 Frank
Schwyz kantonu da günlük ödemelerle çalışmaktadır. “Sığınma Sosyal Yardım Kılavuzu”na göre, tek kişilik bir hane için bu miktar günde 14 Frank’tır. Hanehalkındaki her ek kişi için bu miktar 13.50 Frank’tır; ilk çocuk için 13 Frank, ikinci çocuk için 12 Frank ve üçüncü çocuk için 8 Frank’tır. Kılavuzdaki hesaplamalara göre, Schwyz kantonunda bir tek kişi ayda 425 Frank alırken, iki çocuklu bir aile 1.597 Frank alır. Bu miktar, yemek, içecek, giysi, hijyen, cep telefonu ve kişisel geziler için ulaşım masraflarını karşılamalıdır.

Schaffhausen: Ayda 422 Frank
Schaffhausen’daki sosyal yardım miktarı da benzer şekilde yüksektir. Kantonel uygulama kılavuzuna göre, tek bir kişi ayda 422 Frank alırken, dört kişilik bir aile 1.435 Frank almaktadır. Bu aylık ödemeye, gıda ve içecek, sürekli ev yönetimi, harçlık, giysi, sağlık bakımı ve “kişisel malzeme” (örneğin, yazı malzemesi) dahildir. Durumsal yardımlar olarak enerji tüketimi veya ulaşım masrafları ek olarak karşılanmaktadır. Kantonel sosyal hizmetler müdürü, Schaffhausen kantonunun “eğlence aktiviteleri ve diğerleri için maliyetlerin düzenlendiği” kapsamlı bir durumsal yardımlar listesine sahip olduğunu belirtmektedir. Bu nedenle, ödemeler diğer kantonlarla sınırlı olarak karşılaştırılabilir.

St. Gallen: 500 Frank
St. Gallen kantonu da destek miktarları için bir kılavuz belirlemektedir. Tek bir kişi ayda 500 Frank alırken, dört kişilik bir aile 1.650 Frank almaktadır. Bu miktar, gıda ve içecek, giysi, hijyen, enerji tüketimi, toplu taşıma, boş zaman, internet, cep telefonu, spor ve eğlence masraflarını karşılamaktadır.

Zürich: 722 Frank
Zürich kantonunda, belediyeler sığınmacılar için destek miktarlarını belirlemektedir. Kantonun sosyal konferansı, önerilerde bulunmaktadır. Bu önerilere göre, tek bir kişi 722 Frank alırken, dört kişilik bir aile 1.545 Frank almaktadır.

Doğrudan Karşılaştırma
Sığınma başvurusu yapanların aylık destekleri, kanton ve hatta belediye bazında değişiklik göstermektedir. Liste, bu farklılıkları gösterirken, ek yardımlarla bazı farklılıkların dengelenebileceği de belirtilmektedir. Örneğin, giysi yardımları, harçlıklar, internet ve serafe ücretleri gibi ayrı para yardımları veya mobilya, temizlik malzemeleri, tabak, bebek maması gibi maddi yardımlar sunulmaktadır.

Eşitsizlik: Kantonal Mentalitenin Sonucu
Yukarıda belirtilen ek yardımlar, büyük farklılıkları tamamen dengelememektedir; bu, İsviçre Sosyal Yardım Konferansı (SKOS) tarafından yayınlanan bir pozisyon belgesinde ifade edilmektedir. Asıl başvuruda bulunanlar ve geçici olarak kabul edilen kişiler SKOS’un kapsamına doğrudan girmemekle birlikte, kantonlardaki ilgili kurumlar desteklerin belirlenmesinde genellikle SKOS’un yönergelerine yönelmektedir.

SKOS iletişim direktörü Ingrid Hess, kantonlar arasındaki farklılıkları doğrularken, bir birleştirme ihtimaline ilişkin politikaya atıfta bulunmaktadır: “Bu bir federalizmdir. Federal hükümet, kantonlara bir toplam miktar ödemekte ve kantonlar mültecilerin ihtiyaçlarını karşılamaktadır. Bu nedenle, bir uyum sağlamak için kantonal sosyal yardım direktörleri ve müdürleri konferansı (SODK) sorumludur.”

