Sosyal Medya

Gündem

CENEVRE: TEK KULLANIMLIK ELEKTRONİK SİGARA SATIŞINA YASAK GÜNDEMDE

yazar

Yayınlayan

on

Tek Kullanımlık Elektronik Sigaralar Yasaklanabilir
Cenevre Kantonu’nda, özellikle gençler arasında hızla yayılan Fransız bölgesinde “Puff” olarak bilinen tek kullanımlık elektronik sigaraların satışının yasaklanması gündemde. Yeşiller Partisi Milletvekili Louise Trottet ve Sosyal Adalet Partisi’nden Raphaël Dunand, bu ürünlerin hem sağlık hem de çevre üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekerek bir yasa tasarısı sundu. 🌍🚭

GENÇLER ARASINDA POPÜLER, ANCAK ZARARLI
Tek kullanımlık elektronik sigaralar, pratikliği ve çeşitli tat seçenekleriyle gençler arasında büyük bir popülarite kazandı. Ancak sağlık uzmanlarına göre, bu ürünlerin içeriğinde yer alan nikotin bağımlılığa yol açıyor ve özellikle gelişim çağındaki bireylerin sağlığını tehdit ediyor. Bunun yanı sıra bu cihazların geri dönüşümü de büyük bir çevresel sorun yaratıyor. ♻️⚠️

CENEVRE, HIZLI ADIMLAR ATMAK İSTİYOR
Haziran 2024’te İsviçre Ulusal Meclisi’nde görüşülen benzer bir yasa tasarısı, Mart 2025’te Ständerat’ta (Eyaletler Konseyi) ele alınacak. Ancak Trottet, Cenevre’nin federal kararları beklemeden hızlı hareket edebileceğini vurguladı. Sağlık ve Hareketlilik Departmanı’ndan bir sözcü, Cenevre Sağlık Dairesi’nin reşit olmayanlara satışları daha sıkı denetlemek ve kısıtlamak için bir proje üzerinde çalıştığını belirtti. 👦🚫

GENÇLERE SATIŞ YASAK, ANCAK KURAL İHLALLERİ YAYGIN
İsviçre’de şu anda reşit olmayanlara “Puff” satışı yasak. Ancak, 2023’te yapılan test alışverişlerinde, gençlerin bu ürünlere kolayca ulaşabildiği tespit edildi. Bu durum, denetimlerin artırılması gerektiğini bir kez daha gözler önüne seriyor.

GERİ DÖNÜŞÜM VE ÇEVREYE ETKİLERİ
Elektronik sigara “Puff”ların bir diğer önemli dezavantajı, geri dönüşüm sürecinin zorluğu. Elektronik devreler ve plastik kaplamalardan oluşan bu ürünler, doğru şekilde atılmadığında çevreye ciddi zarar veriyor. Bu nedenle Cenevre, yalnızca satış yasağı değil, çevresel etkileri azaltacak daha geniş kapsamlı önlemler almayı da planlıyor. 🌱💡

ULUSLARARASI BOYUT
Fransa ve Belçika gibi ülkeler, tek kullanımlık elektronik sigaraların yasaklanması yönünde adımlar attı. İsviçre’de ise Vaud ve Jura kantonları, bu konuda ciddi çalışmalar başlattı. Cenevre’nin bu yasağı hayata geçirmesi, İsviçre çapında bir örnek teşkil edebilir.

SONRAKİ ADIMLAR
Cenevre’nin sunduğu yasa tasarısı, önümüzdeki aylarda kantonal parlamentoda tartışılacak. Eğer yasa kabul edilirse, bu karar gençlerin sağlığını koruma ve çevreyi iyileştirme yönünde önemli bir adım olacak.

Haberin Devamını Oku
Yorum Yapın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gündem

MİGROS’TA COCA-COLA ÜRÜNLERİ NEDEN YOK?

yazar

Yayınlayan

on

By

Türkiye’nin en büyük perakende zincirlerinden Migros’ta Coca-Cola, Fanta, Sprite ve Monster Energy gibi popüler içeceklerin rafları boş kaldı. Migros ve Coca-Cola tarafından yapılan açıklamalara göre bu durum, bir tedarik sorununun sonucu. Ancak, yaşanan aksaklığın detayları “hukuki nedenlerden ötürü” paylaşılmıyor.