#SığınmaBaşvurusu #SosyalYardım #İsviçre #Kantonlar #Göç #Sığınmacılar #İltica #YardımMiktarları #SosyalHizmetler #İsviçreSosyalYardım #Glarus #Schwyz #Schaffhausen #StGallen #Zürich #KantonalDestek #GöçmenHakkı #HizmetEşitsizliği #Switzerland #Schweiz #Suisse #Svizzera #Svizra #Suiza #Suíça #Sveits #Zwitserland #Švica #Švýcarsko #Shveytsariya #Švicarska #isvicrehaberleri #luzern #zürich #zürih #basel #bern #isvicredehayat

Haberin Devamını Oku
Yorum Yapın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

FEDERAL, KANTONLAR VE BELEDİYELERDE OYLAMA GÜNÜ

yazar

Yayınlayan

on

By

24 Kasım 2024’te, İsviçreli seçmenler Federal düzeyde 4 önemli tasarı hakkında oy kullanacak. Bu tarihte, ülke çapında yapılan oylamanın yanı sıra kantonlar ve belediye düzeyinde de birçok önemli konu gündemde. İsviçre’deki seçmenler, toplumsal, ekonomik ve çevresel pek çok mesele hakkında karar verecek. Bu yazıda, oylama günü en dikkat çekici ve merak edilen konulara göz atıyoruz.

Kanton Basel-Stadt: Yabancıların Seçme Hakkı ve ESC Bütçesi

Basel-Stadt kantonunda, uzun süredir burada yaşayan yabancılara kantonal oy hakkı verilmesi için bir referandum yapılacak. Eğer onaylanırsa, beş yıl ve daha fazla süredir kantonda yaşayan, oturma izni olan yabancılar, yalnızca aktif oy verme hakkına sahip olacaklar. Bu değişiklik, oy kullanabilmeleri için yurttaşlık haklarına sahip olmalarını gerektirmiyor. 🗳️

Diğer bir önemli gündem maddesi ise, 2025 Eurovision Şarkı Yarışması’nın Basel’de yapılması için belirlenen 37,4 milyon franklık bütçedir. Ancak, bu karar sonrası alınan referandum, bu harcamaların ne derece yerinde olduğunu sorgulayanları ortaya çıkardı. ESC’nin başarılı bir şekilde düzenlenmesi için bütçeye ilişkin tartışmalar sürecek. 🎶

Bern Şehri: Yerel Seçimler

Bern’de, 2025-2028 dönemi için hükümet ve parlamento üyeleri seçilecek. Şehirdeki 19 liste, 535 adayla yarışacak. Ayrıca, iki listeyle yapılacak olan belediye meclisi seçimlerinde, altı kadın ve üç erkek aday yarışacak. Şehir başkanlığı için mevcut başkan Alec von Graffenried, Sosyal Demokrat Parti’nin adayı Marieke Kruit’e karşı yarışacak. Bu seçim, kısaca sağ ve sol arasında büyük bir çekişmeye sahne olacak. 🏛️

Zürih: Cinsiyet Eşitliği ve Uygun Fiyatlı Konutlar

Zürih’te, şehir yönetimi ve konut inşa kuruluşları tarafından, daha fazla uygun fiyatlı konut yaratmak amacıyla 250 milyon franklık bir bütçe artışı yapılması talep ediliyor. Bununla birlikte, Zürih şehir meclisi, bu öneriyi reddetti ve alternatif bir çözüm sundu. Bu çözümde, şehrin konut projelerinin kapsamı genişletilecek ancak belirli hedefler koyulmaması öneriliyor. 🏘️

Bir diğer önemli konu ise, 2022’de Zürih Belediyesi’nin metinlerinde kullanılan ‘Genderstern’ (cinsiyet yıldızı) sembolüdür. Bu sembol, cinsiyet çeşitliliğini ifade etmek amacıyla kullanılıyor. Ancak, bazı kesimler, daha açık bir dil ve cinsiyet ayrımı yapmayan bir yazım tarzı talep ediyor. ‘Tschüss Genderstern’ adlı halk inisiyatifi, bu sembolün kullanımına son verilmesini öneriyor. 🏳️‍🌈

Valais Kantonu: İklim Yasası

Valais kantonunda, iklim değişikliği ile mücadele kapsamında yeni bir yasal düzenleme yapılacak. Bu yasa ile, 2040 yılına kadar iklim nötrlüğü hedefleniyor. Valais, bu hedefi gerçekleştirebilmek için, halka ve işletmelere yönelik çeşitli destekler sağlayacak. Ayrıca, iklim projeleri için 100 milyon franklık bir iklim rezervi oluşturulacak. 🌍

Jura Kantonu: Moutier’nin Kantonal Değişikliği

Jura kantonunda, Moutier belediyesinin kanton değişikliği konusu gündemde. Moutier, Franche-Comté bölgesinden Jura kantonuna geçiş yapacak ve bu değişiklikle birlikte Jura, 1 Ocak 2026’dan itibaren yeni bir bölgeye sahip olacak. Eğer oylama sonucu olumlu olursa, Moutier’nin katılımıyla Jura, dört bölgeye sahip olacak. 🏙️

Haberin Devamını Oku

Gündem

KORONA AŞISI GÜRTELROSE ( ZONA) HASTALIĞINI TETİKLEYEBİLİR Mİ?

yazar

Yayınlayan

on

By

Corona virüsüne karşı milyonlarca kişiye aşı yapılmasının ardından, aşıların zona riskini artırabileceğine dair birçok bildiri yayılmaya başladı. Ancak bu tür bir bağlantı artık resmi olarak reddedilmiştir. Yine de, farklı kaynaklar, aşıların zona oluşumuna katkıda bulunabileceğine işaret etmektedir.

Yazar: Carina Rehberg
Haberin Hekim Uzmanlık Denetim ve Değerlendirmesi: Gert Dorschner

Corona Aşısı Sonrası Zona?
Zona (diğer adıyla Herpes Zoster), su çiçeği virüsü (Varicella-Zoster Virus) nedeniyle meydana gelir. Bu nedenle sadece çocukluk döneminde su çiçeği geçiren kişiler zona olur. Virüs, iyileşen su çiçeği hastalığı sonrasında vücutta inaktif olarak kalır. Ancak çeşitli tetikleyicilerle yıllar sonra yeniden aktif hale gelebilir ve ağrılı bir Herpes Zoster (zona) hastalığına neden olabilir.

İlk klinik çalışmalarında (2021) Corona aşılarının güvenliği üzerine yapılan testlerde, mRNA aşıları nedeniyle zona vakalarının artışı bildirilmemişti. 2022 yılına ait başka bir çalışmada ise, 2 milyon kişilik aşılı verilerle zona için bir risk artışı gözlemlenmediği belirtilmiştir.

Ancak şu anda, birçok başka araştırma ve vaka raporu, aşıların zona oluşumuyla ilişkilendirilebileceğini göstermektedir, özellikle mRNA aşıları için.

mRNA Aşısı Sonrası Zona
EudraVigilance veritabanına göre, Biontech aşısı sonrasında 15.887 zona vakası bildirilmiştir, bu da bu aşı ile bildirilen tüm yan etkilerin %1,5’ine denk gelmektedir. EudraVigilance, Avrupa İlaç Ajansı (EMA) tarafından yönetilmektedir ve Avrupa Ekonomik Alanı’nda (EEA) onaylanmış ya da klinik çalışmalarda test edilen ilaçlarla ilgili yan etki verilerinin toplanıp analiz edilmesine yardımcı olmaktadır.

Amerika Birleşik Devletleri’ndeki VAERS sistemine göre ise, Biontech aşısı sonrası 1257 zona vakası (bildirilen olayların %0,5’i) kaydedilmiştir.

Birçok vaka raporu da bu ilişkiyi desteklemektedir, örneğin:

  • Madrid’deki bir üniversite hastanesinden 5 rapor,
  • Las Vegas’taki bir dermatoloji kliniğinden 20 vaka,
  • İsrail’deki bir romatoloji merkezinden 6 vaka.

Biontech Aşısı ile Diğer Aşılar Arasında Farklılıklar
İspanya’da yapılan bir çalışmaya göre, mRNA aşıları (Biontech ve Moderna) sonrasında, AstraZeneca aşısına kıyasla daha fazla zona vakası görülmüştür.
Biontech aşısı sonrasında, Moderna aşısına kıyasla daha fazla zona vakası gözlemlenmiştir.