TÜM ÜLKEYİ ETKİLİYOR

Tedarik sorunu, Migros’un İsviçre genelindeki şubelerini etkiliyor. Ancak, bazı mağazalarda Coca-Cola ürünleri hala belirli boyut ve çeşitlerde bulunabiliyor. Örneğin, Zürih’teki Limmatplatz şubesinde Monster Energy içecekleri tükenmiş durumda, Coca-Cola’nın 900 ml şişesi ise tamamen raflardan kalkmış görünüyor.

FİYAT KRİZİ Mİ?

Uzmanlar, bu tedarik kesintisinin sebebinin fiyat anlaşmazlıkları olabileceğini düşünüyor. Benzer bir sorun, Migros’un bir yan kuruluşu olan Denner ile Coca-Cola arasında 2014 yılında yaşanmıştı. O dönemde Denner, fiyat artışını protesto etmek için Çekya’dan kola ithal etmiş ve bu kriz aylarca sürmüştü. Nihayetinde 2015 yazında bir anlaşmaya varılmıştı.

YENİDEN RAFLARDA OLACAK MI?

Migros, şu an Coca-Cola ile görüşmelerin sürdüğünü belirtiyor. Şirketin basın sözcüsü, “Önümüzdeki haftalarda rafların aşamalı olarak tekrar dolmasını bekliyoruz” açıklamasında bulundu. Ancak bu süreçte müşterilerin alternatif ürünlere yönelmesi muhtemel.

Haberin Devamını Oku

Gündem

META, TIKTOK, GOOGLE: İSVİÇRELİ UZMANLAR PAZAR GÜCÜNÜN DÜZENLENMESİNİ ÖNERİYOR

yazar

Yayınlayan

on

By

Bundesrat Federal Hükümet tarafından görevlendirilen medya komisyonu, egemen teknoloji şirketlerine karşı ek önlemler öneriyor


Dijital platformlar, özellikle sosyal medya ağları ve arama motorları, yalnızca kullanıcı etkileşimlerini değil, aynı zamanda kamuoyunu da şekillendiriyor. Bu durum, demokratik süreçlerin işleyişini doğrudan etkileyebiliyor. Şu anda, İsviçre’nin önde gelen medya düzenleyici kurumu olan Eidgenössische Medienkommission (Emek), bu platformların denetlenmesi için kapsamlı bir strateji öneriyor. Bu strateji, teknoloji şirketlerinin piyasadaki baskın rollerine karşı ek düzenlemeler getirilmesini içeriyor.

Teknoloji Şirketlerinin Gücü
Emek, sosyal medya platformları ve arama motorlarının sadece büyük pazarlara sahip olmadığını, aynı zamanda içeriklerin şekillendirilmesinde önemli bir etkiye sahip olduğunu belirtiyor. Bu şirketler, kullanıcıların karşısına çıkan içerikleri algoritmalar aracılığıyla seçiyor ve bu süreç genellikle ticari çıkarlarla yönlendiriliyor. Ancak, bu algoritmalar, demokratik bir toplumda olması gereken şeffaflık ve tarafsızlık ilkesine aykırı şekilde tasarlanmış durumda.

Emek’in önerdiği kapsamlı strateji, sadece İsviçre hükümetinin hazırladığı ve iletişim platformları üzerine odaklanan yasayı aşan bir yaklaşımı içeriyor. Bu strateji, pazardaki egemenlik gücüne karşı düzenlemeler getirilmesini, ticari olmayan algoritma alternatiflerinin geliştirilmesini ve platformlara karşı daha sıkı toplumsal denetimlerin yapılmasını içeriyor.

Algoritmaların Gücü ve Etkileri
Emek, sosyal medya platformlarının ve diğer dijital hizmetlerin, medya organları, reklam verenler ve kullanıcılar arasındaki etkileşimi belirleyen kuralları koyduğunu belirtiyor. Bu gücün daha da arttığı bir nokta ise, bu platformların aynı zamanda yapay zeka (YZ) sistemleri sağlayan büyük şirketler olması. Bu durum, şirketlerin algoritmalara dayalı içerik seçimi yaparak, kamuoyunun nasıl şekillendiğini doğrudan etkileyebilmesine olanak tanıyor.