Hong Kong’daki bir çalışmada ise, Biontech aşısı sonrası zona nedeniyle hastaneye yatışların daha fazla olduğu bulunmuştur.

Corona Aşısı ve Zona Oluşumu
Biontech aşısı güvenlik çalışmasında, aşı sonrası immün sistem üzerinde yapılan araştırmalarda, ilk veya ikinci doz sonrası lenfosit sayısında geçici bir azalma olduğu gözlemlenmiştir. Bu lenfosit düşüşü, bağışıklık sisteminin zayıfladığını gösteren bir işaret olabilir. Varicella-Zoster virüsü, bu dönemi kullanarak yeniden aktif hale gelip zona oluşturabilir.

Ayrıca, mRNA aşılarının, Toll-like reseptör yolunu uyararak (immun reaksiyonunu) Varicella-Zoster virüsünün reaktivasyonunu tetikleyebileceği düşünülmektedir.

Aşı Sonrası Zona Ne Zaman ve Nerede Görülür?
Çoğu vakada, aşı sonrası zona, ilk dozdan sonra görülür, nadiren ikinci doz ya da hatırlatma aşıları sonrasında ortaya çıkar. Aşı sonrası zona vakası, genellikle ilk 3 hafta içinde ortaya çıkar, çoğu vakada ilk 5 gün içinde, döküntüler gövde bölgesinde belirir.

Kimler Risk Altında?
Corona aşısı (Biontech) sonrası zona riski, aşağıdaki kişilerde daha yüksektir:

  • Bağışıklık sistemi zayıf olanlar,
  • Otoimmün hastalığı olanlar,
  • Yüksek tansiyon ve/veya lipid metabolizması bozukluğu olanlar,
  • Yaşlı bireyler,
  • Bağışıklık baskılayıcı ilaç kullananlar.

Birçok durumda, bu kişilerde birden fazla hastalık bir arada bulunur (komorbidite), örneğin yüksek tansiyon ve lipid metabolizması bozuklukları gibi.

Riskli Bireyler Bilgilendirilmeli
Aşıların, özellikle Biontech aşısının, riskli bireylerde zona riski oluşturabileceğine dair giderek artan bulgular olduğundan, bu bireylerin uygun şekilde bilgilendirilmesi önerilmektedir.

Bunun yanı sıra, okullarda kullanılan tedaviye yönelik antiviraller (örneğin Valasiklovir) ve hatta aşı öncesi zona aşısı yapılması tavsiye edilmektedir.

Önemli Uyarı
Bu haber , mevcut araştırma ve çalışmalara dayalı olarak hazırlanmış ve doktorlar tarafından (www.zentrum-der-gesundheit.de) gözden geçirilmiştir, ancak kendi başınıza tanı koymak ya da tedavi uygulamak için kullanılmamalıdır. Herhangi bir tedavi yöntemini, doktorunuzla önceden konuşarak değerlendirmeniz gerekmektedir.


Gürtelrose (Zona), Varicella-Zoster virüsü (VZV) nedeniyle ortaya çıkan bir cilt hastalığıdır. Aynı virüs, su çiçeği hastalığına da yol açar. Çocukluk döneminde su çiçeği geçiren kişilerde, virüs vücutta sinir hücrelerinde uykuya geçer ve yıllar sonra bağışıklık sistemi zayıfladığında tekrar aktifleşebilir. Bu yeniden aktifleşme, gürtelrose (zona) hastalığını tetikler.

Gürtelrose’nin Belirtileri:

  • Ağrı ve Yanma: Gürtelrose genellikle vücudun bir tarafında, sinir yolları boyunca ağrı, yanma, kaşıntı veya batma hissi ile başlar.
  • Döküntüler: Ağrılı bölge üzerinde, sıvı dolu kabarcıklar (veziküller) ortaya çıkar. Bu döküntüler genellikle sırt, göğüs veya yüz gibi vücudun tek bir tarafında görülür.
  • Başka Semptomlar: Ateş, halsizlik, baş ağrısı ve kas ağrıları da görülebilir.