Bu tür platformların büyük bir pazara sahip olması, aynı zamanda onların önemli bir “fikir gücü” taşımalarına da yol açıyor. Kullanıcılar, kişiselleştirilmiş içeriklerle, haber akışlarında, önerilerde veya yapay zeka ile üretilen yanıtlarda karşılaşıyorlar. Ancak, Emek, bu içeriklerin genellikle ticari hedeflere odaklandığını ve gazetecilik ya da demokrasiye hizmet etmediğini vurguluyor.

Pazardaki Gücün Potansiyel Kötüye Kullanımı
Bu önerilerde dikkat çeken bir diğer önemli nokta ise, teknoloji devlerinin pazardaki güçlerini kötüye kullanma potansiyeli. Emek, büyük teknoloji şirketlerinin, kendi içeriklerini ve hizmetlerini önceliklendirerek, sözleşme ya da kullanım şartlarını tek taraflı olarak belirleyerek kullanıcıları ve diğer şirketleri dezavantajlı duruma sokabileceğini belirtiyor.

Emek’in önerdiği stratejiler arasında şeffaflık ilkesinin güçlendirilmesi ve platformların hesap verebilirliğinin artırılması yer alıyor. Ayrıca, platformların dijital içerikler üzerindeki etkilerinin, özellikle de demokratik süreçlere zarar verme olasılıklarının titizlikle incelenmesi gerektiği ifade ediliyor.

Haberin Devamını Oku

Gündem

AVRUPA KOMİTESİ’NE GÖRE İSVİÇRE’DE POLİS UYGULAMALARI ENDİŞE VERİCİ

yazar

Yayınlayan

on

By

Avrupa Konseyi’ne bağlı İşkencenin Önlenmesi Komitesi (CPT), geçtiğimiz Mart ayında dört Batı İsviçre kantonunda gerçekleştirdiği incelemelerin ardından, ülkedeki polis uygulamaları ve cezaevlerindeki aşırı kalabalıklaşma konularında ciddi endişelerini dile getirdi. Komite, “Freiheitsentzug” (özgürlükten yoksun bırakma) sırasında, özellikle yabancı uyruklu kişiler tarafından bildirilen aşırı şiddet ve kötü muamele iddialarını kaydetti.

Bunlar arasında polis köpeklerinin ısırması, copla vurma, kafa atma, yumruklama, tekmeleme ve yere sert şekilde düşürme gibi uygulamalar da yer alıyor. Şikayetler, özellikle Cenevre, Valais ve Vaud kantonlarında tutuklama sırasında meydana gelen olaylara dayanıyor. Komite, ayrıca Freiburg kantonunu da ziyaret etti.

Cenevre kantonunda, kasıtlı işkenceye dair artan iddiaların, polis şiddetinin süreklilik arz eden bir uygulama haline geldiğini gösterdiğini belirtti. CPT, bu tür vakaların önlenmesi için daha etkin önlemler alınması gerektiğini vurguladı.

Cezaevlerindeki aşırı kalabalıklaşma, özellikle Cenevre ve Vaud kantonlarında büyük bir sorun olarak öne çıkıyor. Ziyaret sırasında Bois-Mermet VD Cezaevi’nde doluluk oranı %166, Champ-Dollon GE Cezaevi’nde ise %132 olarak kaydedildi.

Aşırı kalabalıklaşmanın, tutuklu koşullarını ve personel çalışma şartlarını olumsuz etkilediği ifade edildi. CPT, cezaevlerinin nüfusunun azaltılması için tüm adalet sistemini kapsayan kapsamlı bir strateji uygulanması gerektiğini önerdi.

İsviçre Hükümeti Cevap Verdi

Hükümet, CPT raporuna detaylı bir yanıt vererek, kantonal yetkililerin güvenlik güçleri tarafından işkencenin kabul edilemez olduğunu ve olası suiistimallerin sistematik olarak bildirildiğini ve soruşturulduğunu belirtti. Ayrıca, cezaevlerindeki aşırı kalabalıklaşmanın azaltılması için alternatif cezalandırma yöntemlerinin daha fazla kullanılmasının planlandığı belirtildi.

Federal hükümet, tutuklamaların sadece çok kısa bir süreliğine, kimlik kontrolü amacıyla yapılan özgürlük kısıtlamaları olduğunu ve mevcut yasal çerçevenin, adli garantilerin etkin bir şekilde uygulanmasını sağlamak için yeterli olduğunu ifade etti.

Haberin Devamını Oku

Trendler