Risk Faktörleri:

  • Yaş: 50 yaş ve üzeri kişilerde daha sık görülür. Yaşla birlikte bağışıklık sistemi zayıflar, bu da virüsün tekrar aktifleşmesine yol açabilir.
  • Bağışıklık Sistemi Sorunları: Bağışıklık sistemi zayıf olan kişiler, örneğin kanser tedavisi görenler veya bağışıklık baskılayıcı ilaç kullananlar, daha yüksek risk altındadır.
  • Stres ve Yorgunluk: Fiziksel ya da psikolojik stres de gürtelrose gelişimine katkıda bulunabilir.

Tedavi:

Gürtelrose tedavisi genellikle antiviral ilaçlar (örneğin, asiklovir, valasiklovir) ile yapılır. Bu ilaçlar, virüsün yayılmasını ve hastalığın süresini kısaltabilir. Ayrıca ağrı kesiciler ve topikal kremler de tedavi sürecine yardımcı olabilir.

Haberin Devamını Oku

Gündem

CENEVRE’DE YÜZLERCE KİŞİ, FİLİSTİN’E DESTEK VE İSRAİL’İ PROTESTO İÇİN SOKAKLARA DÖKÜLDÜ

yazar

Yayınlayan

on

By

Cenevre’de Cumartesi günü düzenlenen büyük bir protesto gösterisi, yüzlerce kişiyi sokaklara çıkardı. Katılımcılar, İsrail’in Gazze’ye yönelik hava saldırıları ve Lübnan’a düzenlediği bombardımanlar karşısında Filistin’e destek olmak amacıyla bir araya geldi. Göstericiler, İsrail’in bu eylemleri nedeniyle Gazze halkının maruz kaldığı insan hakları ihlalleri ve yaşanan sivil ölümlerine dikkat çekti. Protestolar, İsrail hükümetinin ”Soykırım ”“völkermord” suçunu işlediği iddialarıyla, global düzeyde daha fazla sorumluluk üstlenmesi gerektiği vurgusuyla yapıldı.

Protestocuların Talepleri

Eylemciler, İsrail’in Filistin sağlık çalışanlarına ve sivil altyapısına yönelik saldırılarını kınayarak, bu saldırıların derhal durdurulmasını talep etti. Ayrıca, Gazze’ye yönelik insani yardım ulaştırılabilmesi için acilen bir insani yardım koridoru açılması gerektiği vurgulandı. Protestocular, İsrail ile olan askeri ve ekonomik işbirliğinin sonlandırılması ve İsrail’in uluslararası kuruluşlardan dışlanması gerektiğini ifade ettiler.

İsviçre Hükümeti Eleştirildi

Göstericiler, İsviçre hükümetinin, özellikle de Federal Konsey üyesi Ignazio Cassis’in, İsrail’in Filistin’e karşı işlediği suçlar karşısında gösterdiği sessizliği şiddetle eleştirdi. İsviçre’nin, uluslararası arenada daha aktif bir tutum alması gerektiğini savunan eylemciler, hükümetin bu tutumunu “Filistin halkının katledilmesine sessiz kalmak” olarak nitelendirdi. Katılımcılar, Cassis’in bu konuda hiçbir somut adım atmadığını belirterek, istifasını talep etti.

Şiddet ve İsrail’in Cezasızlığına Karşı Tepkiler

Gösterilerde, İsrail’in Gazze’deki sivil yapıları hedef alarak düzenlediği saldırıların “uluslararası hukukun ihlali” olarak tanımlandığı görüldü. Eylemciler, İsrail’in cezasızlık politikasının sona ermesi gerektiğini ve Filistin halkının haklarının dünya çapında savunulması gerektiğini vurguladılar. “Halkların vicdanı bu şekilde kör olamaz” diyen katılımcılar, İsviçre’nin savaş suçları konusunda daha kararlı bir duruş sergilemesini istediler.

Protestoların Amacı ve Etkisi

Cenevre’deki gösteri, İsviçre’nin başta olmak üzere dünya genelinde Filistin’e destek veren insan hakları aktivistleri ve sivil toplum kuruluşları tarafından organize edildi. Protestolar, İsrail’e karşı bir duruş sergileyen, insan hakları ihlallerine karşı sesini yükselten büyük bir uluslararası hareketin parçası olarak önemli bir dönemeçten geçiyor. Bu tür gösteriler, sadece İsviçre’de değil, dünya çapında Filistin halkına yönelik adalet taleplerinin yükseldiği bir ortamda gerçekleşiyor.

Haberin Devamını Oku
Reklam

Trendler